iyi edersin deli gibi koşsan
iyi edersin yüzünü boyasan
en sevdiğin maskenle
kilitlenmiş dudakların ve
perde çekilmiş gözlerinle
boş gülümsemenle
ve aç kalbinle
suçlu geçmşinden yükselip ağzına gelen safrayı hisset
yıpranmış sinirlerinle
deniz kabuğu kırıldığında
ve çekiçler
indirdiğinde kapını aşağı
iyi edersin deli gibi koşsan
ve gün boyunca koşsan
ve gece boyunca
ve kirli duygularını saklasan
içinin derinliklerinde. ve eğer
kız arkadaşını çıkarırsan
dışarı bu gece,
iyi edersin arabanı
gözden tamamen uzağa park etsen
çünkü eğer arka koltukta yakalarlarsa seni
kızı soyarken
annene geri postalalrlar
mukavva bir kutunun içinde.
iyi edersin koşsan.
pink floyd - the wall albümünden.
run like hell (gilmour, waters) 4:22
"pink floyd, pink floyd"
run, run, run, run, run, run, run, run,
run, run, run, run, run, run, run, run.
you better make your face up in
your favorite disguise.
with your button down lips and your
roller blind eyes.
with your empty smile
and your hungry heart.
feel the bile rising from your guilty past.
with your nerves in tatters
when the cockleshell shatters
and the hammers batter
down the door.
youd better run.
run, run, run, run, run, run, run, run,
run, run, run, run, run, run, run, run.
you better run all day
and run all night.
keep your dirty feelings
deep inside.
and if youre taking your girlfriend
out tonight
youd better park the car
well out of sight.
cause if they catch you in the back seat
trying to pick her locks,
theyre gonna send you back to mother
in a cardboard box.
you better run.
"hey, open up! hahahahahaaaaaaaaaa!
[sound of car skidding, followed by loud scream]
"hammer, hammer"
run like hell (gilmour, waters) 4:22
"pink floyd, pink floyd"
run, run, run, run, run, run, run, run,
run, run, run, run, run, run, run, run.
you better make your face up in
your favorite disguise.
with your button down lips and your
roller blind eyes.
with your empty smile
and your hungry heart.
feel the bile rising from your guilty past.
with your nerves in tatters
when the cockleshell shatters
and the hammers batter
down the door.
youd better run.
run, run, run, run, run, run, run, run,
run, run, run, run, run, run, run, run.
you better run all day
and run all night.
keep your dirty feelings
deep inside.
and if youre taking your girlfriend
out tonight
youd better park the car
well out of sight.
cause if they catch you in the back seat
trying to pick her locks,
theyre gonna send you back to mother
in a cardboard box.
you better run.
"hey, open up! hahahahahaaaaaaaaaa!
[sound of car skidding, followed by loud scream]
"hammer, hammer"
aaaah anne aaaah baba
gösteri sürmek zorunda mı?
aaaah baba eve götür beni
aaaah anne izin ver gitmeme
ayakta dikilmek zorunda mıyım?
çılgına dönmüş gözlerimle spot ışığı altında
ne kabus, neden!
arkamı dönüp kaçmıyorum
bir yanlışlık olmalı
onlara izin vermek istememiştim
ruhumu alıp götürmeleri için
çok mu yaşlıyım, çok mu geç artık
nereye kayboldu duygular
anımsayacakmısın şarkıları?
gösteri sürmek zorunda
aaaah anne aaaah baba
nereye kayboldu duygular?
aaaah anne aaaah baba
anımsayacak mıyım şarkıları?
gösteri sürmek zorunda.
gösteri sürmek zorunda mı?
aaaah baba eve götür beni
aaaah anne izin ver gitmeme
ayakta dikilmek zorunda mıyım?
çılgına dönmüş gözlerimle spot ışığı altında
ne kabus, neden!
arkamı dönüp kaçmıyorum
bir yanlışlık olmalı
onlara izin vermek istememiştim
ruhumu alıp götürmeleri için
çok mu yaşlıyım, çok mu geç artık
nereye kayboldu duygular
anımsayacakmısın şarkıları?
gösteri sürmek zorunda
aaaah anne aaaah baba
nereye kayboldu duygular?
aaaah anne aaaah baba
anımsayacak mıyım şarkıları?
gösteri sürmek zorunda.
pink floyd - the wall albümünden.
the show must go on (waters) 1:36
ooooh, ma, oooh pa
must the show go on?
ooooh, pa. take me home
ooooh, ma. let me go
there must be some mistake
i didnt mean to let them
take away my soul.
am i too old, is it too late?
ooooh, ma, ooooh pa,
where has the feeling gone?
ooooh, ma, ooooh pa,
will i remember the songs?
the show must go on.
the show must go on (waters) 1:36
ooooh, ma, oooh pa
must the show go on?
ooooh, pa. take me home
ooooh, ma. let me go
there must be some mistake
i didnt mean to let them
take away my soul.
am i too old, is it too late?
ooooh, ma, ooooh pa,
where has the feeling gone?
ooooh, ma, ooooh pa,
will i remember the songs?
the show must go on.
burada anımsayan var mı vera lynn’i?
anımsayan var mı onun nasıl söylediğini
tekrar karşılaştığımızı
güneşli bir günde
vera! vera!
ne oldu sana?
burada başka kimse var mı
senin hissettiklerini hisseden?
anımsayan var mı onun nasıl söylediğini
tekrar karşılaştığımızı
güneşli bir günde
vera! vera!
ne oldu sana?
burada başka kimse var mı
senin hissettiklerini hisseden?
pink floyd - the wall albümünden.
vera (waters) 1:38
does anybody here remember vera lynn?
remember how she said that
we would meet again
some sunny day?
vera! vera!
what has become of you?
does anybody else here
feel the way i do?
vera (waters) 1:38
does anybody here remember vera lynn?
remember how she said that
we would meet again
some sunny day?
vera! vera!
what has become of you?
does anybody else here
feel the way i do?
küçük siyah bir defterim var içinde şiirlerim
bir çantam var, içinde diş fırçam ve tarağım
uslu bir köpek olduğumda bazen kemik atarlar önüme
lastik bantlarım var, ayakkabılarımı ayağımda tutan
şişmiş morluklar ellerimde
on üç boktan kanallı tvim var, istediğimi seçmem için
elektirik ışığım var
ve altıncı hissim var
şaşırtıcı gözlem gücüm var
ve bu nedenle biliyorum ki
sana ulaşmayı denediğimde
telefonla
kimse olmayacak evde
hendrix tarzı doğal permam var
ve kaçınılmaz yanık gözenekleri
baştan aşağı en sevdiğim saten gömleğimde
nikotin lekeleri var parmaklarımda.
gümüş bir kaşık var zincirimin ucunda
büyük bir piyanom var cenaze levazımatım olarak
çılgın bakışlı gözlerim var.
uçmak için güçlü bir isteğim var
fakat uçacak hiçbir yerim yok
aaaah bebek ahizeyi elime aldığımda
evde hala kimse yok
bir çift gohills (genelde yoksulların giydiği kaba, kalitesiz bir ayakkabı markası) botum
ve yok olup giden köklerim var.
bir çantam var, içinde diş fırçam ve tarağım
uslu bir köpek olduğumda bazen kemik atarlar önüme
lastik bantlarım var, ayakkabılarımı ayağımda tutan
şişmiş morluklar ellerimde
on üç boktan kanallı tvim var, istediğimi seçmem için
elektirik ışığım var
ve altıncı hissim var
şaşırtıcı gözlem gücüm var
ve bu nedenle biliyorum ki
sana ulaşmayı denediğimde
telefonla
kimse olmayacak evde
hendrix tarzı doğal permam var
ve kaçınılmaz yanık gözenekleri
baştan aşağı en sevdiğim saten gömleğimde
nikotin lekeleri var parmaklarımda.
gümüş bir kaşık var zincirimin ucunda
büyük bir piyanom var cenaze levazımatım olarak
çılgın bakışlı gözlerim var.
uçmak için güçlü bir isteğim var
fakat uçacak hiçbir yerim yok
aaaah bebek ahizeyi elime aldığımda
evde hala kimse yok
bir çift gohills (genelde yoksulların giydiği kaba, kalitesiz bir ayakkabı markası) botum
ve yok olup giden köklerim var.
pink floyd - the wall albümünden.
nobody home
(waters) 3:25
"alright, i’ll take care of them part of the time, but there’s somebody else that needs taking care of in washington"
"who’s that?"
"rose pilchitt!"
"rose pilchitt? who’s that?"
[kid screams in background. foreground: "shut up!"]
"36-24-36 [laughter] does that answer your question?"
[foreground: "oi! i’ve got a little black book with me poems in!"]
"who’s she?"
"she was ’miss armoured division’ in 1961 ... "
i’ve got a little black book with my poems in.
got a bag with a toothbrush and a comb in.
when i’m a good dog, they sometimes throw me a bone in.
i got elastic bands keepin my shoes on.
got those swollen hand blues.
got thirteen channels of shit on the t.v. to choose from.
i’ve got electric light.
and i’ve got second sight.
and amazing powers of observation.
and that is how i know
when i try to get through
on the telephone to you
there’ll be nobody home.
i’ve got the obligatory hendrix perm.
and the inevitable pinhole burns
all down the front of my favorite satin shirt.
i’ve got nicotine stains on my fingers.
i’ve got a silver spoon on a chain.
i’ve got a grand piano to prop up my mortal remains.
i’ve got wild staring eyes.
and i’ve got a strong urge to fly.
but i got nowhere to fly to.
ooooh, babe when i pick up the phone
"surprise, surprise, surprise..." (from gomer pyle show)
there’s still nobody home.
i’ve got a pair of gohills boots
and i got fading roots.
"where the hell are you?"
"over 47 german planes were destroyed with the loss of only 15 of our own aircraft"
"where the hell are you simon?"
[machine gun sound, followed by plane crashing]
nobody home
(waters) 3:25
"alright, i’ll take care of them part of the time, but there’s somebody else that needs taking care of in washington"
"who’s that?"
"rose pilchitt!"
"rose pilchitt? who’s that?"
[kid screams in background. foreground: "shut up!"]
"36-24-36 [laughter] does that answer your question?"
[foreground: "oi! i’ve got a little black book with me poems in!"]
"who’s she?"
"she was ’miss armoured division’ in 1961 ... "
i’ve got a little black book with my poems in.
got a bag with a toothbrush and a comb in.
when i’m a good dog, they sometimes throw me a bone in.
i got elastic bands keepin my shoes on.
got those swollen hand blues.
got thirteen channels of shit on the t.v. to choose from.
i’ve got electric light.
and i’ve got second sight.
and amazing powers of observation.
and that is how i know
when i try to get through
on the telephone to you
there’ll be nobody home.
i’ve got the obligatory hendrix perm.
and the inevitable pinhole burns
all down the front of my favorite satin shirt.
i’ve got nicotine stains on my fingers.
i’ve got a silver spoon on a chain.
i’ve got a grand piano to prop up my mortal remains.
i’ve got wild staring eyes.
and i’ve got a strong urge to fly.
but i got nowhere to fly to.
ooooh, babe when i pick up the phone
"surprise, surprise, surprise..." (from gomer pyle show)
there’s still nobody home.
i’ve got a pair of gohills boots
and i got fading roots.
"where the hell are you?"
"over 47 german planes were destroyed with the loss of only 15 of our own aircraft"
"where the hell are you simon?"
[machine gun sound, followed by plane crashing]
aaaah bebek
beni şimdi terk etme
söyleme sakın yolun sonunda olduğumuzu
anımsa gönderdiğin çiçekleri
sana ihtiyacım var bebek
lime lime etmek için seni
arkadaşlarımın önünde
aaaah bebek
beni şimdi terk etme
nasıl gidebilirsin?
sana ihtiyacım olduğunu bildiğin halde
pestilin çıkana dek dövmek için bir cumartesi gecesi
aaaah bebek
beni şimdi terk etme
bana nasıl böyle davrana bilirsin?
benden kaçarak
sana ihtiyacım var bebek
niye kaçıyorsun benden?
aaaah bebek!
beni şimdi terk etme
söyleme sakın yolun sonunda olduğumuzu
anımsa gönderdiğin çiçekleri
sana ihtiyacım var bebek
lime lime etmek için seni
arkadaşlarımın önünde
aaaah bebek
beni şimdi terk etme
nasıl gidebilirsin?
sana ihtiyacım olduğunu bildiğin halde
pestilin çıkana dek dövmek için bir cumartesi gecesi
aaaah bebek
beni şimdi terk etme
bana nasıl böyle davrana bilirsin?
benden kaçarak
sana ihtiyacım var bebek
niye kaçıyorsun benden?
aaaah bebek!
pink floyd - the wall albümünden.
dont leave me now (waters) 4:22
ooooh, babe
dont leave me now.
dont say its the end of the road.
remember the flowers i sent.
i need you, babe
to put through the shredder
in front of my friends
ooooh babe.
dont leave me now.
how could you go?
when you know how i need you
to beat to a pulp on a saturday night
ooooh babe.
how could you treat me this way?
running away.
i need you, babe.
why are you running away?
oooooh babe!
dont leave me now (waters) 4:22
ooooh, babe
dont leave me now.
dont say its the end of the road.
remember the flowers i sent.
i need you, babe
to put through the shredder
in front of my friends
ooooh babe.
dont leave me now.
how could you go?
when you know how i need you
to beat to a pulp on a saturday night
ooooh babe.
how could you treat me this way?
running away.
i need you, babe.
why are you running away?
oooooh babe!
günden güne griye dönüşüyor aşk
ölüm döşeğindeki bir adamın derisi gibi
geceden geceye, her şey yolundaymış gibi davranıyoruz,
fakat ben gitgide yaşlandım,
ve sen gitgide soğuklaştın
ve hiçbir şey çok eğlenceli değil artık
ve hissedebiliyorum krizlerimden birinin daha yaklaştığını
kendimi bir jilet kadar soğuk
bir sargı bezi kadar sıkı,
bir cenaze davulu kadar kuru hissediyorum.
yatak odasına koş, soldaki bavulun içinde
en sevdiğim baltamı bulacaksın
o kadar korkmuş görünme
bu yalnızca geçici bir evre
yalnızca kötü günlerimden biri
tv izlemek ister misin?
ya da çarşafların arasına gömülmek?
ya da sessiz çevre yoluna dalıp gitmek?
bir şeyler yemek ister misin?
uçmayı öğrenmek ister misin?
beni denerken görmek istermisin?
aynasızları çağırmak istermisin?
durmamın zamanı geldimi sence?
niye kaçıyorsun benden?
ölüm döşeğindeki bir adamın derisi gibi
geceden geceye, her şey yolundaymış gibi davranıyoruz,
fakat ben gitgide yaşlandım,
ve sen gitgide soğuklaştın
ve hiçbir şey çok eğlenceli değil artık
ve hissedebiliyorum krizlerimden birinin daha yaklaştığını
kendimi bir jilet kadar soğuk
bir sargı bezi kadar sıkı,
bir cenaze davulu kadar kuru hissediyorum.
yatak odasına koş, soldaki bavulun içinde
en sevdiğim baltamı bulacaksın
o kadar korkmuş görünme
bu yalnızca geçici bir evre
yalnızca kötü günlerimden biri
tv izlemek ister misin?
ya da çarşafların arasına gömülmek?
ya da sessiz çevre yoluna dalıp gitmek?
bir şeyler yemek ister misin?
uçmayı öğrenmek ister misin?
beni denerken görmek istermisin?
aynasızları çağırmak istermisin?
durmamın zamanı geldimi sence?
niye kaçıyorsun benden?
pink floyd - the wall albümünden.
one of my turns (waters) 1:33
"oh my god! what a fabulous room! are all these your guitars?
[film in background: "im sorry sir, i didnt mean to startle you!]
"this place is bigger than our apartment!
[film: "let me know when youre entering a room"
"yes sir!"]
"erm, can i get a drink of water?
[film: "i was wondering about ..."]
"you want some, huh?"
[film: "yes"]
"oh wow, look at this tub? do you wanna take baaaath?"
[film: "ill have to find out from mrs. bancroft what time she wants to meet us, for her main ..."]
