(bkz: dehidrasyon)
(bkz: yazarların yaşadığı şehirler)
#568562
meali: son zamanlarda daha az entry girmemden hareketle, neşesiz olduğum sonucunu çıkartan bir hayranım tarafından beni güldürmek için gerçekleştirilmiştir. (alternatif bi fikir bulan olursa banada yazsın lütfen)
meali: son zamanlarda daha az entry girmemden hareketle, neşesiz olduğum sonucunu çıkartan bir hayranım tarafından beni güldürmek için gerçekleştirilmiştir. (alternatif bi fikir bulan olursa banada yazsın lütfen)
greyfurt:yeşil yandığı için geçmiştir.
her kürte bölücü gözüyle bakan zihniyete hatırlatılması gereken özlü sözdür. zira zorla gündeme sokulmaya çalışılan genellemeleri yada eğilimleri düşünce sistemine önyargı olarak enjekte eden kişilerin kendileride bölücülük yapmış olacaklardır. bu durum en çok ülkesine sadakatle hizmet eden kürtleri inciteceği gibi ülke bütünlüğünede katkı sağlamaz.
öte yandan kürtlerin en özgür yaşadığı ülke olan türkiyede ki bazı yanlış uygulama ve insan hakları ihlallerinide çımbızla çekip çıkartıp "kürtlere yarımcılık uygulanıyor" şeklinde düşünmekte saflık olur.
(bkz: iki ucu boklu değnek)
öte yandan kürtlerin en özgür yaşadığı ülke olan türkiyede ki bazı yanlış uygulama ve insan hakları ihlallerinide çımbızla çekip çıkartıp "kürtlere yarımcılık uygulanıyor" şeklinde düşünmekte saflık olur.
(bkz: iki ucu boklu değnek)
1-ayrımcılıktan çok pozitif ayrımcılık olarak düşünülebilecek durumdur. her ne kadar cinsiyet ayrımı gözetilmesede, peygamberlerin asli vazifesi olan "dini anlatmak" misyonunu yerine getirmesi için, ataerkil toplumlarda ilk muhatap olacakları kesimin erkekler olacağı açıktır. bundan hareketle; evlenme yaş ortalamasının 14-16 olduğu dönemlerde, 20 yaş üstü bir kadına evde kalmış ve farklı arayışlar peşinde gözüyle bakılabilirdi veya 20 yaş altı bir kadın yaş itibariyle ciddiye alınamayabilirdi. görüldüğü gibi "kadın peygamber" o zamanın şartlarında pek pratik olmadığından tercih edilmemiş olabilir.
2-iş dünyasının az konuşulan gerçeklerinden biride kadın yöneticilerin otoritesinin gene kadınlarca zor tanınmasıdır. terfi alan erkeğin otoritesini kabul ettirmesi, terfi alan kadına göre daha kolaydır. bunun başlıca sebebi kadınların kendi aralarında olan iş ile ilgili problemleri daha kolay kişiselleştirmeleridir. kısacası hiyerarşide kadınlar kadınları daha çok kıskanırlar. (yukarıda yazdıklarımda kurum kültürü, yaş, kariyer ve daha bir çok göz önünde bulundurulması gereken kriter es geçip sadece "cinsiyetin otorite üzerine etkisi"ni değerlendirdim.)
3-gönderilen peygamberlerin sayısı binlerle ifade edilmektedir. bunların içinde kadın peygamber olmadığını kesin olarak bilmiyoruz. (en azından ben bilmiyorum. sonuçta anaerkil toplumlarda vardı çok eskiden. aslında hala var meksikada. bir köyde kadınlar çalışır, aile reisidir, kararları genelde onlar alır. erkekler evde oturur. ev işlerini yaparlar. çocuklarla ilgilenirler.)
4-dönemin şartları göz önüne alındığında peygamberlerin mücadele etmek zorunda kalacağı fiziksel koşullar çok ağırdı. savaşlar, suikastlar, göç, açlık vb...
5-bütün bunlar dinlerde kutsal kadın karakterlerin bulunmasına engel olmamıştır. örneğin; hristiyanlıkta ve islamiyette hz. meryem ilk akla gelen örneklerdendir.
sonuç olarak bu durum bence pozitif ayrımcılıktır. eğer ayrımcılık olsaydı hiç bir kutsal kadın motifi olmazdı yada kadınlar dinlerce açıkca aşağılanır yada dışlanırdı.
not: en doğrusunu allah bilir
2-iş dünyasının az konuşulan gerçeklerinden biride kadın yöneticilerin otoritesinin gene kadınlarca zor tanınmasıdır. terfi alan erkeğin otoritesini kabul ettirmesi, terfi alan kadına göre daha kolaydır. bunun başlıca sebebi kadınların kendi aralarında olan iş ile ilgili problemleri daha kolay kişiselleştirmeleridir. kısacası hiyerarşide kadınlar kadınları daha çok kıskanırlar. (yukarıda yazdıklarımda kurum kültürü, yaş, kariyer ve daha bir çok göz önünde bulundurulması gereken kriter es geçip sadece "cinsiyetin otorite üzerine etkisi"ni değerlendirdim.)
3-gönderilen peygamberlerin sayısı binlerle ifade edilmektedir. bunların içinde kadın peygamber olmadığını kesin olarak bilmiyoruz. (en azından ben bilmiyorum. sonuçta anaerkil toplumlarda vardı çok eskiden. aslında hala var meksikada. bir köyde kadınlar çalışır, aile reisidir, kararları genelde onlar alır. erkekler evde oturur. ev işlerini yaparlar. çocuklarla ilgilenirler.)
4-dönemin şartları göz önüne alındığında peygamberlerin mücadele etmek zorunda kalacağı fiziksel koşullar çok ağırdı. savaşlar, suikastlar, göç, açlık vb...
5-bütün bunlar dinlerde kutsal kadın karakterlerin bulunmasına engel olmamıştır. örneğin; hristiyanlıkta ve islamiyette hz. meryem ilk akla gelen örneklerdendir.
sonuç olarak bu durum bence pozitif ayrımcılıktır. eğer ayrımcılık olsaydı hiç bir kutsal kadın motifi olmazdı yada kadınlar dinlerce açıkca aşağılanır yada dışlanırdı.
not: en doğrusunu allah bilir
yalova
bir dönem "mama said" ile sıkça şahit olduğumuz hadisedir. karşı cinsten birilerinin yakınlarda olması durumunda daha da ızdırap verici hale gelebilir.
"eva green" denen insanımsının (insan değil.olamaz) bünyemizde yarattığı tatlı telaştır. sadece adının geçtiği sohbetlerde bile atağa geçen hormonları kıpırdanan uzuvlar takip eder.
eva green’i gönlümüzdeki "yalanması gereken hatunlar listesi"nde bir numaraya oturtan filmdir. savaş sahneleri akla yatkın ve gerçekçidir. haçlı dangalozların anadolu ve orta doğuda estirdiği terörün yumuşak bir öz eleştirisi gibidir. türklere saldırıp ellerine almaktan isyan eden haçlıların denizden gerçekleştirdiği "haçlı sefer"inin yıllar sonrasında yaşanan olayları konu alır. sinsi propogandadan korunularak tüketilmelidir. gazdır. izlenmelidir.
(bkz: eva her derde deva)
(bkz: eva her derde deva)
içinde yaşanılan toplumun ön yargılarının etkilerini mazoşistce özümsemiş arkadaşlarımın sık sık telaffuz ettiği anlamı çarpıtılmış kelimedir. kastı "anarsişt" olmakla beraber genelde "anarşikmi olcen lem başımıza?" şeklinde kullanılır.
(bkz: satanik)
(bkz: faşo)
(bkz: liboş)
(bkz: kom kom)
(bkz: satanik)
(bkz: faşo)
(bkz: liboş)
(bkz: kom kom)
2007 internet yasası sebebiyle duraksayıp, yazmaya devam etmek için sözlük yönetiminden tavır beklememizin doğal sonucudur. sözlüğe emeği geçen arkadaşlarımızın yeni yasa dolayısıyla yayınlanan içerikten sorumlu olmalarının verdiği rahatsızlıktan kaynaklanması olasıdır.
türk hava kuvvetlerinin ana avcı gücünü oluşturur. türkiyede de üretilmektedir. pilota yaşattığı inanılmaz "g etkisi" yüzünden "uçan tabut" olarak da adlandırılır. manevra kabiliyeti çok yüksektir.
türkiye f16larda uçuş saati/kırım oranı en başarılı ülkedir.
bana bir belgeselde amerikan ordusunun ilk hava-avcı saldırı grubunun f16dan oluştuğunu izlediğimde derin bir "oh" çektirmiştir. zamanın sınırlarını zorlayan uçaktır.
(bkz: avcı uçak)
(bkz: it dalaşı)
ayrıntılı bilgili:
http://www.tayyareci.com/digerucaklar/turkiye/1951ve2006/f16.asp
türkiye f16larda uçuş saati/kırım oranı en başarılı ülkedir.
bana bir belgeselde amerikan ordusunun ilk hava-avcı saldırı grubunun f16dan oluştuğunu izlediğimde derin bir "oh" çektirmiştir. zamanın sınırlarını zorlayan uçaktır.
(bkz: avcı uçak)
(bkz: it dalaşı)
ayrıntılı bilgili:
http://www.tayyareci.com/digerucaklar/turkiye/1951ve2006/f16.asp
dinlediğim bir canlı performansı orjinalinden çok daha iyi olan ve hayret uyandıran radiohead parçasıdır. "bir parça ne kadar hüzünlü olabilir?" sorusunun cevabıdır.
(bkz: karma police)
(bkz: creep)
(bkz: karma police)
(bkz: creep)
çocuklarını 2-3 zeytin ve bir parça ekmekle doyurduğunu anlatırken yüreğimizi burkan, iki lafından biri "şükür" olan cılız, sevimli bir teyzeciktir.
kürkü için avlanan zavallı hayvancıklardır. günümüz tekstil biliminin ulaştığı nokta gözönüne alındığında kürkü için bir hayvanın canına kıymak en hafif tabiriyle ahmaklıktır, doğal yaşama ihanettir. kürküne zarar gelmemesi için genelde çok vahşice öldürülürler. kutuplardaki kafalarına beyzbol sopalarıyla vurularak komaya sokulan, kendinden geçirilen fokların çoğu zaman canlı canlı derileri yüzülür. diğer zavallı hayvancıklar ise kapanlar ve türlü ıstırap verici tuzaklarda saatlerce korkunç sonlarını beklerler.
kürkü bir prestij ve sınıf nişanı gözüyle bakan zihniyetin sürekli tüketerek finanse ettiği bu katliamlar her nedense bir türlü engellenememekte ve anlamsızca devam etmektedir. ancak kürk kullanmamak ve kullananları bilinçlendirmek tek gerçek önlemdir.
maalesef ülkemizde de durum pek farklı değildir. hayvan hakları savunuculuğu “panter emel” gibilerin eline düşmüş, halkın gözünde büyük imaj kaybı yaşamıştır. (sokak köpekleriyle ilgili bir takım şovlar yapan bu “sözde hayvansever”ler aynı tarihlerde akdeniz yörelerimizde yaşanan “zehirli etle tilki katliamı"na kayıtsız kalmış ve katıldıkları her programda vukuat çıkararak samimiyetsizliklerini bir kez daha gözler önüne sermişlerdir)
gelecek nesillere karşı yaşanacak utanca bizi ortak eden zihniyeti kınamak, uyarmak, kendini en azından uygarlığa ait gören bizler için önemli bir vazifedir.
(bkz: tilki)
(bkz: fok)
(bkz: panter emel)
kürkü bir prestij ve sınıf nişanı gözüyle bakan zihniyetin sürekli tüketerek finanse ettiği bu katliamlar her nedense bir türlü engellenememekte ve anlamsızca devam etmektedir. ancak kürk kullanmamak ve kullananları bilinçlendirmek tek gerçek önlemdir.
maalesef ülkemizde de durum pek farklı değildir. hayvan hakları savunuculuğu “panter emel” gibilerin eline düşmüş, halkın gözünde büyük imaj kaybı yaşamıştır. (sokak köpekleriyle ilgili bir takım şovlar yapan bu “sözde hayvansever”ler aynı tarihlerde akdeniz yörelerimizde yaşanan “zehirli etle tilki katliamı"na kayıtsız kalmış ve katıldıkları her programda vukuat çıkararak samimiyetsizliklerini bir kez daha gözler önüne sermişlerdir)
gelecek nesillere karşı yaşanacak utanca bizi ortak eden zihniyeti kınamak, uyarmak, kendini en azından uygarlığa ait gören bizler için önemli bir vazifedir.
(bkz: tilki)
(bkz: fok)
(bkz: panter emel)
kürkü için yetiştirilen hayvandır. "kürkü için yetiştirilen hayvanlar" nispeten kabul edilebilir gibi görünsede, "kürkü için avlanan hayvanlar" tam anlamıyla insanı isyan ettirir. kürke hayır !!!
(bkz: chinchilla)
(bkz: chinchilla)
sürekli tekrarlanırsa işe yarayan yöntemdir. "ya yapma yada devam ettir" grubu önlemlerdendir.
söz konusu varlığı yada olguyu oluşturan temel öğelerdir. ekmekteki "un" yada sosyalizmdeki "paylaşım ve eşitlik" bütünü oluşturan temel öğelerdir. çoğu zaman kesin olsada zaman zaman göreceli olabilir.
anlamı zaten şirin olan kelimeyi daha da şirinsileştirmek için başvurulan söyleniş biçimidir.
(bkz: sokak pisisi)
(bkz: sokak pisisi)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?