aahh nerde o eski kirmizi noktali filmler... simdi yok playboy tv, yok prviate blue, yok rouge tv...o da yetmedi moviemaxlerde ak$am gosterilen normal ba$likli erotik filmler...en kotusu hic birinde nokta yok ve ev ahalisi uyaninca panik yapmiyorsunuz...!
lakin siyah adamin isyan etmek icin bircok gecerli sebebi varken beyaz adam neye isyan ediyor diye du$unduren ve turk genclerini yozlasmaya surukleyen hadisedir...kendi kulturlerini ogrenememi$ veya ogrenmek istemeyen insanlardir,
burunlarinin dibinde kendi kulturleri turkuleri varken gidip uzaklarda, cok uzaklarda ba$ka kulturlerden medet umarlar...
burunlarinin dibinde kendi kulturleri turkuleri varken gidip uzaklarda, cok uzaklarda ba$ka kulturlerden medet umarlar...
yabani kimyongillerden, antil adalarinda ve venezuelada yeti$en, 10-15 m yukseklikte, ki$in yapraklarini dokmeyen, recinesinden gayakol cikarilan bir agac.
kurt agaci nasil icten ice kemirirse dert de insani icten ice yer bitirir.
nasil istersen oyle dinle, bakin:
dallarin zirvesindeyiz ancak,
yari yoldan ziyâde yerden uzak,
yari yoldan ziyâde mâha yakin.
dallarin zirvesindeyiz ancak,
yari yoldan ziyâde yerden uzak,
yari yoldan ziyâde mâha yakin.
bir acem bahcesi, bir seccâde,
dolduran havzi ate$ten bâde...
ne kadar gamli bu ak$am vakti...
baki$in benzemiyor mutade.
gok ye$il, yer sari, mercân dallar,
dalmi$ ustundeki ku$lar yâda;
bize bir zevk-i tahattur kaldi
bu sonen, golgelenen dunyâda!
dolduran havzi ate$ten bâde...
ne kadar gamli bu ak$am vakti...
baki$in benzemiyor mutade.
gok ye$il, yer sari, mercân dallar,
dalmi$ ustundeki ku$lar yâda;
bize bir zevk-i tahattur kaldi
bu sonen, golgelenen dunyâda!
$u bakir zirvelerin ardindan
bir suvârî geliyor kan rengi.
ba$liyor $imdi melûl ak$amda
son i$iklarla bulutlar cengi!
bir bakir tasta alev $imdi havuz,
suya saplandi kizil mizraklar.
acilip kivrilarak goklerde
ucuyor parcalanan bayraklar!
bir suvârî geliyor kan rengi.
ba$liyor $imdi melûl ak$amda
son i$iklarla bulutlar cengi!
bir bakir tasta alev $imdi havuz,
suya saplandi kizil mizraklar.
acilip kivrilarak goklerde
ucuyor parcalanan bayraklar!
donsek mi bu a$kin $afagindan
gitsek mi ekaalîm-i leyâle?
bizden daha evvel eri$enler
aglar bugun evvelki hayâle.
donmek mi? ne mumkun geri donmek
du$tuyse gonuller bu melâle?
bir eldir ufuklardan uzanmi$
zulmet bizi cekmekte visale...
gitsek mi ekaalîm-i leyâle?
bizden daha evvel eri$enler
aglar bugun evvelki hayâle.
donmek mi? ne mumkun geri donmek
du$tuyse gonuller bu melâle?
bir eldir ufuklardan uzanmi$
zulmet bizi cekmekte visale...
cocuklari seri katil olmaya te$vik etmek icin bestelenmi$ bir $arki.
gunumuzde palavra olmu$ dayani$mayi anlatan ozlu soz. bir yere birlikte gidildi mi birlikte cikilir, bir i$e birlikte kalki$ildi mi surec boyunca ne olursa olsun, i$ler tersine de gitse yan yana durulur, birlikte karar verildi mi birlikte yapilir, kimse yari yolda yalniz birakilmaz. ama nerede? her koyun kendi bacagindan asilir anlayi$inin yayginla$masiyla birlikte i$ sikiya geldi mi oradan ufak ufak sivi$ilir, kacacak delik aranir. bir elin nesi var iki elin sesi var unutulmu$ sahte tek kollu kahramanlar ortalikta boy gostermi$. anca beraber kanca beraber davranmayanlar hep beraber cukura yuvarlanmi$, yalan olmu$.
(bkz: anca beraber kanca beraber)
âte$ gibi bir nehir akiyordu
rûhumla o rûhun arasindan
bahsetti, derinden ona hâlim
a$kin bu unulmaz yarasindan.
vurdukca bu nehrin ona aksi
kactim o baki$tan, o dudaktan,
baktim ona sessizce uzaktan
vurdukca bu a$kin ona aksi...
rûhumla o rûhun arasindan
bahsetti, derinden ona hâlim
a$kin bu unulmaz yarasindan.
vurdukca bu nehrin ona aksi
kactim o baki$tan, o dudaktan,
baktim ona sessizce uzaktan
vurdukca bu a$kin ona aksi...
ahmet ha$im $iiri ;
denizlerden
esen bu ince hava saclarinla eglensin.
bilsen
melal-i hasret u gurbetle ufk-i sama bakan
bu gozlerinle, bu huznunle sen ne dilbersin!
ne sen,
ne ben,
ne de husnunde toplanan bu mesa,
ne de alam-i fikre bir mersa
olan bu mai deniz,
melali anlamayan nesle asina degiliz
sana yalniz bir ince taze kadin
bana yalnizca eski bir budala
diyen bugunku beser,
bu sefil istiha, bu kirli nazar,
bulamaz sende, bende bir mana,
ne bu aksamda bir gam-i nermin
ne de durgun denizde bir mugber
lerze-i istitar u istigna
sen ve ben
ve deniz
ve bu ak$amki lerzesiz, sessiz
topluyor bu-yi ruhunu guya.
uzak
ve mai golgeli bir beldeden cuda kalarak
bu nefy u hicre muebbed bu yerde mahkumuz...
o belde?
durur menatik-i dusize-yi tahayyulde;
mai bir aksam
eder ustunde daima aram;
eteklerinde deniz
doker ervaha bir sukun-i menam.
kadinlar orda guzel, ince, saf, leylidir,
hepsinin gozlerinde huznun var
hepsi hem$iredir veyahut yar;
dilde tenvim-i istirabi bilir
dudaklarindaki giryende buseler, yahud,
o gozlerindeki nili sukut-i istifham
onlarin ruhu, sam-i mugberden
mutekasif menek$elerdir ki
mutemadi sukun u samti arar.
sule-i bi-ziya-yi huzn-i kamer
multeci sanki sade ellerine
o kadar natuvan ki, ah, onlar,
onlarin huzn-i lal u mu$tereki,
sonra dalgin mesa, o hasta deniz
hepsi benzer o yerde birbirine...
o belde
hangi bir kita-i muhayyelde?
hangi bir nehr-i dur ile mahdud?
bir yalan yer midir veya mevcud
fakat bulunmayacak bir melaz-i hulya mi?
bilmem... yalniz
bildigim, sen ve ben ve mai deniz
ve bu aksam ki eyliyor tehziz
bende evtar-i huzn u ilhami
uzak
ve mai golgeli bir beldeden cuda kalarak
bu nefy u hicre muebbed bu yerde mahkumuz...
denizlerden
esen bu ince hava saclarinla eglensin.
bilsen
melal-i hasret u gurbetle ufk-i sama bakan
bu gozlerinle, bu huznunle sen ne dilbersin!
ne sen,
ne ben,
ne de husnunde toplanan bu mesa,
ne de alam-i fikre bir mersa
olan bu mai deniz,
melali anlamayan nesle asina degiliz
sana yalniz bir ince taze kadin
bana yalnizca eski bir budala
diyen bugunku beser,
bu sefil istiha, bu kirli nazar,
bulamaz sende, bende bir mana,
ne bu aksamda bir gam-i nermin
ne de durgun denizde bir mugber
lerze-i istitar u istigna
sen ve ben
ve deniz
ve bu ak$amki lerzesiz, sessiz
topluyor bu-yi ruhunu guya.
uzak
ve mai golgeli bir beldeden cuda kalarak
bu nefy u hicre muebbed bu yerde mahkumuz...
o belde?
durur menatik-i dusize-yi tahayyulde;
mai bir aksam
eder ustunde daima aram;
eteklerinde deniz
doker ervaha bir sukun-i menam.
kadinlar orda guzel, ince, saf, leylidir,
hepsinin gozlerinde huznun var
hepsi hem$iredir veyahut yar;
dilde tenvim-i istirabi bilir
dudaklarindaki giryende buseler, yahud,
o gozlerindeki nili sukut-i istifham
onlarin ruhu, sam-i mugberden
mutekasif menek$elerdir ki
mutemadi sukun u samti arar.
sule-i bi-ziya-yi huzn-i kamer
multeci sanki sade ellerine
o kadar natuvan ki, ah, onlar,
onlarin huzn-i lal u mu$tereki,
sonra dalgin mesa, o hasta deniz
hepsi benzer o yerde birbirine...
o belde
hangi bir kita-i muhayyelde?
hangi bir nehr-i dur ile mahdud?
bir yalan yer midir veya mevcud
fakat bulunmayacak bir melaz-i hulya mi?
bilmem... yalniz
bildigim, sen ve ben ve mai deniz
ve bu aksam ki eyliyor tehziz
bende evtar-i huzn u ilhami
uzak
ve mai golgeli bir beldeden cuda kalarak
bu nefy u hicre muebbed bu yerde mahkumuz...
karaosmanzâde câvide hayri hanimefendiye
zannetme ki guldur, ne de lâle
âte$ doludur, tutma yanarsin
kar$inda $u gulgûn piyâle...
icmi$ti fuzuli bu alevden,
du$mu$tu bu iksir ile mecnûn
$irin sana anlattigi hâle...
yanmakta bu sagârdan icenler,
doldurmu$ onuncun $eb-i a$ki
ba$tanba$a efgân ile nâle...
âte$ doludur, tutma yanarsin
kar$inda $u gulgûn piyâle!..
zannetme ki guldur, ne de lâle
âte$ doludur, tutma yanarsin
kar$inda $u gulgûn piyâle...
icmi$ti fuzuli bu alevden,
du$mu$tu bu iksir ile mecnûn
$irin sana anlattigi hâle...
yanmakta bu sagârdan icenler,
doldurmu$ onuncun $eb-i a$ki
ba$tanba$a efgân ile nâle...
âte$ doludur, tutma yanarsin
kar$inda $u gulgûn piyâle!..
yarin dudagindan getirilmi$
bir katre alevdir bu karanfil,
ruhum acisindan bunu bildi!
du$tukce, vurulmu$ gibi, yer yer
kizgin kokusundan kelebekler,
gonlum ona pervane kesildi...
(bkz: ahmet ha$im)
bir katre alevdir bu karanfil,
ruhum acisindan bunu bildi!
du$tukce, vurulmu$ gibi, yer yer
kizgin kokusundan kelebekler,
gonlum ona pervane kesildi...
(bkz: ahmet ha$im)
ahmet ha$imin $iirlerinden ;
ak$am yine toplandi derinde...
cânân guluyor eski yerinde
cânân ki gunduzleri gelmez
ak$am gorunur havz uzerinde,
meh-tâb kemer tâze belinde
ustunde semâ gizli bir ortu
yildizlar onun guldur elinde.
ak$am yine toplandi derinde...
cânân guluyor eski yerinde
cânân ki gunduzleri gelmez
ak$am gorunur havz uzerinde,
meh-tâb kemer tâze belinde
ustunde semâ gizli bir ortu
yildizlar onun guldur elinde.
bir gamli hazânin seherinde
isrâra ne hâcet yine bulbul?
bil, kalbimizin bahcelerinde
cân verdi senin soyledigin gul!
savrulmada gul $imdi havâda,
gun dogmadan bir ba$ka ziyâda...
isrâra ne hâcet yine bulbul?
bil, kalbimizin bahcelerinde
cân verdi senin soyledigin gul!
savrulmada gul $imdi havâda,
gun dogmadan bir ba$ka ziyâda...
i$veyle, fisiltiyla, gulu$le,
olmu$ $eb-i sevdâ yine bî-hâb
oklar gibi saklanmada kalbe,
du$tukce semâdan yere meh-tâb...
bûseyle kilitlenmi$ agizlar
gozler neler eyler, neler i$râb;
ucmakta bu âte$li havâda
vuslat demi bir ku$ gibi bî-tâb...
olmu$ $eb-i sevdâ yine bî-hâb
oklar gibi saklanmada kalbe,
du$tukce semâdan yere meh-tâb...
bûseyle kilitlenmi$ agizlar
gozler neler eyler, neler i$râb;
ucmakta bu âte$li havâda
vuslat demi bir ku$ gibi bî-tâb...
ahmet ha$im $iiri ;
yorgun gozumun halkalarinda
guller gibi fecr oldu numâyân,
guller gibi... sonsuz, iri guller
guller ki kami$tan daha nâlân;
gun dogdu yazik arkalarinda!
altin kulelerden yine ku$lar
tekrârini omrun eder ilân.
ku$lar midir onlar ki her ak$am
âlemlerimizden sefer eyler?
ak$am, yine ak$am, yine ak$am
bir sirma kemerdir suya baksam;
ustumde semâ kavs-i mutalsam!
ak$am, yine ak$am, yine ak$am
gollerde bu dem bir kamis olsam!
yorgun gozumun halkalarinda
guller gibi fecr oldu numâyân,
guller gibi... sonsuz, iri guller
guller ki kami$tan daha nâlân;
gun dogdu yazik arkalarinda!
altin kulelerden yine ku$lar
tekrârini omrun eder ilân.
ku$lar midir onlar ki her ak$am
âlemlerimizden sefer eyler?
ak$am, yine ak$am, yine ak$am
bir sirma kemerdir suya baksam;
ustumde semâ kavs-i mutalsam!
ak$am, yine ak$am, yine ak$am
gollerde bu dem bir kamis olsam!
en önemli ?airlerimizdendir. ?iirlerindeki ses uyumu ve duygularyn yansymalaryna verdi?i önemle ön plana çykmy?tyr " agir agir cikacaksin bu merdivenlerden ve eteklerin de bir yigin gunes rengi yaprak ve bir zaman bakacaksin semaya aglayarak " ...
(bkz: agac)
(bkz: bir gunun sonunda arzu)
(bkz: bir yaz gecesi hatirasi)
(bkz: bulbul)
(bkz: havuz)
(bkz: karanfil)
(bkz: mukaddime)
(bkz: o belde)
(bkz: parilti)
(bkz: safakta)
(bkz: suvari)
(bkz: tahattur)
(bkz: yari yol)
(bkz: agac)
(bkz: bir gunun sonunda arzu)
(bkz: bir yaz gecesi hatirasi)
(bkz: bulbul)
(bkz: havuz)
(bkz: karanfil)
(bkz: mukaddime)
(bkz: o belde)
(bkz: parilti)
(bkz: safakta)
(bkz: suvari)
(bkz: tahattur)
(bkz: yari yol)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?