bir suç unsuru olarak kitap

(bkz: bir suç mahali olarak kütüphane)

(bkz: 10 mayıs 1933)

basılmamış kitabın toplatılmasından sonra, her türlü kitap potansiyel bir suç unsuru haline gelmiştir. way bee.

-nasıl öldürdünüz
+şinci hakim beycim. aha bu kocaman kitap varya, elmalılı hami yazır. bunu aldım kafasına bi kodum öldü.
-yaz kızım. sanık, suçunu itiraf etmiş, ve cinayet aleti olarak kitap kullandığını beyan etmiştir. tck’nin bilmem kaçıncı maddesine göre suç unsuru oluşmadığından beraatine karar verilmiştir.
+bi yanlışlık olmasın hakimciğim
-biz kitaba karşı değiliz, içeriği zararlı olmadıkça. o kitap zararsız. suç yok.

tabi en büyük suç unsurudur esasen."düşünce suçu"nun çıkış noktasıdır.zira kitap okudukça bakış açısı genişleyen, bilgi birikimi artan,farklı düşünceler geliştiren,aynı zamanda farklı düşüncelere sahip kişilerle fikir alış-verişi yapabilen bireyler yetiştikçe "düşünce suçu" işlenmesi kaçınılmaz olmaktadır.türkiye de görülmemiş şey değildir kitapların yasaklanması, düşündü diye birinin hapse atılması..

(bkz: bir aksesuar olarak kitap)

pahalı bir suç unsuru olması da, suça meyilli insanların en önemli şikayetlerindendir.

eğer elli kilo ağırlığındaysa ve de kafaya indiğinde bayıltabiliyorsa bir suç unsuru olarak ansiklopedi kılığındaki kitap olabilir.

kitap sihirli bir eşyadır adamı evliya da yapar suçlu da.yakın geçmişe bakarsak kitapların neden toplanıp yakıldığını anlarız.tamamen suçlu muamelesi görmüşlerdir.sahipleriyle birlikte cezalandırılmalarının sebebi de budur.