confessions

darkofdirt

- Yazar -

  1. toplam entry 595
  2. takipçi 2
  3. puan 12988

erkekler basit kadınları severler

darkofdirt
sevdiğim kadının tek derdi güzel görünmesi olmamalıdır o dogal olandır sürekli ruj ve göz kalemi içinde görmek iticidir.
onun yanında ben de dogalımdır eger onun yanında da arınamaycaksam o zaman onun bir anlamı olmamalı
onla tartısmak isterim fikirleri olsun evet belki sokratescilik kıvamında olmaz ama gözleri kapalı olmamalı
yanımda rahatca esnemeli en çirkin haliyle şirince gülmeli ve onda buldugum sey gercek güzellik olmalı!

hiç beklemediğim olmalı bazende örnek aldıgım kendimi düzeltemediğim anlarda o düzeltmeli
terliklerimi zaman zaman ters giyip sendelesemde o buna aldırmayıp bazen bana eslik etmeli

ona bakarken bazen aglamalıyım ve işte sunu demeliyim
’’sen olmasaydın su an sonsuz bir keder içindeydim’’
o mutluluğumun zaman zaman adı olmalı yürürken onla zamanın nasıl gectiğini bilmemeliyim
onu sevmeliyim ve bundan gurur duymalı

yabancılara toprak satışi

darkofdirt
fener rum patrikhanesi ve etrafını yunanlı kardeşlerimiz!! alıyorlarmış,gap projesi olan yerler ise zaten satılmaktadır,türkiye’nin yıllardır bu projeye harcanan parası,kanımızı emen bu sözde getiri,tam bize yararlı olcakken elimizden gitmektedir,trabzon da rumların faaliyetleri yıllardır bilinmektedir...bunları ben biliyorumda bastakiler veya sorumlu insanlar bilmemektedir mi?
canakkale’ye gittim şehitlerimizi anmaya ve onlardaki o ışığın nedenini düşündüm neydi onlarda olan ve bizde olmayan su an?
bu miskinliğin nedeni ne?
abd bayragını kişiler bellerine baglayıp yürüyebilir orda,veya üstüne basabilirler,bu sözde özgür(koyun) bu millet için suc teskil etmez ama türk bayragındaki kırmızı renk kandır o bayrak bir gün de israil gibi kazanılıp işte bu devlet bizimdir denmedi,bu konuşmalar anlamsız gelir genelde hani yaptıkların diye soruverir bilgece insanlar!
bu yavsak söze cevabım bilgiden gecer hidayetten değil!canakkale’de bir cok 17,18,19 yasındaki kardeşlerimizin mezarlarını gördüm,ve kötü bakılan bu mezarlar cok canımı sıkmıştır,sizler hiç canakkaledeki fransız mezarlarına baktınız mı? ordaki mezarlardaki cogu kişi fransız bile değil!sömürge ettikleri devletlerin insanları orda kendi savaslarını yapmamışlardır belki de ne yaptıgını bile bilmeden orda bulunan kişiler!bunlara gösterilen özenin 3/1 i ni göstermedik kendi yüce sehitlerimize! bizi affedin...

efsane sözlük yazarları

darkofdirt
efsane olmak bir yerde gerceğin üstü ya da tam adı olmaktır,bu sözlükte öyle birimi var sanıyoruz?
herkes egleniyor ve bu eglenceye efsane mi diyeceğiz?
varsın eglenelim...
bir bize hayat pembe,anlattıklarımız bile buraya yansıdıgına göre onun büyük gercekciliği yitmiştir artık...
bir yazarın askını kitaba dökmesi gibi...
artık efsanemidir ki o asla değildir
aslında irdelemek istediğim bu kibirli laf
bu sözlükte iyi yazarlar vardır ama asla efsane ya da büyük yazar yoktur...

evrime inanan dindar insan

darkofdirt
bir dindarın evrime inanması mümkün değildir
bu zekanın veya bilginin ölçüsü olarak asla gösterilemez...
bu teoriye ki dini hiç bir gerceğe uymayan,bir dindar yani dinine sıkı sıkıya baglı biri kabul edemez!

bunun için evrimi bilmek gerekir evrim sadece yılanın bacakları zamanla yok olmuş bir kertenkele olmadıgını bilmek gerekir...

evrim derindir bilimsel,dinsel ve felsefik kolları vardır bir cok ideolojinin temelini olusturmustur...

evrim tanırıyı özünde kabul etmez
mesala sunu der:

ceylanlar agac yapraklarına uzana uzana binlerce yıl içinde boyunları uzamıs ve zürafa olmuştur halbuki dogal yasamda bir hayvan uzanamayacagı bir yapraga yeltenmez o yerde otlar,bunun için agac tepelerine bakmaz...#245129

bu konu cok derindir bir cok karsıtı veya destekleyen kitap cıkmıştır ama asla ispatlanamamış kesinlik kazanmamıştır kazansa emin olun dinler yıkılırdı!sonra dine romantik baglananlara cahiller diye gülüp gecen büyük bir topluluk olacagına tüm kalbinizle inanın...

dinin gücü yaratıcı olusundadır!

o bunu yitirdiğinde ona inanmamız için bir sebep söyleyin o halde cennet ve cehennem kavramlarıda bir anda degerini yitirir!

bir dindar evrime inanamaz ve inanmamalıdır bunun için darwinin dogal seleksiyonunu iyice kavramalı ve her seyi yoktan var eden ve insanları dahi ırklar halinde yarattıgını inandıgımız allahın söyledikleriyle karsılastırmalıdır!

ayrıca din ve bilimin celiştiği noktalar olsada düşman değillerdir descartesin tanrıyı ispatını okuyunuz bunun için mantıksal kanıtlara varabilirsiniz....

sınav öncesi geyikler

darkofdirt
hoca görülür koridorda sorular baslar
-hocam sınav test mi?
+evet cocuklar iyi notlar bekliyorum ona göre ama 3 yanlış bir dogruyu götürebilir ona göre sallayın
-ne 3 yanlış 2 dogruyu mu götürüyor

olay iyice büyür

-millet 2 yanlış 4 dogruyu götürüyormus hoca söyledi
+hassiktir!
-harbi hatta 2 dogru bir dogruyu götürcekmiş adam sikcek belamızı
-hueheuehu

sevgiliye yazılmış yazılar

darkofdirt
bıraktım seni küçük!
kalbin bende attığı sürece nasıl anlamlı olabilirdi?
uzaktayken o kadar kırmızı ve güzel ki!
cıktıgında benim pembe yuvamdan,beni de görmüş oldun,uzaktayken ne kadar kirli rengim.
sadece sana olan bir iyiliğe inanabilirmiydin?
’’ya var olmalı ya da ölmeli’’ diye özetlediğin felsefende hala yasatıyorsan beni,bizler zaten seytanla olan dansımızı daha huzurlu yasıyoruz demek.
cık ve git!tamam işte,korkma ve kendi asosyal tavrında büyü,ilk gün ışığına baktığında unutma ki yine ilk ölümün olacak!buna da şükür

dersten atilirken oluşan ilginç diyaloglar

darkofdirt
-hey sen kırmızılı
+ben miyim hocam?
-evet oglum hadi cık dısarı
+olmaz hocam dersi dinleyemem
-sebek seni cık git dısarı zaten dinlemiyorsun diğerlerinin de huzurunu kacırıyon
+cıkarsam bir daha gelmem ama
-bak halaaa duruyo,kızıyorum bak cık
+ben devletin adamıyım naptıysam devlet için yaptım hocam
-ya kal tamam lanet olsun sus yeter
+hehe sagol hocam

mustafa kemal atatürk

darkofdirt
seni burdan anmak ne acı bana!

yanında,mezarının basında aglayamamak!

senin yaptıgın hiç bir seyi anlayamayan bizler ne kötü örnekler oluyoruz,ne kötü devam edenleriz biz!verdiğin atesi tutup kosmak yerine üstümüzü basımızı yaktık!

acı cekiyorum,sanırım bu gerilik insan olmaktan, yani bir noktaya kadar bir farklılık hissedemiyorum kimse arasında.öyle bir sey emanet ettin ki kanınla,uykusuz gecelerin ve içindeki gözyaslarınla lütfen anlamamızı bekleme!

ah bizler en iyi;bir köpek gibi havlamayı biliriz,sakın bir yükselme bekleme sadece kendinle övün ve seni sevenlere bir ufak tebessüm et!artık bir umudum yok!

hayallerimden hep yararlı olma isteği ülke bilinci akıyordu ama su sıralar sadece kin!

cıkmaz sokaklarda gösterdiğin mum öyle kirletildi ki hissetmek için gözyasları yetmiyor zaman zaman!

bir kurt yuvası oldu bu bahce!her taraf baska baska bahcivanlarla kesilir-biçilir oldu,sen ne güzel tohumlar vermiştin oysa ki!

seni anmakta acı veriyor utanc duyuyor ve kalbim sıkısıyor daha bugün dilenen kadının o hasta cocugu kullandıgını ögrendim bir hukucu tarafından! meger bu anne rolundeki kadın sadece bir serefisiz ve belki de... neyse...insanlıktan cıktık-insan bile değiliz!- ne bekleyebilirsin ki artık bizden!

insanlar sen öldükten sonra her seyi tartısma konusu yaptılar kendi içlerine-iç çekişmelerine-döndüler!

ilerleme ve cagdas milletler seviyesine yükselme bizde bir rüya bile değil artık bir avrupa birliği diyoruz ki bu kanımızı emenlere daha da kapıyı acmak için!

bizler kendi kaynaklarımızı bile kullanamayan ahmaklarız!

sanırım hiç bir umudum yok,senin belki de kemiklerin sızlarken ben gündelik hayatıma yasamıma devam etmek zorunda oldugum için-ah bu iğrenclik!- devam ediyorum,edicem
istediğin sey değilim,ben değilim ki bekleyemiyorum!kendimi belki bilgiye verebildim zaman zaman bilinçli olamaya,ama asla yeterli değil
ah tanrım!bu kadar odunu yontacak insan cok az!

öyle bir andayız ki tüm gerizekalılara zeki diyebiliyor ve deger yargılarımızı tekrar tekrar kirletiyoruz,seni bırak okumayı baskalarından edindiğimiz önyargılarla tanıyan ccuklar yetiştiriyoruz...

tekrar toplanma gücünü arıyoruz! sen bundan daha zor bir durumda önderlik ettin bize,evet daha kötüydü...
ama bir fark var hala temiz dimaglar hüküm süren topraklardan ordunu kurdun sen...

oysa şimdi....

bir böcek toplulugu hepside sadece kan istiyor ne kaybederlerse kaybetsinler;kan!

allah korkusu da yok bu insanlarda!agızlarına ne deseler yakısmıyor senin deger verdiğin kurdugun her kuruma kara bir bulut bunlar...

nefret ediyorum ve korkuyorum hepsinden yürümek onlar arasında,ah mecburum ama inan yasamanın o kapalı sokaklarını hissettiriyorlar...

tekrar basa dönmeliyiz senin bakısını düşünüyorum;o kudret!
damarlarımızda olmayan bu kudret! inan bunu edinmeye calısıcagım buna mecbur hissediyorum... yazarken ellerim titriyor sana,sana yazmak en zor olanıymıs,bu baska hiç bir yazıya benzemiyor....

darkofdirt

darkofdirt
-"bu"gün- ....

yozlaşmadan önce herkes güzelmiş gibi geliyordu. istanbul’a ilk geldiğimde henüz küçük yaşta, bir şekilde akrabalarımın bile kirli olduğunu düşünürdüm. gaziosmanpaşa’ya gelirdik, minübüse binerdik, camdan dışarıya bakarken toz-toprak midemi bulandırırdı. her şey çok hızlı gibiydi ve insanlar sanki yetişemiyordu hızına, yorgundular. bu şehirde her insan aslında yorgundu.

kirlilik özgüvendir. birkez sınırı geçtiğinizde artık fikirleriniz ve duygularınıza kulplar takarsınız, rengarenktir. yaşam masalına boyun eğer, diğer her şeyi çok yüzeysel bulduktan sonra sırf haklı çıkmak için yadsımaya başlarsınız. hepiniz. ben de. sonrası malum.

büyümek denen sadece alışmaktan ibaret. o yüzden sormak utanç haline geldiğinde artık ikiyüzlülüğünüzü gizlemek kalmıştır.

düşünceler çorap söküğü gibidir, açıldıkça çıplak kalır. çıplaklıktan hoşlanmak üst bir zevk gibi geliyor.

bugün yolda giderken aceleyle, kendime gülerken yakaladım yine ben-i. gideceğim yere yaklaştığımda gökdelenler dibinde bir küçük ev önünde bir adam gördüm. çimler üzerinde yanında koyun, keçi oturmuş oynaşıyorlardı. o anki mutluluğumu tarif edemiyordum, harikulade bir sanat eseri dahi böyle güzel duramazdı. ben betona gidiyordum. ne olursa olsun kurallar mühimdir diyen biri yaşamıyordu ve ölü gözleriyle katlettikleri ruhlarını satışa çıkarmışlardı. yanyanaydık, midemi bulandırıyordu hepsi. oysa adam türkü tutturmuş çarpıttığı görüntüde elmas gibi duruyor, göz alıyordu. bugün aklımdan hiç çıkmadı bu görüntü.

dönerken taksideydim, kaybolduk. aslında bu beni mutlu ediyordu böylece lanet bir yazı yazmayacaktım yada içmeyecektim. arada trafiğe takıldık. şoför, taksici ile taksi şoförü arasında farklılıkları anlatıyordu. gülmekle gülmemek arasındaydım. nasıl olurda bu denli derinleştirebiliyordu anlayamıyordum. kendi taksi şoförü olarak takdim ettiğinde garip bir gurur duyuyor gibiydi. aptal bir suratı vardı, başaramadığı çok şeyin altında kalmış gibi. çabuk çökmüştü ve erken öleceğini düşünüyordum yada belki onun için geçtir. tüm parasını birilerine yardım edeyim derken kaybetmiş ve dertliydi. günde 2 paket sigara içiyormuş. bire indir dedim. ona birisi demiş ki: "olay beyinde biter". ben de: "bitmez" dedim. bu: "zaten beynim yok" dedi. güldüm, dayanamadım. "bu şehir biraz böyle" dedim. anlaştık. eve yaklaşıyordum, içeri girdiğimde bu iğrenç yazıyı yazmaya karar verdim, gerçekleri saklayarak. gerçek denen sadece kişinin kendine ifade etmeye korktuğu şeylerdir. dolayısıyla anılarını ve yaşadığı şeyleri sürekli anlatanların çok kolay yalan söyleyebildiklerini düşünürüm. neyse gittim ben.

ben küçükken çok salaktım

darkofdirt
9-10 yasındayken dayımlarla güzelce edirneye gitmekteydik,beyaz bir kartal araba,ben ve kuzen bagajdayız önümüzdeki koltukta teyzem,annem,yengem,ve kuzen oturmaktalar
aynen söyle bir diyalog gecmiştir:

-yengeeee yengee
+efendim noldu?
-ya elini verirmisinnn?
+alla alla al bakalım
-heueue elin buz gibi götün karpuz gibi(bundan daha kötüsü bu gün elini veren yarın götünü verir yenge demek olurdu heralde)

tabi herkes sustu 10 saniye sessizlik sonra:

teyzem:hahha
babam:terbiyesiz seni (hafif bir gülme efekti zorunlu olarak)
annem:hay bu cocuk yine naptı ya uff hehe

herkes bir zorunluluk ortamda güldü bense tam bir pislik ve piçlik sonucu gülmekteydim

bu hikaye taa günümüze kadar gelmiş benim yaftam olmuştur ailem ve cevrem bunla her yıl belli günlerde beni cagırıp dalga gecip gülüp yollarlar

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol