(bkz: daginik gazel)
(bkz: neyi anlatıyorum ben bir ozan çırağı bile olmazken)
(bkz: bir kent bir sevda ve veda)
“eski güzel şeylerden değil,
yeni kötü şeylerden başlamak gerekir.”
-walter benjamin-
göç
geçer...
geçer ayrılıklar baladı
siyah bir orman olur gençliğimiz
bize böyle pay kalır
bize böyle pay kalır...
ağla sömürgem... belki dönemem
oralarda usul usul talazlanan nehirlerde yaz kalır
kış yanar, düş üşür yüreğimde
ağlarım, gözyaşım beyaz kalır...
sonra askerler yeniden kuşatırlar aşınmış kaleleri
bin havaar parçalar gecenin döşeğini
ocaklar iniler, yas büyür, orta yerde kan kalır
dıngılava’da peştamallı çocuklar havuzlara işerler
gözlerinde bir mahmur özlem kalır...
derken bir ankara, bir poyraz beni döve döve içeri alır
yollarda giderek uzaklaşır... giderek uzaklaşır
fahişeler terli kasıklarıyla sabaha uğurlanır
kuşlar inkâr edilir, gökyüzü yağmalanır
ben büyürüm bu kederle kalbim uslanır...
ağla sömürgem!
ağla ve kucakla kumral delikanlını
buralarda çatılmış bir tüfeğim böğrümde taflan kalır
şimdi kızılay’ da oturmuşum hasretin kancasında
geçer zaman, geçer yıllar, günlere bir yeni hazan kalır...
ağla sömürgem...
sen hep mağlup bir ağlayışta
ben uzak susarım bu mağlubiyet için hep anlayışla
bak, çöpçüler bu geceyi de piç edip süpürdüler
ben ise haber değeri bile olmayan bir haykırışta
özleminle hâlâ bir yakarışta...
ağla! ben de ağlarım gözyaşlarım özlemine az kalır
buralarda nem var! nem varsa sende kalır
daha çağırırken beni
anı bile kalmaya tenezzül etmeyen o dağ dorukları
sömürgem yaslar durur sesime kırgın ayrılıkları...
ben gittim
ve yittim!
oralarda usul usul talazlanan nehirlerde yaz kalır
yaslarım günleri yüzüme gözyaşım beyaz kalır
burada yıllar küfürle uğurlanır
ben büyürüm içindeki haylaz çocuk uslanır
ve günler geçer, herkes gider, pistler boşalır
sahnede bir ben, bir kurtlar, bir klasik dans kalır...
ağla sömürgem... buralarda döne döne-
mem! artık bir yeşile dolmasak da anılardan haz kalır
sen de bir zaman duyarsın
bir gün bir taze mezar kazılır
ardında bir dağınık gazel ile, kül ile
ankara’da bir ölü yılmaz kalır...
yılmaz odabaşı
yeni kötü şeylerden başlamak gerekir.”
-walter benjamin-
göç
geçer...
geçer ayrılıklar baladı
siyah bir orman olur gençliğimiz
bize böyle pay kalır
bize böyle pay kalır...
ağla sömürgem... belki dönemem
oralarda usul usul talazlanan nehirlerde yaz kalır
kış yanar, düş üşür yüreğimde
ağlarım, gözyaşım beyaz kalır...
sonra askerler yeniden kuşatırlar aşınmış kaleleri
bin havaar parçalar gecenin döşeğini
ocaklar iniler, yas büyür, orta yerde kan kalır
dıngılava’da peştamallı çocuklar havuzlara işerler
gözlerinde bir mahmur özlem kalır...
derken bir ankara, bir poyraz beni döve döve içeri alır
yollarda giderek uzaklaşır... giderek uzaklaşır
fahişeler terli kasıklarıyla sabaha uğurlanır
kuşlar inkâr edilir, gökyüzü yağmalanır
ben büyürüm bu kederle kalbim uslanır...
ağla sömürgem!
ağla ve kucakla kumral delikanlını
buralarda çatılmış bir tüfeğim böğrümde taflan kalır
şimdi kızılay’ da oturmuşum hasretin kancasında
geçer zaman, geçer yıllar, günlere bir yeni hazan kalır...
ağla sömürgem...
sen hep mağlup bir ağlayışta
ben uzak susarım bu mağlubiyet için hep anlayışla
bak, çöpçüler bu geceyi de piç edip süpürdüler
ben ise haber değeri bile olmayan bir haykırışta
özleminle hâlâ bir yakarışta...
ağla! ben de ağlarım gözyaşlarım özlemine az kalır
buralarda nem var! nem varsa sende kalır
daha çağırırken beni
anı bile kalmaya tenezzül etmeyen o dağ dorukları
sömürgem yaslar durur sesime kırgın ayrılıkları...
ben gittim
ve yittim!
oralarda usul usul talazlanan nehirlerde yaz kalır
yaslarım günleri yüzüme gözyaşım beyaz kalır
burada yıllar küfürle uğurlanır
ben büyürüm içindeki haylaz çocuk uslanır
ve günler geçer, herkes gider, pistler boşalır
sahnede bir ben, bir kurtlar, bir klasik dans kalır...
ağla sömürgem... buralarda döne döne-
mem! artık bir yeşile dolmasak da anılardan haz kalır
sen de bir zaman duyarsın
bir gün bir taze mezar kazılır
ardında bir dağınık gazel ile, kül ile
ankara’da bir ölü yılmaz kalır...
yılmaz odabaşı
doğal kayak ve yamaç paraşütü pistleri olan kampüs.lakin şu ana kadar kullanan çıkmamıştır ölüm ihtimali yüksektir.
esmeray:gel teskere gel teskere...
paralaks:gel testere gel testere bitsin bu gurbet
evde ana,bacı,gardaş yüzüne hasret.
paralaks:gel testere gel testere bitsin bu gurbet
evde ana,bacı,gardaş yüzüne hasret.
biket ilhan’ın çekimlerine başladığı nazım hikmet’in hayatını anlatan beklenen film.şairi oynayacak kişiyse babam ve oğlum’un salim’i yetkin dikinciler.
bu ülkenin yalnış anlama kabiliyetinin en büyük örneğidir nazım hikmet.yıllarca ülkesini sevdiği ve ülkesi için ölebileceği her satırından belli olan şiirlerine bakılmaksızın vatan haini ilan edilmiştir.sürgünlerde yaşamıştır sadece bir ideolojisi var diye.sürgündeyken yazdığı memleket hasreti kokan şiirleri bile yumuşatmamıştır ülkesini ondan daha çok sevdiği şüpheli olan insanların yüreğini.yumuşatsın diye yazmamıştır zaten ayrı konu.mezarını gömüleceği köylülerin efendileri! dinsizdir diye istememiştir hala rusya’da yatar nazım hikmet.tüm bu baskılara rağmen tanınır sevinir kendi gibi yurtsever solcular tarafından.daha sonra şiirlerinde eleştirdiği zihniyetin eline düşer,onlar okumaya başlar şiirlerini.insanlar iyice çığrından çıkmıştır ve hala bugün takımların marşları nazım hikmet’in dizelerinden yapılır,inatlaşan iki-üç futbol takımı birbirlerini mat etmek için sürekli şairin dizelerini kullanırlar.nazım hikmet sonuçta hiç sevilmediği zamanlarda ve okunup sevildiği zamanlarda hep yalnış anlaşılmıştır.
komşunun zıpır oğlu bizdedir ve televizyonda şu crunchın saçma reklamı vardır.adam çikolatadan her ısırık aldığında duvarlar parçalanmakta ve er kişi hatun kişileri gözetleyebilmektedir.reklam biter:
-abi insanları kandırıyorlar ya.
-niye lan?
-ben denedim hiçbir yer parçalanmadı.
-?!?!.
-abi insanları kandırıyorlar ya.
-niye lan?
-ben denedim hiçbir yer parçalanmadı.
-?!?!.
(bkz: kel adamdan hayır gelmez).
sözlükte yalnız kaldığımı düşündüğüm tüm fikirlere destek çıkan biri olduğunu öğrendiğimde büyük takdirimi kazanmış,bulunması çok zor duyarlılıktaki bilgiç.lakin sürekli birbirimizi yalnış anlamaktayız ayrı konu.
dört bir yandan yaptığımız istekleri usanmadan çalan taze dj.sabahları kahvaltı yapmak yerine yoğurt yediğini de öğrendik.
minibüsün içinde okunduğunda hüznünüzü saklamak gibi zor bir durumla karşılaşmanıza neden olan edip cansever şiiri.ahmet abi’nin ahmed arif olabileceği söylenir.
kürt milliyetçisi ,kendini kendi bağımsızlıkları için savaşan yiğit askerler olarak gören ama adam gibi savaşmak yerine dağda bayırda kaçak dövüşen ve emellerini ölmüş binlerce masum erimizin,askerin kanları üzerine kuran iki yüzlü hain örgüt.
kocaeli üniversitesi öğrencisi olması nedeniyle seneye yapılacak pek çok zirvede karşılacağımız kişidir.
kısa olmasına rağmen bir kitap dolusu şey anlatan,bazen karşı taraf için çok anlamsız ama söyleyen için hayatın tüm çizgilerini oluşturan ve -dum ekinin gelmesiyle hayal kırıklığına uğramış olan masum söz.
tüm engellere rağmen çok az kişiyle de olsa eğlenceli geçeceği kesin olan zirvedir.şarkılar söylenecek sohbetler edilecektir.katılacağım ilk zirve olması da ayrı bir güzelliktir.
efendim kısaca şöyle bir örnekle açıklanabilir:
diyelim ki sokakta harika bir poz yakaladınız.hemen çekmek için makineye sarıldınız.3 çocuk oyun oynuyor ama poz öyle böyle değil.koşarak fotoğrafçıya gittiniz filmi yıkattınız.sonra fotoğrafa bakınca yüzünüzün hüzün çizgileri teker teker ortaya çıkacaktır.çünkü dandik makinenin objektifi vizörden görünenden farkli bir görüş açısına sahip olduğundan oyun oynayan çocuklardan biri çıkmadı onun yerine mesela duvara işeyen bir adam çıktı.işte paralaks hatasi.ama bazen bu hata gerçekten berbat olan pozları da düzeltebilir.
diyelim ki sokakta harika bir poz yakaladınız.hemen çekmek için makineye sarıldınız.3 çocuk oyun oynuyor ama poz öyle böyle değil.koşarak fotoğrafçıya gittiniz filmi yıkattınız.sonra fotoğrafa bakınca yüzünüzün hüzün çizgileri teker teker ortaya çıkacaktır.çünkü dandik makinenin objektifi vizörden görünenden farkli bir görüş açısına sahip olduğundan oyun oynayan çocuklardan biri çıkmadı onun yerine mesela duvara işeyen bir adam çıktı.işte paralaks hatasi.ama bazen bu hata gerçekten berbat olan pozları da düzeltebilir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?