görmeye tahammül edemediğimiz adamlar volume 2.
cezmi ersöz
"bir insan hiç mi doğru dürüst ilişki yaşamaz, devamlı mı aldatılır, devamlı mı sevdiceğini bi başkasına "kendi elleriyle" teslim eder, mevsimlerden devamlı kış mıdır, hiç mi ilkbahardan, yazdan nasiplenmez, üstü başı hep mi yağmurdan sırılsıklam olur, ayakkabısı çamurludur, burnu akar, nezledir" şeklinde derin ve bir o kadar da anlamsızca düşündürür insanı sabahın bir körü ölesiye uykusu varken. evet.
bırakallasenin emmi oğlu.
teomanın yazar versiyonu, ego heykeli.
kitap yazmayı aşk günlüğü tutmakla eşdeğer kılan, daha vahimi aşk günlüğü diye bir edebi türün olmadığını bilmeyen sakallı zat.
hikaye yazdığını varsaysak büyü faktörüne saygı duymak mümkün olabilir ama cümleleri bir araya getirdiğimiz vakit 1.tekil şahsın sürekli esas oğlan olduğunu görüyoruz; yani hikaye değil. ya da çok daha vahimi adam cidden hikaye...
seviyor saymıyorum
teomanın yazar versiyonu, ego heykeli.
kitap yazmayı aşk günlüğü tutmakla eşdeğer kılan, daha vahimi aşk günlüğü diye bir edebi türün olmadığını bilmeyen sakallı zat.
hikaye yazdığını varsaysak büyü faktörüne saygı duymak mümkün olabilir ama cümleleri bir araya getirdiğimiz vakit 1.tekil şahsın sürekli esas oğlan olduğunu görüyoruz; yani hikaye değil. ya da çok daha vahimi adam cidden hikaye...
seviyor saymıyorum
edebiyat diye laf salatası yapan ve bir çok kızın da hiç bir şey anlamadıkları için çok şey söylediğini sandığı yazar.
lemanın romantik kahramanı. aslında bir karikatür olmasını dilerdik ama gerçek bülent ersoyla ortak noktası çoktur.
cezmi ersoz denilince nedense aklıma hep bir dansöz gelir. işte karşınızda cezmi ersozzz şırak şırak şırak..
güzel bir dansöz ismi olabilirmiş. ayrıca ben böyle bir edebiyatçı tanımıyorum.
güzel bir dansöz ismi olabilirmiş. ayrıca ben böyle bir edebiyatçı tanımıyorum.
birkaç yıl önce leman da "hayat buysa .mına koyim" başlıklı bir yazısıyla ilgimi çeken yazar.
daha sonra bir mesele ile ilgili konuşma durumumuz olmuştu, görüşememiştik.
daha sonra bir mesele ile ilgili konuşma durumumuz olmuştu, görüşememiştik.
bütün kitaplarını okuduğum kelimelere hayat veren insan...
adına aşk koyduğun o büyük boşluğa
ben koca bir hayat sığdırdım...
beni sevmemene isyan edip kaçmak,
sende aradıklarımı hayatla doldurmaya çalışmak,
ruhumun en büyük yanılgısıydı...
hayat bana en acımasız yüzünü
sevgini inkar ettiğim zamanlarda gösterdi...
ve şimdi asıl olmam gereken yerde,
hayata başladığım yerde,
kalbindeyim...
vazgeçilmez oluşunun sırrı bu işte:
senin olmadığın yerde ne olduğunu biliyorum...
cezmi ersöz
adına aşk koyduğun o büyük boşluğa
ben koca bir hayat sığdırdım...
beni sevmemene isyan edip kaçmak,
sende aradıklarımı hayatla doldurmaya çalışmak,
ruhumun en büyük yanılgısıydı...
hayat bana en acımasız yüzünü
sevgini inkar ettiğim zamanlarda gösterdi...
ve şimdi asıl olmam gereken yerde,
hayata başladığım yerde,
kalbindeyim...
vazgeçilmez oluşunun sırrı bu işte:
senin olmadığın yerde ne olduğunu biliyorum...
cezmi ersöz
güzel bir uyku sonrası kendisine gelebileceğini düşündüğüm yazardır. uykusuzluktan oluyor hep böyle.
artik "edebiyatimizi" , yaptigi ne kadar edebiyat oluyorsa, rahat birakmasini istedigim "yazar"dir kendisi. gencleri edebiyattan uzaklastirmaktan baska bir ise yaramaz "eserleri" ha bir de zaten bunalimli donemler geciren yavrucaklari iyice bunalmaya iter ve yavrucaklar ise bundan keyif alirlar donem itibari ile.
ps: donem derken; ergenlik.
ps: donem derken; ergenlik.
29-30 mart tarihlerinde olan imza günü şanssız bir talihsizlikle uykusuz imza gününe denk geldiğinden dolayı çok az sayıda hayranı gelmiştir. uykusuz standı önünde bekleyen uzun kuyruk ve cezmi ersöz standı önünde dolaşan 5 6 kişiyi karşılaştırınca acıklı bir durum ortaya çıkmadı değil hani.
"yanağımdaki gamzeden haberin yokmuş. hiç güldürmedin ki yüzümü…"
"hiç umut yoktu sende, o yüzden vazgeçilmezdin, vazgeçilmezimdin..."
"kalbimin eksik yanını sen buldun; beni öyle sev."
" "sen artık bir başkasının sevgilisisin. "
yalnızca bu cümleyi kurmamak için bile ölmek isterdim."
yalnızca bu cümleyi kurmamak için bile ölmek isterdim."
"şimdi bu acıya bir son vermesi, kendisini terk etmesi, sonsuzluğa bırakıp gitmesi için birbirine yalvaran iki yüreğiz artık... ayazda iki yürek gibiyiz... sen benim şizofren aşkımsın... bense senin sızlayan vicdanın..." sözlerinin sahibi. insanı bu yaşta ergene çeviren adam.
"bazen aşk gider ve sen yıllardır içinde yaşadığın yürekten valizler dolusu anılarla kendi yalnızlığına taşınırsın."
(bkz: bazen aşk gider)
(bkz: bazen aşk gider)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?