su goturmez bir gercektir ki;diger tum spor aktivitelerin icinde daha fazla takip edilen ve insanlarin kimi zaman ugrunda ekstrem soylemlere ve olaylara girdigi "futbol"un icerigini benimsemis kisi soylemidir.tadinda yasanacak sevgisel bir yani vardir futbolun.top pesinde kosan 22 adamla atan binlerce yurek oturur tribunlerde...cogu baba omuzlarinda cocugunu getirir...ama ne kadar ince kesilirse kesilsin madalyon iki yuzludur ve "futbol"unda getirdikleri goturdukleriyle dogru orantida ilerlemektedir.gozumuzu boyayan bir diger hadiseye donusmeden onunun kesilmesi ve neslin kavramlarin farkindaliginda ilerlemesi dileklerimle...
ben omuzlarda mac seyretmis bir "futbol cocugu" olarak gonlu her macta takimiyla olan futbol severlerden ogrendim rekabetin tadini...renklerimse sari lacivert!
(bkz: fair play)
futbol asla sadece futbol değildir
futbol sadece futboldur.
insanlar futbola sporun dışında anlamlar yükledikleri için futbol, spor olma özelliğini yitirmiş, büyük çıkarların ve bu çakarları elde etmek için yaşanan çatışmaların yaşandığı bir araç haline gelmiştir.
insanlar futbola sporun dışında anlamlar yükledikleri için futbol, spor olma özelliğini yitirmiş, büyük çıkarların ve bu çakarları elde etmek için yaşanan çatışmaların yaşandığı bir araç haline gelmiştir.
futbol maçları öncesi ve sonrası yaşanan olaylar düşünüldüğünde, kaybedilen bir maç sonrasında intihar eden veya kavgalar sonucu son bulan hayatlar hatırlandığında, insanların çeşitli rantlar sağlamak için türlü çirkeflikler içine girdikleri göz önüne geldiğinde, on binlerce insanın bir ağızdan bir insana küfür ettiği duyuldukça, ülkeler arası çeşitli maçlar öncesi siyasi olaylar bahane edilerek futbolun başka boyutlara kaydığı ortaya çıkınca... ve aynı ülkeden takımların taraftarlarının kendi ülkelerinin bayraklarını taşıyan rakip takımların maçlarında; ülkesini bir karış suda boğmak isteyen yabancı ülkelerin takımlarına yenilmesini istediği düşünüldüğünde, evet, futbol sadece futbol değildir.
simon kuperin, "futbol tarihi" hakkında yazmış olduğu bir kitabın ismi. türkçeye de çevrilmiştir. seçkin kitapçılarda bulabilirsiniz bu kitabı. okumuştum, güzel kitaptır...
futbol izleyen ve oynayan için en çok zevk veren sporlar arasındadır. asla bir meslek olarak seçilemez çünkü herşeyi ona bağlamak çokyanlıştır. sadece zevk için oynanıldığında başarılı olunur. tadını almak için futbol izlenmelidir fanatik olmak yanlıştır. yenen yenilen takımı alkışlamak, oyunculara saygı duymak gerekir. bir maç izlemek izlemek için hayatta daha önemli olan şeyleri ihmal etmek çok yanlıştır. futbolu futbol olarak gören insanlar türübüne koşup küfür ederler, hiçbir maçı kaçırmazlar, sadece ve sadece yenmek vardır akıllarında ve karşı takımı sinir edici tezavhüratlar...bu şekilde devam edersek ülkemizde futbol hiçbir zaman bir spor olarak görlülmeyecek, her zaman rekabet olarak görülecek ve bu kavgalar dinmeyecek, futbol futbol olarak kalacak...futbol bir stratejidir, tekniktir, güçtür, yetenektir, heyecandır, takım ruhudur... bunu görmek için ilgi duyulur, izlenir veya oynanır, futbol olduğu için değil...
barda filmindeki barın içindeki halı saha duvarında gördüğümüz yazıdır.
birazda şikedir.
futbol asla sadece futbol değildir ondan çok daha fazlasıdır. futbol hayattır. albert camusnun hayattan öğrendiği her şeydir futbol. andres iniestanın dünya kupası finalinde gol attıktan sonra dani jarqueyi unutmamasıdır futbol. sergio ramosun podyuma antonio puertanın fotoğrafını taşımasıdır. espanyolun maçta ezeli rakibi olan fc barcelonadan 5 gol yemesine rağmen andres iniestayı alkışlamasıdır.
futbol güzel oyundur ama sadece oyun değildir.
futbol güzel oyundur ama sadece oyun değildir.
21 kasım 1973 yılında sovyetler birliği ile şili arasında oynanması gereken 1974 almanya dünya kupasına katılma baraj maçı da futbolun ne kadar önemli olduğunun kanıtlarındandır.
ilk maç sovyetler birliğinde oynanmış ve maç 0-0 bitmiş. rövanş ise şilide santiagoda estadio nacionalde oynanacaktı 21 kasım 1973 yılında. şilide işler karışık o dönemler salvador allende, augusto pinochet tarafından devriliyor ve maçın oynanacağı estadio nacionalde insanlar katlediliyorlardı. sovyetler birliği ise bu rejimi, insanların öldürüldüğü buram buram nefret kokan bu sahaya çıkmayı reddiyorlardı. varsın bir dünya kupası kaçsın, insanlık onurumuzdan vazgeçmeyelim.
ilk maç sovyetler birliğinde oynanmış ve maç 0-0 bitmiş. rövanş ise şilide santiagoda estadio nacionalde oynanacaktı 21 kasım 1973 yılında. şilide işler karışık o dönemler salvador allende, augusto pinochet tarafından devriliyor ve maçın oynanacağı estadio nacionalde insanlar katlediliyorlardı. sovyetler birliği ise bu rejimi, insanların öldürüldüğü buram buram nefret kokan bu sahaya çıkmayı reddiyorlardı. varsın bir dünya kupası kaçsın, insanlık onurumuzdan vazgeçmeyelim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?