kravat takınca çok tatlı olan hayvandır. papyon takılmış hali düşünülememektedir.
kedi
göbeklerinden gıdıklandıklarını düşündüğüm hayvanlardır. göbeklerinden sevmeye kalktığınızda ayağıyla iter. üstüne belki de içinden küfür ediyodur. "senin sülaleni miyav miyav.." şeklinde.
kendisiyle konustugunuzda kuyruguyla cevap verip,
eger sizi seviyorsa,
onunuzde secde edebilecek kadar insan bagimlisi hayvanlardir.
*
herkesin patilerini sevmesine izin vermeleriyle birlikte,
ancak cok tanidigi insanlarin arka ayaklarini ellemesine izin verirler.
eger sizi seviyorsa,
onunuzde secde edebilecek kadar insan bagimlisi hayvanlardir.
*
herkesin patilerini sevmesine izin vermeleriyle birlikte,
ancak cok tanidigi insanlarin arka ayaklarini ellemesine izin verirler.
toyiki de hareketlerinize karşılık olarak miyavlayan, gözlerini kırpan ve kafasını yukarı-aşağı oynatan, canlı gibi duran oyuncakları satılan hayvandır. fiyatı da 69 ytl.
muhteviyatında içten pazarlıklı,ahlaksız,kıskanç,ezbere yol giden nankör vb bir hayvandır.bu ırkı sevip başını okşadığım güne lanet olsun...
ilgili konu;
küçücük bir çocuktu nerobianco...annesinin kuzeninin evine ev gezmesi kisvesi altında sürüklenmişti...bu evin bir kedisi vardı adı elizabeth idi.elizabeth dik başlı kendini beğenmiş gösterişli bir fahişeyi andırıyordu..nerobianco minik elleriyle annesinin çantasından çıkardığı zamanın panço şimdinin doritos adlı cipsini yemek için hazırlanıyordu...fakat elizabeth karanlıkta parlayan gözleriyle neronun elindeki cips paketini kesiyordu.nero köşeye sıkışmış ses çıkarmadan tıkanmış bir şekilde ebeveyninin onu bu durumdan kurtarmasını bekliyordu.ne çare...elizabeth neroyu dövmüş cipsi yemişti...üstelik kedinin sahibi teyze denecek ki$i onu kibarca uyardı neroya ise değişik bir bakış attı kediyi sevmeye devam edip ona mamasını verdi.. işte allah kedilerin sırtını yere getirsin diyor nerobianco o günden beri evet.
ilgili konu;
küçücük bir çocuktu nerobianco...annesinin kuzeninin evine ev gezmesi kisvesi altında sürüklenmişti...bu evin bir kedisi vardı adı elizabeth idi.elizabeth dik başlı kendini beğenmiş gösterişli bir fahişeyi andırıyordu..nerobianco minik elleriyle annesinin çantasından çıkardığı zamanın panço şimdinin doritos adlı cipsini yemek için hazırlanıyordu...fakat elizabeth karanlıkta parlayan gözleriyle neronun elindeki cips paketini kesiyordu.nero köşeye sıkışmış ses çıkarmadan tıkanmış bir şekilde ebeveyninin onu bu durumdan kurtarmasını bekliyordu.ne çare...elizabeth neroyu dövmüş cipsi yemişti...üstelik kedinin sahibi teyze denecek ki$i onu kibarca uyardı neroya ise değişik bir bakış attı kediyi sevmeye devam edip ona mamasını verdi.. işte allah kedilerin sırtını yere getirsin diyor nerobianco o günden beri evet.
sanat eseri gibi hayvandır.
bir köpekten ne derece tırsıyorsam ve ürküyorsam şu kurban olduğum gezegende; bir kediden de o derece tiksinir, mesafeli dururum. kedi sahibi bir bireyin evine gitmem gerekiyorsa eğer bi’ yalan uydurur gitmemeye çalışır; "ya hu söylemeyi unuttum, benim bugün şöyle şöyle bi’ işim vardı, hay allah" şeklinde yalanlar sıralarım arsızca ve hayasızca. yaparım bunları, yapabilirim. gelmeyin üstüme.
edit: su kaplumbağası öyle değildir ama, candır kendileri bi yerde.
edit: su kaplumbağası öyle değildir ama, candır kendileri bi yerde.
uyurken mutlaka seyredilmesi gereken hayvanlardır. mal mal şekillere bürünürler ama çok şirin olurlar.
zalim hayv... genclerin oyunlarina kurban giden, zavalli, sevimli yaratiklardir.
(bkz: uyuyan kedinin gotunde torpil patlatmak)
(bkz: kediyi evin catisindan asagi atmak)
(bkz: kediyi kale yapip sut cekmek)
(bkz: kediye kopek mamasi yedirmek)
(bkz: kediyi sirt ustu dusurmeye calismak)
yazik lan.
(bkz: uyuyan kedinin gotunde torpil patlatmak)
(bkz: kediyi evin catisindan asagi atmak)
(bkz: kediyi kale yapip sut cekmek)
(bkz: kediye kopek mamasi yedirmek)
(bkz: kediyi sirt ustu dusurmeye calismak)
yazik lan.
çoğu içki içmediği için sarhoş olmaz ama uçtuklarında çok komiktirler.
tüyleri tam baş belasıdır bu hayvanların. lan elbiseme falan bulaşıyor tamam bir şey demiyorum da fotoğraf makinesinin sensöründe ve aynasında ne işin var senin. bugüne kadar hep tozdur dedim geçtim; açtım baktım sırf tüy.
çok sevimli ama bazen götünde torpil patlatılmayı hak ediyor.
çok sevimli ama bazen götünde torpil patlatılmayı hak ediyor.
bu hayvanı tüfekle öldürmenin cezası 1344 tlymiş.
tufekle oldurulmemesi gereken hayvan.
patilerine ceviz kabugu bağlanıp,sokağa geri bırakılması gereken hayvan.
konserve kutusu bağlamak için çok elverişli bir kuyruğa sahip hayvan.
hiçbir art niyet içeren eylemin yapılmaması gereken hayvan.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?