confessions

camurhan

- Yazar -

  1. toplam entry 522
  2. takipçi 1
  3. puan 52236

evrim teorisi

camurhan
inanilmasi gerekmeyen teori. söyleki bilimsel dilde bir teorinin sahip olmasi gereken bütün kanitlara sahiptir. yani

1. bünyesinde mantiksal olarak tutarlidir
2. deneysel olarak kanitlanabilir ya da yadsinabilir. fosillerin kaotik degil, teoride anlatildigi üzere belli bir düzende bulunmasi
3. izah yetenegi bulunur. yani henüz kesfedil(e)memis ya da aciklan(a)mamis durumlari aciklayabilir
4. tahmin etme gücü vardir. söyleki henüz bulunamamis kanitlar (evrim halkasindaki kesfedilememis bilimsel kanitlar gibi) icin aciklama yetkinligi vardir.
5. dissal tutatliliga sahiptir. bilimsel diger disiplinler icin teoriler üretebilmesi vardir.

bu teoriye karsitligin birkac sebebi vardir:
1. irkcilik
2. dinsel dogmatik bilgi yani yaratilis öne sürümleri
3. yanlis bilgi edinimi

bir teoriye inanilamaz. bir teori icin ancak bilimsel arastirma gerekir. bu ise inancla degil deneyle gerceklesir.

türkiye’de ise bazi yari cahillerin bildirdigi üzere bu teori maymunu insanin atasi yapmaz. insanla maymungillerin ayni atadan geldigini öne sürer.

türkiye’de ayrica bu teoriyi sürekli müfredattan kaldirmaya calisirlar ya da bilimsel deney degeri olmayan dinsel yaratilis hikayelerini bilim derslerine eklemeye calisirlar. isin siyasal acidan tehlikeli yani ise buradadir. bilimin dolayisiyla bilim felsefesinin gercek manada kavratilmadigi bir genclik ancak dogmatik bilgiye saplanir ki bu da sorgulama yetenegini körelttir.

evrim teorisini okumamis bir genclikten en azindan biyoloji biliminde bilimsel basarilar beklemek abesle istigal olur.

velhasil kelam bu teori inanmayla degil bilimsel kanitlanabilirlikle alakaldir. ve her gecen gün yeni kanitlar, halkanin eksik zincirleri tamamlanmaktadir. teknolojinin ilerlemesiyle bu acik dahada daraltilacaktir. yeterki herseyi inancla süsleyenler ellerini bilimden ceksinler.

(bkz: akıllı tasarım)
(bkz: yaratilis)

evrim evrim diye maymun ettiniz adamı be

camurhan
bilgisizligi ile tepki veren bir insanin sarf edebilecegi cümle. efendim isin temelinde su vardir:
evrime göre insan maymundan türememistir. insan ve maymun ayni atadan türemislerdir. evrim süresince farklilasip bugünkü biyolojik cesitlige katkida bulunmuslardir. evrim tarihindeki insan türünü varolussal olarak ilgilendiren baslangic kismida budur. kisilerin kendisini maymun etmesine gerek yoktur.

recep tayyip erdoğan

camurhan
akp grup toplantisinda asagidaki cümleleri sarf etmis kisi:

"medeniyetler ittifakı toplantımız oünya medyasında geniş yer buldu ama biz türkiye’de bir gün konuştuk ve bitti. maalesef hala bunu hazmedemeyenler var. hazmetme kapasitesi tabi herkesin farklı. normal. fakat buna da alışacaklar.ama türkiye büyüyor. inanıyorum ki büyüyen türkiye’de isteseler de istemeseler de buna alışacaklar. artık türkiyemiz küçük düşünenlerin değil, kapalı bir, adeta kümes atmosferi içerisinde kalanların değil, dünyaya açık düşünebilenlerin inşallah yer bulduğu bir ülke haline geliyor. buna özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum"

simdi efendim kendisinin niyeti bellidir anlatmak istedikleriyle. lakin bu kisi ne zaman baskalarina hakarette bulunmadan adam akilli digerlerine hitap etmeyi ögrenecek.

egitim düzeyi yüksek olmayan, günlük konusma dili 500 kelimeyle sinirli insanlara aciklama yapmak ihtiyacinda bulunmus olabilir. gel görki bu hakaretle mi olacakti?

bir dahaki secimde gavur izmir’i gavurluktan kurtarma, askerligin yan gelip yatma yeri olmadigi, bir yurttasa anani da al git tarzi hitaplardan ne zaman kurtulabilecek? illaki önüne hazirlanmis bir metin mi sunulmasi gerekmektedir.

kitaplari zaman kisitlamasindan ötürü özetleterek okuyan bir kisinin kelimelerin gercek kullanim yerlerini ve manalarini bilememesi gibi bir masumane düsünceye ulasmaya calisiyorum. yoksam adam akilli kendisinden önceki iktidara kadar hepimizi tavuk, horaz, hindi vb. hayvanlarla es kosturmus oldugu akla geliyor...

efendi, nereye kadar bu kahve dili. siyasette yaraticiliktan basitlige düsmüs bu basbakan umarim cumhurbaskani olamaz. daha secmenlerine nasil hitap etmesi gerektigini bil(e)miyor kendileri!

toplum içinde sakız çiğneyen kadınlar

camurhan
toplum icersinde sakiz cigneyen erkeklerden farklari olmadigini düsündügüm kisilerdir. bu konu kültürümüzdeki erkege taninmis olan imtiyazlarin disa vurumudur. baslikta cinsiyet ayrimciligi buram buram kokar bu yüzden. basliga istinaden
- sokakta sigara icen kadinlar
- araba kullanmayi bilemeyen kadinlar
- evlilikten önce seks yapmis kadinlar
gibi tartisma konulari da acilabilir.

üsküdar belediyesi

camurhan
üsküdar belediyesi’nin yasagina yönelik yapilmis olan gösteri hakkindaki baska bir degerlendirme yazisi ise asagidaki gibidir:

"bir süre önce göztepe’ye cami yapılmasını protesto için insanlar pazar günü göztepe parkı önünde toplanmıştı. birkaç konuşma yapıp doğılacaklardı. derken birkaç provokatör girdi araya, bağrış çağrış... ertesi gün gazetelere "gösteride olay çıktı" haberi yansıdı. sonra o provokatör danıştay cinayetini işledi. deniz som’un salacak’ta düzenlediği şaraplı protestoda aynı olay oldu. bir provokatör deniz’in yanına yaklaşıp yumruk atmaya çalıştı. sivil polisler aynı anda adamı derdest edip götürdüler (kurtardılar)... medyaya yine "olay çıktı" haberi hâkim oldu. taktik de bu zaten. en masum ve demokratik gösterilere karşı bile halkı yıldırmak. kim tezgâhlıyor bu senaryoyu peki? merak etmez misiniz!
bu arada bir gazete dün deniz som’un çoluğun çocuğun içinde içki içmesinin yanlış olduğunu yazdı. anlaşılan deniz som’un bir saatliğine sembolik bir protesto yaptığını duymamışlar da her gün orada çoluk çocuğun önünde içeceğini sanmışlar! belediyenin alkol içenleri cezalandırıp teşhir etmesiyle deniz som’un bir saatlik protestosunu aynı kefeye koymuşlar. bu çaba yerine şöyle sorular sorsak çok daha mantıklı olmaz mı?
- alkol konusunda çok duyarlı olan kimi belediyeler, yolsuzluklar konusunda neden hiç duyarlı değil acaba?
- yoksa alkol karşıtlığı, türban gibi duyarlılıkları öne sürüp gariban seçmenin aklını çelerek yağma ve talanı gözden kaçırmaya mı çalışıyorlar?"

melih aşık

http://www.milliyet.com.tr/2006/11/21/yazar/asik.html

ezan okuyup namaz kılmamak

camurhan
bir aylik müslümanlarin cicim görünmek icin eglence yerlerinde yaptiklari absürd hareketlerden birisi. ayni tarz hareket bir alevi deyisinin, semahinin eglence amacli programlarda kollarin azeri folklorundaki gibi hareket ettirilmesinde de görülebilir. bilmeden taklit eden bu insanlardan özellikle ibo lakapli kisiye saygilarimi sunuyorum.

lakin ezan okuyan bir insanin illa namaz kilmasi gibi bir zaruret din acisindan var midir onu da daha bilgili bilgiclere birakiyorum.

seri eksi oy veren ibne

camurhan
bendenizin iplemedigi kisidir. kendi kendisini bu seklinde tatmin eden bu bilgiclere sadece gülüyorum. bu bilgiclerin gidis asamalari su sekilde olabilir:

- xxxxx kere eksi oy
- houston üzerinden hakaret amacli rahatsiz etmeler
- direkt küfür etmeler
- ucus bileti rezervasyonunun yapilmasi

kendi egosu üzerinden mastürbasyon yapan bu gibi kisilere kasimpasa yönüne kendine yakin hissettigi birilerini de yanina alarak gitmesini salik veriyoruz.

(bkz: yallah el habibi)

madımak oteli

camurhan
sivaslilar’a addedilebilecek olaydir efendim. eger benim sehrimde saatlerce süren bir yobazlik
gösterisi sunuluyorsa, secilmis belediye baskani cigirtkanlik yapiyorsa, insanlar diri diri yakilirken killari kipirmdamiyorsa sehrin yasayanlarina addedilebilir. sivaslilar utanmalidir sirf bu gecmisten ötürü. utanmak ayip birsey degildir. ileriye atilmis bir günah cikarma adimidir.
islam’da dogrudur yoktur böyle bir olay. yalniz orada bulunan insanlar patates dininden degildiler. patates dinine ait dinsel söylemlerde de bulunmuyorlardi.
bu insanlarin islam’i kullandiklari belliyken, hepsinin gemi vurulmamis hayvanlar gibi, ne yazik ki kilini bile kipirtdatmayan sivaslilarin önünde iplerini kopardiklari kameralarla sabitken, sürekli gavura karsiymis gibi "allah-u ekber" diye bagiriyorlarsa islam’la alakasinin ol(a)madigi söylenilebilir mi?
hicbir din özünde siddeti tasvip etmiyorken, ebedi huzura yönelik uygulamalar öneriyorken neden zor geliyor, bu eylemin islam dininin söylemlerini kullanilarak yapildigini itiraf etmek.
insanlarin cigliklari altinda kitlesel mastürbasyon yapan insanlar sivas’ta saldirmislardir.
genc cumhuriyet tarihine ankara’dan bir kac saat uzakliktan yerde gerceklestirilen bu kanli eylem oradaki aydinlara, alevilere yapilmis degildir sadece. ayni zamanda laik cumhuriyete bir meydan okumadir. ve bu insanlar islam dinindendiler yakilanlar gibi. iyisiyle kötüsüyle...

madımak oteli

camurhan
müze haline getirilmesi sart bina. nasil solingen’deki bina siki korunuyor, müze degerinde bulunuyorsa kendi utanc binalarimizinda bu sekilde degerlendirilmesi gerekir. belki birgün sivaslilar kendi sehirlerindeki insanlar yakilirken utanabilirler. belki bu insanlar orada kavrulurken vicdanlari sizlar bir dahakine.

türban

camurhan
isin özüne bakildigi zaman hicte masumane olmayan tercih meselesi.

efendim türbanla neyin kastedildigi asagi yukari bilinmektedir. yine de görmemis olanlar icin söyle bir tarifini yapmak gerekirse (genellikle)
- ayak bileklerine kadar inen pardesü
- boyun bölgesini kapatan tülbent
- basi saclarin gözükmeyecegi sekilde kapatildigi tülbent
- vücut hatlarini belli etmemesi gereken pardesü

bu kendi tecrübelerime dayanarak cizmis oldugum türban unsurlarinin öncelikle basörtüsüyle ne alakasi vardir. benim bildigim basörtüsü genellikle saclarin önden hafiften sarkmis oldugu bas bagidir ya da tülbent.

türban ile basörtüsünün bicimsel ya da fiziki farkliliklarini arz ettikten sonra kullanim amacina gelebiliriz.


türban giyenler icin kisacasi türbanlilar icin allah’in farzini yerine getirme amacli bir eylemdir ya da günlük pratik.

bu gibi bir karar verebilme ise kisinin bilincli ya da bilincsiz olmasina dairdir.

bilincli kisi kisaca “inancim icin bunu tasiyorum” iddasinda bulunan kisi kararinin dayanmis oldugu dinsel ispatlarin tam olmasi gereklidir. bunun icin ise birincil kaynak allah’in kelamindan referanslar verebilmektir.

ulemanin bile ayetlerde gecen örtünme sekli üzerine bir fikir birliginde bulunamadigi yada bulunmadigi bir konuda iddiada bulunmak ciddi bir bilgi birikimine ihtiyac duyar. iste bu yüzden bu kisi bilincli olarak bu sekilde örtünmüstür diyebiliriz.

yalniz bu bilinclilik tavrinda diger örtünmeyen kadinlara yönelikte fark edilmese bile bir iddia bulundur. cünkü ben türbani tasiyorsam ve bunu bilincli olarak yapiyorsam kararim ve edinmis oldugum bilgi nihaidir. bunu yapmayanlar ise dinin gerekigini yada farz olani yerine getirmiyorlardir demektir.

simdi bu kendiliginden bir iddia getiren tavir acaba baska insanlara nasil aktarilabilir:

1. ben dinimin buyurdugunu bu sekilde bilinci olarak yerine getiriyorum. sen bu sekilde yanlissin.
2. ben dinimin buyurdugunu bu sekilde bilinci olarak yerine getiriyorum. sen bu sekilde yanlissin.

bu ya böyledir ya böyledir önermesinin matematiksel dökümünü yapacak olursa 2 carpi 4 ya da 4 carpi 2 sekizdir. isterseniz evirin cevirin karar nihaidir.

simdi bu gerekceye katilmayan örtünenler icin ise bu bir dayatma degil midir? mesela basörtüsü tasiyipta türban giymeyenler icin bu nasil bir gerekcedir ki allah’inin öne sürdügü bir farz konusunda kendisi yanlistir ki bu farz konusunda kendi cografyasinin yüzyillik bir birikimi varken.

yukarida bilincli olarak bu karari vermis kisinin cevabini asagi yukari isledik. ya hayir olarak nitelendirebilecekler icin.

bilincsiz olarak örtünmüs yani isin mutfagini bilemeden kendini bu sekilde örtmüs kisi icin ise ancak ve ancak kendi kisiliginin yansimasidir ya da bu sekilde yönlendirilmistir babindan bir önermede bulunabilir miyiz?

bir insanin kanunlar karsisinda belli bir yastan sonra resit sayildigi dünya düzeninde bilincsiz olarak kapanan kisi acaba hangi etmenlerin altinda kalmistir?

- cevre etmeni
- aile etmeni
- arkadas etmeni


14-15 yasinda bu karari bir insan verebilir mi? bu karari ilk bastan itibaren verebilecek bir bilgi seviyesine ulasabilir mi? yoksa kendi kapanmis oldugu cevrenin olumlu ya da olumsuz etkisi altinda kalmis midir?

simdi bu insanlar bir baskasinin ya da bir dinsel grubun / cemaatin etkisi altinda kalmis midir kalmamis midir? bu etmenler gercekten ve sadece ve gercekten yakin cevre alakasiyla mi olmustur yoksa iyi örgütlenmis bir cemaat iliskileri yumagiyla mi gerceklesmistir?

bilincli olarak verilmis nihai dinsel bir kararin arkasinda durulmali midir? durulmasi gerekiyorsa bireysel olarak mi yoksam cemaatsel mi?

simdi bu dinimin emrettigini uyguluyorum tavri baska inanlari töhmet altinda birakmaz mi? mesela basi acik olan annemin her dakika farza uymadigi yadsinabilir mi? ya bunu kabul etmeyen insanlar icin?

kendi bilincli tavrini bu sekilde savunun insanlar bir kitle midir yoksam iki-üc kisiden olusan grup mu? bu kitle gercekten kuzu kuzu bekleyip kendi haklarini dikte mi ediyorlardir yoksam son 20-30 yildir ortaya cikmis bildigimiz rahibe kiyafetinimi dikte ediyorlardir diger inananlara ya da dolayli olarak inanmayanlara?

simdi oturup bir daha tekrarlaryalim bu bir tercih meselesi midir yoksam bir dayatma midir? benim cografyamin yüzyillarinin getirmis oldugu pratigin din dayatmali arap kültürüne karsi direnci midir yoksam bir tercih meselesi midir?

üsküdar belediyesi

camurhan
siyasal islam’in hükmettigi, kendi varoslarinin dinciden gecilmedigi, yeminli cumhuriyet düsmanlarinin fatih’ten, sultanbeyli’den sonra en sevdikleri ilcenin yerel yönetim birimi.

bazi insanlarin belediyenin yapmis oldugu uygulamayi yine kendi kafalarina göre saptirmaya calismasidir aslinda bu uygulama.

belediyelerin görevi bütn yargi süreci gecildikten sonra örnegin cöp vergisini ödemeyen yüzsüzlerin afise edilmesi olabilirdi.
belediyenin görevi denize cöp döken ayilari zil takip oynatmak olabilirdi.
belediyenin görevi sahili güzellestirmeye calismak olabilirdi.

