başıma bir iş gelmeyecekse atatürk ü sevmiyorum

dun gece kanal turk ekranlarinda yayinlanan ve fatih altayli tarafindan sunulan teke tek isimli programa davet edilen 3 tane turbanli genc kizimizin bulundugu programda, bir turbanli genc kizimizin yumurtladigi vecize.

facebook profilinde humeyni’nin resmi bulunan ki$iye fatih altayli soruyor;

+humeyni’yi neden seviyorsun?

cevap;

-cunku iyi bir insan oldugunu du$unuyorum, $ii de olsa musluman sonucta ve kendisine saygi duyuyorum.

yine fatih altayli soruyor;

+peki ataturk’u seviyor musun?

once bir sessizlik ve ardindan turbanli diger kizimizdan gelen cevap;

+insanlarin turkiye’de ataturk’u sevmeme haklari var mi?

fatih altayli: var tabi.her gun bir suru insan her tarafta ataturk’u sevmedigini soyluyor.

+hmm.eger ba$ima bir i$ gelmeyecekse ataturk’u sevmiyorum.

turbanli hanim kizimizin ataturk’u sevmemesinin sebebi de ilgincmi$.kendisine gore mustafa kemal atatur saraydan yetkileri alirken aslinda laik ve demokratil bir cumhuriyet kurmak adina almami$ ve daha da otesi kurtulu$ sava$inda da ataturk buyuk bir etken degilmi$.

turbanin universitelere girmesine gerek yok.turban her $eyden once gozlere girmi$ kulaklara girmi$ beyine girmi$, insanlar okuduklarini gorduklerini ve duyduklarini idrak edemez olmu$lar.aslinda idrak edenler de inkar eder olmu$.

"ısınan cisim kütle kaybeder" bence normal.

zorla insana askeri cumhuriyet isteten insancıklardan bazıları...
(bkz: inşallah)

hemen hemen bütün sözlüklerde açılmış bu başlık.
lan sizde olur da bizde olmaz mı? bizde kralı olur. al amk!
gerçi tartışmaya biraz geç katıldık ama olsun geç olsun güç olmasın.

ayrıca aynı şahıs şunu da söyledi;

" belki yabancı manda altında inançlarımız daha iyi yaşayabilirdik. daha özgür olabilirdik"

sanırım bu olay uzunca bir süre gündemde kalacak...

geç bunları anam babam geç bunları....rüyalar güzeldir.ama uyanınca gerçek olmadığı için üzülürsünüz.

"ingilizler olsaydı benim haklarım daha geniş olacaktı zaten"

nasıl bir bünye bunu söyleyebilir. nasıl bir beyin bunu hazmedebilir. 85 sene önceki insanların bile nasıl düşündüğüne akıl erdiremiyorken nasıl bu devirde böyle bir cümle duyabiliriz. 85 sene de birazcık da mı gelişmediniz be.

fatih altayli: peki ama ataturk olmasaydi belki $u anda ingiliz somurgesi olacaktik?

turbanli kizimiz: o zaman hic olmazsa her turlu ozgurlugumuz olurdu.

buyurun zihniyeti buradan yakin.

yani genc kizimiz diyorki; milli ozgurlugumuzun zerre onemi yok, turbanimi ozgurce takabileyim de hangi ulkenin somurgesi oldugumuz hic farketmez.

bu kiz bana mail atip dese ki "ben iran’a gidecegim orada turbanimi ozgurce takabiliyorum hic olmazsa", yemin ederim ucak biletini ben alacagim.

okuyorsa mail adresim [email protected].

sozum soz.

tamam sevmek,sevmemek ki$inin hak ve özgürlüğü diyelim...fakat söz konusu atatürk olunca
şu dizeler canlanıyor beynimde;

sen anandan yine çıkardın ama
baban kimdi bilemezdin $erefsiz...

edit:eyy eksi veren türbanlı yada çarşaflı zihniyet kara çarşafın ve türbanının altına saklanma içinde don giymediğini bizler biliyoruz siz ki zaten cehennemliksiniz ölümünüzle sonuçlanacak darbeyi yakınlaştırmayın.onlar ki atatürk ilkelerine inananlar her zaman hurilere yakındırlar tanrı atatürk ü sizleri yola soksun diye yolladı inanın şükredin. bilgi sözlük/ayet:99

açıklama yapmayacağım,eleştirmeyeceğim kızdır.söylenecek tek bir şey vardır çünkü bu şahsa;

(bkz: bsg)

ben kendisine iranda ev alacağım. yaminlen.
[email protected]

insanların aslında söylemek istedikleri ;

başıma bir iş gelmeyecekse, türban takmak istemiyorum.

kendisi kanada da yaşıyormuş bu insanın. ondan işkembeden sallayabiliyor tabi. iran da falan kalsa şöyle bir iki ay. yazık korkuyorum, böyle yeni zellanda, papua yeni gine falan gibi kendi hallerinde kendilerine yeten mutlu mesut geçinen insanların topraklarına gidip oralara da huzursuzluklarını lanetli beyinlerini bulaştıracaklar.

cumledeki iki yuzluluk tavan yapmi$tir.

