ölüm

6 /
goetica
zamansız
apansız
yalansız

dakika $a$madan
aceleci
beklemez

zalim
acımaz
hep erken

ağlatır
özletir
boğaz düğümler

susturur
ü$ütür
serindir

bahanesi yoktur
durmaz
dinlemez

gider
kanatır
acıtır

iyileri sever
kötüleri bekler
adaletsiz

kahreder
zulmeder
alı$ılmaz

unutulmaz
unutulamaz
unutturmaz..
serefsiz adam
olum bitistir kalan icin, olum olen icin yeni bir baslangic...

boyle beylik cumleler eder insan. soguk olum. onsuzluk, yoksunluk. goze gelen kareler ona dair. mutlu, sen sakrak...

simdi soguk, usuyor mudur, sacmalama usumez oluler, kalanlar usur...

verilecek hediyeler elimde kaldi, gulunecek gelecekler, birlikte serefelenecek biralar.

ikinci annem sen, tatli kadin. gorusmek uzere.
nihilist
ben varım, ben yokum.

ben aslında var olmayı istiyorum.

ben aslında yok olmayı istiyorum.

o gunde yine kararsızdım. hayır asla kararlı bir insan olmadım, ama o gun kararsızlıgımın en net hissedildigi gunlerdendi. hatırlıyorum,

karsımda sevdigim kız var, sacları toplanmamıs, elinde kalan yegane ozgurluk oymuscasına omuzlarına dokulmus, dikkatli bakılsa her tel sayılabilir, o kadar temizki, sanki ruhunu uzatmıs omuzlarına kadar.

dusunuyorum ve kendime bakıyorum.

dısarıda yagan asitimsi yagmura aldırıs etmeksizin giydigim tshirt beni yarı yolda bırakalı cok olmus, o benden kopmus ben onu hala bırakamasamda. dikis yerleri giyilmekten sokulmus yer yer. aldıgımda da kacıktı rengi ama artık rengi bile yok. uzerimdeki kot dizlerimi belli ediyor. oraya uyan baska bir diz olma ihtimali yok. o benim kotum ve benim diz yerlerimi tasıyor kotum. sanki ruhuma atılan onca tekmeyi giymisim ustume.

evet bunlar benim elbiselerim ama o gun farklı duruyorlar ustumde.

sevdigime bakıyorum, kendimi cok seven biri degilim, o yuzden eskilerin dedigi gibi kendimden bile cok sevdigim kisiye bakıyorum diyemiyorum. bunu derken dilim yapısıyor damagıma, onu bu denli alcatmak dokunuyor bana.

o gunu unutamıyorum. unutmak icin sebep yaratmamıyorum. sonuclarını dusunemeden yarattıgım duzlemde bile yok boyle bir seyin sebebi. kacıs yolum hapishanem olmus. kendime gulsem mi, kızsam mı bilemiyorum.

iste yine aynı kararsızlık. karasız olmam benim mi bir parcam yoksa bana sunulmus hayatın bir parcası mı?

dusunuyorum sonra kufrediyorum.

neden hala dusunuyorum?

etrafıma bakıyorum benden baska dusunen var mı acaba? fark ediyorum ben de dusunmuyorum aslında. kızıyorum kendime, kucuk dagları ben yarattım ondan eminimde buyuk dagların neden bir anda sahibi ben oldum? cevap yok.

karanlık sadece.

gorudugum en karanlık karanlıga bakıyorum.sevidigim karsımda ve onun siyahına bakıyorum, ruhunu gorebildigim o kara gozlerine bakıyorum.

sevdigimin gozleri eskidende siyahtı. gece karasıydı. fark ediyorum ters giden bir seyler var.

neden parıltısı yok o gozlerin?

cevabı bulamıyorum. dusunuyorum, ama cevabım yok, o pırıltı giderken ben nerdeydim? neden engel olmadım? bu kadarını bile yapamıyor muyum?

sonrası yine karanlık, gozlerimi koca bir byeazlıga acıyorum. gordugum en huzunbaz beyazlıga acıyorum gozlerimi. sevidigimin beyazlıgına bakıyorum.

onu ilk gordugumdede uzerinde beyaz bir elbise yok muydu?

o gunu cok net hatırlıyorum, o beyazı giymemisti adete beyaz denen sey onun icin yartılmsıtı ve bu yaratımın sahiplerine lutfedip o beyaz giymisti. ama bu beyaz ogunku beyazdan farklı. bir fark var, dusnuyorum.

o gun giyidgi beyaz bir elbiseydi, o elbise yok uzerinde onu biliyorum ama hala beyaz gozkuyor.elini tutuyorum beyaz elini.

ilk elini tuttugum gunu cok net hatırlıyorum. kalbimin atıslarını o bile duymustu. elimin sıcaklıgı beni terletiyordu, onu nasıl terletmesin?

o sıcaklık yok bu sefer. ben hala o ilk gunku heyecanı yqasıyorum. ama bendeki sıcaklık bu sefer ona gecmiyor. dusnuyorum neden hala sıcak degil?

sonrası karanlık. gozumu kırmızıya acıyorum. kan kırmızısına. eli artık sıcak. mutlu oluyorum. eskisi gibi diye dususnuyorum. sıcaklık akıyor sanki yol alıyor.

garipsiyorum. sonra bakıyorum yol alan sıcaklık degil, beyazın uzerindeki kan kırmızısı yol alıyor. acelesi olan bir ırmak gibi akıyor. zaman nehrindeki cakıs tasları gibi yuvarlanıyorum kan denizine.

her sey kırmızı ondan sonra. gozumu siyaha acıyorum. ellerimle okasadıgım o yumusak siyaha, sacları aynı ilk sacalrına dokundugum saclar iste yanımda parmaklarımın arasında.

bir tutam sac dusmus onune. guzelligini kıskanıryormuscasına kapatmıs yuzunu. gozlerimi kırparken ozledigim guzelligi gormek istiyorum elimle duzelitorum sacını.

elime gelen saf siyahlık degil kan kırmızısı. sıcaklık yol alıyor. saclarından oınun ruhundan benim ruhuma akıyor. bende sıcaklasıyorum bir anda. kalbimin atıslarını hisssediyorum.

ters giden bir seyler var. dusnuyorum, ama sonrası alıstıgım karanlık.

gozlerimi acıyorum. gozlerimi gercege acıyorum. o gunu hatırlıyorum cok net. yanımda yatan kan kırmızısını haytın sonusunu hatırlıyorum. sevdigimin kayısını hatırlıyorum elimden ve benden.

artık her sey daha net. karanlık ayndınlanıyor. son gorudgum seyleri hatırlıyorum yasadıgımı hiseettigim o son gunde gorduklerimi hatırlıyorum.

hatırladıkca anlıyorum, o yok. ben yokum...
mitili
olmek, yok olmak, yitmek, vefat etmek, hakkin rahmetine kavusmak.......cok soylenisi var, ama hepsi ayni seyi soyluyor. gitti diyor...gitti.
elma sekeriiii
ko$uyoruz umarsizca hic ruhumuzun bizi terkedip gitmeyecegi hissiyle.oysa ki herkezin her $eyin varacagi en son doruk noktasi o. ko$uyoruz ona dogru; ölümün, gece ayazi gibi vuran sogukluguna, geri dönemeyecegimiz boyuta. bir fısıltı gibi gelen sesin çigliga dönüştügü ana...
6 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol