3.nesil bilgiç. hoşgeldin diyorum kendisine.
tuvalete gidip sıçtıktan sonra, götünü yıkamaya üşenen kişilerdir. ya da su kesiktir, mis gibi adam birden götü bokluya dönmüştür.
haberin başlığı:
kendini atatürk zannediyor
haberin detayı:
atatürke ikizi kadar benzeyen, adı henüz tespit edilemeyen şahış, utanmadan ben atatürküm diyebildi. ayrıca vatanın halini görünce anıt kabirde daha fazla dayanamadım, çıktım geldim. diyerek alay etmekten de geri kalmadı. akli dengesinin bozuk olduğu tahmin edilen bu adam, gözaltına alındı.
kendini atatürk zannediyor
haberin detayı:
atatürke ikizi kadar benzeyen, adı henüz tespit edilemeyen şahış, utanmadan ben atatürküm diyebildi. ayrıca vatanın halini görünce anıt kabirde daha fazla dayanamadım, çıktım geldim. diyerek alay etmekten de geri kalmadı. akli dengesinin bozuk olduğu tahmin edilen bu adam, gözaltına alındı.
akıl dolu bir adam. hayatla ilgili önerileri işe yarar:
bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne
"o olmazsa yaşayamam." demeyeceksin
demeyeceksin işte
yaşarsın çünkü
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki
çok sevmeyeceksin mesela,
o daha az severse kırılırsın
ve zaten genellikle o daha az sever seni,
senin onu sevdiğinden
çok sevmezsen, çok acımazsın
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem
çalıştığın binayı, masanı, telefonunu,
kartvizitini...
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin
senin değillermiş gibi davranacaksın
hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın
onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın
çok eşyan olmayacak mesela evinde
paldır küldür yürüyebileceksin
ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
çatılarin gökyüzüyle birleştigi yerleri sahipleneceksin
gökyüzünü sahipleneceksin,
güneşi, ayı, yıldızları...
mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak
"o benim" diyeceksin
mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin...
mesela gökkuşağı senin olacak
ille de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın
mesela turuncuya, ya da pembeye
ya da cennete ait olacaksın
çok sahiplenmeden,
çok ait olmadan yaşayacaksın
hem her an avuçlarından kayıp gidecekmis gibi,
hem de hep senin kalacakmıs gibi hayat
ilişik yasayacaksın
ucundan tutarak...
can yücel
bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne
"o olmazsa yaşayamam." demeyeceksin
demeyeceksin işte
yaşarsın çünkü
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki
çok sevmeyeceksin mesela,
o daha az severse kırılırsın
ve zaten genellikle o daha az sever seni,
senin onu sevdiğinden
çok sevmezsen, çok acımazsın
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem
çalıştığın binayı, masanı, telefonunu,
kartvizitini...
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin
senin değillermiş gibi davranacaksın
hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın
onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın
çok eşyan olmayacak mesela evinde
paldır küldür yürüyebileceksin
ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
çatılarin gökyüzüyle birleştigi yerleri sahipleneceksin
gökyüzünü sahipleneceksin,
güneşi, ayı, yıldızları...
mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak
"o benim" diyeceksin
mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir şeylerin...
mesela gökkuşağı senin olacak
ille de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın
mesela turuncuya, ya da pembeye
ya da cennete ait olacaksın
çok sahiplenmeden,
çok ait olmadan yaşayacaksın
hem her an avuçlarından kayıp gidecekmis gibi,
hem de hep senin kalacakmıs gibi hayat
ilişik yasayacaksın
ucundan tutarak...
can yücel
hayatın sürekli türkiyenin bir ucundan bir ucuna gönderdiği insan. bir nokta olmaz sanırım bunda. fakat nokta adlı hoş bir şiiri var emre geyikin:
nokta
şimdi ben beklersem uzun yollarda
ağlayıp sızlayıp haykırıp seni
dağlar çiçek açmış büyümüş otlar
buralar değişmiş her şey yabancı
bazen deli olur koşarım geri
rüzgar engel olur ellerim çatlar
göçü tarif etsem kancalar batar
telli çalgı çalsam kırılır mızrap
kartal olup uçsam inemem yere
bulutlar iteler uzak yerlere
merdivenden çıksam varsam kapına
kapıda engeldir telli çiviler
şimdi bilmiyorum öldük mü yani
yazıyorum ama gerçekler ölmüş
zamanın içinden sesim duyulmaz
haykırırsam tutarmışsın elimden
öyle dedi bana rüyamda şiir
harp meydanı gönül, kırıldı kolu
bir duman var ama bilmiyorum neden
bir söylenti daha sonrası yokmuş
bilmiyorlar güneş her gün doğuyor
sona geldik bir parça kaldı kana
özlem çeken gözler seni bekliyor
bulanık su gibi,kopuk kuyruklu
yer varsa sırasız dışarıda çare
o zaman bulurum oyuna isim
noktalandı kaldım donuk bedenim
artık umut kestim bıraktım işi…
emre geyik
http://emregeyik.blogcu.com/
nokta
şimdi ben beklersem uzun yollarda
ağlayıp sızlayıp haykırıp seni
dağlar çiçek açmış büyümüş otlar
buralar değişmiş her şey yabancı
bazen deli olur koşarım geri
rüzgar engel olur ellerim çatlar
göçü tarif etsem kancalar batar
telli çalgı çalsam kırılır mızrap
kartal olup uçsam inemem yere
bulutlar iteler uzak yerlere
merdivenden çıksam varsam kapına
kapıda engeldir telli çiviler
şimdi bilmiyorum öldük mü yani
yazıyorum ama gerçekler ölmüş
zamanın içinden sesim duyulmaz
haykırırsam tutarmışsın elimden
öyle dedi bana rüyamda şiir
harp meydanı gönül, kırıldı kolu
bir duman var ama bilmiyorum neden
bir söylenti daha sonrası yokmuş
bilmiyorlar güneş her gün doğuyor
sona geldik bir parça kaldı kana
özlem çeken gözler seni bekliyor
bulanık su gibi,kopuk kuyruklu
yer varsa sırasız dışarıda çare
o zaman bulurum oyuna isim
noktalandı kaldım donuk bedenim
artık umut kestim bıraktım işi…
emre geyik
http://emregeyik.blogcu.com/
ölüm işte... bakir ölen adam öbür dünyada tüh bi mala vuramadık diye ağlayacak mı acaba.
sapık bir çocuğa güya akıl vererek:karıncaları s.kmek harika bir şey. deyip, hem neticeyi merak etmem, hem de biraz eğlenmeyi arzu etmem sonucu, karıncanın çocuğun penisinin deliğinden, yuvasına girer gibi içeri dalması...
en delisiyle 7nci sınıfta karşılaştığım deli türü. bu türün karşılaştığım örneği, kızlara pis karı, deli karı gibi laflar erkeklere de maymun, ayı filan derdi. bir yumruk yedim ki kendisinden hala etkisindeyimdir o yumruğun. tahtaya yazdığı soruları cevaplamaları için tahtaya kaldırdıkları öğrenciler olurdu, satır bitince alta geçilmesine izin vermezdi tahtada. duvara yaz derdi, duvara yazı yazdırtırdı.
haklı öğretmendir biraz da kendisi, öğrencilerin içinde kafayı yememek de güç iş.
küçük, kalabalık, yeşil, mavi, temiz bir şehir. görülmeye değer bir şehirdir yalova.
günümüzde sevgili derler de sevmezler ya, işte bundan dolayı en güzel yerleri delikleridir eğer kızsa sevgili. ama eğer erkekse penisidir. daha iyi anlamak için bu en güzel yerleri atarsın yatağa anlarsın.
meslek olarak mastürbasyon yapmayı seçen kişi. efendim, para da alır üstelik bunlar, hem de iyi para.
babam kadar sevdiğim çizgifilm kahramanı. onun merhametine sığınıp gecelerce mi ağlamadık, kendisi sayesinde ruhani varlıklara ilgi mi duymadık? hey heey! hep diyorum arkadaş! bu casper, büyük adamdı!
hedefimize ulaşmak için haddinden fazla çaba sarfetmeliyiz, demek istendiğinde kullanılır bazen bu cümle.
yapacak işimiz var, kaybedecek zamanımız yok; ama gel gör ki zamanımızdan verim alamıyoruz, anlamında söylenilebilen cümle.
öss, kpss vb. sınavlarda, rakipler hakkında akla gelebilecek düşünce. daha çok çalıştırır insanı bu düşünce, çok da doğru değildir belki, adamı bitirme ihtimali var bu düşünceyle hareket etmenin.
uzun süre sonra da olsa 2 entry girdiğini gördüğüm, beni sevindiren yazar.
yüreğiyle meşguldur aslında şu sıralar. yüreğinin sevgisinin peşindedir. endişe içindedir.
endişeyle yaklaşır bu savaşa bilirim. kemirir belki onu bu endişe.
şimdi bu yazdıklarımı okuyor olmasını umut ediyorum. ve eğer okuyorsa:varlığın yeter, endişeleri süpürmeye. bak, ölümden öte köy yok! diyorum.
bir kalp taşıyor o, severim kendisini.
yüreğiyle meşguldur aslında şu sıralar. yüreğinin sevgisinin peşindedir. endişe içindedir.
endişeyle yaklaşır bu savaşa bilirim. kemirir belki onu bu endişe.
şimdi bu yazdıklarımı okuyor olmasını umut ediyorum. ve eğer okuyorsa:varlığın yeter, endişeleri süpürmeye. bak, ölümden öte köy yok! diyorum.
bir kalp taşıyor o, severim kendisini.
enayi yerine de konulur bazen. enayi gibi görüldüğü için büyük ilgi gösterilir kendisine. arkadasından: yağlı müşteri bu, ilgi göstermeli. denilir.
insanı canından bezdiren tripler. daha bu sadece lise, gerisini düşünmek bile azaptır.
zeki mürenin söyledimiş olduğu bir şarkı, sonra müslüm gürses, ebru gündeş de söylemiştir. sözleri şöyle harikadır:
ölüyorum kederimden
el icine cikmaya yuzum kalmadi
omrum hic gibi gecti
derdin ne diye soran olmadi
caresizlik icindeyim
karanlik dunyama isik tutan olmadi
omrum hic gibi gecti
derdin ne diye soran olmadi
ölüyorum kederimden
el icine cikmaya yuzum kalmadi
omrum hic gibi gecti
derdin ne diye soran olmadi
caresizlik icindeyim
karanlik dunyama isik tutan olmadi
omrum hic gibi gecti
derdin ne diye soran olmadi
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?