en erken 2-3 yaşlarda gözlenebilen belirtilerini biliyorduk. baltimore krieger enstitüsü uzmanları, yaptıkları çalışmalarla otizmin 1 yaşına kadar bazı belirtilerinin olduğunu ve bunların gözlenebileceğini söylemişler :
kendisine bakan kimselere nadiren gülümseme,
başkalarının çıkardığı sesleri veya gülücük gibi hareketleri nadiren taklit etme,
ses çıkarmada gecikme veya nadiren ses çıkarma,
6-12 aylıkken ismine tepki vermeme,
10. aydan itibaren el işaretleri ile iletişim kurmama,
göz teması kuramama,
nadiren dikkatinizi çekme,
ellerde, ayaklarda, bacaklarda sertleşme veya el bileklerini çevirme gibi olağan dışı vücut hareketleri ve olağandışı duruş ve diğer tekrarlayıcı davranışlar,
onu kaldırmak istediğinizde size doğru uzanmaması,
yuvarlanma, emekleme gibi hareketler açısından motor gelişim geriliğidir.
bu belirtiler iyi takip edilmeli ve görüldüğü durumda hemen bir uzmana başvurulmalıdır.
kaynak : http://nbeyin.com.tr/cocugunuzdaki-otizmi-ya-fark-etmezseniz/
otizm
"halk oyunu"
(trtnin belgesel kanalındaki farkında mısınız programında, röportaj yapan elemanın sokaktakilere sorduğu "otizm nedir" cevaplarından)
(trtnin belgesel kanalındaki farkında mısınız programında, röportaj yapan elemanın sokaktakilere sorduğu "otizm nedir" cevaplarından)
(bkz: rehabilitasyon)
lütfen herkes izlesin. izlemekte öğrenmekte fayda var bir gün bizimde çocuklarımız olucak yada etrafımızda otizmli bir çocuk olabilir.
http://www.dailymotion.com/video/xe6id1_otyzm-tanytym-videosu_tech
http://www.dailymotion.com/video/xe6id1_otyzm-tanytym-videosu_tech
2 nisan dünya otizm farkındalık günü olarak ilan edilmiştir. ve nisan ayı dünya insanlarını otizm hakkında bilgilendirmek için çeşitli etkinliklerin yapıldığı otizm farkındalık ayı olarak belirlenmiştir.
kendi düşünce ve hayalleriyle meşgul olma ve bunlardan haz alma eğilimi. ancak bu durumun patolojik olması gerekmez.
(bkz: forrest gump)
<outism> (kelime anlamıyla kendine dönük) kişinin düşüncelerinin, duygularının ve arzularının dünyayı kendi algılayış biçimine göre biçimlenmesi.
iç gerçekliği dış gerçeklikle bağdaşmaz ve kişi şeyleri başkalarının da paylaştığı gerçeklik temelinde değil, kendi arzularının, fantazilerinin, hayallerinin ve ümitlerinin ışığı altında değerlendirir.
bu haliyle patolojik bir anlam taşır. bu anlamıyla otizm, tipik olarak yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkan ve sosyal anlamda çevreye tepkisizlikle, sözlü ya da başka iletişim güçlükleriyle, içe kapanmayla, gerçeklikten uzaklaşmayla, aşırı nesne bağımlılığıyla, monoton, tek düze, tekrarlamalı, sterotipik hareketlerle tanımlanan, gelişimsel nörolojik bir hastalıktır.
iç gerçekliği dış gerçeklikle bağdaşmaz ve kişi şeyleri başkalarının da paylaştığı gerçeklik temelinde değil, kendi arzularının, fantazilerinin, hayallerinin ve ümitlerinin ışığı altında değerlendirir.
bu haliyle patolojik bir anlam taşır. bu anlamıyla otizm, tipik olarak yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkan ve sosyal anlamda çevreye tepkisizlikle, sözlü ya da başka iletişim güçlükleriyle, içe kapanmayla, gerçeklikten uzaklaşmayla, aşırı nesne bağımlılığıyla, monoton, tek düze, tekrarlamalı, sterotipik hareketlerle tanımlanan, gelişimsel nörolojik bir hastalıktır.
içe kapanış.
ömür boyu süren beyinsel bir rahatsızlıktır. otizm yaşamın ilk 3 yılında ortaya çıkan bir sendromdur. nedeni bilinmemektedir. kişi gördükleri, duyduklarını, duyumsadıklarını doğru bir şekilde algılayamaz; bu nedenle sosyal ilişkileri ve davranışlarında ciddi sorunlar vardır. erkeklerde daha yaygın olarak görülür. otizm ya kendi başına ya da zeka geriliği, öğrenme güçlüğü, epilepsi gibi diğer gelişimsel bozukluklarla birlikte ortaya çıkabilir. kelimesinin anlamı kendine dönük tür.
im sam filmi güzel bir örnektir
otizm 1943 yılında ilk kez amerikalı psikiyatrist leo kannerın 11 çocukta gördüğü bir davranışı tarif etmesiyle tanımlandı.
kannerın klasik otizm tanımı şöyleydi:
1.insanlarla ilişki geliştirememe:otizmli çocuklar nesnelere insanlardan daha fazla ilgi duyarlar ve insanlarla duygusal ilişkiye,etkileşime girme de güçlükleri vardır.
2.dilin kazanılması gecikir:bazı otizmli çocuklar hayatları boyunca sessiz kalabilirler.bazıları dili kazanırlar,fakat bu normal zamanından oldukça geç olur.
3.konuşma gelişse de iletişim amaçlı kullanılmayabilir:bu otizmli çocukların belirgin bir özelliğidir.kelime dağarcıklarında yeteri kadar uygun kelime olduğu halde bunları duruma uygun ve anlamlı bir şekilde dialog içerisinde kullanamazlar.
4.zamirleri ters olarak kullanırlar:otizmli bir çocuk ben demek istediğinde sen kullanır.örneğin annesi,sen bisküvi ister misin? dediğinde otizmli bir çocuk sen bisküvi istiyorsun. cevabını verir.
5.gecikmiş ekolalik konuşma:bu kelimelerin ve tümcelerin anlamsız olarak tekrarıdır ve otizmli çocukların konuşmalarının belirgin özelliğidir.
6.ezber hafızaları güçlüdür:pek çok otizmli çocuk insan üsti ezber hafızası ve ezbere öğrenme becerisi gösterir.
7.tekdüze ve anlamsız oyunların varlığı:otizmli çocukların oyun oynama becerileri sınırlıdır.aynı aktiviteyi tekrar tekrar yapma eğilimleri vardır.oyunlarında yaratıcılık özelliği gözlenmez.
8.hayatlarındaki aynı olanı koruma eğilimi:günlük hayatlarında ve çevrelerindeki değişikliklere direnç gösterirler ve değişikliği reddederler.
9.normal fiziksel görünüş:bu çocukların görünüşlerinin normal olması ve hatta çok güzel çocuklar olmaları kannerı bu çocukların zekalarının da normal olduğu görüşüne götürse de,bu fikir yakın zamanlarda çürütülmüştür.
kannerın klasik otizm tanımı şöyleydi:
1.insanlarla ilişki geliştirememe:otizmli çocuklar nesnelere insanlardan daha fazla ilgi duyarlar ve insanlarla duygusal ilişkiye,etkileşime girme de güçlükleri vardır.
2.dilin kazanılması gecikir:bazı otizmli çocuklar hayatları boyunca sessiz kalabilirler.bazıları dili kazanırlar,fakat bu normal zamanından oldukça geç olur.
3.konuşma gelişse de iletişim amaçlı kullanılmayabilir:bu otizmli çocukların belirgin bir özelliğidir.kelime dağarcıklarında yeteri kadar uygun kelime olduğu halde bunları duruma uygun ve anlamlı bir şekilde dialog içerisinde kullanamazlar.
4.zamirleri ters olarak kullanırlar:otizmli bir çocuk ben demek istediğinde sen kullanır.örneğin annesi,sen bisküvi ister misin? dediğinde otizmli bir çocuk sen bisküvi istiyorsun. cevabını verir.
5.gecikmiş ekolalik konuşma:bu kelimelerin ve tümcelerin anlamsız olarak tekrarıdır ve otizmli çocukların konuşmalarının belirgin özelliğidir.
6.ezber hafızaları güçlüdür:pek çok otizmli çocuk insan üsti ezber hafızası ve ezbere öğrenme becerisi gösterir.
7.tekdüze ve anlamsız oyunların varlığı:otizmli çocukların oyun oynama becerileri sınırlıdır.aynı aktiviteyi tekrar tekrar yapma eğilimleri vardır.oyunlarında yaratıcılık özelliği gözlenmez.
8.hayatlarındaki aynı olanı koruma eğilimi:günlük hayatlarında ve çevrelerindeki değişikliklere direnç gösterirler ve değişikliği reddederler.
9.normal fiziksel görünüş:bu çocukların görünüşlerinin normal olması ve hatta çok güzel çocuklar olmaları kannerı bu çocukların zekalarının da normal olduğu görüşüne götürse de,bu fikir yakın zamanlarda çürütülmüştür.
otistik cocuklar ilk aylarında annelerinden nefret ederler ve hiç kimseyle goz goze gelmezler.
yağmur adam(rain man) buna en iyi ornektir.
(bkz: asperger sendromu)
otizmin belirtileri;
- normal sosyal gelisimde aksama
- konusma, dil ve iletisimde bozukluklar
- cisim ve olaylara normal disi yaklasimlar
- duyusal uyaranlara normal disi tepkiler
- gelisimsel gecikmeler ve farkliliklar
- bebeklikte veya cocuklukta baslama
- genellikle stereotipik hareketler sergileme
- normal sosyal gelisimde aksama
- konusma, dil ve iletisimde bozukluklar
- cisim ve olaylara normal disi yaklasimlar
- duyusal uyaranlara normal disi tepkiler
- gelisimsel gecikmeler ve farkliliklar
- bebeklikte veya cocuklukta baslama
- genellikle stereotipik hareketler sergileme
otizm, bireyin dis dunyanin gerceklerinden uzaklasip kendine ozgu bir ic dunya yaratmasi durumudur. cocuk cevresindekilere ve burada olup bitene ilgisiz durumdadir.
gercek dunyadan kacarak hayallerin yasama yon vermesi hadisesi.sanilanin aksin olay cinlerden perilerden degil tamamen beyindeki hormonlarin dengesiz miktarlarda bulunmasindan kaynaklanir.asla okkabaz,sihirbaz ve buyuculere gidilmemelidir.
edit,
beyindeki hormonal dengesizlik esasen butun hormonlarin normalden daha fazla salgilanmasi sorunudur.beyin aslinda fazla cali$maktan isinmi$ olay ve olgulari degisik algilamaya ba$lami$tir.algida secemeyiciliktir kisacasi.
edit,
beyindeki hormonal dengesizlik esasen butun hormonlarin normalden daha fazla salgilanmasi sorunudur.beyin aslinda fazla cali$maktan isinmi$ olay ve olgulari degisik algilamaya ba$lami$tir.algida secemeyiciliktir kisacasi.
cocuklarda gorulen, bir cesit davranis bozuklugu hastaligidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?