(bkz: usenmek)
alman kadinlarinin 20-21 yas sonrasi durumlari. o yasa kadar tas gibi olan hatunun etleri bir anda gevser, yumusar, sarkar. belli bir yaslanma gozlemlenir. soyledir ki; alman hatun ogretmen arkasini doner ve tahtaya bir seyler yazmaya baslar. iste jole kivami bu anda kendini gosterir. hani alirsiniz elinize bol miktar jole, hafifce sallarsiniz elinizi. o elinizdeki jölenin hareketi aynen gozlemlenir bu ogretmenin poposunda. genel olarak giydikleri keten pantolonlar sayesinde daha iyi gorulur bu hareketlenme. gerci gorulmese daha iyidir!
(bkz: alman)
(bkz: alman)
kadinlari 20-21 yasina kadar tas gibi olan, ama o yastan sonra yercekiminin etkisini fazlasiyla hisseden, cirkinlesen, hizla yaslanan, benim tabirimle jole kivamina gelen millet.
kitaplari cok degerli olan, onlari ozenle saklayan, her turlu tehlikden sakinan insanlar icin vazgecilmezdir. kitap sayfalarini kivrilmaktan kurtaran bir kahramandir.
iki gozden de sakir sakir gozyasi akmasi durumu. bu kadar cok gozyasi akmasi, aglayani tatmin eder, "ohh bea ne gozyasi doktum.." dedirtir. arada sirada goz pinarlarim kurur mu acaba sorusu insanin aklina gelir. mukemmel bir seydir. herkes de aglayamaz boyle, degerini bilmek lazim.
an itibariyle show tv ekranlarinda izlenebilecek film.
zaman ve yer belirtilirse katilmaya calisacagim bulusmadir. her ne kadar expert3 son bulusma sirasinda beni utanctan yerin dibine sokmus, bir organizasyon yapamiyorsun diye basimin etini yemis ve ufak bir hatami surekli yuzume vurmus da olsa bir hoscakal demek lazim. degil mi ama efendim?
arka arkaya bilmem kac kez dinlense de biktirmayan, dile dolasabilecek kadar da hos olan, zaman zaman bir kac damla yasin akmasina sebep olan sarki.
almanyada bir sehir.
1832-1920 yillari arasinda yasamistir. 1879da almanya leipzig universitesinde ilk psikoloji laboratuarini kurdu. burada deneysel calismalar yurutuldu. boylelikle psikolojinin felsefeden ayrilip bagimsiz bir bilim olmasini sagladi.
(bkz: wilhelm wundt)
(bkz: doxa)
(bkz: zenon un paradokslari)
bilgi problemini sistemli bir sekilde inceleyen ilk septiktir.
pyrrhona gore:
nesneler gercekte nasildir? bilinmez.
nesneler karsisindaki tutumumuz ne olmali? yargidan kacinma.
nesneler karsisinda dogru bir tutum takinirsak ne olur? mutluluk.
pyrrhona gore:
nesneler gercekte nasildir? bilinmez.
nesneler karsisindaki tutumumuz ne olmali? yargidan kacinma.
nesneler karsisinda dogru bir tutum takinirsak ne olur? mutluluk.
piayi cok kiskandim hemen bende basimdan gecen ve birbirinden hicbir farki olmayan olayi buraya yazayim dedim.
sergey- (#91708)gulbeyaz diye baslik acacaktim yanlislikla arada bosluk kalmis onu bir ucururmusun sana zahmet
(11/6/2005 2:54:24 pm)
carpediem->sergey: cok isterdim ama ben gammaz yada moderator falan diilim ki. editorum, o da sadece kitabi hazirlamakla ilgili bir sey. sen baska birilerinden iste en iyisi:)
sergeycim sen ne yaptin kardesim bea!..
sergey- (#91708)gulbeyaz diye baslik acacaktim yanlislikla arada bosluk kalmis onu bir ucururmusun sana zahmet
(11/6/2005 2:54:24 pm)
carpediem->sergey: cok isterdim ama ben gammaz yada moderator falan diilim ki. editorum, o da sadece kitabi hazirlamakla ilgili bir sey. sen baska birilerinden iste en iyisi:)
sergeycim sen ne yaptin kardesim bea!..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?