confessions

aysemayse

- Yazar -

  1. toplam entry 1944
  2. takipçi 1
  3. puan 30337

yiğit bulut

aysemayse
radikal’in haberinde gördüm resmini, sanırım akp çatısı altına girince jöleyi bırakmış, saçını fırçalamak suretiyle geriye atmış. saçına jöle sürdüğü dönemlerdi, o dönemlerden kalma hiç bir eyleminden sorumlu tutulamaz artık.

http://www.radikal.com.tr/politika/basdanismanin_ilk_resmi_goruntusu-1141516

phoenix jones

aysemayse
giydiği kıyafetten mi bilmem, bir süper kahramana göre poposu biraz büyük gibidir. ah bebeğim, phoenix mobilin yoksa olmaz bu işler, bir gün bir yerde başına birşey gelir diye tavsiye vermek istediğimdir, göz yaşartıcı spreyle yürümez. kızlardan dayak filan yersin. gerçi buna asker kökenli ve eğitimli olduklarını belirterek cevap vermiş.

http://tinyurl.com/28mo4s7

no one s gonna love you

aysemayse
böyle içini bürümcük bürümcük yapan band of horses şarkısı. ağlatmaz ama hani belki ağlatır da duruma göre ama genelde böyle dalar gidersin, içini kerpetenle sıkıştırıyorlarmış gibi acır için, ama ağlayamazsın ya, işte öyle bir his yaratır. velhasılıkelam; herşeyiyle, daha iyi olamazdı.

http://tinyurl.com/5mepzp

sözleri şöyledir;

it’s looking like a limb torn off
or altogether just taken apart
we’re reeling through an endless fall
we are the ever-living ghost of what once was

but no one is ever gonna love you more than i do
no one’s gonna love you more than i do

and anything to make you smile
it is my better side of you to admire
but they should never take so long
just to be over then back to another one

and no one is ever gonna love you more than i do
no one’s gonna love you more than i do

but someone,
they could have warned you
when things start splitting at the seams and now
the whole thing’s tumbling down
things start splitting at the seams and now
if things start splitting at the seams and now,
it’s tumbling down
hard.

and anything to make you smile
you are the ever-living ghost of what once was
i never want to hear you say
that you’d be better off
or you liked it that way

and no one is ever gonna love you more than i do
no one’s gonna love you more than i do

but someone
they should have warned you
when things start splitting at the seams and now
the whole thing’s tumbling down
things start splitting at the seams and now
if things start splitting at the seams and now,
it’s tumbling down
hard


palalı gençlik istemiyoruz

aysemayse
başbakan’ın hedef şaşırtmak için yaptığı açıklamadır zira üniversite öğrencilerini hedef almıştır. hocam zaten palalı üniversite öğrencisi de olsa, bu sizi protesto eden değildir merak etmeyin, kaldı ki, o palalı gencin hedef aldığı kitleyi oluşturan kesimin büyük bir kısmı genç üniversite öğrencisi ve genç polisiniz onu korumuş, mahkemeniz serbest bırakmıştır. bir dakika kafam karıştı, noluyor ya !! biz de palalı gençlik istemiyoruz evet. eeeee !!

semizotu

aysemayse
pişirilmedi mi daha güzel olan ottur. en güzeli, sarımsaklı yoğurtlusudur. üzerine de biraz zeytinyağı, pul biber gezdirdin mi, off ki of !! gerçi benim gibi sevene hepsi güzel, şöyle soğan, domates doğrayıp salatası da pek hoş olur. sevmeyene hep şaşıp kalmışımdır.

kuşu kalkmaz

aysemayse
türk toplumu tarafından algılanamamış, feminist bir şarkıdır. sözleri insanları birden şaşkına çevirmiştir, tabuların arasında, ayıptır denilerek bence hakettiği değeri görememiştir ama kabul edelim en iyi türkçe hip-hop şarkılardan biridir, hikayesi de iyidir. feminist olduğumdan değil de, müziğini filan baya beğendiğimden, hala playlistimde yer almaktadır. ama ingilizce kısmı olmasaymış keşke de diyorum bazen.

taro

aysemayse
çok güzel bir alt-j şarkısı. belki de en iyi şarkılarından biri. hatta bu şarkıya bir arkadaşımın playlistine rastladığımda ağlamışlığım vardır. klibi de, her alt-j klibi gibi çok güzeldir. şurdan izleyebilirsiniz, hiç zahmet etmeyin.

http://tinyurl.com/cybo28k

sözlerini de vereyim tam olsun;

indochina, capa jumps jeep, two feet creep up the road
to photo, to record meat lumps and war
they advance as does his chance, very yellow white flash
a violent wrench grips mass, rips light, tears limbs like rags

burst so high finally capa lands
mine is a watery pit painless with immense distance
from medic from colleague, friend, enemy, foe
him five yards from his leg, from you, taro

do not spray into eyes, i have sprayed you into my eyes
3:10 pm, capa pends death, quivers, last rattles, last chokes
all colors and cares glaze to gray, shriveled and stricken to dots
left hand grasps what the body grasps not, le photographe est mort

