ferit paşa nın istifası

pipisik
nutuk’tan...

efendiler, ben, asım bey’e bu son cümleleri yazdırırken (2 ekim 1919, saat 15.40’ta) araya imzasız şöyle bir telgraf girdi: «paşa hazretleri, istanbul’daki yakın arkadaşlar söylediler. bütün akşam gazeteleri yazıyormuş. ferit paşa sağlık durumu dolayısıyla istifa etmiş.

kabineyi kurmak üzere tevfik paşa görevlendirilmiş. daha sabahtan söyleniyordu, fakat doğrulanmamıştı, şimdi doğrulandı efendim.»

bu telgrafı kim veriyor? anlayınız, dedim. sormaya zaman kalmadan telgraf şu şekilde devam etti.

«biz, ankara telgrafçıları, paşa hazretleri’nin huzurunda derin saygı ile eğiliriz ve vatanımızın başına bir belâ kâbusu olan bu kabinenin devrilmesi için milletin başına geçerek kazandığı başarıyı kutlarız. lûtfen söyleyiniz.»

telgraf haberleşmesi kesildi. gerçekten de 2 ekimde ferit paşa kabinesi düşmüş bulunuyordu. ancak, yeni kabineyi kuran tevfik paşa değil âyan’dan birinci ferik ali rıza paşa idi.

efendiler, sırası gelmişken arz edeyim. bütün telgrafçılarımızın, teşebbüslerimiz ve millî mücadelemiz için yaptıkları fedakârca hizmetlerinin millî tarihimizde önemli bir yeri vardır. kendilerine bugün açıkça teşekkür etmeyi bir borç sayarım.

devamı için:

(bkz: ali rıza paşa kabinesi)

hamsi

cleirvoyant
yakinda yolda yururken yerde konservesine rastladigim yeter artik huleeyn dedigim. donerinin bilmemnesinin cartinin curtunun yapilmis oldugu , etinden sutunden yumurtasindan faydalanilan baligimsi varlik.

deri eldiven

nickten yana sansim yok
eldivenin derisi. efendim bu eldivenler o kadar şahanedir ki diğer eldivenler gibi suyu geçirmez, fazla soğutmaz elleri, telefonunuzu elinize aldığınızda eldiveni çıkarmak zorunda kalmazsınız... bir de cinayet işlerken ve hırsızlık yaparken çok faydalı oluyor; parmak izi bırakmıyor. ben çok yararını gördüm bu konuda.

yok mu bi müslüman evladı

sinirsahibi
genellikle arbedede kalmis ultra zayif bunyenin ultra zayif bunyeli bir dostu ya da akrabasi tarafindan 1. ultra zayif bunyeli $ahisi beladan kurtarmak icin cevredekilerden yardim isteme unlemidir. genellikle %99’u musluman olan bir toplumda olay yardim isteyenin feci sekilde benzetilmesiyle son bulur.

7 ağustos 2008 üsküdar da patlama

2026 sonya
4 adet havan topuyla selimiye kışlasının hedeflendiği saldırı. ırak mı burası? hayır! bal gibi de istanbul’un göbeği...

önce güngören’deki kıyım, ardından bugün bu patlama; pkk’nın güçten düşmesiyle şehire inip marjinalleşeceği hipoteziyle bağlantılı olma ihtimali dahilinde gelecek günlerin biz sehir halkı icin pek de parlak olmadığı açıkça ortadadır.
adamlar o kadar rahat ve cüretkar ki güpegündüz, koskoca metropolün orta yerindeki kışlaya havan topuyla saldırabiliyorlar.

emniyet güçlerinin, hükumetin, muhalefetin, valinin vs birbirleriyle iktidar savası, sidik yarısı yapmayı bırakıp bu isi ciddiye alarak istihbarati daha da derinlestirmelerinin zamanı geldi de geçiyor artık. bu arada olan da bizim gibi sıradan, masum, günahı sadece o anda o bölgede bulunmak olan vatandaşa oluyor...

(bkz: nerde bu devlet nerde bu millet)

de la guarda

yoncash
tavandan sarkan iplere bagli insanlarin ucarcasina yaptiklari gosteri.gosterinin bazi bolumlerinde isteyen seyircileri kaptiklari gibi ucurmalari enteresan olan cambaz benzeri insanlarin sovu.sov sonrasi devamli yukari bakmaktan olusan kapanmayan cene ve boyun tutulmasi sonucu konusamamaya neden olan sov.enteresan olan yanlarindan biri ise seyircilerin ayakta ve birbirine yapis yapis seyretme zorunlulugundan dolayi sakata gelme korkusu.devamli onumdeki bayanin ensesinde soludugum esimin de benim ensemde soludugu sov.

de la guarda iki ayri guruptan olusan dunyaca unlu sov grubu.iki grupta dunyada farkli yerlerde turnede olan ve seyircilere yetismeye calisan guzel ve izlenmesi degisik olan olay.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol