put

bazi ilkel toplumlarda doga ustu guc ve etkisi olduguna inanilan nesne.

(bkz: putperest)

manevi olarak simdiki insanlardan kat kat ustun yapilara sahip "ilkel(!)" insanlarin tanrilarinin simgeleri. tapilan sey put degildir. put, tapilan varligin sekil verilmis halidir.

koymak fiilinin ingilizcesi.

önceleri soyut tanrı kavramını algılamada zorluk çeken insanın tanrı kavramını daha yoğun bir biçimde algılayabilmek için kullandığı metalardı. "dı" diyorum çünkü zamanla her şeyi yozlaştırmayı beceren insanoğlu tarafından "tanrı" kavramı da yozlaştırılmış ve yalnızca küçük taş ve tahta parçalarına indirgenmiştir.
zamanla insanoğlu "tanrıyı simgeleyen putları kullanarak tanrıya ulaşmak" fikrinden vazgeçmiş ve "yalnızca putlara tapma" fikrini benimsemiştir.
insan "gösterilen"i değil "gösteren"i seçmiştir.

put kelimesi farsça bir kelime olup
hinduların ’buda’sından farsçaya geçmiştir.

allaha inanmayanların tapındıkları resim veya heykel.
kureyş kafirleri putların kendilerine şefaat edeceklerini söylüyorlar onlara söyle ki allahü tealanın izni olmadan hiç kimse şefaat edemez. (zümer suresi/44)

hayal gücüyle yaratılmış yüce yaratıcıyı sosyal ve gelişmiş toplumlar tanrı olarak imgelemişler, gelişmemiş toplumlar put olarak simgelemişlerdir.

günümüzde borsa’nın put olduğu ve insanların artık borsa’ya taptığı gibi bir görüş de mevcut.sahibi için (bkz: yalçın küçük hazretleri)

en tasaklisi(1) hubel’dir.

1: bu tabir mecazen kullanilmistir.romalilarin heykelleriyle karistirilmamalidir

(bkz: hubel)
(bkz: menat)
(bkz: uzza)
(bkz: lat)