yollar geçiyoruz geride bir silüetin parçalanmı$ kırıntılarını bırakarak.. her seferinde sonunda güne$li bir öğleden sonrasını hissetmeyi umarken, rüzgarlı bir sabahla kar$ıla$tığımız.. yollar eksiltiyoruz kalibreden geçen saniyelerin yıllara dönü$mesini bekleyerek ve bu sırada, araya hayat denilen mana arsızını tıkı$tırırken.. yollar sayıyoruz.. zihnimizdeki dü$ünsel bo$lukların aralarına sızan, tahammülü zor gemici fenerlerinin ı$ığından saklanmaya çalı$ırken.. yollar buluyoruz.. en fazla metanet isteyenin hemen önümüzde varolan son yol olduğunu dü$ünüp; bu konuda, kendimize varolan saygıyı da minimalize etme seansı düzenlerken..
ve sen.. ve ben.. ve o.. hem de fark kelimesine mana ihtiva ettiremezken.. hem de ba$armı$ken aynı oksijenin içindeki karbondioksit miktarı ile oynamayı.. hem de hissetmi$ken senin, benim ve onun; bu oyunda sahip olduğu mevkinin, nevimiz tarafından bize biçilen ve bilinçsiz olasılıklara tanım sınırlandırması yaptırırken olu$an varsayım lar olduğunu anlamı$ken.. hem de, acı çekmenin her kalpte ya$attığı milimetrik sapmalara rağmen, bize ait sansürü kaldırılmı$ bir perde olduğunu bilirken.. hem de, bir gün aynı güne$li gün özlemiyle bitecek olan yolun, aynı yere çıktığının anlamanın verdiği $a$kınlığı, birbirimizin gözlerinin içine bakarak atmaya çalı$ırken..
ayırıyoruz yolları..
yol
artı/artık olarak yürünen yaşam çizgisi.
ilkay akkaya isimli melek sesli insanin soyledigi harika bir sarki.
bahardım soldum uzun yıllar ardında
turnalar geçti başımdan sokaklarımdan
yollar akıp giderken yıllar geçip giderken
yolum,yoldaşım oldu
sokaklarda kan vardı
ölüm vardı hatıramda
kaybolurken genç ömürler
zaman sustu beni yol tuttu
sustum,kül içinde ateş
soldum,gül içinde o düş
yolum yoldaşım oldu
düşlerin gülüşleri armağan bana
kederi armağan bana yolculukların
yollar akıp giderken yıllar geçip giderken
yolum,yoldaşım oldu
duvarlarda suret idim
solup giden gülüş gibi
düş olurken genç ömürler
ateş sustu beni kül tuttu
susutum,kül içinde ateş
soldum,gül içinde o düş
yolum,yoldaşım oldu
sustum,külde ateş idim
soldum,gülde kızıl idim
yolum,yoldaşım oldu
bahardım soldum uzun yıllar ardında
turnalar geçti başımdan sokaklarımdan
yollar akıp giderken yıllar geçip giderken
yolum,yoldaşım oldu
sokaklarda kan vardı
ölüm vardı hatıramda
kaybolurken genç ömürler
zaman sustu beni yol tuttu
sustum,kül içinde ateş
soldum,gül içinde o düş
yolum yoldaşım oldu
düşlerin gülüşleri armağan bana
kederi armağan bana yolculukların
yollar akıp giderken yıllar geçip giderken
yolum,yoldaşım oldu
duvarlarda suret idim
solup giden gülüş gibi
düş olurken genç ömürler
ateş sustu beni kül tuttu
susutum,kül içinde ateş
soldum,gül içinde o düş
yolum,yoldaşım oldu
sustum,külde ateş idim
soldum,gülde kızıl idim
yolum,yoldaşım oldu
(bkz: aydınlık yol)
senaryosunu yilmaz guney in yazdigi 1982 cannes film festivali altin palmiye odullu film.
* yonetmen: serif goren
* oyuncular: tarik akan - serif sezer - halil ergun - meral orhonsay - necmettin cobanoglu - hikmet celik - tuncay akca
muzik: zulfu livaneli
konu:
yari acik cezaevinden bir haftaligina izne cikmis bes mahkumun, yol hikayesidir. once otobus ve trenle suren yolculuk boyunca, ayri ayri bes mahkumun hayat hikayeleri ve yasantilarindan kesitler aracaligiyla, alabildigine genis ve ayrintili bir turkiye panoramasi cizer.yoksul ve ezilmis insanlar, feodal yapi,feodal dusunce ve kosullar altinda yasamaktadir.mahkumlardan suleyman,mevlut,omer,memed salih ve seyit ali firat in yitik yasamlari na taniklik eder.dolayisiyla,konusu mahkumlar aracaligiyla anlatilan hikayenin sundugu panorama,asıl olarak ulkenin,icerisi ve disarisiyla 45 milyonluk bir hapishane oldugu gerceginin altini cizer.
film kesinlikle izlenmeli ve hakkinda yorum yapilmalidir.
* yonetmen: serif goren
* oyuncular: tarik akan - serif sezer - halil ergun - meral orhonsay - necmettin cobanoglu - hikmet celik - tuncay akca
muzik: zulfu livaneli
konu:
yari acik cezaevinden bir haftaligina izne cikmis bes mahkumun, yol hikayesidir. once otobus ve trenle suren yolculuk boyunca, ayri ayri bes mahkumun hayat hikayeleri ve yasantilarindan kesitler aracaligiyla, alabildigine genis ve ayrintili bir turkiye panoramasi cizer.yoksul ve ezilmis insanlar, feodal yapi,feodal dusunce ve kosullar altinda yasamaktadir.mahkumlardan suleyman,mevlut,omer,memed salih ve seyit ali firat in yitik yasamlari na taniklik eder.dolayisiyla,konusu mahkumlar aracaligiyla anlatilan hikayenin sundugu panorama,asıl olarak ulkenin,icerisi ve disarisiyla 45 milyonluk bir hapishane oldugu gerceginin altini cizer.
film kesinlikle izlenmeli ve hakkinda yorum yapilmalidir.
tarık akanın türk sinemasında sadece damat ferit olmadığını bize gösteren film. müthiş bir oyunculuk dersi vermektedir. filmin benim nazarımda en can alıcı olayı o yıllarda ülkede nasıl bir kaotik ortam olduğunu sürekli gözümüze gözümüze sokmasıdır. sahnenin asıl iki oyuncusu konuşurken arkada sürekli bir kargaşa vardır. sesler, görüntüler insana çok iyi verir bu kaos hissini.
sevgiye yol açın...
hayalleri umuda yol aldırın,
maviyi üstüne örtün sevginin.
çözülmedik bir düğüm bırakmayın,
kini öfkeyi silin beyninizden,
insan olmanın hakkını verin,
yarına bir ışık olsun,
çocuklarınız utanmasın sizden...
ölümün elleri ceplerinde;
her daim hazır, her daim pusuda,
bugün burada, yarın başka bir yerde,
barışın tutuklanıp,
savaşın yargıç olduğu,
toprağına ölüm ekilen yerler;
ister adına kutsallık ekle,
ister vatanseverlik,
ya da adalet,
ölümü ve öldürmeyi meşru kılmaz !
savaşı lanetleyin ,
sevgiye yol açın...
barış ve aşk,
belirsiz bir göç hazırlığında,
gönülsüz göçe "eğer" indirtmek için,
sevgiye yol açın,
bulutların üstüne çıksın.
gündüz güneşin;
gece ayın ışığı olsun.
yarına bir mektup yollayın,
sevgiden, aşktan, barıştan yana
beyninizi yüreğinizi birleştirin,
yalnızlığı kırın,
iziniz kalsın , gülümseten...
yalnızlık, sağır bir sessizlik,
ağlamaklı bir hüzün,
yalnızlığın sesi yok..
tozunu aldırın yalnızlığın,
içinizdeki sağır gürültüyü uyandırın.
bir ses verin hüzzam makamında,
veya bir türkü olsun yalnızlığı yırtan,
orada umutlarınız, umutlarımız saklı,
tam yüreğinden tutunun hayalin,
bir yağmur damlası kadar ıslak,
yarin kucağı kadar sıcak.
umutsuzluk girdaplarını kırın,
gözlerinizde biriktirin denizlerin coşkusunu,
alın tozunu hayalin,
tükürün yüzüne,
savaşın, kinin ve yoksulluğun...
haydi yardım et değelim buluta,
sevgiye yol açılsın dünyada...
necat iltaş(2001)
hayalleri umuda yol aldırın,
maviyi üstüne örtün sevginin.
çözülmedik bir düğüm bırakmayın,
kini öfkeyi silin beyninizden,
insan olmanın hakkını verin,
yarına bir ışık olsun,
çocuklarınız utanmasın sizden...
ölümün elleri ceplerinde;
her daim hazır, her daim pusuda,
bugün burada, yarın başka bir yerde,
barışın tutuklanıp,
savaşın yargıç olduğu,
toprağına ölüm ekilen yerler;
ister adına kutsallık ekle,
ister vatanseverlik,
ya da adalet,
ölümü ve öldürmeyi meşru kılmaz !
savaşı lanetleyin ,
sevgiye yol açın...
barış ve aşk,
belirsiz bir göç hazırlığında,
gönülsüz göçe "eğer" indirtmek için,
sevgiye yol açın,
bulutların üstüne çıksın.
gündüz güneşin;
gece ayın ışığı olsun.
yarına bir mektup yollayın,
sevgiden, aşktan, barıştan yana
beyninizi yüreğinizi birleştirin,
yalnızlığı kırın,
iziniz kalsın , gülümseten...
yalnızlık, sağır bir sessizlik,
ağlamaklı bir hüzün,
yalnızlığın sesi yok..
tozunu aldırın yalnızlığın,
içinizdeki sağır gürültüyü uyandırın.
bir ses verin hüzzam makamında,
veya bir türkü olsun yalnızlığı yırtan,
orada umutlarınız, umutlarımız saklı,
tam yüreğinden tutunun hayalin,
bir yağmur damlası kadar ıslak,
yarin kucağı kadar sıcak.
umutsuzluk girdaplarını kırın,
gözlerinizde biriktirin denizlerin coşkusunu,
alın tozunu hayalin,
tükürün yüzüne,
savaşın, kinin ve yoksulluğun...
haydi yardım et değelim buluta,
sevgiye yol açılsın dünyada...
necat iltaş(2001)
yol biraz daha uzun olsa,
bu yol sadece bize olsa
konuşmadan yürüsek çimlerde,
sessizlik olsa
güneş hep olduğu yerde kalsa
gel, soru sorma
bırak aksın kendiliğinden
bırak aksın kendiliğinden…
yol biraz daha uzun olsa,
bu yol sadece bize olsa...
gel, soru sorma...
bırak aksın kendiliğinden
bırak aksın kendiliğinden...
şeklinde sözlere sahip bir alt parçası.
bu yol sadece bize olsa
konuşmadan yürüsek çimlerde,
sessizlik olsa
güneş hep olduğu yerde kalsa
gel, soru sorma
bırak aksın kendiliğinden
bırak aksın kendiliğinden…
yol biraz daha uzun olsa,
bu yol sadece bize olsa...
gel, soru sorma...
bırak aksın kendiliğinden
bırak aksın kendiliğinden...
şeklinde sözlere sahip bir alt parçası.
bir eylemi hayata geçirmek için ortaya konulan davranış tarzı.
insanı bir yerlerden ya çalan ya da bir yerlere kazandırandır.giden için de kalan içinde yolu bulmak yolu görmek zordur.zorla gidene acı verir ama kaçmak isteyenin tek yoldaşı olur.gidişlerin,dönüşlerin tek şahididir.
uzun ve ince olan türleri de mevcuttur.
özlem tekin şarksıdır.
bir sis var önümde hiç bilinmeyen
bir ses var içimde yolu gösteren
bu hayat benim
benimse eğer
kimse karışmazsa yaşamaya dğer
daha yol yakınken
herşeyi kendine sor kendinden öğren
yanlış senin tek hazinen
daha yol yakınken
kır zincirleri utansın cümle alem
yarın senin tek hazinen
daha yol yakınken.
bir sis var önümde hiç bilinmeyen
bir ses var içimde yolu gösteren
bu hayat benim
benimse eğer
kimse karışmazsa yaşamaya dğer
daha yol yakınken
herşeyi kendine sor kendinden öğren
yanlış senin tek hazinen
daha yol yakınken
kır zincirleri utansın cümle alem
yarın senin tek hazinen
daha yol yakınken.
bir yere gitmez, bir durma bicimidir.
uzerinde gidilen,kosulan hatta istege bagli olarak durulabilen,iki diyari birbirine baglama amacli yapilmis sey.
(bkz: otoyol)
ing.cede: way
eng:road/way
turkiye yol haritası/road map of turkey
http://www.turkish-media.com/y_h/turk_map.htm
turkiye yol haritası/road map of turkey
http://www.turkish-media.com/y_h/turk_map.htm
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?