pinhan

asena tarzi bir kivirmayla yillardir turkiyeye seriat gelecek cigliklari atan sevgili koseyazarimiz bu fikrini degistirdigini su sozlerdeki tespitiyle aciklamistir:

"türkiye’ye şeriat-meriat gelmez. yılbaşında televizyonları izleyince gördüm. şeriatçılar artık sermaye ve medya sahibi oldu"

demek seriat gelecek cigliklarinin altindaki arguman yilbasi programinda iki dansoz oynatarak yikilacak kadar basitmis demek. sasirtici.

elektrik bow ya da energy bow kelime grubunun kisaltilmisidir. genellikle perdesiz elektrik gitarla kullanilan, elde tutulan ve pille calisan, 1969 yilinda greg heet isminde bir amca tarafindan icat edilen, ensturmanda basilan notayi sanki keman ya da viyolansel gibi yayli ensturmanmis gibi uzatarak sesi farkli bir sekilde duyuran olaganustu ensturman. turkiye’de erkan ogur tarafindan gitarin ney gibi ses vermesini saglayarak kullanilmaktadir. ayrica cenk erdogan da bu konudaki hunerini kanitlamis kisilerdendir.

internet gazetelerinden birinde yer alan habere gore ulkemizde bu sekilde olan sanatcilar sunlarmis:

(bkz: tolga karel)
(bkz: erol buyukburc)
(bkz: berrak tuzunatac)

genellikle komsulari rahatsiz oldugu icin biz bu insanlarin nudist oldugunu ogrenirmisiz.

simdilerde cenk erdogan’in perdesiz gitar ve elektrik gitarina, basgitarda okan kaya, davulda gökce gurcayin destek verdigi trio.

bilgi universitesi muzik bolumunu birincilikle bitirmis, cesitli caz kuluplerinde calan, dizi ve film muzigi yapan, perdesiz gitarda erkan ogurdan sonra en cok basarili oldugunu dusundugum muzisyen kisisi. ilk albumu baykus muzik tarafindan 2008 yilinda cikti. su anda cenk erdogan trio adindaki kendi muzik grubunu kurmustur. gencecik ve inanilmaz yeteneklidir.

http://www.cenkerdogan.net/turkce.html

en guzeli islak kek ya da mozaik kektir.

kirasini odemediginden yakinan ev sahibi, "zaten komsular da rahatsiz oluyor. evin hicbir penceresinde perde yok. evin icinde cirilciplak geziyor. olacak is mi" seklinde aciklama yapmistir. kendisi de buna "ev benim. istedigim gibi gezerim. ister ciplak ister donla. evsahibim rontgenci galiba" diyerek yanit vermistir.

cumhurbaskaniyla beraber suudi arabistana gidecek ekipten biriymis kendisi, ancak kadin oldugundan yalniz basina vize alamadigindan vize alabilmesi icin kocasindan ya da babasindan izin almasi gerektigi icin suudi arabistana gitmeme karari almis, "eger kabe orada olmasa asla gitmeyecegim derdim, ama diyemiyorum" seklinde aciklama yapmistir kendisi.

yeni albumuyle beraber bir zamanlar bakkal muzigi diye dalga gectigi pop muzige geri donecegini aciklamistir. bunun nedeni ise poptan sonraki tarzi olan elektronik muzikle para kazanamamasidir. kendisini turk madonna zannettigi donemlerde gaylerin kralicesi ilan ettiginden simdi de gayler kendisine destek vermedigi icin onlara kizmaktadir. onlar yuzunden geri donuyormus meger pop muzige. ayrica, yeni albumu icin bakkal sarkisi soyluyor dedigi demet akalinla duet yapacaktir. bu da basitligin ve bayagiligin en ileri gostergesidir.

sezen aksu’nun da son albumunde gayet basarili bir sekilde okudugu saheser.

turkcesi yagmurun elleri olan mukemmel siirin saairi.

somewhere i have never travelled,gladly beyond
any experience,your eyes have their silence:
in your most frail gesture are things which enclose me,
or which i cannot touch because they are too near

your slightest look easily will unclose me
though i have closed myself as fingers,
you open always petal by petal myself as spring opens
(touching skillfully,mysteriously)her first rose

or if your wish be to close me,i and
my life will shut very beautifully,suddenly,
as when the heart of this flower imagines
the snow carefully everywhere descending;

nothing which we are to perceive in this world equals
the power of your intense fragility:whose texture
compels me with the colour of its countries,
rendering death and forever with each breathing

(i do not know what it is about you that closes
and opens; only something in me understands
the voice of your eyes is deeper than all roses)
nobody,not even the rain,has such small hands

(bkz: e e cummings)

asil adi edward estlin cummings’tir. amerikali ressam, sair, oyun ve deneme yazaridir. ama en cok siirleriyle taninir. kendi isminde de oldugu gibi buyuk harf kullanmaz. ozel isim, satir basi da olsa siirlerinde her sey kucuk harfle baslar.

turkce’ye baris pirhasan’in mukemmel cevirisiyle yeni turkunun besteleyip soyledigi yagmurun elleri siiri kazandirilmistir.

harvard universitesinde genellikle nobel odulune layik gorulmus, dunyaca unlu edebiyatcilar tarafindan sadece alti hafta suren edebiyat dersleri. daha once bu dersleri umberto eco, italo calvino, t.s.eliot, e.e.cummings gibi isimler vermistir. bu yil bu dersleri orhan pamuk vermistir. konu basligi olarak da "the naive and the sentimental novelist"i secmistir.

bir beatles saheseri. mukemmeldir. ve insan gercekten kendi anlatiliyormus gibi hisseder sarkinin da dedigi gibi.

he’s a real nowhere man,
sitting in his nowhere land,
making all his nowhere plans
for nobody.
doesn’t have a point of view,
knows not where he’s going to,
isn’t he a bit like you and me?
nowhere man, please listen,
you don’t know what you’re missing,
nowhere man, the world is at your command.

he’s as blind as he can be,
just sees what he wants to see,
nowhere man can you see me at all?
nowhere man, don’t worry,
take your time, don’t hurry,
leave it all till somebody else
lend you a hand.
doesn’t kave a point of view,
knows not where he’s going to,
isn’t he a bit like you and me.

az once cnbcede turkce dublajla yeniden birinci sezona baslayan dizi. bundan boyle her cumartesi pazar saat onikiden itibaren iki bolum ust uste bu sekilde vereceklermis. ancak sesler o kadar kotu ki bir dakika bile izlemeye tahammul edemedim.

pek bir basarisiz buldugum album. tamamen kendini tekrarladigi, yenilige sahip olmayan bir album olmus. kadin isimli albumu yapan, bu albumu boyle yapmamaliydi.

insanin icini ferahlatan, yuregi daraldigi zaman hafiflemesini saglayan cok guzel ayetlere sahip olan essiz kitap. taha suresi 25. ayet:

"rabbim! göğsümü genişlet! işimi kolaylaştır! dilimdeki düğümü çöz ki, sözümü kavrasınlar!"

ay sarayi kitabindan:

"i felt the taste of mortality in my mouth, and at that moment i understood that i was not going to live forever. it takes a long time to learn that but when you finally do, everything changes inside you, you can never be the same again. i was seventeen years old, and all of a sudden, without the slightest flicker of doubt, i understood that my life was my own, that it belonged to me and no one else."

insanin yuzune osmanli tokatindan beter carpar.

kef kef grubunun solisti alper tekin’in sesiyle yeniden can bulan, insanin gozunu uzaklara daldirip kendinden gecmesine neden olan leziz sarki.