+ba$ima bir i$ gelmeyecekse ataturk u sevmiyorum, ba$ima bir i$ gelecekse de ataturk’un bokunu yerim hic sorun degil.

du$uncesinin pe$inde dik duramayan got korkusu ile yanip tutu$an bir insanin agzindan cikan bir cumleye deger verip burda o kadar incelemi$iz ya, bize de helal olsun.

kizimiza soylenmesi gereken;
-sen atatürk’ü sevmesen, atatürk ne kaybeder ki?

konuyla ilgili diyalogun tamami:


fatih altaylı: sizin facebookta bir siteniz mi var? kevser adlı arkadaşımızın facebook adlı paylaşım sitesinde iran devriminde ayetullah humeyni’nin fotoğrafları yer alıyor. doğru mu?

kevser çakır: bir tane fotoğrafı var evet. evet, seviyorum ve saygı duyuyorum.

fatih altaylı : ama o şii . humeyni’nin nesini seviyorsun?



kevser çakır: şii olması önemli değil. benim için müslüman biri. hümeyni’yi seviyorum.

fatih altaylı : ama iran’da baskı rejimi var.

kevser çakır: ama iran’daki rejimi ben desteklemiyorum

fatih altaylı: ama kurucusu humeyni.

kevser çakır: humeyni’nin aynı görüşleri sahip olması anlamına gelmez bu. ben humeyni’yi seviyorum şahsen.

fartih altaylı: sen seviyor musun?

nuray bezirgan: evet seviyorum.

fatih altaylı: atatürk’ü seviyor musun?

nuray bezirgan : atatürkü sevmeme hakkı var mı? başıma bir iş gelmeyecekse ben sevmiyorum.

atatürk’ün yetkiyi padişahtan alırken yani saraydan alırken laik bir cumhuriyet kurmak için aldığını düşünmüyorum. halk o zaman islami değerler için savaştı. nitekim kurtuluş savaşı’nın başlaması da kahramanmaraş’ta fransız askerlerinin nene hatun’un başörtüsüne uzanmasıyla olmuştur.

fatih altaylı: maraş’la erzurum’u birbirine karıştırdın.

nuray bezirgan: her neyse. maraş’ta fransız askerleri bir kadının örtüsüne saldırıyor. sütçü imam buna karşı ilk ateşi açıyor. böylelikle kurtuluş savaşı başlıyor. sonuçta cepheye cephanelik taşıyan kadınlar o dönemin insanları, o dönemin sosyolojik yapısını incelerseniz hep müslüman insanlar.

fatih altaylı: peki bu ülkenin kurtuluş savaşı’nı örgütleyen bir adamı niye humeyni kadar sevmiyorsun. bunu merak ettim. eğer atatürk olmasaydı burada belki de ingilizler vardı, fransızlar vardı.

nuray bezirgan: yani ingilizler olsaydı benim haklarım daha geniş olacaktı. zaten mesele bu yani. insanlar bana atatürkçülük adına zulmediyorlarsa benden atatürk’ü sevmemi bekleyemezsiniz.

kevser çakır: yani bir insanın ismi üzerinden ideolojik bir kurgu oluşturulmaya çalışıldığı için bunlar oluyor. iyi bir asker. bunu biliyoruz.

fatih altaylı: bu ülkeyi düşmanlardan arındırma sebebi. en azından bir minnet duygun yok mu?

kevser çakır: iyi bir asker biliyoruz.

fatih altaylı: bugün sizin savunduğunuz özgürlükçü, cumhuriyeti kuran sizin temsil ettiğiniz iradenin, bugün iktidar olmasına olanak veren de rejimi kuran da yine atatürk değil mi? camileri de kapatmamış.

nuray bezirgan: benim fikirlerimi savunucak parti kurulamaz türkiye’de. zaten bu yasak. benim fikirlerimi herhangi bir parti savunmaya kalktığı zaman parti kapatılır.

müslümanlar haklarını elde etmek için gece gündüz çabalarlar. birileri gelir parlementonun azıcık bir özgürlük tanımlamasına bile atatürk adına, cumhuriyetcilik adına, demokrasi adına ne adına olursa olsun özgürlüklerimizi elimizden alır.

ben tamamiyle özgür olduğum hak ve özgürlüklerimin kısıtlanmadığı bir sistem istiyorum.mesela siz nasıl ki başörtülü hakim bir hanımdan rahatsız olacağınızı söylüyorsanız ben sizin, mesela bu fikrinizin temelde atatürk tarafından kurulan cumhuriyet’te bizlerin hep tehdit olarak sizlere sunulmasından kaynaklandığını düşünüyorum.

fatih altaylı : hayır ondan kaynaklanmıyor. sizin “siz, biz” demenizden kaynaklanıyor.

siz islami inançları sizin tarafınızda yaşamayan veya sizin gibi algılamayan insanları farklı görüyorsunuz. sen, recep tayyip erdoğan ve başkaları "siz- onlar, biz-onlar" dediğiniz zaman kendimi kötü hissediyorum.

nuray bezirgan : sizin inancınız ne olduğu beni ilgilendirmiyor. benim ilgi alanım değil. kişi istediği dine sahip olur ya da olmaz yada dinsizdir. bu benim size ikinci sınıf vatandaş olarak göreceğim anlamına gelmez. ama fatih bey siz başörtülü bir hakimden rahatsız olduğunuzu söylüyorsunuz

fatih altaylı: önyargılı olur diye rahatsız olurum.

nuray bezirgan: tabii ki. önyargınızın temelinde 85 yıldır yürütülen laik sistemin dayatmalarının olduğunu düşünüyorum. biz hiçbir zaman özgür olamadık. hiçbir zaman kendimizi ifade edemedik. siz hiçbir zaman başörtülü bir hakim tarafından yargılanmadınız. dolayısıyla bu şekilde düşünüyorsunuz.

fatih altaylı: senin rejimden istediğin ne? üniversiteye gitmen, kamusal alanda görev yapman dışında ne isteğin var?

nuray bezirgan: ben başörtümle birlikte sosyal hayatta da var olmak istiyorum.

atatürk ün kurduğu cumhuriyetin nimetlerinden faydalanarak, o "özgürlükten" cesaret alınarak sarf edilmiş, iki kelimeyi bir araya getiremeyen, "neden humeyni yi seviyorsunuz" sorusuna "seviyorum işte, seviyorum" türü ilkokul seviyesinde dahi olmayan bir zeka parıltısıyla! cevap veren, ingiliz sömürgesi olmayı marifet sayan cümleleri devamlı olarak "bir şey"in egemenliği altında olmayı yaşam biçimi haline getirdiğini gösteren, cumhuriyet gazetesi nin reklamlarındaki karakterleri aratmayan cahillikteki bir bireyin sözleridir. ha fazla uzatmanın da bir manası yoktur diyorum ama birkaç kelam da eklemeden duramıyorum. evet.

ben başörtümle birlikte sosyal hayatta da var olmak istiyorum.

ee olamıyorsan zaten bu sadece ve sadece senin eksikliğin. başörtüsü yüzünden toplumdan dışlanan pek kişi görmedim ama salaklıgından dolayı dışlanan çok kişi biliyorum.

ahmedinecad dahi allah bizi kurtarmak isteseydi atatürk gibi bir adamı bize daha erken gönderirdi diyebiliyorken.. ve humeyni gibi saygı duyulacak başka bir düşüncenin devrimcisine kucak açmış atatürk cumhuriyetinde.. ingilizler olsaydı ben daha özgür olurdum düşüncesi ihanettir.

ama birini yakaladık çarmıha gerelim güdüsü değildir bu. söz konusu vatansa gerisinin ne olduğunu biliyorum.. ülkemiz 1930 larda ki gibi değil bununda farkındayım.. tübitak’ta yada itü’de başörtülü profesörler doçentler olsun istiyorum ama şimdi değil bu da çok bariz ortada.. daha çok vakit lazım..

başıma bir şey gelsede gelmese de atatürk’ü çok seviyor ve saygı duyuyorum.. ama devletimden zerre memnuniyet duygusuna sahip değilim..

(bkz: allah belanı versin)

buram buram danışıklı dövüş kokan, duman duman propaganda tüten ve tutarsızlıklar silsilesi olan programda söylenen laftır. evet sadece laftır. çünkü düşünülmeden söylenmiştir, düşünerek söyletilmiştir.

kıza soruyor fatih altaylı;

-humeyni’nin fotoğrafı var sitenizde, niye?
-humeyni’yi severim.saygı duyarım
-ama o şii?
-şii olabilir sonuçta müslüman(!).

birincisi; şiilerin nasıl müslüman olduklarını bilmiyor herhalde bu hanım ablamız. ikincisi; müslüman olan herkesi seviyor musun sen?

fatih altaylı dönüyor ve diğer kadına soruyor;

-peki sen seviyor musun humeyni’yi?
-tabiki.seviyorum.

veee işte fatih altaylı’nın olayı çekmek istediği noktaya geldik;

akabinde hemen atatürk ü seviyor musun? diye soruyor. kadın yine kaçak cevap veriyor.sonunda bombayı patlatıyor zaten. fakat bu canlı bomba.kumandası kimde bilinmez..


ve bunlar tartışılırken ekranda da "anayasa mahkemesinin kararını destekliyor musunuz" diye anket yapılıyor. doğru tabi ekrana seyirciyi çektikten sonra tabi yapacaksın anketini.

gerek kadınların ezberlediği diyalogu hatrına getirmede zorlanmaları gerekse fatih altaylı’nın olayın yönünü değiştirmesi -istediği yere çekmesi- bakımından olayın danışıklı dövüş olduğu anlaşılabiliyor.

ve son olarak; kadın, ben sosyal hayatta başörtümle varolmak istiyorum diyor.

sen değil ama başörtülü herkes sosyal hayatta var, kendisini hissettirmesede...