confessions

phaloe

- Yazar -

  1. toplam entry 266
  2. takipçi 1
  3. puan 48659

evlilik

phaloe
erkek: elbette, ben artik duramiyorum!
kadin: gideyim mi?
erkek: hayir, aklindan bile gecirme
kadin: beni seviyormusun?
erkek: elbette
kadin: beni hic aldattin mi?
erkek: hayir, boyle bi sey nasil aklina gelebilir?
kadin: beni opecekmisin?
erkek: evet
kadin: beni dovecekmisin ?
erkek: hic bir zaman
kadin: sana inanabilirmiyim?

evlilik öncesi için yukarıdan aşağı
evlilik sonrası için aşağıdan yukarıya okuyunuz.

sınavlarda verilmiş en kötü yanıtlar

phaloe
soru: din baskın konumdayken, sosyolojik etkileri ilk çağlardaki insanları düşünerek açıklayınız.

cevap: ilk çağlarda insanlar konuşmaları hem hüm şeklinde yapar, duvarlara resimler çizerdi. daha sonra geliştiler geliştiler ateşi buldular. ateşi buldukları zaman bunu korunma amaçlı kullandılar. fakat hala hem hüm diye konuştukları için pek sosyalleşemediler. o çağlarda sosyoloji diye bir bilim dalı yoktu. dolayısıyla sosyalleşemeyen insanlar pek bir etkiler gösteremedi.

itirafçıların aslında söylemek istedikleri

phaloe
ramjie; cinsiyet: erkek; yaş: 21; il: istanbul
her günkü gibi işten çıktım istiklal´de yürüyorum eve gitmek için. dalmışım, kendi kendime düşünüyordum. birden 50-55 yaşlarında iki kadın bana bağırmaya başladı. ne olduğunu anlamaya kalmadı kafama çanta yedim. çevredeki ahali de etrafımıza toplandı. etraftan ’’kapkaççı yakalamışlar’’ sesleri yükselmeye başladı. meğer beni ’’yaprak dökümü’’ dizisindeki oğuz isimli karaktere benzetmişler. nerem benziyorsa... ucuz yırttık gene de. iyi bir sopa yememe az kalmıştı.

meali: yaprak dökümü dizisindeki oğuz karakterine benziyorum ilgilenen bağyanlara burdan selam ederim. ayrıca düşünerek yürüyorum o halde varım.

yaran fıkralar

phaloe
dogu illerindeki bir aganin en buyuk zevki, kar uzerine çişiyle imzasini atmakmis. bu nedenle kar yagmaya basladigi andan itibaren koyde hayvanlar dahil hic kimse sokaga cikamazmis. kar biraz kalinlasinca, aga sirtina kurkunu giyer ve koy meydanina gelirmis. yaninda da aganin en yakin yardimcisi haso.
aga sirtini koye dogru doner sonra sorarmis:
"ula hasso, ahali bakiiy mi?"
hasso cevap verirmis:
"evet agam, hepisi de bir olmus, pencerelerden bakiir."
aga cisiyle karin uzerine imzasini atarmis "abdullah cizrelioglu", sonra da bir nokta koyarmis ve sorarmis:
hala bakiirler mi?"
"he agam, hem bakiirler hem de cilgin gibim alkislirler."
her sene ayni toren surermis. aradan 7 yil gecmis. aga yine kar tuttuktan sonra cikmis koy meydanina. sormus hasso’ya:
"ahali bakiir mi?"
"he agam bakiirler, kopekler, kediler bile camdadir."
aga adini yazmaya baslamis "abdullah" diye. "cizreli" demis ki,
kalakalmis, cunku yas geregi prostat. halka rezil olmak var. alcak sesle hasso’ya sormus:
"bakiirler mi?
"he agam bakiirler de, sen ne diye durdin ogle?"
aga caresiz "ula gel yanima, arkani don ahaliye, tamamla sunu" diye emretmis. hasso bir an durmus, sonra cisini yapmaya hazirlanmis ve aganin kulagina egilmis "agam" demis, "kirk
yildir kafama vurdin salak dedin, sirtima vurdin aptal dedin. he bu kulun okumayi yazmayi sokemedi ki, tut da yazinin devamini sen yaz."

yaran telefon diyalogları

phaloe
annenin araması beklenmektedir telefon anne diye açılır.
salak:anne
telefondaki kişi:senin annen bir melekti yavrum
salak:abi dalga geçme kapat ya annemin aramasını bekliyorum
telefondaki kişi:salak ben babanım tanımadın mı?
salak: abi ya valla salak muamelesi yapıyosun iyice
telefondaki kişi: yemin ediyorum babanın ben, sana salak muamelesi yapılmaya gerek yokmuş anlaşılan belli ki öylesin.

(bkz: ailenin eziği)

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol