confessions

shevek

- Yazar -

  1. toplam entry 2359
  2. takipçi 1
  3. puan 31014

anne frank

shevek
yahudi frank ailesinin 12 haziran 1929 frankfurt doğumlu kızı. 1933’te ailesi nazilerden kaçarak amsterdam’a gelir. hollanda’nın işgalinin ve yahudilere uygulanan baskının artmasının ardından, anne henüz 13 yaşındayken ailesi ve bir başka yahudi aile bir daha dışarı çıkmamak üzere bir eve saklanırlar . anne’nin babasının anne’e saklandıkları evde armağan ettiği günlüğü küçük kız günü gününe tutar. 1944’de naziler tarafından tutuklanan frank ailesi auschschwitz’e gönderilir. önce frank ailesinin annesi ölür, ardından da anne ve ablası margot gönderildikleri bergen belsen toplama kampında savaşın bitmesinden tam iki ay öncfe tifodan hayatlarını kaybederler. frank ailesinden yalnızca baba otto frank sağ kalır. otto frank, kızının günlüğü eline geçtiği zaman bunu kitaplaştırır ve yayınlar. anne frank böylece yahudi soykırımı sembollerinden biri haline gelir. günlüğü bir çok kez beyaz perdeye aktarılmış, tiyatro için oyunlaştırılmıştır.

(bkz: anne frank in hatıra defteri)
(bkz: the diary of anne frank)

wtls

shevek
açılımı ’wireless transport layer security’ olan kablosuz uygulama protokolü (wap) içinde bulunan bileşen. wtp and wdp katmanları arasında bulunmaktadır. wtls modern şifrelenmiş algoritmalar kullanarak sunucu ile istemci arasında bağlantı kurar. özet olarak kablosuz teknolojilerde güvenliği ve gizliliği sağlamaktadır.

demokrasi götürmek

shevek
kendini dünyanın jandarması sanan abd’nin bol bol yaptığı iş. daha önce ırak’a , iran’a , türkiye’ye , şili’ye , vietnam’a, kore’ye demokrasi götürmüşlüğü olduğu için iyi biliriz biz abd’nin götürdüğü demokrasinin nasıl olduğunu, gittiği yere ne yaptığını. onlarca yıl pusuda yatmış, dişini küba devrimine geçirmek için bilemiş abd, fidel hastalandığında küba’ya demokrasi götürmeye hazır olduğunu bildirmişti. aman kalsın, istemez. emperyalist abd’den olacağına demokrasi yoksunu kalsın dünya daha iyi. hem abd’nin ürettiği her şey gibi götürdüğü demokrasinin de amacı halkları emperyalizmin köleleri haline getirmekten ibaret olmadı mı, olmuyor mu, olmayacak mı? abd komşusuna bir şey götürür de ondan çıkar mı elde etmez? madem demokrasiyle arası bu kadar iyi abd’nin, madem getir götürlüğünü yapıyor... eh, öyleyse kahrolsun demokrasi!

(bkz: kahrolsun emperyalizm)

bir erkeğin hemcinslerini sabun yapma isteği

shevek
bir erkeğin işe yaramaz hemcinslerini yok etmenin bir gerek olduğunu ve bir sabunun varlığının işe yaramaz bir erkekten çok daha iyi olacağını düşünerek, bu düşüncelerini icraata geçirme girişiminde bulunma isteği içinde olma durumu (). bir çeşit faşizm... ama bu sefer insanlar düşündüğü için değil, aksine düşünmedikleri, bir işe yaramadıkları için başvuruluyor sabun imalatına. belki de bu isteğin sahibi kimse için insanlık namına yapılacak, tarihin en hümanist girişimidir bu, bilinmez.

stella

shevek
sağlığım için zararlı olması, hemcinslerime düşmanlık ve gereksiz kin aşılaması, sadece aralarında öfkenin adını koyabildiğim farklı, yabancı, tanışık olmadığım, bilmediğim, daha önce duymadığım duyguların beni bulması, bu duyguların kolay kolay çekip gitmemesi gerekçeleri ve ayrıca bu duyguları başımdan savana kadar işlevsiz ve bilinçsiz halde yalnızca nefes alıp, yiyip, içmem ve mantıklı düşünememem dolayısıyla ne zaman yan yana iki ’l görsem kendisini hatırladığım çok sevgili bu bilgicin super quotes başlığındaki entylerinin okunması ve hatta göz ucuyla bakıp "yok ben okumuyordum, bakıyordum sadece" denmesi bile tarafımca tarafıma yasaklanmıştır.

