nazim hikmet ranin hepimizden buyuk $air diye sozettigi bodrumda ya$ami$ cok onemli bir isim.
ba$inda, sonunda, ortasinda kar$i taraftakine televizyonun sesini tamamen kismasinin lazim geldiginin anlatilamadigi baglanti. bu sebeple ses eko yapar, ne soylendigi anla$ilmaz. hayir herkes ogrenmi$tir artik tv’nin kapatilmasi gerektigini ama kimse bana misin demez.
-hanfendi televizyonunuzun sesini kisar misiniz?
-e $ey cocuklar da izliyodu amaaa
-hoo?
-ama bu canli yayin milyonlar bizi izliyo
-hmm haklisin $ekerim, riza kisiver anam $unun sesini kiziyolar.
-hanfendi televizyonunuzun sesini kisar misiniz?
-e $ey cocuklar da izliyodu amaaa
-hoo?
-ama bu canli yayin milyonlar bizi izliyo
-hmm haklisin $ekerim, riza kisiver anam $unun sesini kiziyolar.
lay beside me, tell me what theyve done
speak the words i want to hear, to make my demons run
the door is locked now, but its open if youre true
if you can understand the me, than i can understand the you.
lay beside me, under wicked sky
through black of day, dark of night, we share this pair of lives
the door cracks open, but theres no sun shining through
black heart scarring darker still, but theres no sun shining through
no, theres no sun shining through
no, theres no sun shining
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits for you
or are you unforgiven too?
come lay beside me, this wont hurt i swear
she loves me not, she loves me still, but shell never love again
she lay beside me, but shell be there when im gone
black heart scarring darker still, yes shell be there when im gone
yes, shell be there when im gone
dead sure shell be there!
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits for you
or are you unforgiven too?
(solo)
lay beside me, tell me what ive done
the door is closed, so are your eyes
but now i see the sun, now i see the sun
yes now i see it!
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
so sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits,
the one who waits for you
oh what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
(so i dub thee unforgiven)
oh, what ive felt
oh, what ive known!
i take this key (never free)
and i bury it (never me) in you
because youre unforgiven too
never free
never me
cause youre unforgiven too!
(bkz: metallica)
speak the words i want to hear, to make my demons run
the door is locked now, but its open if youre true
if you can understand the me, than i can understand the you.
lay beside me, under wicked sky
through black of day, dark of night, we share this pair of lives
the door cracks open, but theres no sun shining through
black heart scarring darker still, but theres no sun shining through
no, theres no sun shining through
no, theres no sun shining
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits for you
or are you unforgiven too?
come lay beside me, this wont hurt i swear
she loves me not, she loves me still, but shell never love again
she lay beside me, but shell be there when im gone
black heart scarring darker still, yes shell be there when im gone
yes, shell be there when im gone
dead sure shell be there!
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits for you
or are you unforgiven too?
(solo)
lay beside me, tell me what ive done
the door is closed, so are your eyes
but now i see the sun, now i see the sun
yes now i see it!
what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
what ive felt, what ive known
so sick and tired, i stand alone
could you be there?, cause im the one who waits,
the one who waits for you
oh what ive felt, what ive known
turn the pages, turn the stone
behind the door, should i open it for you?
(so i dub thee unforgiven)
oh, what ive felt
oh, what ive known!
i take this key (never free)
and i bury it (never me) in you
because youre unforgiven too
never free
never me
cause youre unforgiven too!
(bkz: metallica)
(bkz: the unforgiven 2)
(bkz: the unforgiven 2)
(bkz: the unforgiven 2)
(bkz: the unforgiven 2)
an itibariyle sol yanda gorup sevindigim ba$liktir, hatta kafami sallayarak sozlugu selamlami$imdir.
(bkz: tutku)
tugrul asi balkar’in kaleminden:
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kiyida ahsap iskelenin gicirdayan tahtalarinin uzerinde, denizi tanimaya basladigi gunleri animsayarak. denizi. babasinin dayisini geri vermeyen, koynuna alan gizemli denizi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
dedemle dostlugunu. incelikli, yurekli, onurlu. tukenmeyen, insanca. birlikte nasil baliga ciktiklarini. nasil birlikte raki ictiklerini. denizi icer gibi yudumladiklarini. denizde bulduklari bombayi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kayagolgelerini, mimozalari. saclarina, balikci’nin yetistirdigi mimozalari takan bodrumlu kizlari. onbiray cicegini, karanfilleri, yaseminleri goz nuruyla sevgiyle buyuten kadinlari. baliktan donen balikcilari. fil kulagi sungerleri sirtlamis sungercileri. otelerin cocuklari’nda sancisi tutan kadini. hani otegillerin elif’i. okusana yeniden, isiteyim senin giritli gocmen dilinden. elimden tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
mavi surgun’un gozleri mavi degil de cakira calardi hani. mahmut nerelerde? aganta burina burinata! haydiyin engin denizlere! alis’im bekleyedursun. kerimoglu kiyi boyu gelir mi, haggat tip tip eder mi zenginlerin uregi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
cocuk duslerinde, mandalina bahceleri arasinda cakir ayse. yoksa o da mi bodrum’un gok rengi bulutlarindan bize bakmakta. babasi sefir, amcasi vezirmis, dogru mu baba? deli davut, nicin giderdi gulen ada’ya? pegas, pegasus kipkirmizi kahkahalarla baba. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kalenin icinde saraclar, kavaflar, dukkanlar varmis eskiden. ip saticilari. balik ipi de satarlar mi baba? balikci’nin oturdugu apartimanin adi merhaba imis, gercek mi? elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kiraci misgillere, bozkiri senlige donusturen kimdi? o kiyiboyu agaclarini, o palmiyeleri diken kimdi? simdi, nicin kesiyorlar? korkuyorum. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
buyudu. babasi yine de elinden tutuyor. icinde bir turlu buyumeyen cocuklugunun elinden. icinde bir turlu dinmek bilmeyen deniz sevgisinin elinden. doga sevgisinin elinden. tarih sevgisinin elinden. insanlik sevgisinin elinden.
simdi, ikisi de, birbirlerinin ellerini daha bir simsiki tutuyorlar, betonla coraklasan, bilisizlikle bogazlanan agaclarin gozyaslarini yureklerinde duyumsayarak. daha bir simsiki. elimi tut, birakma, demeden.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kiyida ahsap iskelenin gicirdayan tahtalarinin uzerinde, denizi tanimaya basladigi gunleri animsayarak. denizi. babasinin dayisini geri vermeyen, koynuna alan gizemli denizi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
dedemle dostlugunu. incelikli, yurekli, onurlu. tukenmeyen, insanca. birlikte nasil baliga ciktiklarini. nasil birlikte raki ictiklerini. denizi icer gibi yudumladiklarini. denizde bulduklari bombayi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kayagolgelerini, mimozalari. saclarina, balikci’nin yetistirdigi mimozalari takan bodrumlu kizlari. onbiray cicegini, karanfilleri, yaseminleri goz nuruyla sevgiyle buyuten kadinlari. baliktan donen balikcilari. fil kulagi sungerleri sirtlamis sungercileri. otelerin cocuklari’nda sancisi tutan kadini. hani otegillerin elif’i. okusana yeniden, isiteyim senin giritli gocmen dilinden. elimden tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
mavi surgun’un gozleri mavi degil de cakira calardi hani. mahmut nerelerde? aganta burina burinata! haydiyin engin denizlere! alis’im bekleyedursun. kerimoglu kiyi boyu gelir mi, haggat tip tip eder mi zenginlerin uregi. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
cocuk duslerinde, mandalina bahceleri arasinda cakir ayse. yoksa o da mi bodrum’un gok rengi bulutlarindan bize bakmakta. babasi sefir, amcasi vezirmis, dogru mu baba? deli davut, nicin giderdi gulen ada’ya? pegas, pegasus kipkirmizi kahkahalarla baba. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kalenin icinde saraclar, kavaflar, dukkanlar varmis eskiden. ip saticilari. balik ipi de satarlar mi baba? balikci’nin oturdugu apartimanin adi merhaba imis, gercek mi? elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
kiraci misgillere, bozkiri senlige donusturen kimdi? o kiyiboyu agaclarini, o palmiyeleri diken kimdi? simdi, nicin kesiyorlar? korkuyorum. elimi tut baba, birakma.
baba bana balikci’yi anlat, derdi cocuk.
buyudu. babasi yine de elinden tutuyor. icinde bir turlu buyumeyen cocuklugunun elinden. icinde bir turlu dinmek bilmeyen deniz sevgisinin elinden. doga sevgisinin elinden. tarih sevgisinin elinden. insanlik sevgisinin elinden.
simdi, ikisi de, birbirlerinin ellerini daha bir simsiki tutuyorlar, betonla coraklasan, bilisizlikle bogazlanan agaclarin gozyaslarini yureklerinde duyumsayarak. daha bir simsiki. elimi tut, birakma, demeden.
halikarnas balikcisi, 1886-13 ekim 1973
gunumuz hikayeci ve romancilarindan.
halikarnas balikcisi’nin asil adi cevat sakir kabaagaclidir. halikarnas bugunku bodrumun antik cag donemindeki adidir.
istanbulda dogdu. robert koleji bitirdi (1904). yurtdisina giderek oxford universitesinde yeni caglar tarihi bolumu’nde yuksek ogrenimini tamamladi (1906).
yazi hayatina resimli ay, inci dergilerinde basladi. bu arada kapak resimlemeleri ve karikatur de yapti.
kurtulus savasi sirasinda yazdigi bir yazi nedeniyle bodruma surgun edildi. daha sonra affedildi, ancak halikarnas balikcisi cok sevdigi bodrumdan ayrilmadi.
halikarnas balikcisi, konusu ege bolgesinin tarihsel arka planindan esinlenen cok sayida hikaye, roman ve deneme kitaplari yazdi. hayatim turist rehberligi ve gazetecilikle kazandi. turk edebiyatinin deniz hikayeleriyle unlenen bir yazari olarak halikarnas balikcisi bodrumun ve ege kiyilarinin dogal ve tarihsel degerlerin! dunyaya tanitti. bir durusmanin oykusu adli kitapta, halikarnas balikcisi’nin yargilanmasi anlatilmaktadir. halikarnas balikcisi 1971 yilinda kultur bakanligi odulunu kazandi.
eserleri:
aganta burina burinata , altinci kita akdeniz, anadolu efsaneleri , anadolu tanrilari, anadolunun sesi , arsipel, bulamac , ciceklerin dugunu, dalgiclar, deniz gurbetcileri , denizin cagirisi, dusun yazilari, genclik denizlerinde , gulen ada , hey koca yurt , imbat serinligi, mavi surgun , merhaba anadolu , otelerin cocuklari, parmak damgasi, turgut reis , uluc reis , yol ver deniz
gunumuz hikayeci ve romancilarindan.
halikarnas balikcisi’nin asil adi cevat sakir kabaagaclidir. halikarnas bugunku bodrumun antik cag donemindeki adidir.
istanbulda dogdu. robert koleji bitirdi (1904). yurtdisina giderek oxford universitesinde yeni caglar tarihi bolumu’nde yuksek ogrenimini tamamladi (1906).
yazi hayatina resimli ay, inci dergilerinde basladi. bu arada kapak resimlemeleri ve karikatur de yapti.
kurtulus savasi sirasinda yazdigi bir yazi nedeniyle bodruma surgun edildi. daha sonra affedildi, ancak halikarnas balikcisi cok sevdigi bodrumdan ayrilmadi.
halikarnas balikcisi, konusu ege bolgesinin tarihsel arka planindan esinlenen cok sayida hikaye, roman ve deneme kitaplari yazdi. hayatim turist rehberligi ve gazetecilikle kazandi. turk edebiyatinin deniz hikayeleriyle unlenen bir yazari olarak halikarnas balikcisi bodrumun ve ege kiyilarinin dogal ve tarihsel degerlerin! dunyaya tanitti. bir durusmanin oykusu adli kitapta, halikarnas balikcisi’nin yargilanmasi anlatilmaktadir. halikarnas balikcisi 1971 yilinda kultur bakanligi odulunu kazandi.
eserleri:
aganta burina burinata , altinci kita akdeniz, anadolu efsaneleri , anadolu tanrilari, anadolunun sesi , arsipel, bulamac , ciceklerin dugunu, dalgiclar, deniz gurbetcileri , denizin cagirisi, dusun yazilari, genclik denizlerinde , gulen ada , hey koca yurt , imbat serinligi, mavi surgun , merhaba anadolu , otelerin cocuklari, parmak damgasi, turgut reis , uluc reis , yol ver deniz
(bkz: cevat şakir kabaağaçlı)
(bkz: japon balikcisi)
denizde bir bulutun oldurdugu
japon balikcisi genc bir adamdi.
dostlarindan dinledim bu turkuyu
pasifikte sapsari bir aksamdi.
balik tuttuk yiyen olur.
elimize degen olur,
bu gemi bir kara tabut,
lumbarindan giren olur.
balik tuttuk yiyen olur
birden degil agir agir,
etleri curur dagilir.
balik tuttuk yiyen olur.
elimize degen olur,
tuzla gunesle yikanan
bu vefali, bu caliskan
elimize degen olur.
birden degil agir agir
elleri curur, dagilir,
elimize degen olur...
badem gozlum beni unut,
bu gemi bir kara tabut,
lumbarindan giren olur.
ustumuzden gecti bulut.
badem gozlum beni unut
boynuma sarilma gulum,
benden sana gecer olum
badem gozlum beni unut.
bu gemi bir kara tabut.
badem gozlum beni unut.
curuk yumurtadan curuk
benden yapacagin cocuk.
bu gemi bir kara tabut
bu deniz bir olu deniz.
insanlar ey, nerdesiniz?
nerdesiniz?
(bkz: nazim hikmet ran)
japon balikcisi genc bir adamdi.
dostlarindan dinledim bu turkuyu
pasifikte sapsari bir aksamdi.
balik tuttuk yiyen olur.
elimize degen olur,
bu gemi bir kara tabut,
lumbarindan giren olur.
balik tuttuk yiyen olur
birden degil agir agir,
etleri curur dagilir.
balik tuttuk yiyen olur.
elimize degen olur,
tuzla gunesle yikanan
bu vefali, bu caliskan
elimize degen olur.
birden degil agir agir
elleri curur, dagilir,
elimize degen olur...
badem gozlum beni unut,
bu gemi bir kara tabut,
lumbarindan giren olur.
ustumuzden gecti bulut.
badem gozlum beni unut
boynuma sarilma gulum,
benden sana gecer olum
badem gozlum beni unut.
bu gemi bir kara tabut.
badem gozlum beni unut.
curuk yumurtadan curuk
benden yapacagin cocuk.
bu gemi bir kara tabut
bu deniz bir olu deniz.
insanlar ey, nerdesiniz?
nerdesiniz?
(bkz: nazim hikmet ran)
nickini palavra degil de palovera diye okudugum bilgic ki$isi. ispanyolca gibi olmu$ ho$ olmu$ kanimca. sozluge bilgi acisindan cokca katkida bulunan ama "kendine de aci biraz karde$" dedigim yazar.
arapca ve farsca kokenli bir kelimedir. turuncgiller anlamina gelir.
sitrik asit basta narenciyeler olmak uzere bircok meyvada yuksek miktarlarda bulunan bir organik asittir.
en tehlikeli kansorejen katkydyr, sitrik asidin kodudur. bir cok hazir gida urunu olan corba, ketcap, cikolata, sosis, salam, kola vb.de bolca bulunmaktadyr malesef.
(bkz: sitrik asit)
(bkz: sitrik asit)
icerisinde e 330 kanserojen madde bulundurmasi sebebiyle ke$ke fazla tuketilmese dedigim corba.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?