confessions

greyfurt

- Yazar -

  1. toplam entry 2267
  2. takipçi 3
  3. puan 45552

musabaka izlerken televizyona bağırmak

greyfurt
televizyonda müsabaka izlerken, heyecandan kendini kaybedip, sanki sporcular sesimizi duyacakmış gibi tv’ye bağırmaktır.
izlenen müsabakanın tekrar yayını olması bile bu heyecan refleksine engel olamaz.
"guard’ini yukarda tut. guard’ini yukarda tut.", "solda adam boş. sola at sola" gibi haykırışlar tek başınıza olsanız bile ister istemez söylenir, haykırılır.

enteresan kedi davranışları

greyfurt
bütün öğleden sonra camin kenarına oturup, agaclarda oynasan kuslari izleyip, arada konumunu unutarak sanki yakalayacakmis gibi cama pati atmak, orada uyuyup kalmak, uyanıp tekrar aynı şeyleri yapmak.

bi şeyler alırken gizlice dolaba girmek ve orada kapali kalmak. "ulan bu kedi nereye kayboldu?" diye odalarda gezinirken, girtlagi patlayana kadar miyavlamak. "ay yazik cok korkmus, bi daha yapmaz canim benim" dediginizin ertesi günü gene siz bisiler alirken dolapta kapalı kalmak. (bok var o dolapta)

türlü paralar harcanarak ona özel alinan oyuncaklarla oynamayip, gene gidip dantellerle oynayip kafasına resim cercevesi, biblolar felan düşürmek.

her firsatta komsu evlere girip, komsularla "kıta sahanlıgı" yada "casus belli" problemleri yasamamiza sebep olmak.

enteresan kedi davranışları

greyfurt
mama kaplari silme dolu oldugu halde, illede bizim yedigimiz yemekten yemek icin apartmani ayaga kaldiracak kadar cok miyavlayip, sonra önüne söz konusu yemek kondugunda 2 lokma alip gitmek. (dövermisin öldürürmüsün ?)
netekim ilginc organizmalardir.
not: dikkat ettiyseniz "mama kabi" demiyorum, "mama kaplari" diyorum. bu kadar simartirsan sonuclarina katlanirsin.

catlak yönetmen

greyfurt
steve martin, eddie murphy, heather graham, jamie kennedy’nin rol aldiği, 1999 yapimi komedi filmidir.
gülmekten mesanenizi zorlayacak kadar komiktir. (gecirttigi gülme krizleri 3-5 dk oldugundan, filmi kacirmamak icin bir eliniz pause’da olsun)

komedi olmasinin yaninda inanilmaz bir azim filmidir. bozuk morale, düş kırıklıklarına ve gelecek kaygısına iyi gelir. izlemeyenler mutlaka izlesin.

not: orjinal adi bowfinger’dir

19 eylül 2007 fenerbahçe inter maçı

greyfurt
dünkü besiktas malubiyetinden sonra, fenerbahcemizin inter’i dübellemesini sabirsizlikla bekledigimiz karsilasmadir.

inter daha gelmeden gicikligini yapmis, yönetimden türlü isteklerde bulunmustur. yönetim inter’e "herkesten farkli bir uygulama yapmayacaklarini" bildirmistir. mac icindede her türlü cirkefligi yapmalarindan emin oldugumuz inter’e sükrü saracoglunda gol yagmuru, fenerede uzun yıllar konuşulacak bir galibiyet dileriz.

(bkz: bir sifir olsun bizim olsun)
(bkz: bu gün fenerliyiz)

korku filmlerinde telefonun çekmemesi

greyfurt
senaristlerin ve yönetmenlerin, hikayenin olabilirliğini arttırmak için "karakterleri izole ederek caresiz kilma egilimi"nden kaynaklanır.

görkemli bir savaş filmi çekmek için kollar sıvanır ama yapımcı yeterli kaynagi bulamadığı için "ormanda kaybolan 3 askerin kendileriyle hesaplaşmaları" temalı bir film çekilir.

karşılaştırmalı örneklersek:
görkemli savaş filmi icin min. gereksinimler: binlerce figüran, kullanim izni alinabilecek devasa alanlar, çok çok pahali özel ses ve görüntü efektleri ve daha bir sürü tonla para gerektiren şeyler.

düsük bütceli bir savaş filmi için min. gereksinimler: 3 asker, orman.

not: senaryo, küçük ama etkin teknik ekip, iyi yönetmen, iyi yapımcı, güçlü oyuncu kadrosu, trend ve daha bir çok faktörü hesaba katmadan yapılmış bir gözlemdir bu okuduklarınız.
(bkz: bowfinger)

kedi

greyfurt
"kırım kongo kanamalı ateşi hastaligi" virüsünden etkilenmeyen canlidir.
bu hastaligin yardimci tasiyicisi olan farelerin popülasyonunu baski altinda tutarak bu yeni toplum sagligi riskini en aza indirirler.
bu hastaligin taniminin yapildigi bölgeye amerikalilar tarafindan 150 kadar kedi bagislanmis ve hasta vakalarinda büyük düsüs görülmüstür.
not: "ülkemizde kırım-kongo kanamalı ateşi hastaligi görülen yerlerdeki kedi popülasyonunun durumu" ile ilgili bir arastirma yapip, il ve ilce saglik müdürlüklerini uyarici bir dilekce yazacaktim. hala arastirip yazicam. benden önce yapan biri olursa bana haber versin lütfen.

ilkokulda on sıra ve psikolojik travmaları

greyfurt
asagida okuyacaginiz hikaye, deneme sinavinda ön sirada oturan bir üniversite öğrencisi tarafindan yasanmistir.

sabah alttan alınan muhasebe dersinin hocasına yalakalık olsun diye deneme sınavına gidileceği unutulup sabaha kadar arkadaşlarla içilir ve tam yatacakken hatirlanip sinava gidilir.
sinav salonunun arka siralari, hocaya daha cok yalaklanmak icin yüksek başarı hedefleyen daha yalak öğrencilerce kapilmis, greyfurt’a ise numune gibi hocanin kürsüsüne en yakin muhitte bir kiclik bos yer kalmistir. greyfurt adini soyadini yazdiktan sonra sizar.
akabinde su diyalog gerceklesir:
- greyfurt, oglum
+ hiiiink firk nooluyo?
(yalak asistanlarinin yalak gülüsmeleri)
- oglum kalk sinav bitti
+ hocam biz dün...
- anladim, anladim evladim. olsun bak adini düzgün yazmissin.
+ ...

velakin sinif denen ormanda, travma sahibi olmak icin uygun en uygun cografya en ön siralardir. ben sinav kagidina salyalarimi boca ederek horul horul uyurken, bütün anfi o "masumane uyuyan ayi" profilini hafizalarina kazimistir. (gunlerce toshak gectiler. ayriyeten beni uyandirmayan egitim anlayisini esefle kiniyorum. calar saatlemi girelim sinavlara ?)

kissadan hisse: ön siralardan uzak durun. ön siralarda oturmaya mecbur kaldiysaniz; hocayi arka siralara tasiyin.

18 eylül 2007 olympique marseille beşiktaş maçı

greyfurt
yenildigimize degil, marsilya gibi bir takimin puan almasina üzüldügüm mactir. elbette iyi bir baslangic yapmasini isterdik besiktasimizin ama olmadi. beklenti ve umutlarimizi yarinki fenerbahce-inter macina tasimaktan baska care yok.

besiktasin kötü futbol oynadigi görüsüne katilmiyorum. sakatlik nedeniyle daha macin ilk yarisinda 2 zorunlu degisiklik yapmak zorunda kalan bir takimin taktik anlayisindan ne kadar ödün vermek zorunda kalacagini herkes anlayabilir. seyir zevki az ama kontrollü bir futbol sergilemistir kendileri. ayrıca deplasmanda "1-0" ile "2-0" arasinda fark olmayacagindan yuklenmis ve 2. golü yiyerek oturmusuzdur.
ricardinho’ya acil sifalar, fenere’de yarinki inter macinda basarilar dilerim.

unutmadan, macin 2. yarisinda hakem daha iyi bir yönetim sergiledi. kirmizi kartlik pozisyonlara sari kart verdi hic degilse. buda hic yoktan iyi yani.

not: marsilya’ya inanilmaz kil oldum. ben hayatimda bu kadar kol bacak kiran avrupa kupasi maci izlemedim. (avrupada top kosturan bütün türk takimlarini izlerim yillardir) 1 sakatla atlattik gibi gözüküyor. (serdarın durumu iyiymis) bunada sükür.
86 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol