uludağı gezen fatih ürekin halk arasındaki adı.
not: elçiye zeval olmaz. ben halkın tepkisini yazdım.
yeşim salkımın okan bayülgenin programın terk etmesi sonrasında yavuz bingölün söylediği özlü söz.
yavuz bingöl, yeşim salkımı tenzih etmiş ama yinede keşke bir bayanın arkasından söylenmeseydi.
yavuz bingöl, yeşim salkımı tenzih etmiş ama yinede keşke bir bayanın arkasından söylenmeseydi.
evlere bira servisi olmayan hizmettir. bilgiçler hala biralarını taş devrindeki gibi yürüyerek alıp içmektedirler.
protesto ediyoruz.
protesto ediyoruz.
toplumun genelinin başaramadığı bir şeyi yapmanın her zaman yetenek olarak sınıflandırılamayacağını bize kanıtlayan programdır.
izlediğim ilk ve son bölümünde gitarıyla smoke on the water’ı çalıp söyleyen 62 yaşında ki bir amca elendi ama plastik borulara vurarak kafa ziken 3 salak seçildi.
juri bu kadar hassas çalışıyor yani.
izlediğim ilk ve son bölümünde gitarıyla smoke on the water’ı çalıp söyleyen 62 yaşında ki bir amca elendi ama plastik borulara vurarak kafa ziken 3 salak seçildi.
juri bu kadar hassas çalışıyor yani.
on peut saimer parçası bize kadar ulaşmıştır.
calogeronun "on peut saimer"ı denenmelidir derim.
lezzetli, hafif, keyif birasıdır.
günlerdir (hatta belki 455 gün boyunca) beklenen seferin ertelendiğini öğrenen bünyenin istemsiz refleksidir.
sinirler gerilir, uçar tekme atılacak insan, içilecek bira aranır. sık sık çanta yumruklanır. uçak korkusunu yenmek için alınmış gazeteler rulo yapılır. gözler yanana kadar tavandaki küçük siyah noktalar sayılır. 10 dakikada bir, denizden çıkmış hale gelene kadar yüz yıkanır. her seferinde salak kantinciye bir şişe soda için 2 lira verilir ve her seferinde "çok pahalı" diye tartışılır.
bütün bu ön belirtilerin gösterdiği üzere manyağa bağlamanın zamanı gelmiştir. sinsi ve şüphe çekmeyen bakışlarla pilot kılıklı adamlar taranır. pilota "en fazla düşeriz" veya "bir gün bunu denemediğimiz için pişmanlık duyacağız" gibi ince ayar faztazileri kurulur.
genelde pilotun bulunamaması ve uçuşun gecikmelide olsa gerçekleşmesiyle olay unutulur ve dosya kapanır.
sinirler gerilir, uçar tekme atılacak insan, içilecek bira aranır. sık sık çanta yumruklanır. uçak korkusunu yenmek için alınmış gazeteler rulo yapılır. gözler yanana kadar tavandaki küçük siyah noktalar sayılır. 10 dakikada bir, denizden çıkmış hale gelene kadar yüz yıkanır. her seferinde salak kantinciye bir şişe soda için 2 lira verilir ve her seferinde "çok pahalı" diye tartışılır.
bütün bu ön belirtilerin gösterdiği üzere manyağa bağlamanın zamanı gelmiştir. sinsi ve şüphe çekmeyen bakışlarla pilot kılıklı adamlar taranır. pilota "en fazla düşeriz" veya "bir gün bunu denemediğimiz için pişmanlık duyacağız" gibi ince ayar faztazileri kurulur.
genelde pilotun bulunamaması ve uçuşun gecikmelide olsa gerçekleşmesiyle olay unutulur ve dosya kapanır.
