yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar

0 /
elma sekeriiii
her seferinde aglatan aglattıran $arkıdır. yok aslında öyle mistik hüzünlendiren bir yanı. bilmiyorum belki de pavlov’un köpegiyizdir... özellikle de "annesinin bir tanesini hor görmesinler... ben annemi özledim..." kısımlarında.


kına gecesinde cok makyaj yapmayın.
muque
bir kına gecesi...

ne giyeceğim ki $imdi ben? neyse...
annemin karde$i doğurdu $u ortada oynayan güzeller güzelini.
ne de güzel olmu$.saçları tel tel,olmadığı kadar aydınlık teni.
büyüdün mü be o kadar? ben de mi büyümeliydim? bilmiyorum ki.

çok zaman oldu annemi görmeyeli...
bak buraya da gelmemi$.görürüm diyordum oysa.

karde$ gibi büyüdük biz,küçüktük o zaman.kıskanırdık birbirimizin her $eyini...çok güzel olmu$ bu gece.
bak evleniyor.kıskanmadım hiç.
aksi gibi bir sıcaklık var...gelin olmu$ gidiyorsun,ha?
nereye be? büyüdük mü o kadar?hala saçın var avuçlarımda.ne döverdim seni...

kına tepsisini tutu$turdular elime."bakire kız ta$ır"mı$, ta$ıyalım bari.söndü ı$ıklar...

hiç söylememi$tim ben bu türküyü daha önce.sözlerini bilirim ama.nerden bilirim onu bilmem.
anneannem uzaktan bakıyor gözleri dolu dolu...ne zaman baksa bana, böyle bakıyor zaten.yapma be kadınım! bak gidiyor torunlardan hayırlısı...bırak beni, bo$ver.

ne diyorduk?
karanlık her yer.örtmü$ler kuzenimin yüzünü.ağlatacaklar...dönüyorum etrafında elimde tepsiyle...kızlar takip ediyor beni mumlarla.evimizin kızının son gecesi.teyzelerim! peki benim annem nerde?

"yüksek yükseeeeek tepeeeleeeereee ev kurmasııınlaaaaar"

ne de güzelmi$ bu türkünün söyleni$i...
boğazım acıyor.sesim gidip gidip geliyor.türkü mü zor,ben mi zor durumdayım anlamadım.gelin ağlamadan olmaz,hayır! olmaz.

gelin ağlamıyor,teyzem ağlamıyor,kimse ağlamıyor...tutamıyorum hıçkırı$ımı.

"uçan da ku$lara malum olsun..."

söyleyemiyorum,devam edemiyorum.kimse söylemiyor.söylesenize...bakıyor gelinim kırmızı örtüsünün altından.hiç böyle bakmamı$tı.kalkıyor sandalyeden...kalkmamalı,gelin o.
anlamazlar ki...

sarılıyoruz hiç sarılmadığımız gibi.ağlıyorum ...

"uçan da ku$lara malum olsun"

söylüyor,hıçkırıyor o da.çıkarmı$ kırmızı örtüsünü.daha sıkı sarılıyoruz.

bir el alıyor kuzenimi kollarımdan,kınası yakılmı$.kınalı kınalı...
annesi.
teyzem,annemin yarısı.
ağlıyorlar,sarılıyorlar,izliyorum.

ilk defa yapmacık gelmiyor törendeki ağıt sesleri.
bitmiyor türkü.

bitmiyor boğazımdaki ne$ter darbesi tadında acı.

"ben annemi özledim"...

ı$ıklar yanıyor.sigaramı kaptığım gibi kaçıyorum.
yeminlerle son buluyor gecem,
dilime gelmeyecek bir daha bu türkü,
yüksek yüksek tepelerde evim olmayacak benim,
ve yakmayacağım elime kırmızı kınalar

bitti.



aycan
gelini değil ama gelinin anasını komaya sokan şarkıdır, katıldığım hiçbir kınada gelin olacak hatun kişi asla ağlamadığı gibi sürekli olarak kikirdemiştir, olan yine zavallı analarımıza olmaktadır.
laluska
bir yakın dost (bkz: çikolata) japonyaya gitmeden önce hep söylenmiş durmuş, sözleri de bu ayrılığa cuk oturmuş, normalde sevmediğim ama bana onu hatırlattığı için beni duygulandıran kına gecesi türküsü.
bok bocegi
kına gecelerinde gelin ağlayana kadar söylenen türküdür.. gelin ağlamazsa tekrar tekrar söylenir gelinlerin bir kısmı ise bu işkenceye gözlerine parmaklarını sokup birkaç damla yaş akıtarak son verir..
isimsiz kahraman
çocuktum köyde bi kına gecesine katıldım, yaşımız ufak bişey demediler aldılar bizide, ilk başta bu şarkıyla tempo tutup oynadılar, sonra kına yakılırken yine bu şarkıyla ağladır. bu ne lan dedim o yaşımda.
ankakusu
sozleri su sekildir:

yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar
aşrı aşrı memlekete kız vermesinler
annesinin bir tanesini hor görmesinler


uçan da kuşlara malum olsun
ben annemi özledim
hem annemi hem babamı
ben köyümü özledim


babamın bir atı olsa binse de gelse
annemin yelkeni olsa açsa da gelse
kardeşlerim yollarımı bilse de gelse

tiryaki
şöyle hüzün dolu bir hikayesi vardır bu türkünün...

efenime şimdi zamanın birinde henüz cocuk yasında uzak bir memlekette kocaya verilen bir kız varmış.bu kız cocuğu küçük yaşının da vermiş olduğu acemilikle cok gecmeden ailesinden,yurdundan ayrı yasayamanın verdiği üzüntüyle halk arasında sıla hastalığı denen maraza yakalanmiş.
her bir gün, yasadığı köyün dışında yüksek bir tepeye cıkıp kendi kendine; annesine ,memleketine olan hasretini dile getirirmiş bu satırlarla.
kızın annesi de birgün ne olduğundan bihaber kızını görmeye gitmiş.gitmiş gitmesine de o yetişene kadar evladı coktan toprak olup göçmüş bu dünyadan.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol