orda bulunan kendini solcu, demokrat sanan liderlerin artık şu kalabalığı görmeleri gereken törendir. bu bir kurtuluş artık yükselme devrine geçiş olmalıdır. ama ne yazık ki ordakilerin hiç birinde ben bu potansiyeli görmüyorum.
(bkz: soyunma odası)
bir şova veya maça çıkmadan önce oyuncuların hazırlandığı bir spor takımı için en önemli ola oda.
avrupada oyuncuların faul hakları kadar yapabildikleri fauldur. faul hakları kadar teknik faul yapabilir avrupalı oyuncular. fakat nba oyuncuları eğer bu faulden iki kere yaparlarsa soyunma odasının yolunu boylarlar.
nba’de bu sene uygulanmaya başlayan teknik faul kuralıdır. adının da belirttiği gibi hiç birşeyi atlamadan herşeye teknik faul çalarlar hakemler. bu senenin nba’de en tartışılır konusu olmuştur ve herkes çok şikayetçidir. öyle ki basket yiyen bir takımın oyuncusu kendi hatasına kızıp topu yere vurduğunda bile teknik faulu yemiştir.
bide hoş bulunmayan davranışların kesinlikle kabul edilmediği mekanlarda kullanılır bu kelimeler topluluğu.
bide hoş bulunmayan davranışların kesinlikle kabul edilmediği mekanlarda kullanılır bu kelimeler topluluğu.
bu sezon inanılmaz derecede az top kullanan basketbolcu.
bölünebilme kurallarının şahıdır kendileri.
aşmış, insanı yarıp gecen bir anathema şarkısıdır kendisi.
sözleride şöyledir;
speak to me
for i have seen
your waning smile
your scars concealed
so far from home, do you know you’re not alone
sleep tonight
sweet summerlight
scattered yesterdays, the past is far away
how fast time passed by
the transience of life
those wasted moments won’t return
and we will never feel again
beyond my dreams
ever with me
you flash before my eyes, a final fading sigh
but the sun will (always) rise
and tears will dry
of all that is to come, the dream has just begun
and time is speeding by
the transience of life
those wasted moments won’t return
and we will never feel again
sözleride şöyledir;
speak to me
for i have seen
your waning smile
your scars concealed
so far from home, do you know you’re not alone
sleep tonight
sweet summerlight
scattered yesterdays, the past is far away
how fast time passed by
the transience of life
those wasted moments won’t return
and we will never feel again
beyond my dreams
ever with me
you flash before my eyes, a final fading sigh
but the sun will (always) rise
and tears will dry
of all that is to come, the dream has just begun
and time is speeding by
the transience of life
those wasted moments won’t return
and we will never feel again
100lük şişenin peşine 4 bira içince hoş sonuçlar doğurmayan alkol.
(bkz: o hikayedeki mal benim)
(bkz: o hikayedeki mal benim)
yemesi hoş çıkışı zor olan biber çeşididir. dürümün içine dürüm ustası sordukça "bas baba" dersin, tuvalettede de kendine "bas baba" dersin.
muhteşem oyu alması işten olmayan entrylerdir.
her üniversitenin olmazsa olmaz bölümlerindendir. mutlaka bi tane kondurulur.
toplama, çıkarma, çarpma ve bölmeden oluşan kısmıdır matematiğin. matematiğin ve herşeyin temelidir.
eğer bu meretin en kolayı gibi görünen birincisinden kalırsanız daha töbe billah geçemeyeceğiniz derstir. kendimden biliyorum dikkat edin.
fenerbahce’nin kabusu olmaya devam eden takımdır.
insanların birbirlerine tart atmasıyla gerçekleşen olay.
girişiyle insanı eritip bitiren lake of tears’ın aşmış şarkısı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?