söyle bir seydir kendisi;
http://www.imperiumromanum.com/sprache/filme/caesar&kleopatra1946_vivienleigh_01.jpg
bu durumda, eskilerin güzellik algilayisini bir nebze de olsa anlayabiliyor insan. ha ben anlayamadim orasi ayri.
o degil de;
makyajin hangi yüzyilda, kimin, ne sekilde kesfettigi merak konusu simdi.
bu tamlama duyuldugu/okundugu takdirde aveanin o müthis sesli hatununun "kontor kartinizla kontor yüklemek için 1’i tuslayiniz, bu mesaji tekrar dinlemek için 8’i, çikmak için bilmem nereyi tuslayiniz" sesi kulaginizda çinlar durur. o müthis sesin artik, lanetlediginiz ses olma yolunda emin adimlarla ilerledigini göreceginizden emin olabilirsiniz.
var misin yok musunun 50 centten sonraki konugu. ondan sonra sira hangi yabanci sahsa gelecek de, türk tvlerinde türk insanlariyla bulusturma imkani yakalayip, reyting firlamalari yasayacaklar diye merak etmekteyim, ve lakin ne gelirse meraktan geldigini de çok iyi bilmekteyim. bu sebeptendir ki; merakimdan hemen vazgeçmekteyim.
alakali haber su sekilde;
http://www.webim.eu/fotogalerim/407.asp
alakali haber su sekilde;
http://www.webim.eu/fotogalerim/407.asp
önce siparis ediyosunuz, sonra bi bakiyosunuz kapi zili.. yoo bu kadar hizli olamazlar diyosunuz, bi daha bakiveriyosunuz, o da ne! olmuslar bile. hem de öylesine büyük bi buket lahmacun ki, sanirsiniz çelenk lahmacun.. insani böyle sasirtan bir lahmacuncudur iste buket lahmacun.
yatagin üzerinde bagdas kurup oturarak ve sicakken içildigi vakit -ki ki$in sicak tercih edilir- havada sekilden sekile bürünen dumaninin izlenmesi, insanda; -nedendir bilinmez- iki eliyle birden muga daha bi yapisma ihtiyaci hissettirir. sonra telefon çalar, arayan o’dur. ardindan kapi çalar, gelen de o’dur.
sonra ...
sonra istem dısı dökülür dudaklardan, bir kahvenin 40 yıl hatiri oldugu dogru mudur?
not: yazilanlar gerçek hayattan bir kesit olup, tamamen hayal ürünüdür.
sonra ...
sonra istem dısı dökülür dudaklardan, bir kahvenin 40 yıl hatiri oldugu dogru mudur?
not: yazilanlar gerçek hayattan bir kesit olup, tamamen hayal ürünüdür.
uçan bir karincanin da bu birey için masum düsünceleri tabîdir. mesela aç kalmasin diye sindirdigi yemek artiklarini bireyin üzerine gelip, sabit bir noktada durarak anlik bir islem gerçeklestirebilir.
(bkz: etme bulma dünyasi)
(bkz: etme bulma dünyasi)
istenmeyen tüylerden kurtulmak amaciyla, kozmetik dünyasinda kullanilan bir yag, tala nin hammaddesidir.
karinca yumurtasi yagi imis hammaddesi simdi baktim da. karincanin yumurtasi, ve yumurtasinin yagi. demek karincalar yumurtlayarak çogaliyormus. öyle bildigimiz yumurtalardan da degil üstelik, yagli yumurta bu.
(bkz: tala)
ing: french.
(bkz: sikayetname)
(bkz: sikayetname)
ingiliz bireyler su sekilde söyler, olur da aramizda ingiliz vardir "naber" demesini bilmiyordur diye söylüyorum..
(bkz: what s up)
(bkz: what s up)
kimilerine göre selam vermenin en samimi, en içten olani, kimilerine göre politikacilarin aldatmaci kisiligini örtbas etmeye yarayan sis perdesi, kimilerine göre sadece bir aliskanlik, kimilerine göre despot tavirlar sergileyen adamin agir abilik takintisi, kimilerine göre tiyatro oyuncularinin alkis toplamak için yaptigi hareketlerden biri, kimilerine göre de tokalasirken sirf karsidaki eli havada birakma meraklisi insanlarin takindigi selam sekli..
sag elini açik bir sekilde kalbine götürüp ve 15 derece egilerek yapilan bir selamlama sekli hakim ise bireyde, muhtemeldir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?