(bkz: seks ve politika)
bu cinsiyete mensup insanları "bakire" veya "bakire değil" (bunun patlak, delik gibi iğrenç kullanımları da vardır) olarak ayırmaktan daha fazla aptalca olmayan bir şeydir bakire olmayana kadın demek. yaş itibariyle bir kadına kız dersin tamam ama ona hitap etmeden önce bi alttan kontrol mü gerek ?
(bkz: kadın ve kız sorunsalı)
edit: boş bkz idi doldu.
(bkz: kadın ve kız sorunsalı)
edit: boş bkz idi doldu.
(bkz: afrika)
biraz kasarsa kadınların da yapabileceği anlamsız eylem. erkekler kolayca yapabilir. bitkinin ölümüne sebep olur, yazıktır, günahtır.
her konuşmanın yatakta sonlanacağını bildiği için erkeklerle pek muhatap olmayan kadınlardır. yok, galiba bunlar önyargılı oluyorlar, bilmiyorum.. ah bir de azınlıktırlar, bugün öğrendim.
kendisi yazardır ayrıca. bu durumda sözlüğe çeşitli katkılarda bulunmasını beklemek yersiz olmaz sanırım.
"benin bütün emellerine karşı bizin yasalarını kabul ettirmeye çalışan düşün bütünü."
şu an sadece 3 kişi var. hadi gelin.
beethovenın 9. senfonisinden bir kıtanın bir mısrası. kıtanın tümü için;
kardeş olun ey insanlar, bunu ister tanrımız
bu dünyada her şey geçer, en son sana dost kalır
insanlığa, doğruluğa göğsünü aç korkmadan
hür doğmuştur insanoğlu, hür yaşamak hakkıdır.
kardeş olun ey insanlar, bunu ister tanrımız
bu dünyada her şey geçer, en son sana dost kalır
insanlığa, doğruluğa göğsünü aç korkmadan
hür doğmuştur insanoğlu, hür yaşamak hakkıdır.
bir bölümünda marshall ve arkadaşı, anneleri onları dondurucu saklama kaplarında muhafaza ettiği için(?) otuz yıl boyunca 8. sınıfı tekrar tekrar okumak zorunda kalan ikizlere yardım ediyordu. sonra işi çözüyorlardı ve herkes o yıl olması gereken yaşa geliyordu.
bir zamanlar fox kids’te yayınlanıyordu. aynı adlı kasabada geçen ilginç, ürpertici olayları konu alan bir diziydi.
(bkz: inek)
(bkz: headbang)
sitesi de şudur;http://www.maxfactor.com
"şöhret ölümden sonra gelir" sözünden yoluna çıkarsak; (bkz: ölüm korkusu)
kitabı sıra dışı bulmadım. aynı başlangıç ve aynı son. ayrıca eden’ın idealleri kısıtlı. yazmayı bir statü atlama yolu olarak görmesine rağmen, yine de yaptığı sanattır diyebilirim. eden’ın intiharının açıklaması çok basit; ulaşılması kolay hedefler, başarı, ardından gelen bıkkınlık, haya kırıklığı. imkansızı isteseydi eminim eceliyle ölürdü. martin eden’ın gelişimi, kendi için başlattığı ve sürdürdüğü bir şey değildi bence. hatta yanlarında yer almak istediği insanların şekillendirmesiydi gelişim dediğimiz şey. fakat sonra, martin’in toplum dışı özü yitirilmeden geri geldi ve uğraş ters tepki yarattı.
alıntılar:
say. 272/ onun içindeki devrimi yaratan, onu kaba bir denizci olmaktan kurtarıp bir öğrenciye ve sanatçıya dönüştüren sevgiydi..
say. 345/ olağan üstü bir beyin gücüne sahip olduğunu bilmiyordu; derin kültürleri ve yüksek düşünceleri olan kişilerin, morseların misafir odasında bulunamayacaklarını da bilmiyordu. böyle kişilerin yalnız kartallar olarak yeryüzünden ve toplu yaşamın sürüleştirici yükünden yukarılarda, gökyüzünde yalnız başına uçan kişiler olduğunu hayal bile etmiyordu.
say. 455/ (brissenden, martin’le konuşuyor) "görüyorsun ya, gitmeden önce senin bir sosyalist olduğunu görmek isterdim. varoluşuna bir anlam verirdi. gelmekte olan düş kırıklığı süresince seni koruyabilecek tek şey bu."
alıntılar:
say. 272/ onun içindeki devrimi yaratan, onu kaba bir denizci olmaktan kurtarıp bir öğrenciye ve sanatçıya dönüştüren sevgiydi..
say. 345/ olağan üstü bir beyin gücüne sahip olduğunu bilmiyordu; derin kültürleri ve yüksek düşünceleri olan kişilerin, morseların misafir odasında bulunamayacaklarını da bilmiyordu. böyle kişilerin yalnız kartallar olarak yeryüzünden ve toplu yaşamın sürüleştirici yükünden yukarılarda, gökyüzünde yalnız başına uçan kişiler olduğunu hayal bile etmiyordu.
say. 455/ (brissenden, martin’le konuşuyor) "görüyorsun ya, gitmeden önce senin bir sosyalist olduğunu görmek isterdim. varoluşuna bir anlam verirdi. gelmekte olan düş kırıklığı süresince seni koruyabilecek tek şey bu."
türkçe’ye bulantı olarak çevrilmiş, jean paul sartre’ın ilk romanı. kitap, sartre’ın varoluş, varoluşma, varoluşun farkına varma fikirlerinin bir öyküyle canlandırılarak, örneklendirilerek anlaşılabilir hale getirilmesidir. alain roquentin’in günlüğü biçiminde yazılan la nausée; varoluşçuluğun temel kitaplarından sayılır.
demagojik kıvırma cümlesidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?