antiformalistrayok

sayıca az ama öz bence. her gün yeni bişeyler öğrenmekteyim bu platformda.

saçma başlıklar yok çokluk yok bokluk yok kısaca.

hem aile gibi olur böyle bi zamandan sonra.

(bkz: bigcoder)

küçük bir neden :

mesela rikki roath hakkında bilmediğim baya şeyi onun entrysinden öğrendim. internette araştırdığımdan daha fazlasını o entry de gördüm.

(bkz: independence)

küçük bir neden :

güncel hemen herşeyi buraya da taşıyor ve en önemlisi hiç yazarlarla bu kadar ilgili olan bir moderatör görmedim. 2 kez mesaj attım ve 3 dk sürmedi geri dönüş. ve benzeri birçok şey. emeğine sağlık.

(bkz: hmmmmmtmmcnm)

kendisi bayan bi psikolog sanırım.
hergün 5+ terim öğrenmekteyim kendisinden. sağolsun. emeğine sağlık.

(bkz: herkonudafikrimvar)

üşenmeyip yazan yazar arkadaşlardan.instagramını paylaşmıştı kendisi.tespitleri güzeldir bence.iidir hojdır instagram pujdır kısaca.

(bkz: ruknettin)

aktif bir yazar. hatırladığım birkaç entrysine hatırladıkça gülerim. ondan da öğrendim baya şey. emeğine sağlık.

(bkz: scalet)

dikkatle okurum yazdıklarını.ondan da öğrendiğim oldu baya. sağolsun. emeğine sağlık.

(bkz: gunesiminyerininezamanampulaldı)
haklıdır.dili de sivridir.ama haklıdır.harbi haklıdır.has partili sanırım.güneşten ampule. :)
evet kötü bir espri.

var daha. mobilden yazmak yorucu sadece.

fazlaca yorulan,hırpalanan,bazı zamanlar vurulan bazı zamanlar kendi topuğuna sıkan bir garip bedenin artık yeter demesidir.

hissetmez hiç.
ne sevgi hisseder ne korku.

eski zamanlar da neler korkutursa onu o da onların üstüne gider.ama korkmaz.
eski zamanlar da neler heyecanlandırırsa onu artık heyecanlardırmaz.

televizyona bakar tiksinir.
aynaya bakamaz.

yaşı belki genç belki fazla.
çöker.
bir sigara daha yakar,bir sigara daha.

(bkz: apati)

korkudan birilerinin arkasına saklanan bir özgürlük savaşçısı barındıran olay

7-24 elinde ki telefonla bana söylediği kadarıyla çanta,ayakkabı,elbise gibi ürünlere baktığını söyleyen kız arkadaşımın da aralarında bulunduğu oluşum topluluk.

ben instagram kullanmam.fobim var.fotoğraflarımı,yediğim içtiğim şeyleri paylaşmayı da doğru bulmuyorum.bir nevi insanın kendisini pazarlamasına imkan verme niteliğiyle öne çıkan bir uygulama.

fotoğraflarla anlatılmak istenenler;

(arabam lüks,saatim pahalı,para var,kitap okuyorum entelim,telefonum ayfon zenginim fotoşopla yakışıklıyım hadi benimle seviş)

örnek vermek gerekirse; gıda maddeleri

baktığım kadarıyla kuru fasülye , nohut gibi yemekleri yada elle ortadan ikiye ayrılmış somon ekmeği paylaşan kullanıcı yok.varsa da helal olsun.anca 50 liraya bir lokma,garip,telaffuzu zor tatlılar vb.

-kişişel görüştür elbette aksi olabilir-

kendimi bazen hırsız gibi hissetmeme neden olan eleman.bir şey çalıcakmışsınız gibi arkanızda durur gezer.bazı zamanlarda acaba beni bu mağazaya yakıştıramadı mı diye düşünür insan.

geçen hafta birazcık paspal bir giyimle bir mağazaya girdim.(parmak arası terlik,şort,beyaz bir kısa kollu tişört ve bandana).çok ta paspal değil yani.

mağazada ki eleman tip tip baktı önce,seslendim duymamazlıktan geldi.daha sonra ünlü bir markanın ayakkabılarının olduğu standın önüne yöneldim.iyice bakmaya başladı bu sefer.seslendim yi e yok hanımefendi.göz göze geldik öyle çağırabildim.iki kelime etti gitti.

standın en pahalı ayakkabısına yöneldim(normal de beğenmemiştim,sırf kadının suratını görmek için) (bkz: bu da böyle bir dallamalığımdır).ayakkabıyı başka bir elemanla kasaya koydurdum.yetmedi.kravat,gömlek,pantolon,bir gömlek daha derken epeyce gömüldüm.

sonra kasada ödeme sırası gelince tek çekim yaptırarak şovumu best of bir final ile sonlandıracaktım ki bir de şikayet ettim.

değdi mi derseniz.

çok feci değdi hemde.

(bkz: para ile imanın kimde olduğu belli olmaz)

edit: let the linç begin
edit2:seni taksit taksit mi sikiyolar kardeş

kan zehirlenmesi nedeniyle meydana gelen şok türüdür.genellikle ateş ya da hipotermi, taşikardi, takipne ve mental bozukluklar ve kan sayımında lökosit azlığı ya da artışı ile ile birlikte gelişir. septik şok, vücuttaki enfeksiyonun kontrol altına alınmadığı durumda, dolaşım sistemindeki yetersizliğe neden olur ve organları etkiler.
septik şok, uzun süre hastanede kalanlar kişilerde görülebildiği gibi, ciddi bir hastalık, yaralanma veya ameliyat sonrası da meydana gelebilir. septik şok organlara da zarar verebilir. şoktan en sık etkilenen ve işlevini yitiren organlar kalp, böbrek, akciğer ve karaciğerdir.

1946 - 1954 yılları arasında gerçekleşen fransa - vietnam savaşı da denebilecek olan ağır fransız yenilgisiyle sonuçlanan muharebeler bütünü.

vietnam bu savaştan sonra kuzey vietnam (komünist) ve güney vietnam (kapitalist) olmak üzere ikiye ayrılmıştır.

savaşın başlangıcı :

ikinci dünya savaşının sonlarına doğru , pasifik cephesin de japon yenilgisi neredeyse kesinleşmiştir.

1944'te başlayan japon genel çekilişi sırasında japon hükümeti geri çekilirken işgal altında ki ülkelere milliyetçilik aşılar ve silahlandırır.bu ülkelerden birisi de 1941'de japon işgaline kadar yaklaşık 100 senedir fransız sömürgesi olan vietnam'dır.

1945 senesinin sonlarında önce ingiliz - amerikan hakimiyetine giren vietnam daha sonra tekrar fransız birliklerine bırakılır.

milli bir uyanış içerisinde ki vietnam halkı ile ( komünist gerillalar ve komünist halk ) fransız birlikleri arasında başlayan küçük çaplı çatışmalar 1946 yılında genel cephe savaşına dönüşür.

küçümsenen vietnam ordusu yalın bir askerin girmekte zorlanacağı ormanlarla dolu dağlara onlarca ağır top çıkarır.

bu toplarla fransız cephesine yapılan ateş baskını sonrasında fransız birlikleri hava indirme operasyonu ile kuşatılan birliklerine yardım etmeye çalışır.

yağmur ve fırtına dolayısıyla yükselemeyen fransız uçakları nedeniyle paraşütçüler 80 - 90 metreden atlar.

(güvenilir atlama yüksekliği 300 m)

hepsi yere çakılır. koca bir tugay. inmeyi başaranlar ise vietnam birliklerince imha edilir.

bu sırada kuşatma altında ki birlikler de teslim olur.

ve son iki asırdır devamlı gerçekleşen fransız yenilgileri silsilesine bir halka daha eklenir.

savaşın kaybedilmesinde fransız halkı (fransız komünistleri) de etkilidir.

zuhal topal'ın sunuculuğunu üstlendiği evlilik programında meydana gelen olaydır.

gelin adayı selin 'in kanala aylık ödemesini almak üzere geldiği sırada (bu da bir başka skandal) hamilelikte 8.ayı olduğu dolayısıyla vücudunda meydana gelen fiziksel değişimin başkaları tarafından farkedilmesi üzerine böyle bir skandal patlak verdi.

cenin'in babası da selin'in talip olduğu timuçin.

https://youtu.be/Ykmv3ee3gxk

Damat adayı timuçin'in açıklaması :ben programda taliplerimi arıyordum. selin bana facebooktan mesaj gönderdi. tanıştık. dışarıda kahve içtik ve 22 eylül tarihinde selin bana talip olarak programa geldi. kararımız olumluydu. dışarıda görüştüğümüzü canlı yayında söyleyerek, bizi programdan gönderdiler. halbuki yetkililer bizim dışarda görüştüğümüzü 22 eylül tarihinde de selin'in bana talip olarak geleceğini biliyordu.

"duygusal yakınlaşmamız oldu, hamile kaldı"

selin ile beraber gaziantep'e gittik. ben kendisine aşıktım. oda bana. duygusal bir yakınlaşmamız oldu. daha sonra selin'e para verdiler ve programda devam etmesini istediler. biz ayrıldık. sonra öğrendim ki, selin hamileymiş! yanında olmak istedim, evladımı sahiplenmek istedim. ama izin vermediler. selin güzel ve alımlı olduğu için programda tutmak istediler. loca adayları ve zuhal topal ekibi selin'in hamile olduğunu biliyordu.

"izleyiciden gizleyip yayına çıkardılar"

selin 3 aylık hamileydi ve hala taliplerini aramak için programda tutuluyordu. artık karnı çıkacağı için daha fazla yayına çıkaramadılar. para vermeye devam ettiler. zuhal topal hamile kadını 3 ay boyunca, izleyiciden gizleyerek yayına çıkardı. şuan selin 7 aylık hamile ve doğuma çok az kaldı. bebeğin adı çınar olacakmış. zuhal topal ve ekibi sayesinde ben o günden sonra selin'i hiç göremedim. onları sadece allah'a havale ediyorum."

(bkz: hani marjinal bizdik)

bu ve bu tip programların yayından kaldırılması ülkemiz açısından doğru bir karar olacaktır.

önce ki haftalarda gerçekleşen programlar arası taciz ateşi bu sefer bütün bir cepheye yayılmış durumda.

seda sayan'ın başkomutanlık görevini yürüttüğü evleneceksen gel programı ile zuhal topal'ın programının geçen hafta birbirine girmesinin ardından savaşa bu hafta bir zamanlar flash tv'nin oksijensiz ortamlarında hanım hanımcık bir kız olan şimdiyse örnek türk kadını olmaya çalışan esra erol hanım da katıldı.

silah,şantaj,drugs,entrika .... hepsi burda seni lanet olası pislik.

bir zamanlar zuhal topal'ın ordusunun önde gelen komutanlarından olan psikolog hanımefendi istifa edip bütün pislikleri açıklıcam demiş.

işte esra erol'un çok konuşulacak açıklamaları;

ben doğuma gözyaşlarıyla gittim fake hesaplarla bana 'sen o doğumda geber' 'senin çocuğun gebersin' diye yorumda bulundular" şeklinde konuştu.

zuhal topal ve kocası sürekli belaltı çalışması yapıyor

zuhal topal ve kocası beni silme olayına dahillerdir. eski yapımcılarım zeynep – onur peker ile zuhal topal beni bitirmeye çalışıyor. sürekli belaltı çalışması yapıyorlar. bu belaltı çalışmasının sebebi de şu zuhal topal'a yayın başında söylenen bu sene atv'yi geçtikten sonra bu program kalkacak. ben bu güne kadar sustum. hukuk önünde süreci atlatacağım dedim fakat olay çok değişti. zekeriya atak şehitlerle ilgili olayda güya seda abla zuhal topal'ın programını karıştır demiş. burada dava şu beyefendi bunları söyledikten sonra zuhal topal'ın hayat devam ediyor çalın oynayın demesidir ardından sahte nikah skandalı oldu. şoförü sahte nikah memuru olarak ben mi çıkarttım.

ikincisi serpil örümcer davası. o zamanda yine çıktılar biz çok başarılıyız bunlar rakip programlar tarafından yapılıyor. serpil örümcer'i programa ben mi çıkarttım. karşısına çıkan beyefendiyi sonra evli olduğu çıkmış o beyfendiyi ben mi çıkarttım serpil örümcer'e ev verdik dediniz o evi vermemişsiniz o evi de ben mi aldım elinizden seda sayan mı aldı kim yaptı biz mi yaptık.

bir de hamile olayı var. onlara göre her şeyi rakip programlar yapıyor ben 10 yıldır bu programı yapıyorum. benim programımda bir olay yaşanmışsa bunu rakip programlara atmam çıkar seyircimden özür dilerim hiç kimseyi suçlamam.

"fake hesaplarla bana saldırdılar"

ben doğuma gözyaşlarıyla gittim fake hesaplarla bana 'sen o doğumda geber' 'senin çocuğun gebersin' diye yorumda bulundular. 8 aydır ağzımı açmadım. icralar, ihtarlar bakın bugün yine ifadeye gidiyorum. ifadeye gitmemin sebebi şu; bu hamile skandalında kovduğunuz ve aynı zamanda şiddet gösterdiğiniz çalışanlarınızdan birinin iddiası bu hamile bir hanımefendi varmış bununla ilgili ifadeye gidiyorum. biz locadaki adayların telefonlarını almaya çalışıyormuşuz ali'yle ikimiz bunu örgütlüyormuşuz. ya benim locamı boşalttınız locadaki adayları aldınız daha ne diyim ben size.

"programıma gelen kişileri tehdit ettiler"

geçen sene programa katılan kişilere bizimle kalıyorlar diye tehdit ettiler. buradaki herkes buradan başka bir programa gidebilir. bugüne kadar programıma katılan biri çıksın desinki ben başka programa gittim diye esra erol bana şunu şunu yaptı yada sözleşmeyi önüme sürdü. asla yapmam artık buradan giden birine dön denmez. siz bunu da yaptınız.

"benim arşivimi çaldınız"

benim arşivimi çaldınız. hukuk ve yargı diye bir olay var her şey orada çözülür bir de ilahi adalet var. ben hamileliğimde ve sonrasında yaşadıklarımı allah'a havale ettim, asla beddua etmedim. allah'ım öyle büyük ki ben o günü göreceğim.

"öyle şeyler söyleyeceğim ki 0 iki karı koca türkiye'de duramayacak"

öyle bir şey söyleyeceğim ki o 2 karı koca türkiye'de duramayacak. o zaman türkiye'de yer yerinden oynayacak. bu bir tehdit değildir kendi yaşadığım bir olaydır.

edit cansever : hepsinin kaldırılıp yerine 12 corazones gibi bir program gelmeli.

henüz bir ayını bile doldurmamış ekşi sözlük isyanından gelen çaylağın da çaylağı bir yazar olarak belki bu tür konular üzerine konuşmamm için erken.
ancak harbi içime sıkıntı oldu.

ikidir ( gördüğüm kadarıyla ) moderatörün üzerine gelinmekte ve fazla fazla abartılmakta.

yazar moderatöre 100 lira teklif etmiş. bana biraz alayımsı geldi. teklifi eden yazarın da dalga geçmek ve benzeri bir amaçla yazdığını düşünmüyorum.

ama işte biraz alayımsı sonuçta. ve yazarın bunu düşünmesi gerekir.

moderatörün cevabı biraz sert olabilir ama üzerine başlık açılacak kadar değil bence.

kim mükemmel ki. yönetime ve otoriteye bir isyan var genimiz de sanırım.

ama biraz abartıldı sanki.

öyle işte. kimseyi kırmamışımdır umarım.
daha faydalı başlıklar açabiliriz.

o şerefsizlerden biri de benim söylediğinize göre.

evet kendini rezil etmekte üstüne yok benim entel görünümlü ancak kafası az çalışan bazı vatandaşlarımın.

bütün ülkeyi zan altında bırakan kendini rezil etmekte rekor kırmış arkadaşım.

sen de türksün. yarın yurtdışında bir konuşma sırasında ben türküm dediğinde seni pis çocuk tacizcisi , seni pis pedofili dediklerinde anlarsın beni.

çocuk tecavüzünü durdurun de.
gidip te 3-4 insanımsı varlığın marifetini yabancıya anlatıp rezil etme kendini , ananı babanı kardeşlerini milletini.

biraz beyniniz ile düşünün be.

zaten var bi antipati bize.

çocuk tecavüzcüsü olarak anılmadığımız kaldı bi.

evinde olsa böyle bi olay bizim evde çocuklara tecavüz ediyolar diye bütün dünyaya yayarmısın.

hadi yaydın ki yayıyosun zaten.

sonra aynı evde yaşayan olayla alakası olmayan kardeşine çocuk tecavüzcüsü deseler ne hissediceksin benim azıcık akıllım.

brüksel'de türk heyetinin de içinde olduğu binanın önünde binlerce masumumun kanına giren bir terör örgütünün çadırını açtırıp , paçavralarını dalgalandıran belçika'nın terörün ayrımı olmayacağını anlamasına yardımcı olabileceğini düşündüğüm patlama.

17 eylül 1944 tarihinde başlayan ve 25 eylül'de tam bir ingiliz - amerikan bozgunuyla biten dünyanın bu zamana kadar gördüğü en büyük hava indirme harekatıdır.

operasyonun amacı kısaca belçika-hollanda sınırında kuzeye ilerleyerek eindhoven ve nijmegen'i işgal edip arnhem'de ren nehrine ulaşacak koridor yaratmaktı.

ren nehrine ulaşıldığı andan itibaren hem mevsimsel ve arazi şarlarının müsaitliği hem de bölgede herhangi bir dikkate değer alman unsurunun bulunmayışı nedeniyle ingiliz - amerikan koalisyonu noel'den önce berlin'i ele geçirmiş olacak ve avrupa da ki savaşı bitirip pasifik cephesinde japonlara karşı daha da kuvvetli duruma geçecekti.

ancak bu harekatın onaylanmasında ki asıl etken doğu'dan durduralamaz bir biçim de ilerleyen sovyet kuvvetlerinden önce berlin'i ele geçirme fikridir.

harekatın planlayıcı olan general mareşal bernard montgomery bu planı müttefik orduları başkomutanı dwight eisenhower'a sunar. harekat planı muntazam ve cidden harikadır. ancak her harika plan da olduğu gibi risklerle doludur.

harekat planının orta ölçekte özeti :

daha iyi anlaşılmasını umduğum için (en azından istanbul da ki okuyucular açısından ) planı şöyle açıklıcam.

çorlu'yu ren nehri kabul edelim.çorlu'dan aşağısı 3.reich olsun.

silivri arnhem olsun.

büyükçekmece nijmegen olsun.

küçükçekmece de eindhowen.

avcılar'a da belçika - hollanda sınırı diyelim.

görev şudur.

red devils ( ingiliz hava indirme birimi ) arnhem ' e 12 km uzaklıkta yere inip nehir üzerinde ki köprüyü ele geçirip 2 gün boyunca tutacak.

-12 km uzağa inme nedeni planörlerin inişi için uygun arazi yapısının en müsait olduğu yerin burası olması dolayısıyladır-

82.hava indirme nijmegen'a 4 km uzağa inecek burda ki köprüyü ele geçirip 1 gün tutacak.

101. hava indirme eindhowen a inecek ve belçika - hollanda sınırı'dan akın gelen tank ve ağır silahlara yol açacaktır.

belçika - hollanda sınırı nda bulunan ingiliz tank yığınları arnhem'e eğer (64 mil) 2 günde ulaşabilir ve hala sağlam köprülerden geçebilirse harekat amacına kavuşmuş demektir.

monty de bunun garantisini einshower ' a vermiştir.

müttefik istihbarat raporlarına göre bölge de zayıf alman birlikleri bulunmaktadır.

yaşlılar çocuklar vb. askere alınmış ayak takımı.

ancak durum çok farklıdır. ve alman komuta kademesi harika üstü denilebilecek generallerle doludur.
von runstedt genel komutan olup savunmayı dizayn eden isim tam bir savunma ve karşı saldırı dahisi olan general walter model'dır.

ayrıca istihbarat raporlarında çocuk ve yaşlılardan oluşmakta denilen alman birlikleri dehşet verici waffen-ss lerden başka bişey değildir.

( waffen ss birlikleri ikinci dünya savaşının en korkulan ve kendisinden en çok çekinilen alman tümenleridir )

harekat başlar. eindhowen kısmında ingiliz 8. ve 11. kolorduların saldırısı ve 101 in hava indirme operasyonu gayet başarılıdır.

eindhowen alınır. monty nin birlikleri ilk 20 mil i sorunsuz aşar.

nijmegen da ise durum farklıdır. 82 nin saldırdığı köprülerden biri hava uçurulmuş diğerinin ise yanına bile yaklaşılamamıştır.

arnhem bölgesinde ise durum bambaşka bir biçimde seyretmektedir. albay frosty komutasında ki ingiliz hava indirme birlikleri önce tam bir çembere alınmış ve baya hırpalandıktan sonra tamamen esir alımıştır.

red devils a yardıma giden polonya hava indirme tugayı ise katliama uğramıştır.

(polonyalıların almanlara karşı makus talihidir sanki. katliama uğramak. 3 eylül 1939'da da kendileri alman tanklarına karşı atlı süvarilerle mızraklarla savaşmışlardı.ve yine katledilmişlerdi.)

82.hava indirme nijmegen da ki son köprüyü ele geçirir. ( almanlar köprüyü tam patlatıcak iken mekanizmasa sorun oluşmuş ve köprü hava uçmamıştır.kısa 82 bu köprüyü şansa ve devasa kayıplara borçludur)

nijmegen'i da geçen monty'nin tankları kıyasıya alman direnişi tarafından durdurulur.

(64 mil 2 günde aşılacaktı hatırlarsanız ancak monty daha nijmegen'a vardığın da 5. gündü)

arnhem de esir düsen albay frosty(adı daha sonra arnhem köprüsüne verildi) ile bağlantı kurulamaz. ve ingilizler sırf piyade desteği olmadan tanklar yürütülmez kuralı için birliklerini nijmegen da 3 gün daha bekletirler.

3. günün sonunda gelen piyadelerle birlikte saldırıya geçip onlar beklerken kat be kat daha güçlenen alman savunması tarafından haşat edilip geri çekilmeye başlarlar.

almanlar nijmegen'i geri alır. nijmegen da ki hollandalilar tam özgür olmuşkan bir daha işgale uğrar.amerikan birliklerine yardım eden kurşuna dizilir.

ve opersayon tam bir fiyaskoyla son bulur.

edit : imla ve beyin yakan benzetmeler. ama daha açıklayıcı nasıl anlatabilirim bilemedim. mobil den yazıldığı için imla çok beter olabilir.

cumhuriyet halk partinin başında ki basiretsiz şahsın yapmış olduğu büyük bir gaf.

keşke o partiyi kuran o yüce şahsiyetten birazcık diplomasi dili ve beyefendilik öğrebilse , öğrenebilseler.

gazi mareşal'in kemikleri sızlıyo dicem lakin bunlar yüce ata'nın kemiklerini sızlatacak karakter ve kabiliyette bile değil.

nasıl bir ana muhalefet lideridir anlamdım. baykal on gömlek üstündü bundan.

15 yıldır o partinin başında oy seviyesi de 15 yıldır %22 - %25. kalk kardeşim o koltuktan beceremiyosan.

kesinlikle gerekli olan bir uygulamadır.

toplumların algıları üzerinde sinsice oynanan oyun.

türk televizyonlarını dehşet derece de etkisi altına alan evlilik programlarının başrolünde olduğu insan onur ve gururunun ayaklar altına alındığı bir algı operasyonu biçimi.

marcus tullius cicero'ya ait olan bir söz.

kişisel görüş :

tamamen yanlış olan bir önermedir.

destekleyici örnek :

1937 nanking katliami (bkz: ordusuz kalmak)

işte bir barış. sonuna kadar savaşmak yerine barış imzalayarak kendilerini japon ulusuna teslim eden bir halk.

japon askerlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için sadece nanking şehrinden 100.000-150.000 arası kadının askerlere sunulması. tecavüz edilmesi.
bu kadınlardan 20.000'i tecavüz esnasında hayatını kaybetmiştir. çocukların kafaları kılıçlarla kesilmiş ve bu küçük kafa dağlarına bayrak dikilmiştir.

ve daha neler neler .....

ve bu sadece bir örnek. milyonlarca örnek arasında sadece ve sadece bir örnek.

ve inanın bu daha hiç.


savaş kutsaldır. ve bütün barışlar kendilerini savaşa borçludur.

hergün 11-12 saatini ver geri kalan 8 saat (min.) uyu. 2-3 saatte istanbul trafiği malum yolda geçir. kaldı 3 saat self zaman. ki o da kim bilir nasıl geçer.

kaşılığı ise 1300 tl yani 325 amerikan doları.

bu parayı verip bir de utanmadan azarlayarak konuşan egosu zamanın da çok ezilmiş şimdiyse bi şekil de o egoyu yükseltmeye çalışan zavallı bir işveren barındıran olay.

10.000 sms nar paketinin moda olduğu zamanlar da telefonlara epeyce gelen genelde bir dua ve benzeri şeylerden oluşan mesajın son kısmıda yollamazsan pipin düşsün , allah belanı versin , anan baban ölsün , cinler gece poponda ceviz kırsın gibi beddua ve korkutma eylemleri taşıyan garip bir sms popülerliği.

ne söverdim varya. söverken korkup 10 kişiye de atardım ama.çocuktuk tabi.