blog

0 /
ilseyim
uzun zaman birçok yenilik karşısında yaptığım gibi inatla girişmediğim, inadımı kırdığımda oldukça sevdiğim internet yazı alanı. hatta gaza geldim, bir tane de yetmedi, farklı konularda iki tane yazmaya başladım.
http://www.alicevekurtlari.blogspot.com/ minicik öykülerimi yazdığım vehttp://www.ucanhali-interrailgnlkleri.blogspot.com/ adı üstünde interrail günlüklerim.
master of bdsm
türkiye’de özellikle spor alanında bir blog enflasyonu yaşanmakla birlikte bu enflasyona sebebiyet veren de harika blogu ile hem ziyaretçi sayısı olarak hem de kalite olarak milleti kıskandıran bülent timurlenk’inhttp://acetobalsamico.blogspot.com adreindeki blogudur. tabi onun ardılı bir çok kalteli spor blogu mevcuttur. ayrı bir başlıkta irdelenebilir.
yine son zamanlarda genç bayanların melissa p etkisi ile kaleme aldıkları özel yaşam ve cinsellik yoğunluklu bloglara rastlanmakta.
şahsi faori bloglarım ise medya dünyasının içini yansıtan bloglardır. haber servislerinde dönen bir çok olaya bu bloglardan erişilebilir.
zipirinsan
düzenleyeyim derken insanın göbeğini çatlatan bir zımbırtı. neyse, mesela benim modifiyeden geçmiş bloğum şu şekilde:

http://zipirinsan.blogspot.com/
angelus
zannediyorum internet dünyasının en gereksiz oluşumudur. bir insan durduk yerde neden kendisini elaleme deşifre etmek ister mantığını çözememişimdir. eskiden günlük tutan insanlar özellikle kilitleme mekanizmasına sahip defterlerden kullanırlardı ki kimse görmesin yazdıklarını kimse bilmesin. e bugün? herkes görüyo, herkes biliyo. misal ben günlüğüme "sevgili günlük, ben bugün seviştim ohş." şeklinde bişey yazsam demek bunu herkes görecek, herkes kafasına göre yorumlarda bulunacak. vay a.k. e nerde kaldı o zaman günlük denen oluşumun gizliliği, mahremiyeti sevgili roma halkı, sorarım size.

tabii ben böyle söylüyorum ama kesin benim bilmediğim şahane özellikleri de vardır, lakin ne olursa olsun bu blog olayı gözümde internet mahir den farksızdır efendim. saygılar.
gottacatchemall
gazetecilik mesleginde cokca konusulan, yeni bir donemin baslangici olarak nitelendirilen vaka dır.gunce olarak tabir edilmektedir.tabi ki bu durumu gazeteciler nasıl işlerinde harmanlayabilecegini veya sindirebilecegini bir sekilde cozumlemislerdir.
salavin
üç aya yakın bir süredir blog aleminde gezinmekteyim. artık “blog nedir, blogculuk nasıl bir şeydir, blog türleri nelerdir, blogcu kimdir, nasıl bir şeydir, neye benzer” eksiksiz bellemiş durumdayım. acemiliğim kalmadı çok şükür.

içeriklerine baktığımda üç tür blog olduğunu görmekteyim:

birincisi; kendi duygu ve düşüncelerini kendi yazdığı şiir, hikaye, düzyazı vs. ile anlatma yoluna giden blogcuların blogları. elişi, fotoğraf, yemek hobilerinin sergilendiği blogları da buraya dahil ediyorum. kısaca, tasarımıyla olmasa da, içeriğindeki yazı ve resimlerle “özgün” diyebileceğim bloglar bunlar.

ikincisi ise birincisinin tam aksi. başkalarının yazdığı şiir, hikaye ve düz yazıların copy-paste yapıldığı bloglar bunlar. kimisi ibretlik hikayelerle, kimisi güzel sözler ve şiirlerle, kimisi ilginç haber ve resimlerle dolu. her şey var bu tür bloglarda. olmayan tek şey blogcunun klavyesinden çıkmış birkaç cümle.

üçüncüsü; birinci ve ikinci tür blogların karması. hem blogcunun bizzat kendisinin yazdığı özgün yazıların; hem de “alıntı” yazıların yer aldığı karma bloglar.

0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol