apple

görüş açısına giren sinek uçuş esnası boyunca takip edilir, sinek uçar, hava da döner, bir yerlere konar, tekrar havalanır ve siz hala takiptesinizdir. hatta yavaş yavaş başınız dönmeye başlar. sabırla takibi sürdürdüğünüz sırada uçuşuna devam eden sinek size doğru yaklaşmaya başlar. elinizi yavaşça havaya kaldırır, hüüp diye yakalar, onu avuç içinize alır ve bir süre gollum misali "heheh süperim ben, benimle baş edebileceğini mi sandın gerii yaratık" şeklinde konuşmalar yaparsınız. evde bir başka kişi var ise ona da hava atarsınız "sineği yakaladım ehehe".

mutlaka ve mutlaka ellerinizi yıkamanız gerektiği göz önünde bulundurularak sineğin son nefesini avuç içinizde vermesini tercih edebilirsiniz veyahutta "git başkalarını rahatsız et" diyerek kendisi camdan dışarı bırakırsınız. bir de lavaboya atıp üzerine su akıtmak gibi bir yöntem var ki bunu pek tavsiye etmiyorum, su çok şiddetli gelmez ise uçabiliyor ve bir daha aynı süreci başlatmak zorunda kalıyorsunuz.

söz konusu hadisenin aileden aileye değişken tepkilere yol açacağı durumdur. bazı aileler için "ne acayip birşey bu değiştirin şu kanalı" veyahutta çıt çıkmayan bir sessizlik ile anlaşma yapılmış gibi kumandaya ulaşabilme tepkisi gelirken, bazı ailelerde ise "ne yapıyor bunlar? 40 yaşından sonra saz mı çalıyorlar? ehuhehe" cümleciği de gelebilir.

günlük hayatta sıklıkla kullanılan, çoğu zaman söylediğiniz bir konuya itiraz edilğinde yerine cuk oturan ve size kıvırma şansı veren cümlecik.

sizi yani çocuğunu daima kendinden fazla düşünen, kanatları ve haresi görünmeyen meleklerdir anneler.

(bkz: senin annen bir melekti yavrum)
(bkz: istisnalar kaideyi bozmaz)
(bkz: 17 aylik bebege tecavuz)

hayata sizinle aynı gözlerle bakan birisiyle ölüme kadar herşeyi paylaşmak, gidenin arkasından da o hep yanınızdaymış gibi ayakta durmayı becerebilmektir.

22 kasim 2006 bordeaux galatasaray macinin 57. dakikasında juiretti’nin göğsüne kafa atarak kırmızı kart görmüş, yetenekli ancak serseri ruhlu futbolcu.

(bkz: mehmet gunsur)

hiçbir sözlük yazarını tanımamakla birlikte katılmayı planladığım oyun zirvesi.

ağız içerisinde biriktirdiğiniz çekirdek içlerini eğer yanınızda birisi var ise ona gösterip "baak bu kadar olduu ugk" şeklinde cümleler kuraraktan, diğer kişiyi de birikim yapması konusunda gaza getirebilirsiniz. bir anda yemeye başlarsınız ve "hmm nefiiis" sözleriyle bu müthiş lezzetin tadına varırsınız. kesinlikle denenmesi tavsiye olunur.

yeter tenimi acitmayin/ #396364
hayat roman/ #395690
hazdan kacan kadinlar/ #395689
her seyi goren gozler/ #395688
hazdan kacan kadinlar/ #395673
her seyi goren gozler/ #395672
hayat roman/ #395671

kitap okumayı sevmeyen ve kitap görünce eksi oy veren bilgiçler şeklinde bir başlık açılmasının fevkalade yerinde olacağını düşünüyorum.

diğer adı dezanj’dır. bu güzide mekanın elebaşılarından olan metin akyol beyefendi şu anda istiklal caddesinde ne kadar kahve falı bakan cafe vb türü yerler var ise hepsinin çıban başıdır. yıllar önce o ara sokağa kimse gelmez, burası adam olmaz dediysek de dinletemedik kendisine ve bugünlere geldi . şimdi pek çok benzeri yer istiklal caddesi ara sokaklarında para kazanmaktadırlar.

üyelerine çıkartmış oldukları kartlar sayesinde özellikle haftasonları çekilişler yaparlar ve sinema, tiyatro vb etkinlikler için bilet hediye ederler. hava güzel ise arka bahçede, kız kıza takılmak istiyorsanız alt katta, sigara dumanına razıysanız ana bölümde oturmanız şiddetle tavsiye olunur.

alinur velidedeoğlu, fatih aksoy, mehmet germiyanlıgil, özcan tahincioğlu ve emre ergani’nin ortak oldukları, ihale usülüyle emlak, araç, beyaz eşya, cep telefonu vb ürünlerin satışı gerçekleştirilecek olan internet sitesi. adresi de şöyledir ki :
www.altivi.com

pek yakında tv kanali da açacaklarmış efendim. bu konuyu da fatih aksoy beyefendi üstlenmiş.

çoğumuzun pek bir sevdiği gaffur karakterinden kendisi rahatsız olan oyuncu. rahatsız olma sebebi ise gaffur’un elinde bıçakla dolaşıyor olmasına rağmen, insanların bunu önemsemeyip, onu sevmeleri ve beğenmeleriymiş.

birkaç entrysini okumak dışında, pek bir bilgim olmamıştı bugüne kadar spoiled hakkında. ben onu hiç tanımıyorum, muhtemelen de tanıyamıycam. bildiğim onun için yazılan hüzün dolu, aşk dolu, özlem dolu, sevgi dolu cümlelerden ibaret. karışmak istemiyorum ama okudukça da isyan ediyorum ikisinin üzüntüsüne. pes etmemeli insan diyorum, böyle bir aşkı bulmuşken ne için pes edilebilinir onu da anlayamıyorum. anlatamazsınız da çünkü anlamamakta ısrar edicem.

aşk gidiyorum demez demişti yazar, siz farketmeden bavulunu, valizini toplar. spoiled hoşçakal sozluk diyorsa arkasından "güle güle, yine bekliyoruz, çabuk gel" diyecek birisi olması lazım.

saçmalamış olabilirim biraz ve hatta sözlük formatına uymayan cümlelerde kurmuş olabilirim. hızlı hızlı, fazla düşünmeden içimden geldiği gibi yazıyorum şu anda. umuyorum ki bu onun ve benim doğumgünümde yaptığım en iyi şey olur.

spoiled a seslenmek istiyorum "geriye dön, bir daha dene" diye. bunu yapar misin? kendin için, independence için ve benim gibi aşkın hala var olduğunu inanan diğerleri için.
hadi lütfen.
çok zor değil.
son bir şans daha ver aşka.

doğumgünün kutlu olsun.

(bkz: carver)

3. sezon finalinde oymacı (the carver) ortaya çıkıyor ve 4. sezon bölümlerinde yer almıyor. oymacının kim olduğunu da öğrendim ancak bu spoileri veresim gelmedi.

bir musa eroğlu türküsü. nakarati da şu şekildedir :

gönüle hasret yazıldı sevgiye mezar kazildi
iki damla yaş süzüldü gözlerimin pınarına pınarına
hasret kimseye kalmasın sevdalılar ayrılmasın ayrılmasın
ben yandim eller yanmasın sevdanın aşkın narına cananıma

sezen aksu’nun seslendirdiği müthiş bir türkü. nakaratı şu şekildedir :

bir bezden bebem vardı bohçamda hayallerim
kızlığım yarım kaldı ben annemi isterim

geçici vergi ödemesinin (07 / 09 dönem) son günü.

su üstü ve sualtında yapılan tüm spor ve spor dışı etkinliklerle uğraşan dernekleri bir araya getiren bir kuruluştur. adf, deniz, göl ve akarsularda, kısaca su ortamlarında herhangi bir maddi karşılık beklemeden faaliyette bulunan amatör denizcilere hizmeti amaçlar.