çocuklarla girilen komik diyaloglar

gönüllü ablalık yaptığım yerde 3.5 yaşındaki bıcırla olanı anlatayim

+ oyun ablası sen de bir zamanlar çocuktun dimi?
- tabi! sonra büyüdüm, bu yasa geldim. sen de büyü, sen de kardeşlerine oyun ablası ol.
+ benim zaten bilgisayarım var evde babam da arka sokaklar yükledi.
- tamam^^

- evet çocuklar neden bisiklete bindigimizde kask takmaliyiz? çünkü düsersek kafatasimiza zarar gelmesin.
+öğretmeneeeeem benim kafatasim yokkieeeee
- imkansız. tabiki var.
+ yaaaa sana yok diyorummm. annemle babam hiç öyle bişey almadi bana.
- yaaaaa ahahasdft :/ otur yerine.

demin akrabalarım beni ziyarete gelmiş. öğlen yemek yedik beraber. süper tatlı çocukları var. büyük çocukları kreşteymiş. her anne gibi çocuğunun zayıf olmasından yakındı kuzenim ve doktorla oğlu (kısaca g olarak analım) arasında geçen diyaloğu aktardı:

d: bu senenin sonuna kadar 20 kilo olmazsan, seneye 1. sınıfa başlaman için sana sağlık raporu vermem!
g: bu kötü bir şey mi?
d: sen okula gitmek istemiyor musun?
g: daha karar aşamasındayım. emin değilim, düşünüyorum.

zamane çocukları akıl küpü..

+ veletcan masaya oturmadan öncee ellerimizi yıkıyoruuuz
- yıkamassam çokkk kızarmısın beti ?
+ hayır çok kızmam ama ellerini yıkayıp yemek yemen senin için daha faydalı olur değil mi?
- offf kızıcaksın işte anladımmm . kadın değil mi hepsi aynı annede babişkoya kızıyor hap yaptıktan sonra elini yıkamayınca.

2 yaşındaki elya ile optikkagittakiasikki arasında geçiyor olay;

optik:hapşuuuu!!!
elya:çok yaşa teyzeeee!!
optik:sen de gör bıdıkcan.
elya:görmiceeeeemmm!!

-kuzen,sevgili var mı sevgili?
-yok beğenmiyorum kimseyi.
-vay bu yaşta buldun da beğenmiyomusun lan?
-madem küçüğüz ne soruyosun be var mı yok mu diye?
-hıımm ehehe.

12 yaşında ki kuzenimle aramızda geçmiştir

-kuş ötüyo mu lan
+ohoooo erken bile ötüyo
-yuh!

ablamın kızı henüz 3 bucuk yasındadır.
optik: teyzecim seninle dışarıya çıkalım mı?
aslı: oleyyy teyzecim yeni bi yer keşfettim göl manzaralı oraya gidelim!
optik (dumurdur) nerden biliyor lan bu göl manzaralı yeri?’^/%!’)&+%&%+

annesi: oğlum neden hep sabahları gelip beni uyandırıyorsun biraz da babanı uyandırsana,babacım hadi kalk annem uyusun biraz de.
annesi devam ediyor: hem sen ışığı açık bırakıp uyumaya başladın bu aralar oğlum neden korkuyor musun?
çocuk: ışığı kapatınca canavarlar geliyor.
annesi: ama canavar diye bir şey yok, insanlar var hayvanlar var ağaçlar çiçekler var başka canlılar yok ki dünyada.
çocuk: evet onları ben düşünüyorum zaten.
annesi: öyle şeyler düşünme oğlum sen daha küçükken hiç korkmazdın.
çocuk: evet çünkü küçükken içimi hissedemiyordum.

annamle 7 yaşındaki kız kardeşim arasında yaşanmıştır.akşam yemeğinde bizimle masaya oturmak yerine oyun oynamayı tercih eden kardeşim anneme aç olmadığını söyleyerek anı geçiştirmiştir ama gel gör ki 1 saat sonra acıkarak anneme sırnaşmış ve annemin "dikkatli ye,sakın dökme" vaatleri eşliğinde kendisine bir sehpada sofra kurulmuştur.derken pilav dolu tabak yere dökülmüştür ve sonra:
annem:hümeyraaa...demedim mi gel bizimle ye diye..bak şuna ya pilavın hepsini dökmüş.nedir benim bu çilem!
hümeyra:(tabağın dibine yapışmış tek pirinç tanesini göstererek) yok anne hepsi dökülmemiş, bak içinde bir tane pirinç kalmış..

- zafer kaç yaşındasın sen?
+ 108 aylığım.

hiç büyümedin be zafer.

- sormicak mısın bana okulda ne yaptıgımı?
+ pardon soruyorum canım ne yaptın?
- mal mal oturdum.


(bkz: ben bunu bu gün gördüm)

mekân: teknoloji market playstation tanıtım standı yanı.
bulunma sebebi: televizyon satmak.

çocuk - abi şu pileysiteyşını açar mısın..?
ben - bakmıyorum ben oraya çocuğum.
çocuk - abi bunda araba yarışı takılı,pes yok mu pes?
ben - ..
çocuk - abi sıkıldım ben bundan..
ben - ..
çocuk - fren hangisi abi yaa?ben sevmiyorum sega ralliyi..
ben - ..
çocuk - abi iki kişilik oynanıyo mu bu?
ben - ..
çocuk - ferhat gel lan gel iki kişilk açtım..

yaklaşık 2 saat sonra

çocuk - abi pes 2010 taksanaa..
ben - güvenlik bu çocukların hesap 17 lira oldu haber versene..
çocuk - n.n.nası abi paralı mı bu?!
ben - ya ne sandın y.rraam..

not : paralı değil

yine 6. sınıflar yine ders. konu insanda üreme!!!!

ben: arkadaşlar dişi üreme sisteminin yumurtalık kısmında yumurta hücresi üretildikten sonra yumurta kanalından döl yatağına doğru pasif hareket eder. eğer tam bu esnada (ki ben bunları anlatırken tüm sınıf pür dikkat gözlerini açmış sessiz sessiz ve gayet ciddi, meraklı gözlerle dinlemektedir) eğer yumurta hücresi sperm hücresi ile karşılaşırsa, sperm hücresi yumurtayıııııı

öğrenci: (gayet ciddi bi şekilde) yer!!!


ben + sınıf: pohahahahaha

tüm ders kendime gelemedim. çocuk öyle ani şekilde yer dediki.

lan şimdi hiç komik olmadı. ama ders boyu güldüm lan ben buna!

mesleğim gereği bolca girdiğim diyalog çeşidi.

geçen 6. sınıflarda dersteyim. branşım fen. tohum çeşitlerini işliyoruz.

ben: evet arkadaşlar, içinde sadece bir tohum bulunan meyve söyleyin bana.

(örnekler gelir çocukardan; erik, kiraz, kayısı, şeftali..)

öğrenci1: nektari!

ben: nektari nedir oğlum?

öğrenci1: tüysüz şeftalli varya o hocam.

ben: hmmm

öğrenci2: hocam o zaman şeftali nektarinin ergenlik çağına girmiş halimi?

ben: puhahahahaha

olaydan bir hafta önce ergenlik çağında görülen değişikliklerde kıllanma üzerinde bolca durmuştu afacanlar. işin garibi öğrenci2 kişisi sorusunu piçlik olsun diye değilde ciddi ciddi soruyordu.

çocuk,"bebekler nasıl oluyor" sorusunu sormuştur bir tarihte. anne,kafa karıştırmamak adına, "anneyle baba bebek istedikleri zaman dua ediyorlar,allah da onlara bir bebek gönderiyor" şeklinde bir cevap vermiştir.daha çok küçüktür zira.
uzunca bir süre sonra,(yani anne verdiği o cevabı unutalı hayli bir zaman geçmiştir üzerinden) küçük kızın kardeş isteği depreşmiş,çözümler üretme girişimlerinde bulunmaya başlamıştır.bir gün annesine;
-anne, senin kaç çocuğun olmasını isterdin ?
-sen varsın ya, senden başka istemiyorum ..
-ama ben bir tane kardeş istiyorum.babama da sordum hem,o da bi tane daha olsa iyi olur dedi.
-hmm, öyle mi dedi?
-evet, anne, babamla biz istiyoruz ya,ikimiz dua etsek onunla,allah gönderir mi bir bebek daha bize??
-eööö,olmaz öyle kızım.
-yaaa..
üzülür ama vazgeçmez, her boşlukta kardeş istediğini vurgulayıp annesine psikolojik baskıda bulunmaya devam eder,etmektedir halen.

yeğen: hala ne zaman gelcen yanıma?
hala : bayramda gelicem canım.
yeğen: bayram ne zaman seni alıp gelcek peki?
hala : 30 gün sonra getircek :)
yeğen: hımmm. yani benim daha ne kadar uyuyup uyanmam gerek.
hala : hönkk.

- ay canım, pek de şekersin sen öyle... kaç yaşındasın bakayım sen?
+ bilmem, her sene değişiyor.

- baba, sen annemle nasıl evlendin?
+ bak perihan çocuk bile anlam veremiyor.

daha bugun cıktı, dumanı üstünde...

misafirlige gelen 6 ya$ındaki küçük hanımın ayakları ü$ür. evde de cocuk olmadıgı icin kücük terlik bulunmaz. elma’dan hanımefendiye kücük bi corap bulup giydirilmesi istenir...

-elma abla?
+ha canım?
-ben $imdi bunları giydim ya?
+evet?
-bence sen bunları cıkart.
+aa neden?
-alı$ırım, sonra cıkartmak istemem de ondan.
+ ???