(bkz: the hangover)
edit: yanlış başlık açmışım. entryimi bu yüzden silmek zorunda kaldım. kimse kusura bakmasın.
edit: yanlış başlık açmışım. entryimi bu yüzden silmek zorunda kaldım. kimse kusura bakmasın.
amerikan emperyalizminin bardağı taşıran son damlasıdır. aylı kardeşlerimize saldırılmış, dağları ovaları acımasızca bombalanmıştır.
saldırıyı lanetliyor, aylı kardeşlerimize baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerimi yolluyorum.
saldırıyı lanetliyor, aylı kardeşlerimize baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerimi yolluyorum.
kulaktaki pislikleri temizlemek yerine, sorun yaratmaya azmetmiş bölgelere yollayan bünyesel tatmin çubuğu.
konu hakkında bilgisi olan bireyler bile bu çubuğu, anne ve çevresinin örgü şişleriyle yaptığı o muhteşem yukarı aşağı çalkalama hareketini yapmak için dayanılmaz bir güdülenme içerisine girer. (sonuçta sağlığa zararlı, salak bir endüstriyel ürün işte)
daha çok "cpu’ların alüminyum soğutucuları temizlemek" gibi işlerde insan hayatına çok büyük faydaları dokunur.
kulak, insan vücuduna mikropların doğal giriş kapılarından biri olduğundan(diğerleri ağız, burun, göz) , her türlü mikrobu kapmanız olasıdır. çubuk, genel pisliği temizlemez, büyük bir kısmını dışarı çıkartırken küçük (ama sakıncalı) bir kısmını kulağın derinliklerine iter.
derinlerde problemsizce biriken pislikler gecenin bir yarısında insanı yataktan hoplatır. beyninizin odağına yakın bir yerler ağrımaktadır. tuttuğunuz takım o hafta yenilmiştir. bir kediniz bile yoktur.
en kuvvetli 2. ağrıdır. (birinci göz, üçüncü diş)
banyodan sonra yapılan kulak deliği çeperi temizliği için kullanılması makuldür ama yok "ben ille sokucam" yada "dibini görmem lazım" şeklindeki eğilimler, can hıraş bir kbb uzmanının kapısında sonlanır.
edit: bu entry sonran birinci paragrafta bir nokta kullanılmak için editlenmiştir. ("2" den sonra nokta gerekiyordu. anlam kırılması olmuş)
edit2: o kadar çok editlendi ki hangi birini yaziim anam?
konu hakkında bilgisi olan bireyler bile bu çubuğu, anne ve çevresinin örgü şişleriyle yaptığı o muhteşem yukarı aşağı çalkalama hareketini yapmak için dayanılmaz bir güdülenme içerisine girer. (sonuçta sağlığa zararlı, salak bir endüstriyel ürün işte)
daha çok "cpu’ların alüminyum soğutucuları temizlemek" gibi işlerde insan hayatına çok büyük faydaları dokunur.
kulak, insan vücuduna mikropların doğal giriş kapılarından biri olduğundan(diğerleri ağız, burun, göz) , her türlü mikrobu kapmanız olasıdır. çubuk, genel pisliği temizlemez, büyük bir kısmını dışarı çıkartırken küçük (ama sakıncalı) bir kısmını kulağın derinliklerine iter.
derinlerde problemsizce biriken pislikler gecenin bir yarısında insanı yataktan hoplatır. beyninizin odağına yakın bir yerler ağrımaktadır. tuttuğunuz takım o hafta yenilmiştir. bir kediniz bile yoktur.
en kuvvetli 2. ağrıdır. (birinci göz, üçüncü diş)
banyodan sonra yapılan kulak deliği çeperi temizliği için kullanılması makuldür ama yok "ben ille sokucam" yada "dibini görmem lazım" şeklindeki eğilimler, can hıraş bir kbb uzmanının kapısında sonlanır.
edit: bu entry sonran birinci paragrafta bir nokta kullanılmak için editlenmiştir. ("2" den sonra nokta gerekiyordu. anlam kırılması olmuş)
edit2: o kadar çok editlendi ki hangi birini yaziim anam?
ömür boyu hayran kalınacak insandır. aile boyu süperstardır.(michael jackson gitti bu kaldı. allah uzun ömürler versin kendisine)
(türkiyenin yakın tarihiyle ilgilenenlerin özellikle dikkatine. nerede seçim öncesi mitingler, nerede bu görüntüler.) şöyle bir şeydir:
http://tinyurl.com/q4bgos
http://tinyurl.com/q4bgos
bilimsellikten ve insan olmanın adabından ödün vermeyeceğimi temin ettiğim bu entry’e başlamadan önce içimde kalmadan şiddetle belirtmek isterim ki; abi oha ya, yuh hatta çüş.
bu adam bir binayı yıkmak yerine takla attırıyor ve lisansına (yada görev belgesi her ne ise) el konulmadan hatta tutuklanmadan ortalıkta geziyor.
defalarca izledim ama bu görüntüye akıl sır erdiremedim.
bu görüntü çinin kuzey sınır kentlerinden birinde çekilmiş deselerdi inanırdımda, türkiye’de çekildiğine hala inanasım gelmiyor.
sonuç olarak uzun yıllar hafızalarımızdan silinmeyecek bu işi başaran adamdır:
http://tinyurl.com/lrzrhv
bu adam bir binayı yıkmak yerine takla attırıyor ve lisansına (yada görev belgesi her ne ise) el konulmadan hatta tutuklanmadan ortalıkta geziyor.
defalarca izledim ama bu görüntüye akıl sır erdiremedim.
bu görüntü çinin kuzey sınır kentlerinden birinde çekilmiş deselerdi inanırdımda, türkiye’de çekildiğine hala inanasım gelmiyor.
sonuç olarak uzun yıllar hafızalarımızdan silinmeyecek bu işi başaran adamdır:
http://tinyurl.com/lrzrhv
güneşli mevsimlerde gerçekleşen yaralanmalardan kaynaklanıyorsa, yaranın olduğu bölge bronzlaşmaz ve garip beyaz lekelerle kalırsınız. (bir çoğu -yaşa ve yaranın niteliğine göre değişmekle birlikte- yok olur)
bazı gericilerin nefret ettiği ve ne yazıkki ülkemizde katledilmesinin memnuniyetle karşılandığı hatta alkışlandığı, doğa için vazgeçilmez bir takım fonksiyonları tek başına ve alternatifsiz olarak yerine getiren mübarek hayvandır.
doğanın traktörüdür. (lafın sahibini hatırlamıyorum)
doğanın traktörüdür. (lafın sahibini hatırlamıyorum)
bildiğim kadarıyla; herhangi bir bölgede uzun süre sonra(bağışıklığı olanların azalması yada yok olması kadar bir süre ) bulaşıcı bir hastalık görülürse, o bölgenin karantinaya alınması gerekir.
evet, sadece tek bir vaka bile karantina için yeterli oluyor. çünkü tek vaka demek, %99,9 ihtimalle devamı gelecek demektir.
evet, sadece tek bir vaka bile karantina için yeterli oluyor. çünkü tek vaka demek, %99,9 ihtimalle devamı gelecek demektir.
bir döneme damgasını vurmuş, filme göre en delice sahnesinde bile özleten bir saflığı olan film.
ne kadar ekmek o kadar köfte olmadığını ifade eder. (bir üretim faktörünün üretime katkısının giderek azaldığını ifade eder) bir fabrikamız olsun. 1 işçiyle çalışırken ayda 100 birim ürün elde ediyor olalım. biz işçi sayımızı aynı fabrika ve bütün diğer koşullar aynı kalmak üzere 10 bine çıkardığımızda (evet on bin) verimliliğin azaldığını görürüz. (fabrikanın çevresinde sigara içen, tavla oynayan işçiler hayal edin) daha kısa nasıl anlatabilirim? yada daha uzun anlatsam okunurmu diye düşünmüyor değilim. sanırım tadında oldu. bitsin artık.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?