aşık ile maşuk arasında bir maskedir.
her erkek iki kadına aşık olur:
biri hayalinin yarattığı,
diğeri henüz doğmamış olan.
aşk
(bkz: aciya sikayetsiz katlanmak)
bir tür psikoz.
en boktan ruh hali.
öpüşmekle de geçen en tehlikeli hastalık...
bu böyle bir mide bulantısı ile başlar,bir hareret,bir titreme.başta hafif bir yoğunluk ile devam eder.içinin kıpırdanması,aklınan allak bullak olması,sürekli görme,dokunma isteği beraberinde..ona giderken en iyi olma çabası,en güzel, en etkileyici.akabinde tüketmek tüm duyguları,üzmek,üzülmek,değersiz görmek,değer bilmemek,heyecanı yitirmek,geçmişe bakıp derinden bi iç çekmek sahildeki banka oturup ...
hayat adlı oyunun içinde geçen ve genellikle acı dolu tuzaklarla dolu olan zarla oynanan oyun...
insan bünyesinin yarattığı en anormal olaylardan biri.her biten aşkın sonunda "yok ya ben bu aşk denen şeye inanmıyorum" ya da benzer şeyler dile getiren mağdur insanlar daha sonradan nankörlük ederek tekrar bu "anormal" hadiseyi yaşamaktan zevk alır hale gelmektedirler.
arthur schopenhauerin aşkın metafiziği adlı kitabında metalaştırdığı, tamamen farklı bir açıdan algılattığı bir olgudur. ona göre bir insanın aşık olduğu kişinin genelde güzel, sağlam vücutlu olmasının sebebi doğacak çocukta istediği özelliklerin olmasıdır. niye bir kişi özürlü birine aşık olmaz? çünkü ondan olacak çocuğunun özürlü olabilme ihtimali vardır.
evet aşığım ona ulaşamayacağımı bilsemde ona aşığım onun görünmeden yanında olacağını bilsemde aşığım,aşığım çünkü onun başka insanlarla olduğunu bilsemde onun mutlu olabilmesi için çaba harcıyorum,aşığım çünkü onun mutlu olabilmesi beni mutlu ediyor,karşılık beklemiyorum ona ulaşamayacağımı biliyorum ama ben ona aşığım aşk,aşık olduğun insan için özveride bulunmaktır,ben kendimden vazgeçtim onun için sen mutlu ol ben karşılığımı alıyorum alev saçlı kız
birçok gencin sırtlarını kamburlaştırıp gökyüzüne baktıkları, bulutların hızla akıp geçtiğini gördükleri anda büründükleri türden bir ruh halidir
teşşekkürler douglas coupland.
teşşekkürler douglas coupland.
tanımı yapılamamış ve yapılamayacak olan, ancak yaşandığı takdirde ne olduğu bilinen olağanüstü duygu.
"ne kadar uzak, kelimeler anlamdan"
yunus emre siiri.
işidin ey yârenler
kıymetli nesnedir aşk
değmelere bitinmez
hürmetli nesnedir aşk
dağa düşer kül eyler
gönüllere yol eyler
sultanları kul eyler
hikmetli nesnedir aşk
kime kim vurdu ok
gussa ile kaygu yok
feryad ile âhı çok
firkatli nesnedir aşk
denizleri kaynatır
mevce gelir oynatır
kayaları söyletir
kuvvetli nesnedir aşk
miskin yunus neylesin
derdin kime söylesin
varsın dostu toylasın
lezzetli nesnedir aşk
işidin ey yârenler
kıymetli nesnedir aşk
değmelere bitinmez
hürmetli nesnedir aşk
dağa düşer kül eyler
gönüllere yol eyler
sultanları kul eyler
hikmetli nesnedir aşk
kime kim vurdu ok
gussa ile kaygu yok
feryad ile âhı çok
firkatli nesnedir aşk
denizleri kaynatır
mevce gelir oynatır
kayaları söyletir
kuvvetli nesnedir aşk
miskin yunus neylesin
derdin kime söylesin
varsın dostu toylasın
lezzetli nesnedir aşk
sana her zaman uzak olduğunu hissettiren, kaybetmekten, seni sevmemesinden manyak gibi korkutan, sesine özlem duyduran, kucağında uyumayı en iyi uyku olarak tanımladığın, yanında en güvende olacağını adın gibi iyi bildiğin, yanındayken bile kayıp gidecek endişesine kaptıran, yemek yemene engel, titreten, her şeyden, tüm nimetlerden ayrı, yaşanılası, elde edilmesi zor, yakaladığını hissettiğinde kaybetmemek için çok çabalamak gerekilen en değerli ve aranılası duygulardan...
bir cemal süreya $iiri.
şimdi sen kalkıp gidiyorsun. git.
gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. gitsinler
oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
oysa allah bilir bugün iyi uyanmıştık
sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
sanki hiç olmamıştı
oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı istanbullular
şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
öyle düzeltici öyle yerine getiriciydiki sevmek
ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken
bırakasalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
çünkü iki kişiydik
oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
sonrası iyilik güzellik.
şimdi sen kalkıp gidiyorsun. git.
gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. gitsinler
oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
oysa allah bilir bugün iyi uyanmıştık
sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı,
bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun oturmuştu
bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
sanki hiç olmamıştı
oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı istanbullular
şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
öyle düzeltici öyle yerine getiriciydiki sevmek
ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken
bırakasalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
çünkü iki kişiydik
oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
sonrası iyilik güzellik.
murathan mungan in dedigi gibi;
aşk dediklerinde çocuktum.
gözlerimin kesilen ellerden yapıldığını öğrendiğimde
bir katliam gibi sevişmeyi düşünmezdim, çoktum
onlar ceset kuşlarıydı
deniz en büyük ölü ..
afrika uyanmıştı ya
ben boğulmuştum.
aşk dediklerinde çocuktum.
gözlerimin kesilen ellerden yapıldığını öğrendiğimde
bir katliam gibi sevişmeyi düşünmezdim, çoktum
onlar ceset kuşlarıydı
deniz en büyük ölü ..
afrika uyanmıştı ya
ben boğulmuştum.
her zaman kusursuz duyguları barındırmıyo içinde! kimi zaman sevdiğinden nefret etmek, içten içe acımasızca eleştirmek-yargılamak, bağlandıkça kaçıp kurtulmaya çalışmak, kendine rağmen karşındakinde varolmaya çalışmak...
olabilir
olabilir
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?