...

belediyenin yapmis oldugu bildigimiz psikolojik baskidir. dinin ticarette bildigimiz referans olarak kabul edildigi bir ilcenin alkol kullanan insanlarini afise etmeye calismasi düpedüz provakatörlüktür, haddini asmis tükürüklü degnekciliktir.

ah internetin dili olsa da %99’u müslüman oldugu söylenen bir ümmetin neden cocuk pornosunu aramada basta oldugunu anlatabilse.

ah su genclerin dedikleri yapilabilse de bastirilmis olan duygularini neden gemlemek zorunda olduklari izah edilebilse.

ah su istanbul’un dili olsa da orhan veli gibi günlük kültüründe yeri olan sahilde balik yiyip raki icmenin tarihini anlatsa.

ah su yazar anlatabilse ickinin zararlarini ve yararlarini bilmesine ragmen neden bu sürecin tehlikeli oldugunu.

sapla samani isteyerek karistirmayalim. olayin ne seksle alakasi vardir. ne de o kendini bilmez belediye tetikcisi tiplemenin toplanis sebebi bu yasagi protesto etmek isteyen kimselere karsi uyguladigi terbiyesizlikle.

belediyeler gerektiginde kendi sorumluluk alanlarinda düzenlemeler yapabilirler. ama bu tarz insanlari sindirmeye calismak ne demektir.

dötten örnekler veripte olayi hafife almaya calismayiniz. adim adim mollalistana gidiyoruz. yakinda gavur icadi bilgisayari bile bismillah’la actirtacaklar haberiniz yok.



içki içen türbanlı kızlar

camurhan
garipsenecek bir durumdur. söyle ki bu türbanli kardesimiz üc durum gecerlidir bendenizce:

1. muhtemelen aile baskisindan ötürü kapanmaya zorlanmistir. kafasi henüz yikanamamistir. yedirememektedir. kapanma özgürlügünün(!) altindan icki icme özgürlügünü(!) kullanmaya calisiyordur. hayata tutunmaya calisiyordur.

2. yoldan sapmis, asil amacini gizlemek icin bürünmüstür bu kiliga. hayata tutunmaya calisiyordur.

3. gayet inanclidir. lakin seytana uyasi gelmistir. hayata tutunmaya calisiyordur.

olaya parklarda, sahilde, büroda, tarikat evlerinde yiyisen, gizli gizli seks yapan türbanlilardan türbanin neden kusanildiginin bilindigi üzere farkli bakilmamasi gerektigi düsüncesindeyimdir neticede.




üsküdar belediyesi

camurhan
ramazanda sahilde icki icenleri önce cezaya carptirip akabinde belediyenin internet sayfasinda afise eden cemaatimsinin az bucuk yandan yemisi.

hadi diyelim ceza kestiniz. web sayfasinda afise etmek noluyormus. vergi kacirdigi icin kendine 9. kez af ilani saglayacak yasa tasarilariyla mesgul bir maliye bakanin ismi teshir edilmiyorken icki icenler mi size battilar. kisisel bilgilerin gizliligine noldu? nerede kendilerine göre yonttuklari özgürlügü yine kendilerine müslüman olarak dagitan sözde insan haklari cigirtkanlari? nerede?
önce belediyeye ait yerlerde ickiyi yasakladilar. sonrasinda ise sahillere uzandilar.
kim diyormus özgürlükcü liberalizmmis. kim bahsediyormus hakkini arayanadan "anani da al git"? kim diyormus bu sadece özgürlük savasidir diye?

arzu eden ramazan süresi boyunca gün icerisinde sokaktada yer ve icer. kendin icin yapmis oldugun bir ibadeti acliga katlanamadigin icin baskalari icin iskence haline getiriyorsan sen bunu bosuna yapiyorsundur. ayni sekilde 11 ayin sultani denilen bir ayda ickiyi birakip, sahte müslümanlikla baskalarini refuse etmeye calisiyorsan kisilik bozuklugun vardir. hemen tedavi edilmen gerekiyordur.

kendi dötlerinden uydurduklari yasama anlayislariyla inancli bir ilce yaratma sürecindeki bu adamlar acaba hangi partidendirler? hangi söylemlerde bulunuyorlardir? neleri savunuyorlardir? bakin iclerine kadar, cigerlerine kadar. o zaman göreceksiniz tarihi güzelliklere sahip bu ilcenin tarihi karanlik tarafini.

bir de merak ettimde: nerede bu sözlük mollalari? yapilan "dinen caiz midir?" cevaplasinlar hemen gari...

(bkz: siyasal islam)

ozan orhon

camurhan
türk popunun 90li yillardaki patlamasinin icerisindeki yerini nispeten basariyla alip, akabinde kendi hatalarindan midir yoksa kabiliyetsizliginden midir ortalardan silinen sarkici.

saman alevi isimli sarkisinin ileride daha güzel bir altyapiyla düzenlenip, firina verilecegini düsündügüm sarkicidir.

bir de komik bir sekilde tarkan mi ozan orhon mu karsilastirmasi yapilirdi o zamanlari.
17 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol