insanin hayatindan bikmasi icin bicilmi$ kaftandir.yol ne kadar uzunsa geveze ki$inin gevezeligi katlanarak buyur, buyur, buyur ve en sonunda beyninize oksijen gitmemesine sebep olur.bu gibi durumlarda uyuyo numarasi yapmak yeterli bir cozum degildir.cunku geveze ki$i ayni zamanda kendi kendine konu$ma potansiyeline de sahiptir.en guzeli hostesi yahut muavini cagirarak sert bir ses tonu ile yerinizin degi$tirilmesini istemektir.ve mumkun olan en uzak ko$eye oturmak kesin cozum olabilir.tabi geveze yol arkada$iniz sizin yoklugunuza dayanabildigi surece.
yolculuk yaparken yan koltuğa oturan geveze
insana otobusu durdurup inmek istegini getirir. hele bu geveze yasli bir insansa butun sulalenizi anlattirir. yolculugun sonunda hakkinizda ne kadar absurd bilgi varsa hepsini anlattiginizi farkedersiniz. tabi hala beyninizi kullanabiliyorsaniz...
discman alma sebebi.
tipik bir kemal sunal filmi klasigidir.
(bkz: yolculuk nereye hemşerim)
yolculuklarda en cok korkulan durumlardan bir tanesidir.bu dertten yakınan bikaç kişinin icadı olan, mp3 calar, ve kulak tıkıyıcı bi takım nesneler, sorunun kokten cozumune sebebiyet vermistir.
en son gece saat 9da çatalcaya giderken yaşandı amcanın sorular şöyleydi
amca:nereye
ben:çatalca(gerçi otobusun yek gittiği yer)
amca : niye
ben:dedemlere gidiyorum
amca:işler nasıl(nasılda konu atlıyor)
ben:okuyorum amca
amca:nerde
ben:filanca universitede filan bölüm
amca:hmm iii
(bir süre sessizlik bu arada umutsuzca mp3 çaları çıkartmaya çalışıyorum)
amca:dedenlere niye bu saatte gidiyorsun
ben:hısıshjzız
amca:evladım ne oldu yoruldun herhalde
ben :hüleaaaaaaanannnnnnnnnnnn yeter be gebertecem yani(anca içimden)
söför:huop genç amca bişey diyor duymuyormusun amcaya hitaben amca müzik dinliyor
amca:niye bu saatte gidiyorsun
ben:amca okulum var anca bu saatte
ve bu geyikten anca uyuyarak kurtuldum uyandığımdaki ilk soru dedenin adı ne tanırım ben yerlisiyim çatalcanın
vallahi cinnet geçirmeme ramak kalmıştı.
amca:nereye
ben:çatalca(gerçi otobusun yek gittiği yer)
amca : niye
ben:dedemlere gidiyorum
amca:işler nasıl(nasılda konu atlıyor)
ben:okuyorum amca
amca:nerde
ben:filanca universitede filan bölüm
amca:hmm iii
(bir süre sessizlik bu arada umutsuzca mp3 çaları çıkartmaya çalışıyorum)
amca:dedenlere niye bu saatte gidiyorsun
ben:hısıshjzız
amca:evladım ne oldu yoruldun herhalde
ben :hüleaaaaaaanannnnnnnnnnnn yeter be gebertecem yani(anca içimden)
söför:huop genç amca bişey diyor duymuyormusun amcaya hitaben amca müzik dinliyor
amca:niye bu saatte gidiyorsun
ben:amca okulum var anca bu saatte
ve bu geyikten anca uyuyarak kurtuldum uyandığımdaki ilk soru dedenin adı ne tanırım ben yerlisiyim çatalcanın
vallahi cinnet geçirmeme ramak kalmıştı.
genelde kurtulmak için müzik dinleme yoluna gidilir..ama bu yüzsüzler anlamazlar kendileriyle diyalog içine girmek istemediğimizi, hala daha konuşurlar, kulaklıkları çıkarıp efendim deriz bişiler söyler..cevap verip, hemen kulaklıkları yeirne takarız yine konuşur yine sorar, surat ifademize yansıtmaya çalışırız, müzik dinlemek istiyoruzdur..ama hayır öyle inattır ki bunlar ille onların istediği olacak..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?