(bkz: düz oyun)
destansı öyküden alıntı;
liman yaşlıdır, artık bekleyemem
çamlı adalar için çekip giden arkadaşları
çınarlı adalar için çekip giden arkadaşları
açık deniz için çekip giden arkadaşları.
okşarım paslı gemileri, kürekleri okşarım
ki bedenim canlansın ve güçlensin.
yelkenler tuz kokusu verir yalnız
öteki fırtınadan.
yalnız kalmak isteseydim, sessizlik
olurdu aradığım, yoksul ufukta
bu çizgilerin, bu renklerin, bu suskunluğun
ruhumu parça parça edeceği umudu değil.
gecenin yıldızları yeniden getirdi bana
ölümü bekleyen odysseusun güvenini, çiriş otları arasında.
burda çiriş otları arasında demirlediğimiz zaman
adonisin yaralandığını bilen boğazı bulalım istedik.
yorgo seferis
çeviri : melih cevdet anday
liman yaşlıdır, artık bekleyemem
çamlı adalar için çekip giden arkadaşları
çınarlı adalar için çekip giden arkadaşları
açık deniz için çekip giden arkadaşları.
okşarım paslı gemileri, kürekleri okşarım
ki bedenim canlansın ve güçlensin.
yelkenler tuz kokusu verir yalnız
öteki fırtınadan.
yalnız kalmak isteseydim, sessizlik
olurdu aradığım, yoksul ufukta
bu çizgilerin, bu renklerin, bu suskunluğun
ruhumu parça parça edeceği umudu değil.
gecenin yıldızları yeniden getirdi bana
ölümü bekleyen odysseusun güvenini, çiriş otları arasında.
burda çiriş otları arasında demirlediğimiz zaman
adonisin yaralandığını bilen boğazı bulalım istedik.
yorgo seferis
çeviri : melih cevdet anday
tercih edebilmektir velakin bunun bir tercih olarak işletildiği düşünülmemektedir.
(bkz: carpe diem)
(bkz: popüler kültür)
(bkz: carpe diem)
(bkz: popüler kültür)
adnan oktar başlığında görülen ilk entry, başlık sahibinin erişimi engelleyerek erişmek isteyenleri çoğaltması zıt kutupların birbirlerini çekmeleridir.
"hocam biz bunlara lakap takıp da giydiririz"
"hocam biz bunlara lakap takıp da giydiririz"
güzel şehir izmirli yunan şair yorgo seferisin bir başka eseri.
denize yakın mağaralarda
bir susuzluk duyarsın, bir aşk,
bir coşku
deniz kabukları gibi sert
alır avucuna tutabilirsin.
denize yakın mağaralarda
günlerce gözlerinin içine baktım,
ne ben seni tanıdım, ne de sen beni.
denize yakın mağaralarda
bir susuzluk duyarsın, bir aşk,
bir coşku
deniz kabukları gibi sert
alır avucuna tutabilirsin.
denize yakın mağaralarda
günlerce gözlerinin içine baktım,
ne ben seni tanıdım, ne de sen beni.
1890 yılında izmir’de doğdu. urla iskelesi’nde büyüyen şairin şiirlerinde dogdugu topraklara özlemle karişik buruk bir sürgünlük duygusu hissedilir. seferis’in ailesi kurtuluş savaşi sonrasinda yunanistan’a göç edenler arasında yer alıyor. seferis daha sonra diplomatik görevle geldiği ülkemizde geçmişinin izlerini sürmek üzere izmir’e ve urla iskelesi’ne gidiyor (1950).
anılarında urla’ya gidişini şöyle anlatiyor:
“sonra o inanılmaz şeyle, her zaman olduğu gibi birdenbire karşı karşıya geldik. cip durdu, indik ve iskele’de, urla’ya giden yolun sağındaki eski çeşmenin biraz ötesinde bulduk kendimizi. ninemin eviyle bizim evin arkasını ayıran kıyıya paralel sokağın ortasındaydık. denize doğru yöneldik. vapurların yanaştığı tahta iskele yerinde değildi ama iskeleyi taşıyan beş altı sağlam kazığın yerinde durduğunu hayretle gördüm. batis’in kahvesinin kemerlerine ve onların üzerindeki yapıya da bir şey olmamıştı. sonra hatırlayamadığım bir iki yapı. daha sonra da evimiz.”
http://www.yorgoseferis.com
anılarında urla’ya gidişini şöyle anlatiyor:
“sonra o inanılmaz şeyle, her zaman olduğu gibi birdenbire karşı karşıya geldik. cip durdu, indik ve iskele’de, urla’ya giden yolun sağındaki eski çeşmenin biraz ötesinde bulduk kendimizi. ninemin eviyle bizim evin arkasını ayıran kıyıya paralel sokağın ortasındaydık. denize doğru yöneldik. vapurların yanaştığı tahta iskele yerinde değildi ama iskeleyi taşıyan beş altı sağlam kazığın yerinde durduğunu hayretle gördüm. batis’in kahvesinin kemerlerine ve onların üzerindeki yapıya da bir şey olmamıştı. sonra hatırlayamadığım bir iki yapı. daha sonra da evimiz.”
http://www.yorgoseferis.com
(bkz: yorgo seferis)
yunan şair yorgo seferis e ait dizeler.
bir güvercin gibi ak
o gizli kıyıda
susadık öğle üzeri:
ama tuzluydu sular.
sarı kumların üstüne
adını yazdık onun,
ama bir rüzgâr esti denizden
ve silindi yazılar.
nasıl bir ruh, bir yürek,
nasıl bir istek ve tutkuyla
yaşadık:yanılmışız!
değiştirdik öyle yaşamayı.
bir güvercin gibi ak
o gizli kıyıda
susadık öğle üzeri:
ama tuzluydu sular.
sarı kumların üstüne
adını yazdık onun,
ama bir rüzgâr esti denizden
ve silindi yazılar.
nasıl bir ruh, bir yürek,
nasıl bir istek ve tutkuyla
yaşadık:yanılmışız!
değiştirdik öyle yaşamayı.
anlamlı bülent ortaçgil şarkısı.
hayatın öğretilerinden bir başkası hiç olmayabilirdi tesellisiyle başlayan cümlenin vurgusudur.
adına yakışır derecede anlama yetisi gerektiren kavafis eseri.
birdenbire duyarsan geceyarısı
görünmeyen bir alayın geçtiğini
eşsiz ezgilerle, seslerle-
artık boyun eğen yazgına başarısız
yapıtlarına, tasarladığın işlere
hepsi aldanışlarla biten-
ağlamayasın boş yere.
çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi
hoşçakal de ona, giden iskenderiyeye.
hele kendini aldatmayasın demeyesin:
bu bir düştü, kulaklarım iyi duymadı;
böyle boş umutlara eğilmeyesin.
çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi
böyle bir kente erişmiş sana yaraşırcasına,
kesin adımlarla yaklaş pencereye,
dinle duygulanarak, ama
yanıp yıkılmalarıyla değil korkakların-
son bir kez, dinle doya doya ezgileri,
o gizli alayın eşsiz çalgılarını,
hoşçakal de ona, yitirdiğin iskenderiyeye.
(bkz: kaybettim şarkımı)
birdenbire duyarsan geceyarısı
görünmeyen bir alayın geçtiğini
eşsiz ezgilerle, seslerle-
artık boyun eğen yazgına başarısız
yapıtlarına, tasarladığın işlere
hepsi aldanışlarla biten-
ağlamayasın boş yere.
çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi
hoşçakal de ona, giden iskenderiyeye.
hele kendini aldatmayasın demeyesin:
bu bir düştü, kulaklarım iyi duymadı;
böyle boş umutlara eğilmeyesin.
çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibi
böyle bir kente erişmiş sana yaraşırcasına,
kesin adımlarla yaklaş pencereye,
dinle duygulanarak, ama
yanıp yıkılmalarıyla değil korkakların-
son bir kez, dinle doya doya ezgileri,
o gizli alayın eşsiz çalgılarını,
hoşçakal de ona, yitirdiğin iskenderiyeye.
(bkz: kaybettim şarkımı)
an itibariyle bir bloğa asılı gördüğüm ve kamaşullah olmamasını dileyerek ve ürkerek okuduğum tabela.
(bkz: #540031)
(bkz: #540031)
anılarınız varsa bir şeyleri hatıratlaştırdıysanız ve iki duvar arasında kaldıysa hayatlarınız bıçağın kemiğe dayanmasını sağlamak adına size yardımcı olacak gözünüzde büyüyen dünyayı bir adımda arşınlamanızı sağlayacak ilhan irem eseri.
yaşamın farkında olanlara da itaf edilen söylem.
(bkz: yalın enstitü derneği)
-anne ben ibne oldum
-tercihlerine saygılıyız yeterki eve iş getirme
-!?
-tercihlerine saygılıyız yeterki eve iş getirme
-!?
ismi lazım değil deyimi gibi aynı anlamda kullanılan ifade anlam itibariyle açıkça belirtmekten kaçınıldığında can kurtaran misali devreye girer.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?