gerizekalı, çok iyi niyetli ama fazlasıyla güçlü olan bir adamla çelimsiz fakat akıllı bi adamın dostlugunu anlatır. fiziksel güç ve zeka kavramlarına, o zamanlardaki çalışma şartlarına değinmiştir. ama asıl dikkat çeken iki adam arasındaki bağdır. arkadaşınıza senelerce, ana baba gibi göz kulak olup, hayatınızı ona göre yönlendirebilir miydiniz? sorusunu sordurur okuyucuya.
-spoiler-
asıl can alıcı nokta, "arkadaşınız, ona zarar verecek, işkence çektirecek insanların eline düşmesin diye onu öldürmeyi göze alabilir miydiniz? hayattaki tek dostunuzu öldürmek zorunda kaldıgınızda seçiminiz ne olurdu?". bunları düşündürür insana. oldukça etkileyici bir romandır.
-spoiler-
ıslıkla tamamlanan şarkı. ayrıca meleklere yakışır bir ses bulmuşlar, meleklerin agzından söylenen kısım için.
(bkz: abla)
(bkz: gary)
almanca, kahverengi.
freud’a göre çanta kadın cinsel organını simgeler. burdan yola çıkarak; freud olsaydı, kadın erkekle cinsel ilişkiye girmek istiyor derdi.
yılmaz morgülun bir yandan aglayıp bir yandan dövünürken bagıra bagıra söyledigi söz.
ice age 2de gecen, gülmekten kırıp geçirmiş replik.
meşe palamudu elinden kaçtıgında deliren, birden vahşileşen sincap. fındıgı yemek ugruna ölümü göze almıştır.
(bkz: ben bazen kusarım)
genetik bir hastalıktır.
hoş bir klibi vardır. klipte brian molko küçüktülür ve grubun bateristinin vücuduna girer. vücudun içindeyken, içinde bulundugu aracın kontrolünü kaybeder ve bir alyuvara çarpar. araç parçalanır, brian molko aractan dışarı ucar.
ayrıca yeni bir corn flakes çeşidi.
ayrıca yeni bir corn flakes çeşidi.
bauhaus benzeri, yapı malzemesi satan magaza.
bir ev için ne gerekiyorsa hepsini içinde barındıran magaza. mobilya, mutfak gereçleri, dekoratif eşyalar, yatak örtüsü-perde-vb., boya... bauhaus ve praktiker benzeri ama yapı malzemesi değil de mobilya agırlıklı tercih edilesi yer.
freuda göre rüyada çanta, kadın cinsel organını temsil eder. hipnoz esnasında kadınlara "hoşlandıgınız bir erkekle cinsel ilişki yaşadıgınızı düşünün" dendiginde, çogu kadın bunu anlatırken erkegin, çantasına bir şeyler koydugunu söyler.
ders felsefe, faro ders anlatmakta. carpediem geyikle meşgul, bir ön sıraya, bir arka sıraya laf yetiştirir.
faro: nihilist yaklaşım hede hodo... değil mi carpediem?
carpi: evet hocam...
faro: taocu felsefe hede hodo... peki şimdi sen söyle bakalım carpediem, neymiş taocu felsefe?
carpi: valla hocam ne deseeemm... hmm... bilmiyorum.
faro:...
bir süre sonra carpediem geyigi bırakıp not almaya başlar.
faro:hede hödö... peki gecen derste anlattıgım hede neydi carpediem?
carpi: hocam görüyorsunuz not alıyorum!!
faro: tamam carpediem. kızım ben seni sevdigimden soruyorum böyle, kızma...
carpediem not almaya devam eder...
faro: nihilist yaklaşım hede hodo... değil mi carpediem?
carpi: evet hocam...
faro: taocu felsefe hede hodo... peki şimdi sen söyle bakalım carpediem, neymiş taocu felsefe?
carpi: valla hocam ne deseeemm... hmm... bilmiyorum.
faro:...
bir süre sonra carpediem geyigi bırakıp not almaya başlar.
faro:hede hödö... peki gecen derste anlattıgım hede neydi carpediem?
carpi: hocam görüyorsunuz not alıyorum!!
faro: tamam carpediem. kızım ben seni sevdigimden soruyorum böyle, kızma...
carpediem not almaya devam eder...
(bkz: niye ki)
okullarda, genelde kapı önünde oturup, ortalıgı kolaçan etmekle görevli ögrencilerdir. o günün ayak işlerine bakarlar. yoklamaları alıp, bazı okullarda yabancı ögretmen-veli görüşmelerinde çevirmenlik yaparlar. kalan zaman boyunca sadece otururlar. esasında oldukça gereksiz bir şeydir. sanılmaktadr ki bunu ögrencilerin hayrına, dinlensinler diye yapıyorlar.
(bkz: nöbetçi ögrenci)
acibadem taraflarındaydı yanlış hatırlamıyorsam. fenerbahçe o okulun yüzme havuzu kullanırdı. güzel bir havuzu vardı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?