31415, alive no longer my amour, faded for home may of ’54
doors open like arms my love, painless with a great closeness
to capa, to capa, capa dark after nothing, re-united with his leg
and with you, taro

do not spray into eyes, i have sprayed you into my eyes
hey taro


old haunts new cities

aysemayse
typhoon adlı grubun, pek bilinmeyen, yakında her yerde çalınmasını, coverlarının filan yapılmasını umduğum, buram buram umutsuzluk kokan şarkısı. sözleri de şöyle hatta,

i was cruisin’ in the night streets
i was looking for my hotel
i was lost in some strange city
and i couldn’t find my hotel-room
i was desperate in the midnight hour
i needed sleep, a sink and shower
but when one room’s like the next
it’s hard to tell

at last i picked a spot
where i thought i had been before
with the elevator broken
i dragged myself up fourteen floors
and at the top of this old building
i knew no numbers but i knew a feeling
and my key slid effortlessly
into the door

when i crossed into that space
i was met with a familiar smell
but it was wrong and out of place
there was a woman in my hotel-room
she said, you might have known me all my life
but who was i before tonight?
kiss me now, i promise i won’t tell

love, it will haunt you
whether or not you want it to
but for me, my only company
are these ghosts that barely come to me

only when i look for something else

ay hadi link de vereyim de uğraşmadan dinleyin;

http://tinyurl.com/ntpsh5h

yakışıklı olduğunun farkında olmayan erkek

aysemayse
saftır o saf. candır. mutevazılığıyla öldürendir. bunlardan birisini yakından tanıyorum, çakmağın elindeyken bile çakmağını kullanıbilir miyim diye sorar, ya zaten yakışıklısın, kullanmasını bil acık, istersen al bütün sigaraları çatır çatır yak, gıkım çıkmaz yemin ederim. etrafına baksan zaten 55 tane kız elinde çakmakla hazır bekliyor. tüm kızlar ona bakarken böyle hiç etrafına bakmadan, gözünün içine baka baka muhabbet etmesi yok mu hele. ağlamak istiyorum sayın sözlük yazarları.

a cry from the grave

aysemayse
bbc tarafından çekilmiş, srebrenica katliamını anlatan belgesel. izlemenizi tavsiye edeyim mi, etmemeyim mi bilemedim. zira uzun süre etkisinden çıkamıyorsunuz, o kadar çıkamıyorsunuz ki,karşılaştığınız herkesin "neden moralin bu kadar bozuk diye sorup, kendi aralarında noldu kötü bişi mi oldu diye uzun tartışmalarına neden olabiliyor.

sizden hoşlandığını sandığınız çocuğun gay çıkması

aysemayse
aslında bakarsan senden hoşlandığını zannettiğin çocuğun senden hoşlanmaması durumudur, çok da abartılacak bir şey değildir. ama yıllar önce, çok genç yaşta almanya’ya öğrenci değişimiyle giden, köyden inmiş şehire mantığındaki 17 yaşındaki, ergenin başına gelince nedense daha bir sarsıcıymış gibi oluyor, işte adamın ilgi alanında değilsin, ne var bunda.

ama çok körpeyken başına geldiyse, ve 90’lı yılların sonunda da eşcinsellik senin gibi küçük şehirden gelmiş biri için sadece duyduğun bir kelimeyse, ciddi hasar yaratabiliyor, benden gerçekten hoşlanan, almanya’ya birlikte gittiğimiz ve aynı odada kaldığımız için, gurbet elde en yakınım olan, artık samimiyetten de kaynaklı, ilgisini şakaya vurmuş türk arkadaşla gizlice, her gece gittiğimiz, süper ötesi underground barda, sürekli bana gülen, içki ısmarlayan, göz kırpan aşırı yakışıklı dj’in benden hoşlandığını söyleye söyleye bitiremezken ve yakın arkadaşın sürekli dalga geçmesine aldırmaksızın, hava atılmasından sadece bir hafta sonra, arkadaşın suratındaki pislik sırıtışıyla dj’i göstermesi, ve dj in erkek arkadaşıyla öpüşmesi manzarasıyla karşı karşıya kalınca böyle insana dünyanın sonu gibi geliyor. hayır daha da komiği, ilk başta zevkten ölmek üzere olan arkadaşın, senin utancına, sonradan üzülünce, seni teselli etmek için, "ya belki biseksueldir" diye ergen kafasıyla seni avutmaya çalışması, adama hayatında bisexsuel mi gördün diye sorunca, seksüel bile görmedim cevabını alınca, korkunç sokakta kahkahalara boğulmak, garip görünüşlü insanların ortasında yolun ortasında gülme krizinden, yere düşüp, kalkamama durumu da ayrı bir şeydi. şimdi ne zaman birisinin benden hoşlandığını düşünsem, belki adam eşcinseldir, benimle sadece iyi diyalog kurduğu için, o kadar ilgilenip, kendine yakın görüp, ilgi ve yakınlık göstermiştir sorusunu aklımdan atamama sebebimdir.

çığlık atan tavşan

aysemayse
kesin rüyama girecek olan, korkunç tavşandır. oraya gitti olmadı, bu tarafa gitti olmadı, daral geldi bağırdı hayvan da, tavşanın ses çıkardığını ilk defa duyuyorum, bu sesle ormanlar kralı olurmuş halbuki, o nasıl korkunç ya, fake mi anlamadım, çok gerçekçi olmuş. tazmanya canavarı gibi.

http://www.izlesene.com/video/ciglik-atan-tavsan/6685269#

kara merhem

aysemayse
işe yarayan bir şeydir, ayrıca bir şey pis koktukça, etkisi artar, yani ona tadını, aromasını, organikliğini veren o zaten. iltihaplı yere sürdüğünüzde iltihapta böyle içten, fıtı fıtı bir hareketlilik yaratıyor, vezüv yanardağı gibi hemen iltihabı söküp atıp, püskürtüyor. yanlız evet o iltihaplı bölgede aynı zamanda üst deriyi de bir alıyor gibi.
26 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol