aşk

22 /
lepiska
karşılıksız olan sevgi türüdür.bir taraf hep daha fazla sever, daha fazla bağlanır, daha çok uykusuz gece geçirir. aşkta hep bir taraf daha çok yıpranır. ama böyle de olsa yaşanılasıdır.
busabahlarinbiranlamiolmali
aşki aklınıza ilk gelen nesneye yada herhangi bişeye benzetin dedim işte arkadaşlarımın cevapları:
_aşk pul biber gibidir hem tat verir hem acı
_aşk kazık gibidir..ya üstüne oturursun ya herşeyini ona bağlarsın
_aşk sayısal lotodur vurdumu tam vurur
_aşk nefes almaktır
_aşk yanındayken bile özlemektir
_aşk karın ağrısıdır..onu gördünde karnına ağrılar girmesidir
_aşk kremalı bisküvidir
_aşk meyveli pastadır
_aşk rakı gibidir..çok içtiğinde başını döndürür ve ayıldığında başını ağrıtır mideni bulandırır..yani hep sarhoş olmak istersin
_aşk körlük sürecidir..burası neresi ben kimim deyip durur
bence aşk
triceratops
bilim adamlarınca belirtildiği üzre max aşk 7 ay sürüyormuş.bence o kadar da sürmez.insan aşık olacağana kendi kara veremz.grip gibi bişey.gelip bulaşıyor işte
sam
yoklugunda aranan,varliginda ise `evet bu ask,ben de kesinlikle asigim` diyemeyeceginiz,yasayip yasamadiginizi ancak uzun bir sure gectikten sonra anlayabileceginiz,omru ya iki bilemedin be$ ay ya da ruh bedenden cikana kadar olan,beynin bir lobunu kalbin de yarisini tesis olarak kullanan olgu.
nickmickyock
aşk; yalnız bir operadır kış güneşinde dinlenen.
aşk; bazen bir zaman hatasıdır.
aşk; bazen kavuşamamak, adını karalamaktır kağıtlara.
uzun bir suskunluktur ya da durmadan ondan konuşmaktır.
aşk; bir filmin, bir karesinde takılıp kalmak...
bazen tuhaf bir cesaretle meydan okumaktır.
aşk; bazen nedenini bilmediğiniz bir duraksamadır.
aşk; bir harabenin ortasında birşey bulup da ne yapacağını bilemeyen iki savaş çocuğu gibi kalmaktır.
eylül’ün toparlanıp gitmesini izlemektir.
bir bakış bile anlatmaya yeterken herşeyi
kalbinizi dolduran duyguların kalbinizde kalmasıdır.
aşk; canınızla beslemektir hüznün kuşlarını.
aşk; vazgeçmektir gözlerinden.
geceleri ansızın nedensiz uyanmaktır uykularından, usul usul ağlamaktır.
aşk; birgün anahtarın ters döneceğine inanıp ışığa kavuşmayı özlemektir.
aşk; buralardan öylece çekip gitmek ve sonunda kendine bir gül vermektir.
acını içine alıp, göz damlalarını tutup, güçlü olmaya çalışmaktır.

comengineer
yüreğin artık beynin kontrolünden çıktığı ruh halidir.

dileriz birgün ülkemiz yöneticileri de ülkemize aşık olurlar da dünyanın cesur yüreği türkiyemiz ; beyin konumundaki amerikanın kontrolünden çıkar.
mare crisium
uyuşturucu hap alındığında da beyin aynı salgıları salgılarmış...ayrıca aşkla obsesyon durumunda verilen tepkiler ve beyin değişimleri de aynı imiş dolayısıyla da aşk gerçekten bir uyuşturucu bi gerçeği terkediş bi kaçış biçimi...bi yanılsama...kişi aşık olunca "ben"in yalnızlığından kurtulur biz içinde eriyip "ben"i kaygılamyı bırakır kendini hiç olmadığı kadr özel ve önemli hisseder aslında aşık kişi kendini sewer çünkü bilinçaltında evet ben sewilmeye layığım ve o beni sewmeli o zaman ben de bunun karşılığında onu sewmeliyim gibi şartlanma yatar...bu psikoloj,k boyutuydu...
tasavvufta aşık kişi övülür çünkü aşk rabıtayı teke indirir dolayısıyla bu teke inmiş rabıtayı kırıp kişiyi özgür kılmak daha kolaydır..her fenafiilah(tasavvufta son raddede olma durumu, allahta yok olma) mertebesine erişmiş kişi vaktiyle bi kişiyi sewmiştir..aşık insan yerde yada gökte değildir tıpkı sufiler gibi...bu da tasavvufi....


22 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol