armağan çağlayan

herşeyden önce, gereksizdir.
düşünelim. armağan çağlayansız hayat nasıldı. gayet güzeldi. hangimiz çıkıp "yaaa vakt-i zamanında bir armağan çağlayan vardı nereye kayboldu acaba" demiştir ki. yok. bir allahın kulu da kendisini hatırlayıp özlemle anmamıştır. bize hiçbirşey armağan çağlayan’ı hatırlatmaz. günlük hayatımızda durup da armağan çağlayan’a şükredeceğimiz ya da küfredeceğimiz hiçbişey olmaz. arada sırada popsıtar türksıtar zontasıtar prodüksiyonlarında oturur koltuğuna iki ağlar bir ezer, hepsi bu.
medyatik olmak için girdiği çaba ile "maymunluk top10"de mehmet ali erbil’den sonra ikinci sıradadır.

..yok yok üçüncü sıradadır. ikinci sırada banu alkan vardır.

adıyla soyadı arasında gereksiz bir kafiye bulunan sanatçımsıdır.

neyse ki bir akrabalığım bulunmamaktadır kendisiyle..

çoğu kişiye antipatik gelen zeki insan.

dunyanın 26’ eğik olmasının sebebi.taşıyamıyor kardeşim bu kadar karaktersiz herifi kuzey yarım küre.

(bkz: mevlana seni görse gelme derdi)

eskiden nefret ettigim ama son utucu ile yavas yavas gozume girmeye baslayan kisilik.

son zamanlarda türedi böyleleri medyada. kendisine sözde bir yöntem belirlemiş, garip bir akımın en büyük temsilcisi zanneden; ona buna bok atarak kendi görüşlerinin ve başında olduğu akımın daha bir yüceleceğini sanan soytarılarla tanışıklığımız yoktu daha öncelerde.
ilk çıktığında bu adam televizyonlara -ki sanırım "popçu olacam ben" tarzı gubidik bir programın reyting sorununu çözmek amaçlı çıkmıştı- garip bir şekilde ısınmıştım kendisine. evet, daha önce tanımıyordum böylelerini, bir örneği yoktu hafızamda.. neyse de ben bunu müzik kültürü alanında içmiş bitirmiş biri sanıyordum. ama anladıkm ki, yaptığı -ya da yapmak istediği- her şey küçük kardeşimle paralel idi. o da beğenmiyordu annemin her yaptığı yemeği, babamın aldığı her çikolatayı. maksat ilgi çekmek olunca bok atmak gerekti...
tanıdıktan sonra daha bir bekledim maskesinin düşmesini, ben farkına varmıştım artık, herkes varmalıydı ama o da ne! adam büyüdükçe büyüyordu! hala da büyüyor. toplum olarak bizde bilinç gelişmedikçe daha çok soytarı çıkar bunun gibi. kimsin lan sen? kim?
kahrolsun popüler kültür deyip bir adım geri çekliyorum ben bu noktada. alın, armağanınız armağan olsun türk varlığına!

zeki insanlara antipatik gelen insan keza neyi neden ve nasıl yaptıgı ortadadır.

an itibariyle yurtçapındaki birçok evden ’aaa saçlarını kestirmiiiş’ şeklinde çığlıklar çıkmasına sebep şahsiyet.

saçlarını kestirince biraz olsun adama benzemiş insan.

televizyonculugu secmeseydi tayini ciktigi sirnak’ta cumhuriyet savcisi olarak hayatina devam edecek olan sivri dilli akilli insan.

an itibari ile beyaz show dadır kendisi.

’televizyonu seçme sebebi,tayininin çıktığı yerin şırnak olmasıdır kesin’ diye düşünmeme sebep olan şahıs.

canlı yayında "reytingin -mına" demiş ve susmuş kişidir.

buradan izlenebilir :
http://www.kisaca.net/cqrzu

(bkz: armağan çağlayan la bu hafta)

kendisi default juri uyesidir. annesi bir yere sms le oy yollarken dogurmu$ olmali kendisini ki her $arki yari$masinda juri koltugunda gorebiliyoruz kendisini.

hipnotize edilip bilinçaltına her durumda karizmatik göründüğü fikri kazınmış olmalı. lakin özgüvenin de fazlası adamı ajdar eder işte böyle.
birkaç yapımcı veya imagemaker ya da asistanın pohpohlamasına kapılıp da kendini guy ritchie’yle gaultier’le bir tutan bu adamı yüksek doz at dopingi aldıktan sonra yorulana kadar pataklamak isterdim.

bir suredir gormuyordum ekranlarda, ne rahattim yarabbim. bok varmi$ gibi $imdi kanallari gezerken fox tv’de yine $arkici juriligi koltugunda gordum bu adami. püü arkada$ ya. elim kirilaymi$ iyi mi.