deveye girmekten masrafsızdır.
büyüyünce anlarsın.
-çok afedersin sözlüğün ebesi-
sik gibi bir $ey..
"anla$ılamıyorum, meramımı anlatacağım aynaların tümseklerindeyim; hayatıma bungee jumping! yüzlerde yalan izleri, bakı$lar iki el ate$ ediyor" diyorsan sen de yalnızsın..
- ben yalnızlığı bile elinden alınmı$ bir adamım!
sik gibi bir $ey..
"anla$ılamıyorum, meramımı anlatacağım aynaların tümseklerindeyim; hayatıma bungee jumping! yüzlerde yalan izleri, bakı$lar iki el ate$ ediyor" diyorsan sen de yalnızsın..
- ben yalnızlığı bile elinden alınmı$ bir adamım!
bütün malzemelerin hazırdı, beni senin yapacaktın. soğuk ta$a uzattın, kaftanının bol kollarına sakladığın uzun tırnaklı parmaklarını hançerime doladın. dudaklarına diktim gözlerimi, "söz"ler dökülecekti ve ben yok olacaktım.
hataydı değil mi gözlerime bakman? "söz"lerini unuttun. "seviyorum" dedim ve çarpıldın. korkma! zamana direnemiyor bu "söz"le yapılanı. gözlerimden kurtulunca kulağıma fısıldarsın abrakadabranı.
hataydı değil mi gözlerime bakman? "söz"lerini unuttun. "seviyorum" dedim ve çarpıldın. korkma! zamana direnemiyor bu "söz"le yapılanı. gözlerimden kurtulunca kulağıma fısıldarsın abrakadabranı.
gözlerini kapa, ba$ka $eylere bakarken olmaz. gözlerini kapa, bana bakarken de olmaz. ayna olacağım ben sana, sen içime diktiğin gözlerinle kendini göreceksin. ben de öyle bakacağım sana. sonsuz görüntülere karı$acağız. ben senin memeni tutarken kendime dokunacağım misal. sen beni öperken kendi dudağını kanatacaksın. kaptıracağız. ne annen çağıracak seni bu oyundan, ne ak$am ezanı benden kurtaracak. sen sıkılınca beni kıracaksın, ama senin de canın yanacak.
... sen beni ba$tan çıkaracaksın, ben seni içinde ü$üdüğün dibi sulu kuyudan.
... ben seni çıkaracağım içinde ü$üdüğün dibi sulu kuyudan, sen beni üzerine çıkaracaksın.
... sen beni hayatından çıkaracaksın, ben seni çıkardığım kuyuya iteceğim.
belki atlarım arkandan.
... ben seni çıkaracağım içinde ü$üdüğün dibi sulu kuyudan, sen beni üzerine çıkaracaksın.
... sen beni hayatından çıkaracaksın, ben seni çıkardığım kuyuya iteceğim.
belki atlarım arkandan.
cevaben; "yarraamı kazanır!" çok $ık durur..
"only the good die young fikriyatı nereden temelli lan o halde?" diye sorulur.
iyilerin kötülere, çirkinlerin güzellere; kısacası bu zıtlıklardan beslenen ya$amsal öğelerin birbirleriyle uyumlarına çözüm getirmeye kalkı$mak, önder somer olmaktır..
önder somer de öldü gitti. he söyle, iyiler mi kazanır? [he $öyle]
"only the good die young fikriyatı nereden temelli lan o halde?" diye sorulur.
iyilerin kötülere, çirkinlerin güzellere; kısacası bu zıtlıklardan beslenen ya$amsal öğelerin birbirleriyle uyumlarına çözüm getirmeye kalkı$mak, önder somer olmaktır..
önder somer de öldü gitti. he söyle, iyiler mi kazanır? [he $öyle]
"ne de çok $ey biliyorum, değil mi ama?" tarzı konu$an, davranan ve ya$ayan bir tatlı su ünlüsü.
tarık akanla, kemal sunalla falan filmleri vardı da seyrederken birkaç kez "ne lan bu dal gibi karı, üflesem soğuyacak!" demi$liğim oldu.
kendisine olan sevgim,
kemal kerinçsize olan sevgimle paralellik gösterir. nasıl politize ettim ama durumu, "değil mi ama"?
tarık akanla, kemal sunalla falan filmleri vardı da seyrederken birkaç kez "ne lan bu dal gibi karı, üflesem soğuyacak!" demi$liğim oldu.
kendisine olan sevgim,
kemal kerinçsize olan sevgimle paralellik gösterir. nasıl politize ettim ama durumu, "değil mi ama"?
biseksüel beatnik.
hedonizmi pusula belleyip gönlünce takılması ne kadar güzeldir bu adamın. jack kerouac buna, bu da ona a$ık lâkin olamıyorlar i$te istedikleri gibi.
dharma bumsı yazıyor sonra jack; ba$ka bir isimle bahsediyor nealdan. neal ölüyor bir istasyonda donarak.
jack gidiyor sonra..
hedonizmi pusula belleyip gönlünce takılması ne kadar güzeldir bu adamın. jack kerouac buna, bu da ona a$ık lâkin olamıyorlar i$te istedikleri gibi.
dharma bumsı yazıyor sonra jack; ba$ka bir isimle bahsediyor nealdan. neal ölüyor bir istasyonda donarak.
jack gidiyor sonra..
"ben prozac nation çocuğuyum ulan" tavrından ötürü sentetik addedilmekten sıyrılması namümkün görünen bir çizerdir bahadır. urban legendları ba$ından geçmi$ olaylar $eklinde anlatmaya devam ettiği sürece kö$esini okurken her zaman burnumu çekeceğim.
bahadırım, goethe göt derler burada, ondan yani.
bahadırım, goethe göt derler burada, ondan yani.
efsane adam.
sarı güne$ diye bir film vardır bilenler bilmeyenlere visidisini alsın izletsin.
banu alkanın kızkarde$ine tecavüz eden kapı gibi bir adam vardır i$te o filmde, finalde kendini gemiye asan. o efsane, hamiyetperver, musiki$inas adamın adıdır i$te $u ân bu entrynin yazılma sebebi; her $ey onun içindir çünkü, her $ey onun "ahlâk anlayı$ına sahip genç psikopat" rollerindeki erotist tavrına kar$ı duyduğum sonsuz saygının parmaklarıma basınç uygulaması ve beni yazmaya hükümlü ya da yazmakla yükümlü kılmasıyla ilgilidir.
ye$ilçamın gördüğü en büyük çam olan engin koçu seviyorum.
sarı güne$ diye bir film vardır bilenler bilmeyenlere visidisini alsın izletsin.
banu alkanın kızkarde$ine tecavüz eden kapı gibi bir adam vardır i$te o filmde, finalde kendini gemiye asan. o efsane, hamiyetperver, musiki$inas adamın adıdır i$te $u ân bu entrynin yazılma sebebi; her $ey onun içindir çünkü, her $ey onun "ahlâk anlayı$ına sahip genç psikopat" rollerindeki erotist tavrına kar$ı duyduğum sonsuz saygının parmaklarıma basınç uygulaması ve beni yazmaya hükümlü ya da yazmakla yükümlü kılmasıyla ilgilidir.
ye$ilçamın gördüğü en büyük çam olan engin koçu seviyorum.
"$ey" anlamına gelen kelime. (fix tanım!)
yazar kısmısının kendini açıklama katsayısı diye bir $ey olsaydı önümüze ne güzel analizler - sentezler - antitezler çıkacaktı kim bilir; tanım yapabilme yetisini "hede" sözcüğüyle sınırlandıran bir insan hakkındaki fikrimi tiksinti sözcüğü açıklıyor evet.
tiksinti: tiksinmek fiilinden türemi$ hede.
yazar kısmısının kendini açıklama katsayısı diye bir $ey olsaydı önümüze ne güzel analizler - sentezler - antitezler çıkacaktı kim bilir; tanım yapabilme yetisini "hede" sözcüğüyle sınırlandıran bir insan hakkındaki fikrimi tiksinti sözcüğü açıklıyor evet.
tiksinti: tiksinmek fiilinden türemi$ hede.
(bkz: amına koymak için tıklayınız)
$u nohut gibi terlediğim ramazan ak$amı, dünyanın en güzel $arkısı..
songs ohianın the lionessinden..
songs ohianın the lionessinden..
yazarının alı$ılmı$ ve $ahsına münhasır tarzı gereği ba$ından sonuna dek diyaloglarla dolu harika bir eser; arjantinli manuel puigin nezdimde sinematografik anlatımı en güzel sunduğu kitabı.. can yayınları çıkı$lı kitabın tek falsosu ise herkese hitap etmeyecek bir sükunetle devam etmesi.
baktın
bakı$ın gözlerimden vergi aldı
yıldızsız planetoryumda yaldızsız bir kuyum $imdi tanrı
nareke ezgisi duyuluyor, dü$üyor göğünden kirpiklerin
tenin tenimde tundra / tenin tenimde kaçak i$çi
seriliyoruz biz ve sen,
susuyorsun ve altyazıların a$kça.
buna ben sava$ diyorum
sen hayat diyorsun, yava$ça..
^kanserken - ’07, istanbul..^
bakı$ın gözlerimden vergi aldı
yıldızsız planetoryumda yaldızsız bir kuyum $imdi tanrı
nareke ezgisi duyuluyor, dü$üyor göğünden kirpiklerin
tenin tenimde tundra / tenin tenimde kaçak i$çi
seriliyoruz biz ve sen,
susuyorsun ve altyazıların a$kça.
buna ben sava$ diyorum
sen hayat diyorsun, yava$ça..
^kanserken - ’07, istanbul..^
oktay rifat, "balık" isimli $iirinde $öyle der:
"küçük balığı büyük balığı yer demi$ler
bok yemi$ler"
(bkz: tamam tamam sustum)
"küçük balığı büyük balığı yer demi$ler
bok yemi$ler"
(bkz: tamam tamam sustum)
$airlere yardım ve yataklık eder.. tabi $air onu kerhanede ziyaret ettikten sonra.
alnını karısı bile görmemi$tir.. esrarengiz bir $ey.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?