"what are watching?"
[film: "if youll just let me know as soon as you can ... mrs bancroft" "mrs bancroft ..."]
"hello?"
[film: "i dont understand ..."]
"are you feeling okay?..."
day after day, love turns grey
like the skin of a dying man.
night after night, we pretend its all right
but i have grown older and
you have grown colder and
nothing is very much fun any more.
and i can feel one of my turns coming on.
i feel cold as a razor blade,
tight as a tourniquet,
dry as a funeral drum.
run to the bedroom,
in the suitcase on the left
youll find my favorite axe.
dont look so frightened
this is just a passing phase,
one of my bad days.
would you like to watch t.v.?
or get between the sheets?
or contemplate the silent freeway?
would you like something to eat?
would you like to learn to fly?
wouldya?
would you like to see me try?
would you like to call the cops?
do you think its time i stopped?
why are you running away?
one of my turns (waters) 1:33
"oh my god! what a fabulous room! are all these your guitars?
[film in background: "im sorry sir, i didnt mean to startle you!]
"this place is bigger than our apartment!
[film: "let me know when youre entering a room"
"yes sir!"]
"erm, can i get a drink of water?
[film: "i was wondering about ..."]
"you want some, huh?"
[film: "yes"]
"oh wow, look at this tub? do you wanna take baaaath?"
[film: "ill have to find out from mrs. bancroft what time she wants to meet us, for her main ..."]
"what are watching?"
[film: "if youll just let me know as soon as you can ... mrs bancroft" "mrs bancroft ..."]
"hello?"
[film: "i dont understand ..."]
"are you feeling okay?..."
day after day, love turns grey
like the skin of a dying man.
night after night, we pretend its all right
but i have grown older and
you have grown colder and
nothing is very much fun any more.
and i can feel one of my turns coming on.
i feel cold as a razor blade,
tight as a tourniquet,
dry as a funeral drum.
run to the bedroom,
in the suitcase on the left
youll find my favorite axe.
dont look so frightened
this is just a passing phase,
one of my bad days.
would you like to watch t.v.?
or get between the sheets?
or contemplate the silent freeway?
would you like something to eat?
would you like to learn to fly?
wouldya?
would you like to see me try?
would you like to call the cops?
do you think its time i stopped?
why are you running away?
ben yeniyim buralarda
bir yabancıyım bu şehirde
nerede iyi vakit geçirilir?
kim etrafı gösterecek bu yabancıya?
aaaaah pis bir kadına ihtiyacım var
aaaaah pis bir kıza ihtiyacım var
soğuk bir kadın var mı bu ıssız yerde
kendimi gerçek bir erkek gibi hissetmemi sağlayacak
al bu rock & roll kaçkınını
aaah bebek özgür kıl beni
aaaaah pis bir kadına ihtiyacım var.
aaaaah pis bir kıza ihtiyacım var.
bir yabancıyım bu şehirde
nerede iyi vakit geçirilir?
kim etrafı gösterecek bu yabancıya?
aaaaah pis bir kadına ihtiyacım var
aaaaah pis bir kıza ihtiyacım var
soğuk bir kadın var mı bu ıssız yerde
kendimi gerçek bir erkek gibi hissetmemi sağlayacak
al bu rock & roll kaçkınını
aaah bebek özgür kıl beni
aaaaah pis bir kadına ihtiyacım var.
aaaaah pis bir kıza ihtiyacım var.
pink floyd - the wall albümünden.
young lust (gilmour, waters) 2:03
i am just a new boy,
stranger in this town.
where are all the good times?
whos gonna show this stranger around?
ooooh, i need a dirty woman.
ooooh, i need a dirty girl.
will some cold woman in this desert land
make me feel like a real man?
take this rock and roll refugee
oooh, baby set me free.
ooooh, i need a dirty woman.
ooooh, i need a dirty girl.
[phone rings..clink of receiver being lifted]
"hello..?"
"yes, a collect call for mrs. floyd from mr. floyd.
will you accept the charges from united states?"
[clunk! of phone being put down]
"oh, he hung up! thats your residence, right? i wonder why he hung up?
is there supposed to be someone else there besides your wife there to answer?"
[phone rings again...clunk of receiver being picked up]
"hello?"
"this is united states calling, are we reaching...
[interrupted by phone being put down]
"see he keeps hanging up, and its a man answering."
[whirr of connection being closed]
young lust (gilmour, waters) 2:03
i am just a new boy,
stranger in this town.
where are all the good times?
whos gonna show this stranger around?
ooooh, i need a dirty woman.
ooooh, i need a dirty girl.
will some cold woman in this desert land
make me feel like a real man?
take this rock and roll refugee
oooh, baby set me free.
ooooh, i need a dirty woman.
ooooh, i need a dirty girl.
[phone rings..clink of receiver being lifted]
"hello..?"
"yes, a collect call for mrs. floyd from mr. floyd.
will you accept the charges from united states?"
[clunk! of phone being put down]
"oh, he hung up! thats your residence, right? i wonder why he hung up?
is there supposed to be someone else there besides your wife there to answer?"
[phone rings again...clunk of receiver being picked up]
"hello?"
"this is united states calling, are we reaching...
[interrupted by phone being put down]
"see he keeps hanging up, and its a man answering."
[whirr of connection being closed]
ne kullanacağız doldurmak için
daha önce bahsettiğimiz boş yerleri?
nasıl dolduracağım son kalan boşlukları?
nasıl tamamlayacağım duvarı?
daha önce bahsettiğimiz boş yerleri?
nasıl dolduracağım son kalan boşlukları?
nasıl tamamlayacağım duvarı?
pink floyd - the wall albümünden.
empty spaces (waters) 5:36
what shall we use
to fill the empty spaces
where we used to talk?
how shall i fill
the final places?
how should i complete the wall
empty spaces (waters) 5:36
what shall we use
to fill the empty spaces
where we used to talk?
how shall i fill
the final places?
how should i complete the wall
aaaaaaaaaah
gördünüz mü korkmuş insanları
duydunuz mu düşen bombaları
hiç merak ettiniz mi
neden sığınaklara kaçıştığımızı
cesur yeni bir dünya için verilen sözün
tutulmadığı ortaya çıktığında, açık mavi gökyüzünün altında
aaaaaaaaaaah
gördünüz mü korkmuş insanları
duydunuz mu düşen bombaları
alevlerin hepsi çoktan yok oldu
fakat acı kolay geçmiyor
elveda mavi gökyüzü
elveda mavi gökyüzü
elveda
gördünüz mü korkmuş insanları
duydunuz mu düşen bombaları
hiç merak ettiniz mi
neden sığınaklara kaçıştığımızı
cesur yeni bir dünya için verilen sözün
tutulmadığı ortaya çıktığında, açık mavi gökyüzünün altında
aaaaaaaaaaah
gördünüz mü korkmuş insanları
duydunuz mu düşen bombaları
alevlerin hepsi çoktan yok oldu
fakat acı kolay geçmiyor
elveda mavi gökyüzü
elveda mavi gökyüzü
elveda
pink floyd - the wall albümünden.
goodbye blue sky (waters) 2:48
"look mummy, theres an aeroplane up in the sky"
did you see the frightened ones?
did you hear the falling bombs?
did you ever wonder why we had to run for shelter when the
promise of a brave new world unfurled beneath a clear blue
sky?
did you see the frightened ones?
did you hear the falling bombs?
the flames are all gone, but the pain lingers on.
goodbye, blue sky
goodbye, blue sky.
goodbye.
goodbye.
goodbye.
"the 11:15 from newcastle is now approaching"
"the 11:18 arrival...."
goodbye blue sky (waters) 2:48
"look mummy, theres an aeroplane up in the sky"
did you see the frightened ones?
did you hear the falling bombs?
did you ever wonder why we had to run for shelter when the
promise of a brave new world unfurled beneath a clear blue
sky?
did you see the frightened ones?
did you hear the falling bombs?
the flames are all gone, but the pain lingers on.
goodbye, blue sky
goodbye, blue sky.
goodbye.
goodbye.
goodbye.
"the 11:15 from newcastle is now approaching"
"the 11:18 arrival...."
pink floyd şarkısının türkçesi:
anne bombayı atacaklar mı sence?
anne şarkıyı sevecekler mi sence?
anne hayalarımı parçalamaya çalışacaklar mı sence?
anne bir duvar öreyim mi?
anne başkanlığa aday olayım mı?
anne hükümete güveneyim mi?
anne beni cepheye sürerler mi?
anne gerçekten ölüyor muyum?
aaaaah, bu yalnızca zaman kaybı mı?
sus şimdi bebeğim, ağlama
annen senin tüm kabuslarını
gerçeğe dönüştürecek
annen kendi korkularının tümünü sana aşılayacak
annen seni burada koruyacak
kanatlarının altında
uçmana izin vermeyecek ama şarkı söylemene belki
annen her zaman bebeğini rahat ve sıcak tutacak
aaaah bebeğim aaaaah bebeğim aaaaah bebeğim
tabii ki annen duvarı örmeye yardım edecek
anne o bana göre bir kız mı sence?
anne o benim için tehlikeli mi sence?
anne o paramparça edecek mi senin küçük oğlunu?
aaaah anne o kıracak mı kalbimi?
sus şimdi bebeğim, bebeğim ağlama
annen tüm kız arkadaşlarını senin için denetleyecek
annen pis birinin hayatına sızmasına izin vermeyecek
annen uyanık bekleyecek dönüşünü
annen her aman öğrenecek
nerede olduğunu
annen her zaman seni sağlıklı ve temiz tutacak
aaaaah bebeğim aaaaaah bebeğim aaaaah bebeğim
sen her zaman benim bebeğim olarak kalacaksın
anne, bu kadar yüksek olması gereklimiydi duvarın?
anne bombayı atacaklar mı sence?
anne şarkıyı sevecekler mi sence?
anne hayalarımı parçalamaya çalışacaklar mı sence?
anne bir duvar öreyim mi?
anne başkanlığa aday olayım mı?
anne hükümete güveneyim mi?
anne beni cepheye sürerler mi?
anne gerçekten ölüyor muyum?
aaaaah, bu yalnızca zaman kaybı mı?
sus şimdi bebeğim, ağlama
annen senin tüm kabuslarını
gerçeğe dönüştürecek
annen kendi korkularının tümünü sana aşılayacak
annen seni burada koruyacak
kanatlarının altında
uçmana izin vermeyecek ama şarkı söylemene belki
annen her zaman bebeğini rahat ve sıcak tutacak
aaaah bebeğim aaaaah bebeğim aaaaah bebeğim
tabii ki annen duvarı örmeye yardım edecek
anne o bana göre bir kız mı sence?
anne o benim için tehlikeli mi sence?
anne o paramparça edecek mi senin küçük oğlunu?
aaaah anne o kıracak mı kalbimi?
sus şimdi bebeğim, bebeğim ağlama
annen tüm kız arkadaşlarını senin için denetleyecek
annen pis birinin hayatına sızmasına izin vermeyecek
annen uyanık bekleyecek dönüşünü
annen her aman öğrenecek
nerede olduğunu
annen her zaman seni sağlıklı ve temiz tutacak
aaaaah bebeğim aaaaaah bebeğim aaaaah bebeğim
sen her zaman benim bebeğim olarak kalacaksın
anne, bu kadar yüksek olması gereklimiydi duvarın?
büyüyüp okula gittiğimizde
bazı öğretmenler vardı orda
her fırsatta çocukları inciten
alay ederek
yaptığınız herşeyle
ve ortaya sererek her zayıflığınızı.
çocuklardan özenle gizleyebilmelerine rağmen
tüm şehir çok iyi biliyordu ki
akşamları eve döndüklerinde, şişman ve
psikopat karıları zehrediyorlardı onlara
yaşamlarının her anını.
bazı öğretmenler vardı orda
her fırsatta çocukları inciten
alay ederek
yaptığınız herşeyle
ve ortaya sererek her zayıflığınızı.
çocuklardan özenle gizleyebilmelerine rağmen
tüm şehir çok iyi biliyordu ki
akşamları eve döndüklerinde, şişman ve
psikopat karıları zehrediyorlardı onlara
yaşamlarının her anını.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?