insanlık, adalet, eşitlik, asgari olunca emeğe verilen ücret ne olacaktı? maximum mu?
kendi kendine konuşana deli derler diye de bir atasözümüz vardır.
psikologa gidene deli gözüyle bakılan bu toplumda, sallanmaması gereken bir yargıdır.
psikologa gidene deli gözüyle bakılan bu toplumda, sallanmaması gereken bir yargıdır.
bir de, şakşakçılarıyla birlikte kullandıkları bir ifade var ki: "hamas da pkk gibi terörist"
bizden bir yetkili de çıkıp: "puştun başkanı! sen cehennemin dibinden gelip işgal ettin oraları. burası bin yıldır türk ve kürtlerin ortak vatanı. dini bir, dili bir, gönlü bir kardeşlerimizi, sizin gibi konjonktür devletimsilerinin oyunları bizden ayıramaz. filistin bm’nin sayısız kararına göre işgal altındadır. hamas da %80 oy alarak seçimle gelmiştir. ’biz her gün asalım keselim, direnmesinler’ deseniz, sanki bu kavanoz dipli dünya düzeni size karşı tavrını değiştirecek."
abd maşası israil, ya da israil maşası abd. şeytanın maşası abd ve israil, insanlık onuru hakkınızdan gelecek!
bizden bir yetkili de çıkıp: "puştun başkanı! sen cehennemin dibinden gelip işgal ettin oraları. burası bin yıldır türk ve kürtlerin ortak vatanı. dini bir, dili bir, gönlü bir kardeşlerimizi, sizin gibi konjonktür devletimsilerinin oyunları bizden ayıramaz. filistin bm’nin sayısız kararına göre işgal altındadır. hamas da %80 oy alarak seçimle gelmiştir. ’biz her gün asalım keselim, direnmesinler’ deseniz, sanki bu kavanoz dipli dünya düzeni size karşı tavrını değiştirecek."
abd maşası israil, ya da israil maşası abd. şeytanın maşası abd ve israil, insanlık onuru hakkınızdan gelecek!
daha anap’tayken dikkatleri çekmiş, geleceğin başbakanı imajı oluşturmuştu. anap’tan istifası da, birçok değişik görüşten insanın kuruculuğunu yaptığı akp’den adaylığı ve sonrasında milli eğitim bakanlığı’na getirilmesi bu umutlarımızı büyümüştü.
yazık oldu, biraz da kendisi yazık etti kendisine.
kahreden çelişiklere karşı, idealist bir şekilde durmanın zorluğuna dayanamadı.
türk siyaset değerli bir evladını yitirdi bence. insanlar bu kadar harcanmamalı, harcanamamalı... ama burası türkiye
yazık oldu, biraz da kendisi yazık etti kendisine.
kahreden çelişiklere karşı, idealist bir şekilde durmanın zorluğuna dayanamadı.
türk siyaset değerli bir evladını yitirdi bence. insanlar bu kadar harcanmamalı, harcanamamalı... ama burası türkiye
kadınların şiddete başvurmasını dahi mazur gösterecek başlıktır.
erkek egemen bu kültürde hangi zorluk? o kadar faydasının yanında birazcık dikeni de olsun artık.
erkek egemen bu kültürde hangi zorluk? o kadar faydasının yanında birazcık dikeni de olsun artık.
(bkz: yahoo live)
sivil paşaları kesmeyen operasyon. askerlikle ilgisi g3’le üç kez ateş etmekten ibaret olanlar hükümeti vurayım derken askere tosladı.
merdi kıpti misali açık açık: "biz hükümete yükleniyoruz, sen niye araya giriyorsun" diye de homurdanıyorlar. kim vatansever, kim milliyetçi böyle zamanlarda ortaya çıkıyor işte. parti çıkarını ülke çıkarının önünde tutanları devlet adamı sananlar vardı yazık!
bugüne kadarki bildirilere alkış tutanlar da: "aman canım, asker siyasi partilere niye cevap veriyor" timsahlığında. yersen...
kazanın doğurduğuna inanıyorsan, öldüğüne de inanacaksın.
merdi kıpti misali açık açık: "biz hükümete yükleniyoruz, sen niye araya giriyorsun" diye de homurdanıyorlar. kim vatansever, kim milliyetçi böyle zamanlarda ortaya çıkıyor işte. parti çıkarını ülke çıkarının önünde tutanları devlet adamı sananlar vardı yazık!
bugüne kadarki bildirilere alkış tutanlar da: "aman canım, asker siyasi partilere niye cevap veriyor" timsahlığında. yersen...
kazanın doğurduğuna inanıyorsan, öldüğüne de inanacaksın.
dostlar alışverişte görsün, kabilinden bir uygulama olduğu izlenimini vermiştir nedense.
türk telekom, bu çalışmasını duyurmak için kaç ton kağıt kullandı acaba?
sonuçta, insanların biraz da kendi kendini rahatlatmasıymış gibi geliyor.
kağıttan tasarruf etmek için kağıt harcamak da, modern zamanların çelişkilerinden olsa gerek.
türk telekom, bu çalışmasını duyurmak için kaç ton kağıt kullandı acaba?
sonuçta, insanların biraz da kendi kendini rahatlatmasıymış gibi geliyor.
kağıttan tasarruf etmek için kağıt harcamak da, modern zamanların çelişkilerinden olsa gerek.
klişe enkırmen laflarından.
kameralar tarafından kaydedildi, deseler olmayacak. illa gaz verecekler. dakika dakika kesmemiş olmalı ki, kameralar tarafından saniye saniye kaydedildi demeye de başladılar.
vay bee, teknoloji nasıl da ilerliyor. eskiden dakika dakika kaydederdi bu kameralar. yakında salise salise kaydedenleri de çıkar bu meretin.
o değil de, teknolojide akıllara durgunluk veren gelişmeler olurken tıp mı yerinde sayıyor, yoksa birileri arasıra da olsa doktora görünmüyor mu?
kameralar tarafından kaydedildi, deseler olmayacak. illa gaz verecekler. dakika dakika kesmemiş olmalı ki, kameralar tarafından saniye saniye kaydedildi demeye de başladılar.
vay bee, teknoloji nasıl da ilerliyor. eskiden dakika dakika kaydederdi bu kameralar. yakında salise salise kaydedenleri de çıkar bu meretin.
o değil de, teknolojide akıllara durgunluk veren gelişmeler olurken tıp mı yerinde sayıyor, yoksa birileri arasıra da olsa doktora görünmüyor mu?
gerizekalı haber spikerleri tarafından kullanılan klişe saçmalık. herkesi kendileri gibi kıt akıllı zannettiklerinden olsa gerek sık sık, ota boka kullanırlar bu teraneyi. televizyonun, aptal kutusu olduğunu savunanların, böyle düşünmelerinin bir nedenini daha bulduk.
emre aköz’ün bugünkü sabah’ta yayımlanan yazısının başlığı. bir kısmımızın bilmediği, bir kısmımızın bilmek istemediği; hepimizin de "aman canım bize özgü işte" deyip geçtiği türkiye tipi laiklikle ilgili küçük bir saptama.
http://www.sabah.com.tr/akoz.html
aslında meselenin özü hiç de küçük değildir.
laiksek, din ve devlet gerçekten ayrıysa; diyanet, onbinlerce memur imam, zorunlu din dersi... ne?
dinin kontrolünde olmayan devlet, eyvallah kabul. ama devletin dini kontrol etmeye çalışmasına ne demeli?
heybeliada ruhban okulu’nun yıllardır kapalı kalmasının sırrı da burada. "size bu hakkı verirsek onlar da ister"
söylenebilecek çok şey var da, duymak isteyen de anlamak isteyen de olmadığı için gerek yok!
http://www.sabah.com.tr/akoz.html
aslında meselenin özü hiç de küçük değildir.
laiksek, din ve devlet gerçekten ayrıysa; diyanet, onbinlerce memur imam, zorunlu din dersi... ne?
dinin kontrolünde olmayan devlet, eyvallah kabul. ama devletin dini kontrol etmeye çalışmasına ne demeli?
heybeliada ruhban okulu’nun yıllardır kapalı kalmasının sırrı da burada. "size bu hakkı verirsek onlar da ister"
söylenebilecek çok şey var da, duymak isteyen de anlamak isteyen de olmadığı için gerek yok!
"çizgi" insanı tan oral, 30 yılın ardından, başörtüsü ile baş eğmeme arasında bağ kurduğu için cumhuriyet’ten çıkarıldı. çizgi ile çiziktirme arasındaki fark bu. basın özgürlüğü ile özgürlüğe basma farkı. her yanda!
umur talu
http://www.sabah.com.tr/haber,f59d2ebd41df4e1c88ba7dabe461e1a5.html
umur talu
http://www.sabah.com.tr/haber,f59d2ebd41df4e1c88ba7dabe461e1a5.html
kaldırılmış olmakla birlikte, aynı kanun maddesinde:"hilafet mana ve mefhum olarak tbmm’nin şahsi manevisinde mündemiçtir." denilmektedir.
türkçesi: hilafeti bugün içinde barındıran tbmm’dir fakat kullanmamaktadır.
ingilizlere: kafamızı bozmayın tekrar canlandırırız"
bilumum islam ülkelerine: "sakın heveslenmeyin"
vatandaşa: "kaldırdık ama hala bizde"
mesajları verilmiştir.
türkçesi: hilafeti bugün içinde barındıran tbmm’dir fakat kullanmamaktadır.
ingilizlere: kafamızı bozmayın tekrar canlandırırız"
bilumum islam ülkelerine: "sakın heveslenmeyin"
vatandaşa: "kaldırdık ama hala bizde"
mesajları verilmiştir.
m.ö. 1280 de yapılmıştır.
bunun bir de kurt adam olmak / kurta dam olmak espri-karikatür versiyonu vardır. ne fesat insanlar var
beyniyle cinsellik organı yer değiştirmişlerin edeceği laftır.
sözleşmeli veya kadrolu atanmak için bekleyenler de kendilerini böyle nitelendiriyorlardı. aday bile değilmişiz arkadaşlar. lanet olsun bu durumun sorumlularına ve çözüm için kılını kıpırdatmayanlara...
"dünya benim mülkümdür
kavmi benim kavmimdir" diyen bile insan.
kavmi benim kavmimdir" diyen bile insan.
biz buna hayat diyoruz.
büyümek için sabırsızlanırken sonra ah bir çocuk olsaydım psikolojisiyle herkesin kendi meşrebince duygusallaşması, düşüncelere dalması...
değdi mi?
ne karşılığında kazandım?
seçme şansı olmuyor bazen ya da zorunlu seçmeli gibi kayıyorsun bir yerlere, birşeylere...
(bkz: hayat benden aldıklarını nerene sokacaksın)
büyümek için sabırsızlanırken sonra ah bir çocuk olsaydım psikolojisiyle herkesin kendi meşrebince duygusallaşması, düşüncelere dalması...
değdi mi?
ne karşılığında kazandım?
seçme şansı olmuyor bazen ya da zorunlu seçmeli gibi kayıyorsun bir yerlere, birşeylere...
(bkz: hayat benden aldıklarını nerene sokacaksın)
kudurmuşların, kendilerini temize çıkarmak için ürettiğini düşündüğüm atasözü. doğruluk payı da yok değil hani
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?