istanbul’dan ayrılınca gerçekleşen durum.
entryleriyle dikkatimi çekmiş taze bilgiç. uzun süreler bizimle olur umarım.
(bkz: engel)
okunuşuna bayıldıgım almanca kelime. r’leri söylemeyen biri gibi okundugunda, almanca telaffuz edilmiş gibi olur. gül kırmızısı gibi bir anlamı var.
adalarda kullanılan taşıt benzeri şey.
aslında, ancak hayallerde rastlanabilecek bir aşka duyulan özlemdir bu. gerçek acıdır, gerçek aşklar acı verir. ama hayal, kişinin elindedir. istedigi gibi sürdürür bunu. mükemmel yapar. durum bundan ibarettir.
kış şekerlemesi gibi bir şey yapan hayvan. bir müddet uyur, besin almak için uyanır ve uykusuna kaldıgı yerden devam eder.
memeli hayvanlar ve kuşlar kış uykusuna yatabilir. bunların vücut sıcaklıkları sabittir, çevre sıcaklıgından etkilenmez. sıcaklıklarını sabit tutmak için çok fazla enerji harcarlar ve kış gibi besinin az oldugu mevsimlerde uyurlar. böylece hayati fonksiyonları azalır ve az enerji harcarlar. böylece vücut sıcaklıgını koruyabilirler.
harry potter’ın ailesini öldüren adam. harry potter’ı da öldürmeye çalışmış fakat yapamamıştır. sadece alnında bir yara izi kalmış, bu yara izi sayesinde voldemort’un bazı güçleri harry potter’a geçmiştir. yanlıları kendisine lord voldemort derler.
nam-ı diger "kim oldugunu bilirsin sen".
nam-ı diger "kim oldugunu bilirsin sen".
birkaç sene sonra evine dönüp de yatagında yatamayıp yerde uyuması, yemeklere gözlerinde cennete düşmüşcesine bir ifadeyle bakması, bir de dişçiye gitmekten deli gibi korkup ihmal ettigi çürük dişi şişince sivri bir taşla kendi kendine yerinden çıkarmasıyla akıllara kazınmış film. evet, tom hanks’e bayılıyorum.
zenci mahkumun, elektrikli sandalyede, gözleri bir kumaş parçasıyla baglanıcakken "ben karanlıktan korkarım." sözü filmin unutulmazlarındandır.
özdebir kurucusu, mef dershanesi sahibi insan. pazartesi günü yönetim kurulu toplantısında mefi kapatacagını açıklamış, tüm ögrencileri, ögretmenleri, mef çalışanlarını ortada bırakmıştır. sebep olarak, dershanelerin ticari amaç ugruna yaptıkları, yozlaşmaları vb. gösterilmiştir. ancak asıl sebep gayet açıktır ve şudur ki; ibrahim arıkan bir dahaki sene bir vakıf üniversitesi kuracak ve bu üniversiteyi bir sene için mef dershaneleri binalarında yürütecektir. ayrıca daha büyük para getirecek bir işe girmiş ve küçük dershane işleriyle daha fazla ugraşmak istememiştir. sonuç şudur: ögrenciler gelecek sene için mef’e kayıt yaptırmış, diger dershaneleri düşünmemiş ve bu yüzden şu anda kara kara düşünmektedir. ibrahim arıkan sorumsuzluk yapmıştır, bu bizlere yapılan bir ayıptır. en azından bu karar daha önceden, dershanelerin kayıtları yeni başlamışken, duyurulmalıydı.
aşırı sigara ve alkol yüzünden sesi garip çıkan kadın.
sakıp sabancı’nın yegeni. sabancı holding yönetim kurulu başkanı. oldukça başarılı iş kadını. hayran oldugum kadın.
entrylerini okudukça, okunması gerektigini, yazılarını biraz olsun düşünmek gerektigini, boş yazmadıgını anladıgım, her kelimesine dikkat edilmesi gereken yazar.
okulda geometri diye bize kakaladıkları geometri alanı. zaten matemetik diye de kaç senedir analitik yaptırdılar. ne diyorduk. evet uzay geometrisi. fazlasıyla hayal gücü gerektirir. ugraştırır, eder ama eglencelidir. "nerede kullanırım ben bunu, bana ne dogru düzlemle kesiştiyse" gibi sorulara ortam hazırlar, ama bunları düşünmemek lazım. en azından, onlarla ugraşırken beyin başka yerlere dagılamaz da rahat edilir bir nebze.
(bkz: uzay geometrisi)
"evet yüzyıllardır ademoglunun çözülemeyen ortak sorunu. işte bu... bir kızdan istemek. bazen borç, bazen masum bir öpücük istemek. bazen kalbini, bazen dee..." diyerek başlar. vermeme sebeplerini söyler. "ama herzaman hadise bu kadar hüzünlü sonuçlanmaz. bazen erkeklerin istedikleri de olur. ama nerde nezaman ve nasıl istemek.." diyerek verme sebeplerini açıklar. "evet.. buradan da anlıyoruz ki ne istedigini bilmek bazen yeterli olmayabilir." der ve biter ses kaydı. bayagı iyidir, dinlenmelidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?