su hayat bitsede gitsek

nasıl bir cinsiyettir ki asık olmayacak sorusu ile karsılasacak onermedir.
(bkz: ask)
(bkz: cinsiyet).

strateji alanlarından biridir.bu alan da/konu da amac durumu/kişiyi/olayı/düşünceyi bir noktada sabitlemek,amacı ile aracı arasına bir engel koymak tır.denetlemek bir savası uygun olan sekile getirebilmek için kullanılabilecegi gibi(dısa dogru),bir urunun kalitesinin dusmemesi için de kullanılır(içe donuk).denetlemde en buyuk sorun siz rakibinizi tutarsanız o da sizi tutar.gunumuzde en buyuk problemlerden biri sucluların denetim için hapse atılıp daha sonra bırakılması ve karsılastıkları sosyal tavıra karsı tekrar suc işlemeleridir.bu hem toplumun hem de suclunun denetlemesini guclestir.denetim kuralları gerceklerden ne kadar uzak ise aynı oranda denetlemek te o kadar zorlasacaktır.denetim bir sorunu cozmez,ortadan kaldırmaz ama onu siz daha iyi bir konum yakalayıncaya kadar tutmanızı saglar.denetim yonlendirme içinde kullanılır.eger bir asker birligi sadece tek bir yon acıkta kalacak sekilde mayın doser ise dusmanının hareketini kara yonunden denetlemıs olacaktır.ama hava ve uzun mesafeli silah ile saldırmasını engelleyemeyecektir.bu mayın dosenen mesafe alan ne kadar buyuk ise o oranda mesafeyi acarak ta saldırı gucu hakkında bilgi edinebilecektır.mesafe uzak ise hareketler yavas olur yakınlastıkca(tehlikeli bir durum için de,bir urunun ulastırılması için de gecerlidir)hızlanacaktır.

(bkz: osae).

(bkz: gozluk).

nesne diye ne var ise gordugumuz parcalanırdı.

genel adı kutle cekimi/manyetizma olan kuvvet.ayrıca;
(bkz: merkezcil kuvvet).

ingilizce:beraber yasa, yalnız öl.

yuzune tukursen sukur yagmur yagdı der.
(bkz: tikky).

vahim sonuclar dogurur isteyen için de hayır diyemeyen içinde.

bir seye karsı(bu iç ve dıs bir sey olabilir,bir dusunce,bir el,bir sirket v.b.)verilen yekte kazanım mucadelesi.

denetim,belirleme stratejileri içine girer.

rütbesi pipi olan bir erkek ile ilişki içine girmiş pedofili hastasının sozu.

(bkz: ebenin amı ali sami).

yeni bilgic adayı hosgelmiş.matematikte var oloanı için ;
(bkz: harmonik ortalama).

carpmak.bodoslama dalmak.

(bkz: kadiköy de beni siken yok mu diye bagıran sarhoş kız).

bi kızın ya abazanlıktan veya sevgisizlikten haykırdıgı soz.halka acık yerler de zuhur etmesi kendisi acısından vahim sonuclar dogurur.

turk yapımı kılıc cesidi.dunyada kendıne ait yapısı ve sadece turklerde goruldugu ıcın turk kılıcı olarak ta anılır.uc bolgesi asagı dogru hafif egıktır.bu kullanan kısıye karsı tarafın kılıcına bir nevi celme takma boyunduruk yapma olanagı verir.tek elle kullanılır.ucundakı kıvrım dolayısı ile katana gibi kesip geri gelme yerıne kesıp darmadagın etme etkısı vardır.katana kestiginde egimli yapısından dolayı geri cekilir,yatagan ise tam tersidir.(ucundan dolayı nesneye takılır geri cektıgınız de bilek kuvvetınız yeter ise ne varsa gerigetırır).agız yapısından dolayı kısıyı kesmesı halinde cok kotu bi yara acar.kesiti dikdortgendir.bazı turlerınde bıcak kısmı uca dogru kalınlasarak giderken bazılarında kalınlık sabıttır.bu kalınlasma momentum u artırmak ıcındır.el siperligi yoktur.buda kullananın hafife alınmayacagı anlamına gelir.dogru kullanımı ile zırhı bile parcalar. cok kaliteli celik isciligi ile uretılmıstır.(cift su verme) osmanlılar donemınde en fazla uretımı yapılmıs kılıctır.kullanan kısi beline yere paralel bir sekilde taktıgı icin yatagan(yatırılan/yatalak)ismi ile anılır.kendısını anlatan soyle bir soz vardır:
’usta elinde yatagan azrail tırpanına benzer’.
http://www.metmuseum.org/works_of_art/viewone.asp?dep=4&viewmode=0&item=1993%2e14

rakip ile arada atesli bir silah olmadan dogrudan dogruya fiziksel etkilesim ile olusan savas.dikkat yogunluk,yasam ile ölüm arasındaki cizginin en ince oldugu savas biçimidir.sinir saglamlıgı,yüksek konstrasyon,tam sakınlık,kararlılık,hızlı karar verme v.b.yeteneklerin en ust duzeyde kullanıldıgı yasam,ölüm anıdır.
(bkz: kendo)
(bkz: katana)
(bkz: yatagan).

en eski japon tiyatro sanatıdır.bu sanatta kadın oyuncu yoktur.her rol erkekler tarafından oynanır.gunumuzde daha akıcı olan yorumu için; (bkz: kabuki).