confessions

schenardi

- Yazar -

  1. toplam entry 948
  2. takipçi 1
  3. puan 56823

seri eksi oy veren ibne

schenardi
bazıları vardır şahsi alıp veremediği şeyler olan kişiler aleyhine bu role soyunur. bunu tespit etmek kolaydır. eğer o kişi sözlükte değilken entryleriniz eksi oy almıyorsa, o sözlüğe geldikten sonra yazdığınız ilk entry ise 10 saniye içinde eksi oyu aldıysa sizi tebrik ederiz; artık sizin de bir seri eksi oy veren ibneniz var demektir. artık onu orda mı yersiniz paket yapıp eve mi götürürsünüz bilemem o sizin seçiminizdir bize yalnızca afiyet olsun demek düşer...

nuri alço ile tecavüzcü coşkun arasındaki farklar

schenardi
sözkonusu farklar, televizyon makinasına konuk olduğunda nuri alço’ya okan bayülgen tarafından teker teker sayılmış, bu syaım bittiğinde kameralar nuri alço’ya döndüğünde nuri abimizin suratında hınzır bir gülümsemeye şahit olmuşuzdur. bu fark listesine eklenebileek bir madde de coşkun’un tipten kaybettiği, hiçbir hatunun kendisine ilgi gösterdiğine hiçbir filde şahit olunmadığı; nuri abininse hatunların ilgisini tip sayesinde cezbettikten sonra icraate girişmesidir. ha bir de coşkun’u bornozla gören hiç olmamıştır...

aynı hak

schenardi
şahsa değil eşyanın kendisine bağlı haktır. dolayısıyla da en temel ayni hak, mülkiyettir. hakkı belirleyen yani hakkın üzerinde kurulduğu olgu malik, yani malın sahibi değil üzerinde ayni hak kurulmuş eşyadır. dolayısıyla ayni hak sahibi, sahibi olduğu eşyaya ilişkin bu hakkını "herkese" karşı ileri sürebilir. karşılaştırmak için (bkz: şahsi hak)

aynı

schenardi
"aynı" kelimesiyle birlikte "aynî" kelimesinin de incelenmesi gereken başlık burasıdır. bu kelime ilk olarak ayn, yani göz, kelimesinden türetilerek "gözle ilgili" manasında kullanılabilir. asıl anlamıysa nakdi olmayandır; para yerine eşyanın kendisinin ifade edildiği hallerde kullanılır.

telif hakkı

schenardi
ülkemizde insnaların gözünde en kolay ihlal edilesi haktır, çünkü eser üreticisinin elinden bir kez çıkıp umuma yayıldı mı artık umumu oluşturan kişiler, o eserin üzerinde eserle birlikte varlığını devam ettiren telif hakkını umursamazlar. bunun nedeni de tüketici bir toplum olarak niçin bedavaya ya da daha ucuza tüketme imkanı varken fazladan para ödeyeyim düşüncesinin insanların kafasında yatmaktadır. açıkçası türkiye’nin ekonomik yapısının da bunda rol büyüktür, insanarın cebinde anca kendi karınlarını doyurmaya para vardır. ancak telif hakkının önemi devlet politikası olarak algılanıp ona göre tedbir alınmadıkça ne insnalar bu ükede eser üretecek, ne de türkiye üretilen eserlerin satımı açısından bir pazar olarak görülecektir...

devourthedamned

schenardi
ben bir başlığa ne yazılmış derken bir anda ismini gördüğüm, sonra "kimmiş yahu bu kişi? ben niye tanışmamışım ki onunla?" derken ben gelmeden önce buralardan gitmiş olduğunu gördüğüm, kendisiyle tanışmanın bana nasip olmamasının içimde bir burukluk oluşturduğu ex-yazar ve de meslektaşım kişi. kendisine eğer günün birinde görmesi nasip olacaksa burdan saygı ve selamlarımı sunarım...

wikipedia

schenardi
birçok dilde farklı yayınları bulunan bu sanal ansiklopedi, türkçe versiyonuna vikipedi adını vermiştir. bu adı hangi çevirmenin neye göre bulup verdiği merak konusudur. muhtemelen isimlerini türkçe yazım kurallarına uydurmak adına böyle bir seçim yapmışlardır, ama böyle de pek bir anlamsız durmuştur. ayrıca türkçe versiyonunun ingilizce versiyonunda bilgiye ulaşabildiğiniz yirmi başlıktan ancak birine ilişkin bilgiye ulaşılabilmesini sağlayacak bilgi altyapısına sahip olması; o ulaşılan bilginin de yine ingilizce sayfadakinin yirmide bir boyutunda olması da doğrusu bana global dünyada nasıl br konumumuza dair huzursuz edici hisler yüklemektedir.

ateşle barut

schenardi
sertab erenerin ilk albümü olan "sakin ol"dan bir şarkı. adı geçen şarkı bu albümde sözlerini aysel gürel’in yazdığı iki şarkıdan biridir. diğer tüm şarkıların sözleri sezen aksu’ya aittir. bestecisi ise garo mafyan’dır. insanı yıpratması muhtemel bir olguyu bu kadar neşeli bir biçimde anlatması bakımından kayda değer bir şarkıdır.

ateşle barut yan yana durmaz
gönül dilinden anla biraz
bir dokunursan ah dokunursan
ellerin mızrap olur bedenim saz

gözlerim gözlerinden geçerken
ah yine tövbelerim bozulur
kimbilir kaç senedir sana ben
hazırım böyle hadi gel hemen hemen

fırtına bu, bu afet deprem
yıldızları gel topla benden
sarsıntılar dağıtsın bizi gel
yeniden doğuş bu vazgeç kendinden

eriyorum bak mum gibi
damlaya damlaya sel oldum al beni sar
al darmadağın al dolu dizgin
ruhum bedenime dar

iki gözüm

schenardi
sezen aksu’nun 1997 yılında çıkardığı "düş bahçeleri" albümünde seslendirdiği, sözü ve müziği yine kendisine ait şarkıdır. bu parçayı ilk önce kendi öğrencisi sertab erener’e okuması için vermiştir. o da bu şarkıyı 1994 yılında çıkardığı "la’l" albümünde "gel barışalım artık" ismiyle seslendirmiştir. benim tercihim bu şarkı için sezen aksu vokalidir, çünkü şarkıdaki derinliği, aravbeskvari tonlamayı sertab’ın ince tonlu sesinden alamamaktayımdır. sözkonusu parça dinleyeni deler geçer, yerden yere vurur, kısacası yıkıcıdır, ama her daim dinlenesidir; dinlenir de...

yok mu, senin insafın yok mu
bir güler yüzün çok mu
dağ mısın taş mısın
uzak mı, bu eda bu hal tuzak mı
hak mısın bana yasak mı
dost musun düşman mısın

iki gözüm seneler geçiyor
gönül ektiğini biçiyor
bir selam lütfet, bu ne çok hasret
gel barışalım artık

canözüm bahar geldi
dalları kiraz bastı
yedi kat eller yakınım oldu
gel kavuşalım artık

yok mu, senin insafın yok mu
bir güler yüzün çok mu
dağ mısın taş mısın
uzak mı, bu eda bu hal tuzak mı
hak mısın bana yasak mı
dost musun düşman mısın

iki gözüm seneler geçiyor
gönül ektiğini biçiyor
bir selam lütfet, bu ne çok hasret
gel barışalım artık

canözüm bahar geldi
dalları kiraz bastı
yedi kat eller yakınım oldu
gel kavuşalım artık

iki gözüm seneler geçiyor
gönül ektiğini biçiyor
bir selam lütfet, bu ne çok hasret
gel barışalım artık

canözüm bahar geldi
dalları kiraz bastı
yedi kat eller yakınım oldu
gel kavuşalım artık...

damak tadı

schenardi
insnaların ekonomik güç ve konumlarına göre yemek yerken karın doyurmak yerine öncelikle tatmin etme amacı güttükleri histir. dediğim gibi damak tadının kişi için öncelik elde etmesi tamamen ekonomik durumuna bağlıdır; kimi damak tadı nedir bilmez, amacı yalnız karın doyurmaktır; kimisi beğenmediğini hiç yemeyeck lükse sahiptir; kimisiyse genelde bir yolunu bulup karnını doyurmaya bakarken arada sırada da olsa böyle bir içgüdüsü olduğunu hatırlayıp onu tatmin etmeye uğraşır.

zekeriyaköy

schenardi
istanbul’un avrupa yakasının en kuzeyinde bulunan ve lüks villalarıyla bilinen yer. fakat bu villaların birçoğunun ruhsatsız yani kaçak olması sebebiyle bu yer, çoğu kez adını çıkan tartışmalarla duyurmuştur.
10 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol