sepulturk

phoenix’te yapılan organizasyondur. yao ming yine en fazla oyu toplamıştır ve maçı batı eze eze kazanmıştır.
(bkz: başlık parsellemek ne ki entry parsellemek ne ki)

half life 2’deki uzaydan açılmış bir portla dünyaya gelip afedersiniz ama dünyanın amına koyan ırk. hiç görmeyenler içimn rahatça söyleyebilirim ki starcraft’taki zerg ırkının neredeyse aynısıdır. garip bir konuşma şekilleri vardır. eğer en zor modda oynarsanız attıklarını vururlar affetmezler.

buram buram doğu bloğu ülkelerinden bir şehir kokan, valve’nin teknik detaylar bir yana atmosfer konusunda da bir çok firmadan fersah fersah ötede olduğunun kanıtı olan esir kampı gibi bir yer. aslında combine askerlerinin elinin altında olan esir kampından bir farkı yoktur. kaldı ki içerideki insanlar en ufak bir olayda çoşup isyan çıkaratcak moddadır. valve gerçekten bu şehri yaşayan bir şehir yapmıştır. yanına gittiğiniz herkes farklı bir şeyler konuşmaktadır ama hepsinin konuştuğu ortak konu direniştir.

half life 2’deki direnişçilerin barındığı mekan. city 17’nin doğusunda yer almaktadır yamulmuyorsam.

half life’ta insanların kafaısna yapışmak sıretiyle onları birer zombi yapan uzay köpeği. evet nazarımda bir itten farkı yoktur, black mesa east’teki abilerimiz de öyle düşünüyor olacak ki bunlardan bir tanesini nasıl yapmışlarsa evcilleştirip laboratuvarda köpek niyetine beslemektedirler. öldürülürken silah kullanılması pek bir cephaneyi boşa harcamak olur. kendisi bir levye darbesi ile sizlere ömür olmaktadır.

half life serisinde gordon amcamızın kullandığı suittir. açılımı hazardous suittir yamulmuyorsam. eğer biz gordon amcamızla cengaver gibi cenk edebiliyorsak bu aletin katkısı büyüktür. headcrab zehir mi saldı bünyeye, basar panzehiri. ayrıca normalden hızlı koşmamıza ve zıplamamıza yardımcı olur. e en nihayetinde gordon amca bir fizik profesörüdür ve normal bir insan gibi hareket edebilir. kaç taneniz 100 metreyi 10 saniyede koşan bir profesör gördünüz? hah işte bu suit alır o göbekli prof’ları, bir michael johnson yapar, bir donovan bailey yapar.

(bkz: beni tanıdılar sen kaç)

sağolsın hakkındaki düşünceleri insanların götüne pek de bir güzel sokmuş adamdır. bu muydu bahsettiği sevgi, barışi kardeşlik yıllardır? kimin kardeşliğinden hangi barıştan bahsetmiş? ya biz çok salağız götünden anlamışız bu adamı, ya da bu öyle bir hinoğluhindir ki herkesi bir güzel keklemiştir.

(bkz: sana kız mı yok)

sözlüğümüzde elini sallasan aralarından çıkaramayacağın kadar çok bulunan yazarlardır. nedir peki bu durum, şudur;

birisi çıkar bir entry yazar, entry içinde sözlükten herhangi birisinin nickini de kullanır ve dakika bir gol bir +2’yi garantiler. neden? çünkü bu tip yazarlar, okurlar entry’i "anaaaaa benim nickim geçmiş lan. allah’ım allah’ım, nerdeydi lan bu muhteşem butonu" şeklinde bir kriz geçirir.

peki bu krizin nedeni nedir, şudur;

yazdığı entryler ile belirli dikkatleri üzerine çekememiştir, kimse siklememektedir yazılan başlıkta adı geçen kişiyi ve haliyle popularitesinin eksikliğinden geceleri gizli gizli yorgan altında ağlamaktadır. e ne olur bu entryler yazılınca adı duyulmuş olur. şahsen kendi adıma konuşacak olursam, sözlükte varlığından bihaber olup da bu entrylerden sonra öyle birinin olduğunu öğrendiğim çok olmuştur.

bir de bu sevinen yazarları kullanabilen apayrı muhteşem yazarlarımız vardır ki; onlar ayrı canıdr, ayrı ciğerdir. sotesi yapıp yenesidir. bir entry’e başlarlar ve ya allah ismillah diyip o entryde 47 yazarın nickini kullanır. en kötü ihtimalle 80 puanı cukkalar. ha gözümüz puanında değildir ama insanları alet etmesi çirkindir.

son olarak buradan bu sevindirik olan arkadaşlara diyeceğim şudur ki; bunlar yalan şeyler sözlükmüş, puanmış, populariteymiş. dışarıda bir yaşam var cinsellik var aşk var, seks var. gidin yaşayın, bol bol sevişin filan yahu. aaaa, herşeyi de bizden beklemeyin.

7 kasim 2007 fenerbahce psv eindhoven macinda fenerbahce taraftarının maçın son dakikalarında yaptığı tezahürattır. fenerbahce yine terbiyesizlik yapmıştır. nedense bizleri şaşırtmamıştır.

30x42 cm ebatlara sahip kağıttır. mimarlar ve karikatüristler bol bol kullanır bunlardan.

a3’ün 4 katı büyüklüğündeki paraşüt.

(bkz: 31 adet gül)

manchester united’da oynadığı son sene taraftarlar tarafından yılın sporcusu seçilerek bunu ilk kez gerçekleştiren yabancı futbolcu olmuştur. yabancıdan kasıtları belki ada dışındandır. zira ryan giggs’i hiç yılın dopçusu seçmemişlerse ahlar olsundur o taraftara vahlar olsundur.

şahsım tarafından tanesi 20 milyona satılan posterlerdir. hatta photoshop ile istenilen şekil verdirilebilir. ne bilim elinde kelepçesi, copu bulunan bir polis de olabilir, bir denizci de olabilir.

objektif’in ilk başlarda gitar+vokali daha sonradan sadece vokali durumuna gelen samsunlu müzisyen abimizdir kendileri. laylaylom’un ilk sahibidir bildiğim kadarıyla.

samsun kökenli ve türkiye’nin en sağlam rock gruplarından birisidir. vecdi yücalan’ın samsundaki laylaylom isimli müzik -ki o zamanlar bi o vardı- tükkanına gidip haberini alırdık yeni projelerin.

(bkz: keşke olmasa dediklerimiz)

fenerbahce’nin kazanmazsa çok büyük ayıp edeceği maçtır. zira sahada teknik direktörlerini valencia’ya kaptıran ve ne yapacaklarından bihaber bir psv vardır.

ayrıca ilker yasin yine muhteşem laflar hazırlamıştır bu maçlar için. bir tanesinde "bu alex şu an psv’de olsa her şey çok farklı olurdu" demiştir. burdan kendisine cevap vermek istiyorum; "dünkü hakan arıkan psv’de olsa bu maç daha da farklı olurdu"