ince hastalık

(bkz: açılın ben hastayım)

her kelimenin bir göstereni yani okunuşu ya da söylenişi bir de gösterileni yani o kelimenin beyinde yarattığı kavramı vardır.
bazen gösterilenle gösteren o kadar bütünleşir ki insanlar kötü kavramların adını bile söylemekten çekinirler. bu yüzden dilimizde tuvaleti anlatmak için onlarca farklı kelime vardır.
bu yüzdendir ki insanlar kanserden korktukları için hastalığın ismini bile söylemek istemezler. bu durumda kanser hastalığını anlatmak için yeni bir gösterene ihtiyaç duyarlar. oluşturulan yeni gösteren de dolaylama yoluyla oluşturulmuş "ince hastalık" gösterenidir.

resat nuri guntekin kitaplarinda, askin diger adi.

(bkz: verem)

türk filmlerinde bu hastalığa yakalandığını öğrenenen kişi sevdiceğine
"seni zaten hiç sevmemiştim"
"sen fakirsin fakir!"
diyerek kötü adam ayaklarına yatar.
maksat sevdicek arkasından üzülmesin gözyaşı dökmesindir.

türk filmlerinde önce mendile öhö öhö diyerekten öksürerek dehşet dolu gözlerle mendile bakması ve kanı görmesi sonucunda doktora koşan ve bir kaç günlük ömrü kaldığını duyunca son nefesini vermek için sevdiceğini isteyen insanların hastalığı.