confessions

stella

- Yazar -

  1. toplam entry 2038
  2. takipçi 1
  3. puan 69471

feel good hit of the summer

stella
queens of the stone age’in rate r albümünde yer alan "tetikleyici" şarkısı.

sözlerini yazarsam neden tetikleyici dediğimi anlarsınız:

nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol

c-c-c-c-c-cocaine
c-c-c-c-c-cocaine
c-c-cocaine
c-c-c-c-c-cocaine

nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol

c-c-c-c-c-cocaine
c-c-c-c-c-cocaine
c-c-cocaine

nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol
nicotine, valium, vicodin, marijuana, ecstasy and alcohol

c-c-c-c-c-cocaine

kral bilge ve soytari

stella
kral, bilge ve soytarı / shafique keshavjee (can yayınları)

kitapta, dine (acil ) gereksinim duyan bir devletin "doğru dini" bulmak amacıyla tüm dinlerin temsilcilerini ve de bir ateisti yarışmak/tartışmak için ülkelerine davet etmesi anlatılıyor.

bu "din turnuvasında" zamanla, kişiler ve temsil ettikleri inançlar arası etkileşim, karşıtlık, benzerlik ve uzlaşma/uzlaşmama durumları ortaya çıkmaya başlıyor ve bunları gözlemleyen kral, bilge ve soytarı ortak bir karara varmaya çalışıyor..

ps: kitabı yaklaşık 3 yıl önce okuduğum için pek fazla bilgi, doğru ve kesin bilgi veremiyorum. tekrar dikkatle okuduktan sonra entryi editleyeceğim.

cheryl tweedy

stella
1983 doğumlu, "girls aloud" isimli grubun bir üyesi olan ingiliz kadın şarkıcı.

lilly allen’ın bahsi geçen şarkıcıya atfen yazdığı şarkının adıdır aynı zamanda.

sözleri de şöyledir bu şarkının:

i wish i had one good reason why
i should stay
how’d i get myself
into this place?

i wish had qualities like
sympathy
fidelity
sobriety
sincerity
humility
instead i got lunacy
yeah, yeah, yeah, yeah
yeah, yeah, yeah

i wish i could fit myself in my pocket
and tie myself to a rocket
and send myself to outer space
i wish i had a different face
yeah, yeah, yeah, yeah
yeah, yeah, yeah

i wish i had one good reason why
i should stay
how’d i get myself
into this place?

i wish my life was a little less seedy
why am i always so greedy?
wish i looked just like cheryl tweedy
i know i never will
i know i never will
i wish my life was not so boring
every weekend four to the flooring
don’t get me started on monday morning
get with the other girl
get with the other girl

i wish i had one good reason why
i should stay
how’d i get myself
into this place?

i wish i could apologise
be dignified
wish i could look you in the eye
and tell you that i never lie
and wish that i could stop the cries
yeah, yeah, yeah, yeah
yeah, yeah, yeah

don’t wake me up today
under my duvet’s
where i wanna stay
don’t wanna come out to play
doesn’t matter what you say anyway

i wish my life was a little less seedy
why am i always so greedy?
wish i looked just like cheryl tweedy
i know i never will
i know i never will
i wish my life was not so boring
every weekend four to the flooring
don’t get me started on monday morning
get with the other girl
get with the other girl

i wish i didn’t smoke so many cigarettes
another programme on antiques on the tv set
wish i had blonde hair
wish i had green eyes

so many things about myself that i despise
(i wish my life was a little less seedy)
so many things about my life that i despise
(i wish my life was a little less seedy)
so many things that i despise
(i wish my life was a little less seedy)
so many things that i despise

helps that i was in this long, dark tunnel
helps that i was in this long, dark tunnel
helps that i was in this long, dark tunnel

beyaz kale

stella
bir doğulu ve bir batılı; insan bedenlerinde iki kültürün karşılaşması. önce, batının doğuyu küçümseyişi, bilgileriyle alay edişi, sonra bilimin evrenselliği, değişmezliği. en sonunda da dönüşüm.

doğu-batı farkı; anlatılan tamamen bu aslında, köle-efendi ilişkisiyle karıştırılmış yalnızca. burada bir sentez var, evet, ama aynı zamanda benzerlik, hatta aynılık var. aynıyız, fark yalnızca zaman dilimleri. geriden takip ediyor, birden öne geçiyor; geçtiğimizi sanıyoruz.

batının kalıntılarıyla, kısıtlı öğretimiyle, batılı gibi düşünülemiyor. bilimde, sanatta, şunda bunda.. gelecek, batıdaysa; batılıdaysa, onlar gibi olmak değil, "onlar olmak" zorundayız. hoca’nın venedikli’ye dönüşümünün açıklaması da bu. çok zaman sonra hatırlayacağım da sadece bu; ‘gibi olmak’ değil, ‘olmak’ çözüm.


beyaz kale

stella
her şey faruk darvınoğlu’nun tozlu bir sandığın dibininde bir elyazması bulmasıyla başlıyor. yazar, girişte faruk darvınoğlu’nun, daha sonra da elyazmasının sahibi ve baş kahramanı venedikli’nin dilinden yazıyor.

venedik’ten napoli’ye giden gemisinin türk korsanlarınca ele geçirilmesiyle anlatıcı kendini bir zindanda buluyor. fakat en başından beri uydurma doktorluğu ve astrolojistliğiyle diğer esirlerden ayrı tutuluyor. paşa’nın geçmeyen hastalığına çare bulunca yarı özgürlüğünü kazanıyor. paşa aracılığıyla bir anlamda meslektaşı hoca ile taşınıyor.

paşa onun dinini değiştirirse özgür kalacağını söylüyor fakat anlatıcı dininden asla dönmüyor. iş kafasının bedeninden ayrılmasına kadar gelse de pes etmiyor. hoca sayesinde ölümden kurtuluyor.

bu olaydan sonra hoca’nın kölesi olarak evine giriyor. ilk görüşünde hissettiği ’benzerlik’ duygusu onunla yaşamaya başlayınca daha da kuvvetleniyor. bu benzerlik ikisini de korkutuyor.

başlarda anlatıcı köle rolünde de olsa, hoca’yı küçümsüyor. hoca da anlatıcının ülkesinin gelişmişliğinden dolayı kendisinden daha ileride olduğunun farkında olduğu için ondan kendisine bildiklerini öğretmesini istiyor.

böylece aralarındaki ilişki günden güne gelişiyor. beraber pek çok farklı şey yapıyorlar bu da düşmanlarının nefretini arttırıyor. ayrıca herkes aynı fikre sahip; hoca’ya her şeyi venedikli köle öğretiyor.

bazı günler anlatıcı ve hoca masaya (anlatıcının ısrarı üzerine yaptırılan) oturup bir tür ’itiraf oyunu’ oynuyorlar. anlatıcı her gün bir başka uydurma ve kirli anılarını anlatıyor. hoca’nın kafasında anlatıcının kötü biri olduğu düşüncesi var. bunu da yaşadığı yer ile bağdaştırıyor.

zaman ilerledikçe hoca’nın (paşa sayesinde) çocuk padişah ile olan ilişkisi de gelişiyor. anlatıcıyla birlikte ona hayvanlar alemini anlatan kitaplar yazıyorlar ve o da bunları ilgiyle okuyor. ayrıca yıldızlar ve gökyüzüne de meraklı olan hoca ona bu konuda da kitaplar sunuyor.

hoca padişahla olan ilişkisini kullanarak uzun zamandır üstünde uğraştığı silahını yaptırıyor. savaş zamanı gelip çatınca hoca ve anlatıcı silahlarıyla beraber orduyla yol alıyor. silah sanılan başarıyı yakalayamayınca hoca ve venedikli kara listeye alınıyor.

bir gün hoca korkusundan veya merakından, hayatını ince ayrıntılarıyla bildiği venedikli’nin yerine geçiyor ve uzaklara gidiyor. venedikli de hoca oluyor, aslında bu oyunu herkes biliyor fakat herkes oyunun bir parçası gibi davranıyor.

tikky düşmanligi

stella
ukdeci’nin $öyle bir notu varmi$ :
kızgın stella nın ukdesidir

(bkz: zaten benim ukdemdi)

her neyse, birkaç dakika düşündükten sonra "keşke ukde olarak vermeseydim" dediğim, düzeltemeyeceğim için bizzat dolduracağım ukdedir.

gereksiz bulduğum bir düşmanlıktır. sonuçta, tikky uydurma bir sözcüğümsüdür. yani, kendine "tikky" diyenler dışında, neden ve niçin kimi insanlara bu yaftanın yapıştırıldığını merak etmekteyim.

herkes farklı algılamakta, fakat düşmanlıkta birleşmektedir. zaten yeterince insan ayrımı varken, neden bir de başımıza bu saçmalık çıkmıştır?

giysiye, çantaya, şuna buna gereğinden fazla para harcayan biri illa salak mı olmak zorundadır?

(hem tikky hem zeki)

bir de "kafa yapısı"na göre bazı kişilere bu aşağılama-sıfatı yakıştırılmaktadır. iyi de, tikky; budala, aptal, yüzeysel gibi bir kavram değildir ki..

ps:entry’i sonlandırma gibi bir ihtimalim olmadığından, uzatmayıp karşı-düşün akışını bekliyorum.

intihar

stella
genç werther in acıları’nı okuduktan sonra birçok kişinin farklı bir göz ve değerlendirmeyle bakacakları olgu. benim aklımdaki ’intihar’ kitabı okuduktan sonra da aynı kalmıştır, çünkü pek bir farkı yoktur. bir zayıflık olarak görmek, intiharı ve gerçekleştireni küçümsemektir. çünkü, intihar bir kaçış değildir; en azından anlamını bildiğimiz kaçıştan çok uzaktır.
69 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol