diş teli ve gözlüğü olan abla ile yapılan diyalog.
kardeş:abla gönlüm çok rahat.
abla:neden hayırdır?
kardeş:abla sana bu şekilde kimse bakmaz,çok şükür gönlüm rahat.
aynı kardeş
kardeş:abla bir şey soracağım?
abla:sor ama mantıklı olsun.
kardeş:abla senin bu teller paslanmıyor mu?zehirleneceksin diye korkuyorum sen su içtikçe.
not:bu kardeş sert ergenlik geçiriyor.
aşırı geniş hayal dünyanız yoksa,iki kültürü iyi bilmiyorsanız olmaz o iş.çeviri yapmak sanattır,ancak sanatın kopyası değil. siz çeviri yaparken diğer bir dilde sanat eseri yaratırsınız.
kısaca çeviri yapan insan sanatçıdır gözümde.
kısaca çeviri yapan insan sanatçıdır gözümde.
şarkı söylemeyi seven insanlar için olumsuz yaşam alanı.kapınıza,'' yavrum sesin çok güzel ama namaz kılıyorum engel oluyor'' diye gelebilirler.
bardağımı başkasının kullanması
yatağıma oturulması
kalemlerimin kullanılması(ırzına geçilmiş gibi hissediyorum)
anlamsızca stresliyken baş parmağımın tırnağını oymam.(işaret parmağımla kuvvet uygulayarak)
yatağıma oturulması
kalemlerimin kullanılması(ırzına geçilmiş gibi hissediyorum)
anlamsızca stresliyken baş parmağımın tırnağını oymam.(işaret parmağımla kuvvet uygulayarak)
bu kadın modelinin hiç üzülmediği düşünülür.hayatı akışına bırakıp,umursamaz olduğu düşünülür.robot olduğunu düşünenler dahi vardır.hayır efendim,bu kadında üzülür-ağlar ama asla göstermez iç dünyasını.öyle bir kadın ki,oturur içine içine ağlar,sonra hiçbir şeyi yokmuşçasına gülümsemeye devam eder.genel olarak bu kadınların hayatına indiğinizde görürsünüz neden her zaman güldüğünü..
o kadın ağlıyorsa sebebi bellidir.yüreği öyle dolmuştur ki o güçlü varlık artık ne yapacağını şaşırıp gözlerinden incilerini döker.şimdi o kadının yerinde olmamak vardı.
son günler bana karmakarışık geliyor.hayat bir o kadar güzel ve garip.
insanları böyle yargılayan afadersiniz hıyarlar oldukça vermesin dediğim kız modeli.onun hayatı size ne?
adaletini halkın her kesimine uygulayacak bir hukukçu olacaksa,hukuk dediğim ikilem.
ama yine de şu (bkz: karşılaştırmalı edebiyat)
ama yine de şu (bkz: karşılaştırmalı edebiyat)
(bkz: volkswagen beetle)
tam bir kadın otomobili olduğunu düşündüğüm yeni nesil alman tosbağası.
beyaz tenli kadının efsanesi olan oje.
kapılarını kapatıp içeride dedikodu yapan akademisyenlerin karşısında hala daha kapısını kapatmayan,herkese kucak açan,okulu sevdiren akademisyenler yaşıyor.umudumuzu kaybetmeyelim.
(bkz: allah)
seni lanet olası pislik.
eskişehir ve çevresini bilen bilir,ultra hızlı durmak bilmeyen çalışanlara sahip,fiyat-kalite oranı olan köfteci zinciri.genellikle masaya oturur oturmaz servisin gelmesi sebebiyle daha çok tercih edilir.
evli mutlu çocuklu tanrımızin, yarattığı biz son ırka,demir ırk,anlaşılmaz samimiyetidir.yarattığı ırkın ahlakını bir süre sonra kendisinde bulur.
(bkz: olmasa olmazdık)
(bkz: olmasa olmazdık)
ev sahibesinin anneanne-babaanne olduğunun kanıtıdır.
sözü ve müziği yasemin mori'ye ait düşüncelere sevk eden bir parça. bir kaptanın yüreğini, yaşadıklarını yansıtır.
sallanıyor geminin altı
kamaramdaki beşikte
kuzeyin yıldızı ve akdeniz suları peşimizde
kapının eşiğinde yuvarlanıyor gaz lambasının ışığı
ahşap duvarlar ileri geri gittikçe
tam onyedi gündür karadan uzak bir yerdeyim
serin sularda altımdan aktı gitti beton
poseidon beni aldı dalgaların ardına vardım
kaptanın durumu farklı bu gemide yaşlanmış
kimsesi yokmuş dertlerini balıklara anlatmış
korkularını yenmiş derken elleri nasırlanmış
gıcırdadıkça tahtalar canlanmış hatıralar
geceleyin ışıkları söndürüp hikayeler anlatıyor
kestiği ümitlerden yelkenler yapıyor
ama işte kaçamadı simsiyah ordular gibi saldırdılar
kaptan
kafanda bit var
bitli kaptan denizin içinde
yalnızlık dalgalar halinde
bitli kaptan
tersine bir insan gecenin karanlığında bin fersah suda dans ediyor
kafanda bit var
paçalarında endişe
buldu seni nereden deliklerden süzülen yaratıklar böyle
bir sürü nedeni var
başlıcası bu gemide katakulli var
kafanda bit var
denizin dibinde fosforlu böcekler dans ediyor
deniz kızları çanaklarından içki sunuyor
içinde bin fersah karanlığın gülüşü var
kafanda bit var
sallanıyor geminin altı
kamaramdaki beşikte
kuzeyin yıldızı ve akdeniz suları peşimizde
kapının eşiğinde yuvarlanıyor gaz lambasının ışığı
ahşap duvarlar ileri geri gittikçe
tam onyedi gündür karadan uzak bir yerdeyim
serin sularda altımdan aktı gitti beton
poseidon beni aldı dalgaların ardına vardım
kaptanın durumu farklı bu gemide yaşlanmış
kimsesi yokmuş dertlerini balıklara anlatmış
korkularını yenmiş derken elleri nasırlanmış
gıcırdadıkça tahtalar canlanmış hatıralar
geceleyin ışıkları söndürüp hikayeler anlatıyor
kestiği ümitlerden yelkenler yapıyor
ama işte kaçamadı simsiyah ordular gibi saldırdılar
kaptan
kafanda bit var
bitli kaptan denizin içinde
yalnızlık dalgalar halinde
bitli kaptan
tersine bir insan gecenin karanlığında bin fersah suda dans ediyor
kafanda bit var
paçalarında endişe
buldu seni nereden deliklerden süzülen yaratıklar böyle
bir sürü nedeni var
başlıcası bu gemide katakulli var
kafanda bit var
denizin dibinde fosforlu böcekler dans ediyor
deniz kızları çanaklarından içki sunuyor
içinde bin fersah karanlığın gülüşü var
kafanda bit var
yüce yaradan bir daha o günleri göstermesin dediğim.esogu ybd'ye gelmeyin dediğim durumdur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?