(bkz: bir erkeğin hemcinslerini sabun yapma isteği)

not: bir şeyi yasaklarsanız, o şey yeraltına çekilir, büyür ve eskisinden daha güçlü halde dönerek gelir karşınıza çıkar.

nottakine "ne alaka?" diyenler için, üstteki nota dair ikinci bir not: eğer ki kendi koyduğum yasağı çiğnersem düşüncesiyle ardına saklanacağım bahaneyi şimdiden yaratayım da daha sonra zaman harcamayayım dedim.

bir aksesuar olarak kitap

shevek
hiçbir kitap aksesuar değildir. kitabın yapısında yoktur bu, yaratılışında ve yaratıcısının kitabı yaratış amacında da kesinlikle bu güdülmemiştir. bu nedenle ancak aksesuar olmaya zorlanabilir kitaplar.

bu yolla kazanmaya çalışan yalancılar ancak kaybederler. kitabı aksesuarlaştıran, hapseden, onlara sahip olmaya çalışan, onları kirleten bireylerin sonu, kitabı kardeşleri olarak kabul eden az sayıdaki insan tarafından aksesuar kabul edilmek olacaktır. işte o zaman, gerçek aksesuar ve sahip belli olduğunda, bir zaman aksesuar olmaya zorlanmış olan kitap da intikamını alacak, tekrar özgür olacak ve yine özgürlük götürecektir kendisini arzulayan, kitabı kardeş kabul eden gerçek okurlara ve bu gerçek okurların ellerinin uzandıkları toplumlara.

kitapları birer aksesuar olarak gören ya da onu aksesuarlaştıran bireyler ancak kitabın bedenine sahip olabilirler, ruhunaysa asla. kitapların gerçek işlevini zaten anlayamamış olmaları dolayısıyla haklarında yalnızca bedenlerinden ibaret olduğu yargısının doğru olduğunu düşünebileceğimiz bu kimseler boşa geçmiş hayatlarının sonuna kadar birer esir olmanın ötesine geçemeyeceklerdir. asıl acı olanıysa kitaplara aksesuar muamelesi yapan bu kimselerin esir olduklarını bile farkedemeyecek kadar aciz oluşları, haberdar bile olmadıkları ve asla da olamayacakları güçlere sorgusuz sualsiz teslim olmaları ve bunlar adına çalışmalarıdır.

asla özgür olamayacaktır kitaba gerektiği görevi yüklemeyen kişi, toplum ya da toplumlar. kitaba suç ya da süs işlevini yükleyen toplum, kendisinin de aslında bir ’süs’ oluşunun ispatını yapar. bir süs tarafından kitabın yasaklanması ya da süsleştirilmesiye kitap için ancak bir onur, gerçek okuyucu içinse eğlence sebebidir olsa olsa.

şınav çekmek

shevek
mekik ve barfiksin akrabası. çok yararlı olmasının yanında insanoğlunun bulmuş olduğu en basit ve muhtemelen ilk egzersiz hareketi. triceps, omuz ve göğüsleri yoğun olarak çalıştırmasının yanında bir kondisyon antrenmanıdır.

şınav çekerken eller ne kadar açılırsa göğüs ve kanatlara yük o kadar çok biner, fakat iş kolaylaşır kolların kaldırdığı yük azalır çünkü. kollar ne kadar kapatılır, eller birbirne yakın olursa şınav o kadar zor olur ve kollara binen yük göğüs ve omuz yerine kolların çalışmasını sağlar. şınav çekerken eğer eller bir yükseltinin üzerine konulursa yine kaldırılan ağırlık azalır, eğer ayaklar bir yükselti üzerine konulursa kaldırılan ağırlık artar. eller üst üste konularak yapıldığında, kendi ağırlığınız kadar bir ağırlığı kaldırırsınız şınavda. şınav çekme olayında kendi ağırlığı kuvveti için hafif olan kimseler bu hareketi sırtları üzerine yük (bu disk ağırlıklardan olur, hatta artık sizi beş on kilo ağırlık kesmiyorsa üzerinize bir arkadaşınız otursun, güzel oluyor öyle) koyarak yaparlar.

şınav hoplayarak, zıplayarak, daire çizip bir nokta etrafında dönerek, el çırparak, 360 dönerek ve benzeri çeşitli artistik hareketler yaparak da çekilebilir. bir de kung fu ustalarının ünlü tek el iki parmak şınavı, parmak şınavı vs. vardır ki bunu yapan kimseler artık vücutlarını değil parmaklarını güçlendirmekle meşguldur.

şınavın toplumca beğenilmesinin (veya beğenilmemesinin) nedeni doğal olması ve her yerde rahatlıkla yapılabilmesidir. çok çeşitli ve hoştur. kolların açılıp kapanması, ellerin konulduğu yerlerin değişmesi ile vücudun farklı bölgeleri çalışır, özellikle göğüsleri iyi şişirir. amerikan ordusunda 17-19 yaş arasında bir dakikada kollar kapalı şekildeyken en az 21 çekmek gerekir. 21 kötü değil, 22-25 tatmin edici, 25-34 iyi, 35-40 mükemmel, 41 ve üzeri şınav çekmek hayvani olarak değerlendirilmektedir.

(bkz: mekik çekmek)
(bkz: barfiks çekmek)

ukde

shevek
nedense son zamanlarda filozof kimseler ve felsefe üzerine bir çok tanesini gördüğüm, hakkında bilgi sahibi olduklarımı doldurmaya çalıştığım hede.
106 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol