modern robin hood’dur, ama bizlerin de emekçi olduğunu unutup bira , gazete ve ekmek paralarını getirmez.
inanılmaz ama gerçek olaydır derken klon çıktı mertlik bozuldu durumu yaşanmıştır.
salih abi yaktın bizi, paraları alıp kaçtın sanırım diyerek ne oldu salih abi dediğimiz durumdur.bu durum bizi dumur etmiştir, istekler kursakta kalmıştır.
şahsımın yazarlar öldü de cennete mi düştük diyerek hayretlere düştüğü olay olmuştur; nedeni kısa zamanda anlaşılmıştır.
benim yağar şeklinde cevapladığım , bu olmuyorsa gelir ama inmez dediğim sorunsaldır.yaşar nuri hocaya sormak gerekmektedir.
(bkz: ekim devrimi)
an itibari ile tralier.
türkiye’de anket ve genellemelerde ortaya çıkan, ancak etkinliklerde ve yaşama tarzında abd sempatizanlığına dönüşen durumdur.öyle ki savaş karşıtı etkinlikler destek almamakta, sistemin işleyişi eleştirilmeden abd kakadır ama müttefikimizdir mantığı ile aynı tas aynı hamam devam etmektedir herşey.
abdullah gül beyimizin dediğine göre kendisine condi dediği abdnin en yetkili isimlerinden birisi ve siyahi olmasıyla dikkat çeken neoconların prensesi.
2005 yılında tecavüze uğrayan kadınlar bundan ticari kazanç sağlıyor diyerek tüm insan hakları ve kadın örgütlerinin gözlerinin üzerine çevrilmesine neden olan, daha sonra amnesty internationalın lobi faaliyetleri sonucunda bu dediklerinden dolayı özür dileyen, pakistanın sbd destekli asker kökenli başkanıdır.demokrasi denilen kurumu pek sevmediği bilinen bir gerçektir; abd yanlısı olunca da bu gayet normaldir.
(bkz: birlesik seriat mahkemeleri)
insanlık dışı ve sadistçe hareketlerden biridir.bu cezaya kime karşı, neye karşı olursa olsun karşı koymak insan olduğunu düşünen herkesin yapması gerekendir.
dünyada da esmesini dilediğimiz beklediğimiz somut durumdur.sözlükte kar hırsı olmadığından esmesi olağan olmakla beraber, dünyadaki mevcut sistem içinde bu barış rüzgarı eser mi onu kimse bilemez.dileğimiz enternasyonalizm ile dünyada da esmesidir.
latin amerika halklarının yeni kanalı telesurun sloganı.
dört latin amerika ülkesinin ortak kurduğu televizyon kanalı telesur’un sloganı "bizim kuzeyimiz güneydir". kanalın direktörü aharonian, "kendimize kendi gözmüzden bakmak için" diyor "latin amerika’nın hegemonya karşıtı ilk telekomünikasyon projesi"...
"ticari medyanın yaydığı fikirler ve imgelerle boğulmuş latin amerikalılara kendi seslerini geri vermek için kurulan bir proje".
arjantin, uruguay, brezilya ve venezüella ortak üretimi telesur televizyonunun genel direktörü aram aharonian geçen yıl mayıs ayından beri uydu üzerinden yayında olan kanalı böyle tanımlıyor.
"bu televizyon projesi kendimizi kendi gözümüzden görmek ve kendi problemlerimize kendi çözümlerimizi bulma ihtiyacı sonucunda ortaya çıktı. eğer bu noktadan başlamazsak latin amerika’nın birleşmesi hayali bayrağa çakılan bir selamdan öteye gidemez".
bia²’nin 3-5 kasım’da istanbul’da düzenleyeceği uluslararası bağımsız medya forumu ’na katılacak olan aharonian’a göre telesur "latin amerika’nın ilk hegemonya karşıtı telekomünikasyon projesi".
tüm kıta telesur ekranında
kanal, kıta boyunca yaygın olarak izlenen cnn ve univision’s ciddi bir rakip olmak üzere yola çıktı ve şimdiden bunu başarmış durumda. açık adı televisora del sur (güneyin televizyonu) olan kanalın ana merkezi caracas, venezüella’da.
kurulan şirkete arjantin ve venezüella hükümetleri ortak. brezilya ve uruguay’daki kurumlar da hisseleri olmasa da destek veriyor. yeni kanalın sloganı ise "bizim kuzeyimiz güneydir".
uluslararası yürütme kurulunda venezüella iletişim bakanı andres izarra, aram aharonian, buenos aires’de yayın yapan channel 7’den ana de escalom, brezilya gazeteciler sendikasından beto almeida ve küba radyo-televizyonu’nun eski başkanı ovidio cabrera bulunuyor.
aharonian, "yeni bir içerik de oluşturamazsak hiçbir şey başaramayız" diyor. bu yüzden telesur’la birlikte bir başka proje de yola koyuldu: latin amerikan içerik fabrikası (factory of latin-american contents-flaco).
"flaco üretim yapmayacak fakat latin amerika’daki belgeselleri, programları, filmleri toplayan bir enstitü olacak. bir senelik diziler de üretmeyi planlıyoruz, eğer beş sene içinde bunu becerebilirsek alkışı hak ederiz".
devlet televizyonunun ötesinde yeni bir model
la jornada gazetesinin, telesur daha yayına geçmeden önce ilişkiler kurmak üzere kıtayı turlayan aharonian ve kolombiyalı televizyon programcısı jorge enrique botero’yu meksika’da yakalayıp gerçekleştirdiği söyleşiyi çevirerek yayınlıyoruz.:
latin amerikalılara kendi seslerini geri vermek ve birleşik bir latin amerika... bunlar yeni fikirler değil.
bu birçok yoldaşımızın geçmişte gerçekleştirmek için mücadele ettiği ve yolda kaldığı bir hayal. şimdiyse bu hayal gerçeğe dönebilir çünkü latin amerika beş sene öncesine göre çok farklı bir yer haline geldi. bu sürede büyük yol kat edildi.
örneğin tarihinde ilk defa venezüella’da petrolden gelen kazanç halka geri dönüyor ve ortaya çıkarılan fazla bir latin amerika’nın iletişim üzerinden birleşmesini öngören gelir telesur gibi bir projenin ortaya çıkması için destek sağlıyor.
telesur ekonomik yapı açısından diğer alternatif medyadan ayrılıyor. onlara göre sizin kaynaklarınız oldukça bol.
bu girişimi esas bu yüzden önemli görüyorum. 500 tane, bin tane küçük alternatif medya kuruluşu olacağına kaynağı, sermayesi olan bir tane büyük birleşim ortaya çıkacak.
telesur devlet etkisinin dışında kalabilecek mi?
çekirdek sermaye devletten geliyor. yıllar süren neo-liberal politikalardan sonra latin amerika’da devlet ilk defa yurttaş merkezli projeler çıkarmaya başladı. telesur on yıllardır alternatif ve topluluk medyasının yaşattığı, geliştirdiği değerleri aynen takip edecek ama artık marjinal olmaktan çıkarak doğrudan kitle iletişimini hedefliyoruz.
ticari televizyonların yaptıklarının tam tersini yapmaya odaklanacağız. sosyal hareketlerin, halkların, toplulukların ve şehirlerin önünde duran, onları sürükleyen bir role oynayacağız.
botero: toplulukların kendi sözlerini söyleyecekleri bir saatlik bir program yeri şimdiden ayrıldı ve hazır.
chavez’e eleştirel bakanlar telesur’u şimdiden "telechavez" diye adlandırmaya başladılar. resmi bir hükümet kanalı olmaktan nasıl kurtulacaksınız?
her şeyden önce bu kanal hükümetler tarafından yönetilmiyor. yürütme kurulu profesyonel gazetecilerden oluşuyor ve izarra dışında hiçbirinin herhangi bir hükümetle bağlantısı yok. fikir şu: hükümetler kanalı sürekli finanse etmeyecek, farklı katkıların desteklerin alınabileceği ikinci bir mali kaynak bulunacak. örneğin flaco’nun finansmanı tamamen destekçiler tarafından karşılanacak.
bu tip projeler için destekçi bulunabiliyor mu?
daha şimdiden 10 gönüllü destekçimiz var. corporación latina de fomento, mercosur, pdvsa, petrobras, petroamérica ve bazı havayolları ve turizm şirketleri. telesur’dan ticari beklentilerinin onların mesajlarını alacak izleyici sayısıyla karşılandığı bu yeni iş modeline hepsi destek veriyor. hayatta kalabilmek için işin ticari yanını da düşünmek vazgeçilmez.
tüketici reklamları olmayacaksa da özel ve kamu kurumlarının reklamları yayınlanacak ama tek bir şartla: destekçiler editoryal çizgiye karışmayacak.
şu an için ana destekçi venezüella hükümeti, bu durum yayın çizgisini nasıl etkileyecek?
venezüella hükümetinin kendi televizyon istasyonu var. bu proje güney amerika hükümetlerinin birlik ihtiyacıyla, ulusal projelerin yetersiz kalmasıyla ilgili. bağımsızlık yönetim kurulunda çoğulculuk ve hükümet dışı finansman kaynaklarının bulunmasıyla sağlanıyor.
kendimizi siyasi ve haber odaklı bir kanal oluşturmak konusunda yeterince özgür hissediyoruz, şu ana kadar hükümetlerden hiçbir müdahale olmadı. kuruluş çerçevemiz bölgesel birliktelik ve neo-liberal küreselleşmeye karşı durmamızı önleyecek herşeyi dışlıyor.
botero: bir macerada red kit vahşi batıda küçük bir gazete çıkaran bir gazeteciyi koruması altına alır. gazetenin düsturu "bağımsızlık her zaman, tarafsızlık hiçbir zaman"dır. ben de bu sözün altına imzamı atarım.
aharonian: başlarken, telesur uydu üzerinden birbirini tekrara eden sekiz saatlik üç paket yayın yapacak. yayın içeriğinin çoğu özgün olacak. yayının vurgusu haber, tartışma programları ve röportajlar üzerine. ayrıca kıtanın dört bir tarafından katılmak isteyen herkesin yapımlarına açık olacak.
botero: ilk olarak elimizdeki malzemenin kalitesine bakıp sıraya koyuyoruz. daha sonra barındırdığımız büyük çeşitliliği yansıtacak değişken bir yayın programına geçeceğiz. kıta genelinde kendi muhabirlerimizi bulundurmanın yanı sıra destek verecek bir gazeteciler ağı kurmak da istiyoruz.
iyi işler çıkaran bağımsız medya ile ortaklık kurmak her ülkede telesur’un yayınlarını vermelerini sağlamak istiyoruz. bu sayede her gün haber saatinde kıtanın her yerinden haberimiz olacak. bununla birlikte kendi gündemimizi oluşturmayı ve ticari medyanın görmezden geldiği konuların üzerinde durmayı hedefliyoruz. hikayeleri tabii ki önem sırasına koyarak ama başından sonuna kadar, hiçbir şeyi atlamadan vermek istiyoruz.
bu pek çok ilerici gazetecinin yapmaya çalıştığı bir şey ama bugüne kadar alternatif ajanslar, topluluk radyoları ve gazeteleri kurmaktan öteye gidemediler. kitle iletişimde bir televizyon, bu büyüklükte bir proje hiç başarılamadı.
aharonian: projeyi oluşturma kararımız gücünü piyasanın hiç olmadığı kadar doygunluğa ulaştığı bugünlerde televizyon yayıncılığının düşmanın eline bırakılamayacağına inancımızdan geliyor. venezüella hükümeti alternatif radyo ve topluluk radyolarına çok önem veriyor ama kitlesel iletişimi düşmanın eline bıraktı.
bugün alternatif medya genel dinleyici/izleyicinin ancak yüzde 5 ila 7’sine ulaşıyor; bu yüzden kitle iletişimi çok önemli. bir latin amerikan cnn’inin, halkın cnn’inin kurulmasını fidel kastro havana’da düzenlenen bir toplantıda önermişti. telesur, bir cnn modeli değil. insanların artık televizyonun karşısında, söylenen her şeyi alan pasif izleyiciler değiller. artık izliyorlar ve satır aralarını okumaya, söylenmeyeni öğrenmeye çalışıyorlar.
botero: kendimizi ticari televizyonlardan bir çok şekilde ayrıştıracağız: yapım stili, söylem tonu, kamera kullanımı... mesela söyleşi tonunda yayın yapacağız, izleyiciyi de işin içine katacağız ama bunu ticari televizyonlar gibi saldırgan bir biçimde yapmayacağız.
sunucularımız bilgilendirici bir şekilde haber verecek. onlar haberci olacaklar, sadece kayan yazıları okuyan kuklalar değil. gazeteciliği tekrar temize çıkartmak istiyoruz. kameralarımız sokağa dönük olacak, başkalarının bulamadığı açıları arayacaklar.
bu rekabetçi bir konsept mi? eğer insanların telekumandanın ucunda iki seçeneği olacaksa hangisini izleyecekler, cnn’i mi telesur’u mu?
tabii ki telesur’u. biz olan biten herşeyden haberdar olacağız çünkü muhabirlerimiz her zaman olayın merkezinde olacaklar. sosyal hareketlerin kendilerini ifade edebilecekleri kanallar açacağız.
"bütün bir nesli istiyoruz"
hem aharonian hem de botero, latin amerika’da yeterinden fazla "saf gazeteci" olduğuna emin.
botero, "çok özgün üretimler yapan binlerce yaratıcı var ve yaygın medyada yer bulamadıkları için hayal kırıklığına uğruyorlar. tüm bir jenerasyon bekliyor. bu insanların tamamını kazanmak istiyoruz" diyor.(eü/kö)
* bu yazı 27 şubat 2005’te meksika’da çıkan la jornada ’da yayınlandı. yazıyı erhan üstündağ çevirerek derledi.
* telesur genel direktörü aram aharonian, 3-5 kasım’da bilgi üniversitesi’nde yapılacak uluslararası bağımsız medya forumu’na katılmak üzere istanbul’a gelecek.
"ticari medyanın yaydığı fikirler ve imgelerle boğulmuş latin amerikalılara kendi seslerini geri vermek için kurulan bir proje".
arjantin, uruguay, brezilya ve venezüella ortak üretimi telesur televizyonunun genel direktörü aram aharonian geçen yıl mayıs ayından beri uydu üzerinden yayında olan kanalı böyle tanımlıyor.
"bu televizyon projesi kendimizi kendi gözümüzden görmek ve kendi problemlerimize kendi çözümlerimizi bulma ihtiyacı sonucunda ortaya çıktı. eğer bu noktadan başlamazsak latin amerika’nın birleşmesi hayali bayrağa çakılan bir selamdan öteye gidemez".
bia²’nin 3-5 kasım’da istanbul’da düzenleyeceği uluslararası bağımsız medya forumu ’na katılacak olan aharonian’a göre telesur "latin amerika’nın ilk hegemonya karşıtı telekomünikasyon projesi".
tüm kıta telesur ekranında
kanal, kıta boyunca yaygın olarak izlenen cnn ve univision’s ciddi bir rakip olmak üzere yola çıktı ve şimdiden bunu başarmış durumda. açık adı televisora del sur (güneyin televizyonu) olan kanalın ana merkezi caracas, venezüella’da.
kurulan şirkete arjantin ve venezüella hükümetleri ortak. brezilya ve uruguay’daki kurumlar da hisseleri olmasa da destek veriyor. yeni kanalın sloganı ise "bizim kuzeyimiz güneydir".
uluslararası yürütme kurulunda venezüella iletişim bakanı andres izarra, aram aharonian, buenos aires’de yayın yapan channel 7’den ana de escalom, brezilya gazeteciler sendikasından beto almeida ve küba radyo-televizyonu’nun eski başkanı ovidio cabrera bulunuyor.
aharonian, "yeni bir içerik de oluşturamazsak hiçbir şey başaramayız" diyor. bu yüzden telesur’la birlikte bir başka proje de yola koyuldu: latin amerikan içerik fabrikası (factory of latin-american contents-flaco).
"flaco üretim yapmayacak fakat latin amerika’daki belgeselleri, programları, filmleri toplayan bir enstitü olacak. bir senelik diziler de üretmeyi planlıyoruz, eğer beş sene içinde bunu becerebilirsek alkışı hak ederiz".
devlet televizyonunun ötesinde yeni bir model
la jornada gazetesinin, telesur daha yayına geçmeden önce ilişkiler kurmak üzere kıtayı turlayan aharonian ve kolombiyalı televizyon programcısı jorge enrique botero’yu meksika’da yakalayıp gerçekleştirdiği söyleşiyi çevirerek yayınlıyoruz.:
latin amerikalılara kendi seslerini geri vermek ve birleşik bir latin amerika... bunlar yeni fikirler değil.
bu birçok yoldaşımızın geçmişte gerçekleştirmek için mücadele ettiği ve yolda kaldığı bir hayal. şimdiyse bu hayal gerçeğe dönebilir çünkü latin amerika beş sene öncesine göre çok farklı bir yer haline geldi. bu sürede büyük yol kat edildi.
örneğin tarihinde ilk defa venezüella’da petrolden gelen kazanç halka geri dönüyor ve ortaya çıkarılan fazla bir latin amerika’nın iletişim üzerinden birleşmesini öngören gelir telesur gibi bir projenin ortaya çıkması için destek sağlıyor.
telesur ekonomik yapı açısından diğer alternatif medyadan ayrılıyor. onlara göre sizin kaynaklarınız oldukça bol.
bu girişimi esas bu yüzden önemli görüyorum. 500 tane, bin tane küçük alternatif medya kuruluşu olacağına kaynağı, sermayesi olan bir tane büyük birleşim ortaya çıkacak.
telesur devlet etkisinin dışında kalabilecek mi?
çekirdek sermaye devletten geliyor. yıllar süren neo-liberal politikalardan sonra latin amerika’da devlet ilk defa yurttaş merkezli projeler çıkarmaya başladı. telesur on yıllardır alternatif ve topluluk medyasının yaşattığı, geliştirdiği değerleri aynen takip edecek ama artık marjinal olmaktan çıkarak doğrudan kitle iletişimini hedefliyoruz.
ticari televizyonların yaptıklarının tam tersini yapmaya odaklanacağız. sosyal hareketlerin, halkların, toplulukların ve şehirlerin önünde duran, onları sürükleyen bir role oynayacağız.
botero: toplulukların kendi sözlerini söyleyecekleri bir saatlik bir program yeri şimdiden ayrıldı ve hazır.
chavez’e eleştirel bakanlar telesur’u şimdiden "telechavez" diye adlandırmaya başladılar. resmi bir hükümet kanalı olmaktan nasıl kurtulacaksınız?
her şeyden önce bu kanal hükümetler tarafından yönetilmiyor. yürütme kurulu profesyonel gazetecilerden oluşuyor ve izarra dışında hiçbirinin herhangi bir hükümetle bağlantısı yok. fikir şu: hükümetler kanalı sürekli finanse etmeyecek, farklı katkıların desteklerin alınabileceği ikinci bir mali kaynak bulunacak. örneğin flaco’nun finansmanı tamamen destekçiler tarafından karşılanacak.
bu tip projeler için destekçi bulunabiliyor mu?
daha şimdiden 10 gönüllü destekçimiz var. corporación latina de fomento, mercosur, pdvsa, petrobras, petroamérica ve bazı havayolları ve turizm şirketleri. telesur’dan ticari beklentilerinin onların mesajlarını alacak izleyici sayısıyla karşılandığı bu yeni iş modeline hepsi destek veriyor. hayatta kalabilmek için işin ticari yanını da düşünmek vazgeçilmez.
tüketici reklamları olmayacaksa da özel ve kamu kurumlarının reklamları yayınlanacak ama tek bir şartla: destekçiler editoryal çizgiye karışmayacak.
şu an için ana destekçi venezüella hükümeti, bu durum yayın çizgisini nasıl etkileyecek?
venezüella hükümetinin kendi televizyon istasyonu var. bu proje güney amerika hükümetlerinin birlik ihtiyacıyla, ulusal projelerin yetersiz kalmasıyla ilgili. bağımsızlık yönetim kurulunda çoğulculuk ve hükümet dışı finansman kaynaklarının bulunmasıyla sağlanıyor.
kendimizi siyasi ve haber odaklı bir kanal oluşturmak konusunda yeterince özgür hissediyoruz, şu ana kadar hükümetlerden hiçbir müdahale olmadı. kuruluş çerçevemiz bölgesel birliktelik ve neo-liberal küreselleşmeye karşı durmamızı önleyecek herşeyi dışlıyor.
botero: bir macerada red kit vahşi batıda küçük bir gazete çıkaran bir gazeteciyi koruması altına alır. gazetenin düsturu "bağımsızlık her zaman, tarafsızlık hiçbir zaman"dır. ben de bu sözün altına imzamı atarım.
aharonian: başlarken, telesur uydu üzerinden birbirini tekrara eden sekiz saatlik üç paket yayın yapacak. yayın içeriğinin çoğu özgün olacak. yayının vurgusu haber, tartışma programları ve röportajlar üzerine. ayrıca kıtanın dört bir tarafından katılmak isteyen herkesin yapımlarına açık olacak.
botero: ilk olarak elimizdeki malzemenin kalitesine bakıp sıraya koyuyoruz. daha sonra barındırdığımız büyük çeşitliliği yansıtacak değişken bir yayın programına geçeceğiz. kıta genelinde kendi muhabirlerimizi bulundurmanın yanı sıra destek verecek bir gazeteciler ağı kurmak da istiyoruz.
iyi işler çıkaran bağımsız medya ile ortaklık kurmak her ülkede telesur’un yayınlarını vermelerini sağlamak istiyoruz. bu sayede her gün haber saatinde kıtanın her yerinden haberimiz olacak. bununla birlikte kendi gündemimizi oluşturmayı ve ticari medyanın görmezden geldiği konuların üzerinde durmayı hedefliyoruz. hikayeleri tabii ki önem sırasına koyarak ama başından sonuna kadar, hiçbir şeyi atlamadan vermek istiyoruz.
bu pek çok ilerici gazetecinin yapmaya çalıştığı bir şey ama bugüne kadar alternatif ajanslar, topluluk radyoları ve gazeteleri kurmaktan öteye gidemediler. kitle iletişimde bir televizyon, bu büyüklükte bir proje hiç başarılamadı.
aharonian: projeyi oluşturma kararımız gücünü piyasanın hiç olmadığı kadar doygunluğa ulaştığı bugünlerde televizyon yayıncılığının düşmanın eline bırakılamayacağına inancımızdan geliyor. venezüella hükümeti alternatif radyo ve topluluk radyolarına çok önem veriyor ama kitlesel iletişimi düşmanın eline bıraktı.
bugün alternatif medya genel dinleyici/izleyicinin ancak yüzde 5 ila 7’sine ulaşıyor; bu yüzden kitle iletişimi çok önemli. bir latin amerikan cnn’inin, halkın cnn’inin kurulmasını fidel kastro havana’da düzenlenen bir toplantıda önermişti. telesur, bir cnn modeli değil. insanların artık televizyonun karşısında, söylenen her şeyi alan pasif izleyiciler değiller. artık izliyorlar ve satır aralarını okumaya, söylenmeyeni öğrenmeye çalışıyorlar.
botero: kendimizi ticari televizyonlardan bir çok şekilde ayrıştıracağız: yapım stili, söylem tonu, kamera kullanımı... mesela söyleşi tonunda yayın yapacağız, izleyiciyi de işin içine katacağız ama bunu ticari televizyonlar gibi saldırgan bir biçimde yapmayacağız.
sunucularımız bilgilendirici bir şekilde haber verecek. onlar haberci olacaklar, sadece kayan yazıları okuyan kuklalar değil. gazeteciliği tekrar temize çıkartmak istiyoruz. kameralarımız sokağa dönük olacak, başkalarının bulamadığı açıları arayacaklar.
bu rekabetçi bir konsept mi? eğer insanların telekumandanın ucunda iki seçeneği olacaksa hangisini izleyecekler, cnn’i mi telesur’u mu?
tabii ki telesur’u. biz olan biten herşeyden haberdar olacağız çünkü muhabirlerimiz her zaman olayın merkezinde olacaklar. sosyal hareketlerin kendilerini ifade edebilecekleri kanallar açacağız.
"bütün bir nesli istiyoruz"
hem aharonian hem de botero, latin amerika’da yeterinden fazla "saf gazeteci" olduğuna emin.
botero, "çok özgün üretimler yapan binlerce yaratıcı var ve yaygın medyada yer bulamadıkları için hayal kırıklığına uğruyorlar. tüm bir jenerasyon bekliyor. bu insanların tamamını kazanmak istiyoruz" diyor.(eü/kö)
* bu yazı 27 şubat 2005’te meksika’da çıkan la jornada ’da yayınlandı. yazıyı erhan üstündağ çevirerek derledi.
* telesur genel direktörü aram aharonian, 3-5 kasım’da bilgi üniversitesi’nde yapılacak uluslararası bağımsız medya forumu’na katılmak üzere istanbul’a gelecek.
habere nasıl yaklaşılmalı bilinmez; yeni bir kartel mi doğuyor? yoksa kullanıcıların yararına bir birleşme mi yaşanıyor? bekleyip göreceğiz.habere göre:
microsoft ve yahoo, anında mesaj servislerini karşılıklı uyumlu hale getirmek için denemeler yapıyor. internetin en çok kullanılan anında mesaj servislerinden msn messenger ve yahoo im kullanıcıları artık birbirlerine mesaj gönderebilecek.
iki firmanın ortak kullanıcı kitlesi dünya çapında 350 milyonu aşacak. deneme yazılımı ilk etapta kısa mesajların, uzun vadede ise diğer tüm dosyaların değiş tokuşuna olanak sağlayacak. denemeler halen türkiye’nin de aralarında bulunduğu 20’den fazla ülkede yapılıyor.
microsoft, yahoo ve abd’de hizmet veren aol internetin en büyük anında mesaj servisleri. bu servislerin hiçbiri birbirleriyle uyumlu değil; dolayısıyla kullanıcılar birbirleriyle mesajlaşmakta güçlük çekiyordu. diğer servislerle mesajlaşma olanağı sadece microsoft msn’in şirketlere yönelik ücretli programında bulunuyor. microsoft ve yahoo’nun servislerini uyumlu hale getirmesinin altında, pazar lideri aol’in tahtını sarsmak kadar bu alanda yükselen google’ın da önünü kesme niyeti yatıyor.
kisa mesaj, ses, fotoğraf, video
msn-yahoo uyumlu anında mesaj iletişimi ilk etapta kısıtlı sayıda kullanıcıya açık olacak; kullanıcılar hem windows live messenger hem de yahoo messenger’ı aynı anda bilgisayarlarına yükleyecek. karşılıklı uyumun kullanıcılara yaygınlaşması yıl sonuna doğru gerçekleşecek. ses, fotoğraf ve video değiş tokuşunun da eklenmesiyle anında mesaj servislerinin pazarı giderek daha stratejik hale geliyor. gelişmiş uygulamalarla birlikte anında mesaj bireysel eğlencenin yanı sıra kurumsal bir iletişim aracına da dönüşüyor.
deneme amaçlı çıkarılan beta sürümü yahoo’nun messenger sitesinde yayınlandı. (haber7.com)
bağımsız sesonline net
microsoft ve yahoo, anında mesaj servislerini karşılıklı uyumlu hale getirmek için denemeler yapıyor. internetin en çok kullanılan anında mesaj servislerinden msn messenger ve yahoo im kullanıcıları artık birbirlerine mesaj gönderebilecek.
iki firmanın ortak kullanıcı kitlesi dünya çapında 350 milyonu aşacak. deneme yazılımı ilk etapta kısa mesajların, uzun vadede ise diğer tüm dosyaların değiş tokuşuna olanak sağlayacak. denemeler halen türkiye’nin de aralarında bulunduğu 20’den fazla ülkede yapılıyor.
microsoft, yahoo ve abd’de hizmet veren aol internetin en büyük anında mesaj servisleri. bu servislerin hiçbiri birbirleriyle uyumlu değil; dolayısıyla kullanıcılar birbirleriyle mesajlaşmakta güçlük çekiyordu. diğer servislerle mesajlaşma olanağı sadece microsoft msn’in şirketlere yönelik ücretli programında bulunuyor. microsoft ve yahoo’nun servislerini uyumlu hale getirmesinin altında, pazar lideri aol’in tahtını sarsmak kadar bu alanda yükselen google’ın da önünü kesme niyeti yatıyor.
kisa mesaj, ses, fotoğraf, video
msn-yahoo uyumlu anında mesaj iletişimi ilk etapta kısıtlı sayıda kullanıcıya açık olacak; kullanıcılar hem windows live messenger hem de yahoo messenger’ı aynı anda bilgisayarlarına yükleyecek. karşılıklı uyumun kullanıcılara yaygınlaşması yıl sonuna doğru gerçekleşecek. ses, fotoğraf ve video değiş tokuşunun da eklenmesiyle anında mesaj servislerinin pazarı giderek daha stratejik hale geliyor. gelişmiş uygulamalarla birlikte anında mesaj bireysel eğlencenin yanı sıra kurumsal bir iletişim aracına da dönüşüyor.
deneme amaçlı çıkarılan beta sürümü yahoo’nun messenger sitesinde yayınlandı. (haber7.com)
bağımsız sesonline net
yastıklığa adaylığımı koyduğum oyundur.
professor x başlıyor.
ya basta viva zapatista yayında sizlerle.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?