farklı yazarlar tanımak, farklı yazlıar okumak ve sözlüğün içerik kapasitesinin arttırılması için yapılması gerekli bir kampanya.
bugün itibariyle doğumgünü kutlu olasice, hiterlandımızı sözlüğe bile malzeme eden manyax bişeysin sen.
memnuniyetsiz şeyler.
(bkz: saçmalayan erkek modeli)
zengin kızı melek ile fakir ama gururlu şoför adnan birbirlerine aşık olurlar. kısa bir süre sonra da aşkları meyve verir ve doğan çocuğa ömerçip adını koyarlar (ama arkadaşları ona kısaca ... der!)
daha hızlı ve daha öfkeli.
beklenmedik derecede büyük başarı gösteren fast and furiosa (hızlı ve öfkeli) çekilen devam filmi.
mirkelam - tavla
-seninim al tamam, dediği kısmı o şarkının olduğu albümün üstüne bir iki tane daha çıkarttıktan sonra anca anladım. o zamana kadar anladığım şeyiyse yazamam çünkü ağzımı geveliyordum ne dediğimi tam olarak bende tespit etmiş değilim.
-seninim al tamam, dediği kısmı o şarkının olduğu albümün üstüne bir iki tane daha çıkarttıktan sonra anca anladım. o zamana kadar anladığım şeyiyse yazamam çünkü ağzımı geveliyordum ne dediğimi tam olarak bende tespit etmiş değilim.
ayça - yıkılıyo
bnm anlayamadığım: yasla başını hadi degajeme doğru
bnm anladığım: yaz savaşını hadi degajeme doğru
bnm anlayamadığım: yasla başını hadi degajeme doğru
bnm anladığım: yaz savaşını hadi degajeme doğru
bilgiç adayı, çömez.
(bkz: bülent ersoy)
iki işi bir arada yapabilen üstün yetenekli insanların, yapmasanda olurdu dedirten eylemi.
mıncıklanası köşe yazarı.
(bkz: bekir coşkun)dan ;
kadinlar gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur:
mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
sık sık boynunu büker "sarıkız".
o teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
balkon artık sessizdir, koridor kimsesiz.
*
bir kadın gittiğinde...
bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci. ..
bir anne gider...
bir dost...
bir arkadaş...
bir sevgili...
ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.
*
"güzin abla gitti..." dediklerinde, kaç kişinin gittiğini ve arkasında kalan "yetimlerini" düşündüm.
o benim dostumdu.
dün feyzayı arayıp başsağlığı diledim.
o canımın sıkıldığı gün telefonda "sana gelen bana gelsin" diyen sesini hiç unutmamıştım.
yine ıslandı göz pınarlarım, ben dahi yetim kaldım.
sözcükler yetim kaldı.
hep böyle olur; bir kadın gittiğinde; övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
kapı eşiğindeki "dikkat et..." duyulmaz, annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
kadınlar, arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında. ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
kadinlar gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur:
mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
sık sık boynunu büker "sarıkız".
o teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
balkon artık sessizdir, koridor kimsesiz.
*
bir kadın gittiğinde...
bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci. ..
bir anne gider...
bir dost...
bir arkadaş...
bir sevgili...
ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.
*
"güzin abla gitti..." dediklerinde, kaç kişinin gittiğini ve arkasında kalan "yetimlerini" düşündüm.
o benim dostumdu.
dün feyzayı arayıp başsağlığı diledim.
o canımın sıkıldığı gün telefonda "sana gelen bana gelsin" diyen sesini hiç unutmamıştım.
yine ıslandı göz pınarlarım, ben dahi yetim kaldım.
sözcükler yetim kaldı.
hep böyle olur; bir kadın gittiğinde; övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
kapı eşiğindeki "dikkat et..." duyulmaz, annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
kadınlar, arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında. ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
heralde butonları şaşırmış :p bir bilgiçin yaptığı eylem olsa gerek.
hayatımda en eğlenceli en güzel ve en özel anlarımı yaşadığım tam bir tatil cenneti. kumu, denizi, havası, eğlencesi.. tümüyle gidilip görülmesi gereken çok güzel bir ada.
albeni yemek için bahanelerini söyleyen insanların oluşturduğu bi reklam var dı hani hah aynen ordaki gibi kadınlarında bi çok şey için bi çok saçma ama hep var olan bi nedenleri vardır bik bik etme de bunlara dahildir.
kişiler arası duyarlılık.
birleşemiyesice devlet.
on parmağında on marifet diye nitelendirebileceğimiz gibi doyumsuzluk ve kararsızlık örneği teşkil ettiklerinide söylemek mümkündür.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?